D vitamini bağlayan proteine bağlanarak taşınırlar.
Karaciğer ve yağ dokusunda depolanırlar.
Eliminasyon
Eliminasyon
Karaciğerde hidroksillenme ve konjugasyon mekanizmaları ile inaktive edilirler (karaciğer mikrozomal enzimleri bu olayda kısmen rol oynar).
Metabolitlerin büyük bir kısmı safra içinde atılırlar ve enterohepatik dolanıma girerler.
Fenitoin ve fenobarbital enzim indüksiyonu yaparak inaktivasyonu hızlandırırlar ve uzun süreli kullanılmaları ile D vitamini eksikliğine yol açabilirler.
İzoniazid D vitamininin aktif hidroksilli türevlerine dönüşmesini engeller; izoniazid ile birlikte profilaktik olarak D vitamini verilmelidir.
a. X kromozomuna bağlı dominant D vitaminine dirençli raşitizm (hipofosfatemik raşitizm) Yüksek dozda D vitamini (50.000 - 250.000 Ü/gün) ve oral fosfat (1-3 g/gün) ile tedavi edilir. b. Otozomal resesif D vitaminine bağımlı tip I raşitizm
D vitamininin biyoaktivasyonundaki defekte bağlı olarak kalsitriol sentezi bozulmuştur. Fizyolojik dozlardaki kalsitriol (1-2 g/gün) ile tedavi edilir. c. Otozomal resesif tip II raşitizm Kalsitriol reseptörlerinde anormallik vardır. Reseptörün kalsitriole bağlanmasında ya da bağlandıktan sonra kompleksin DNA’ya bağlanmasında bir bozukluk söz konusudur. Yüksek dozdaki D vitaminine veya kalsitriole yanıt vermez. Parenteral kalsiyum tedavisi gerekir.
Kalıtsal olmayan
Renal osteodistrofi Dışarıdan yeterli miktarda D vitamini verilse de böbrekte 1,25 (OH)2D3'e dönüşemez. Kalsitriol ile tedavi edilir.
Yüksek dozda D vitamini verilmesi ile ortaya çıkan hiperkalsemi halidir. Ortaya çıkışı verilme süresi ve doza bağlıdır.
Yüksek dozda D vitamini verilmesi ile ortaya çıkan hiperkalsemi halidir. Ortaya çıkışı verilme süresi ve doza bağlıdır.
Bebeklerde hiperkalseminin uzun sürmesi mental ve fiziksel gelişmede gerileme yapar.
Gebelerde gelişen D hipervitaminozu fötusta şekil bozukluklarına ve fötal hipoparatiroidizm oluşması sonucu yenidoğanda hipokalsemi, tetani ve konvülsiyonlara neden olur.
Tiroid bezinin parafolliküler hücreleri (C hücreleri) tarafından salgılanır.
Tiroid bezinin parafolliküler hücreleri (C hücreleri) tarafından salgılanır.
32 amino asitli polipeptiddir.
Prekürsör moleküldeki 21 aminoasitlik bir bölüm de kalsitonin ile birlikte salgılanır; katakalsin adı verilen bu peptid kalsitonin gibi kalsemiyi düşürür.
Parathormonun fizyolojik antagonistidir. Akut verilişi hipokalsemi ve hipofosfatemiye neden olur.
Hiperkalsemi (hiperparatiroidizm, hiperkalsemi yapan tümörler vb.'ne bağlı) tedavisinde kullanılır.
Son zamanlarda somon kalsitoninin (salkatonin) intranazal uygulanan nazal sprey şekli çıkartılmıştır.
İ.M., S.C. ve nazal sprey şeklinde kullanılırlar.
Kalsiyum : Kalsitonin salgılanması
Kalsiyum : Kalsitonin salgılanması
Gastrin : Kalsitonin salgılanması
Hiperparatiroidizm ve tümörle ilişkili osteolitik kemik hastalığı gibi durumlarda gelişen hiperkalsemiler
Hiperparatiroidizm ve tümörle ilişkili osteolitik kemik hastalığı gibi durumlarda gelişen hiperkalsemiler
Postmenapozal osteoporoz (kronik tedavi için pahalı bir yaklaşım)
Paget hastalığı (osteitis deformans)
Kemik kristalleri içinde toplanırlar. Pirofosfatlara benzerler. Pirofosfatlarda P-O-P bağı bulunurken, bisfosfonatlarda P-C-P bağı bulunur; bu nedenle enzimatik hidrolize dayanıklıdırlar. İskeletteki yarılanma ömürleri uzundur.
Kemik kristalleri içinde toplanırlar. Pirofosfatlara benzerler. Pirofosfatlarda P-O-P bağı bulunurken, bisfosfonatlarda P-C-P bağı bulunur; bu nedenle enzimatik hidrolize dayanıklıdırlar. İskeletteki yarılanma ömürleri uzundur.
Osteoklastların bisfosfonat içeren kristalleri fagosite etmesi, onların metabolik etkinliğini inhibe eder ve böylece kemik rezorbe etme yetenekleri azalır.
Antirezorptif etki güçleri kalsitoninden zayıftır.
İlaç olarak ilk kullanılan disodyum etidronattır.
İlaç olarak ilk kullanılan disodyum etidronattır.
Osteoporoz tedavisindeki dozu 400 mg/gün x 14 gün/3 ayda bir
Mineralizasyonu önlediği ve osteomalasi eğilimi yarattığından, bu sakıncasını en aza indirmek için sürekli değil, periyodik verilir.
Nefrotoksiktir.
Sadece rezorpsiyonu inhibe eden, fakat çökmeye dokunmayan yeni bisfosfonat türevleri: Alendronat, Pamidronat, Klodronat, Risedronat, Tiludronat, İbandronat