min gayri şey'in
: bir şey olmaksızın
|
min gayri sûin
|
: kusursuz olarak
|
min gıllin
|
: kinden
|
min hâ
|
: ondan
|
min habli
|
: damardan
|
min hadîdin
|
: demirden
|
min hâdin
|
: bir hidayetçi, hidayete erdiren
|
min hâdin
|
: bir hidayet eden, hidayetçi
|
min hakkın
|
: bir hak (haktan)
|
min halâkın
|
: bir nasip, bir pay
|
min halâkın
|
: nasipten bir pay, bir nasip
|
min halâkın
|
: bir nasip, bir pay
|
min halâkın
|
: nasipten bir pay, bir nasip
|
min halfi-hî
|
: onun arkasından
|
min halfi-him
|
: onların arkalarından
|
min halfi-him
|
: arkalarından
|
min hâlikın
|
: bir yaratıcı(dan)
|
min halkın
|
: yaratılıştan
|
min hamein
|
: hameinden (organik dönüşüme uğramış olan)
|
min hamîmin
|
: kaynar sudan
|
min hamrin
|
: şaraptan
|
min hardalin
|
: hardaldan, hardal
|
min hasenetin
|
: bir güzellik, bir iyilik
|
min haşyete
|
: haşyet duygusundan, korkusundan
|
min haşyete
|
: haşyet duygusundan, korkusundan
|
min haşyeti
|
: haşyetlnden
|
min haşyeti allâhi
|
: Allah'ın korkusundan
|
min haşyeti-hî
|
: onun haşyetinden
|
min hatâyâ-hum
|
: onların hatalarından
|
min havfin
|
: korkudan
|
min havli-ke
|
: senin etrafından
|
min haylin
|
: atlardan
|
min hayrin
|
: (hayırlardan bir) hayır
|
min haysu
|
: bir yerden, bir taraftan
|
min hâzâ
|
: bundan
|
min hâzâ el hadîsi
|
: bu sözden
|
min hâzihi
|
: bundan
|
min hemezâti
|
: kışkırtmalarından (vesveselerinden)
|
min hîfeti-hi
|
: onun korkusundan
|
min hilâfin
|
: çapraz olarak
|
min hılâfin
|
: karşılıklı, çaprazlama
|
min hılâfin
|
: karşılıklı, çaprazlama
|
min hılâli-hi
|
: onun arasından
|
min hılâli-hî
|
: onun arasından
|
min hum
|
: onlardan, onların
|
min hum
|
: onlardan
|
min humâ
|
: (onların) ikisinden
|
min hunne
|
: onlardan (kadınlardan)
|
min ibâdî
|
: kullarımdan
|
min ibâdi-hi
|
: kullarından: onun kullarından
|
min ibâdi-ke
|
: Senin kullarından
|
min ibâdi-kum
|
: sizin kölelerinizden
|
min ibâdi-nâ
|
: (bizim) kullarımızdan
|
min ifki-him
|
: yalanlarından dolayı
|
min ilâhin
|
: ilâhlardan bir ilâh
|
min ilmi-hi
|
: onun ilminden
|
min ılmin
|
: (ilimden) bir ilimleri
|
min indi
|
: katından, yanından
|
min indi allâhi
|
: Allah'ın katından
|
min indi enfusi-kum
|
: sizin kendi nefsinizden
|
min indi rabbi-nâ
|
: Rabbimiz'in katından
|
min indi-hi
|
: onun katından
|
min indi-hî
|
: onun katından
|
min indi-ke
|
: senin katından, senin tarafından, senden
|
min indillâhi
|
: Allah'ın katından
|
min indillâhi (inde allâhi)
|
: Allah'ın katından
|
min ındi-nâ
|
: katımızdan
|
min istebrakin
|
: atlas ipekten
|
min kabli
|
: daha önceden, daha evvel olan
|
min kabli-hâ
|
: ondan önce
|
min kabli-him
|
: onlardan önce
|
min kablike
|
: senden önce
|
min kablike
|
: senden önceden
|
min kabli-kum
|
: sizden önce
|
min kablu
|
: önceden, daha önce
|
min kalbeyni
|
: iki kalp (kalpten iki tane)
|
min karârin
|
: yerleşme mekânı, denge, kararlılık
|
min karîbin
|
: yakın zaman, hemen
|
min karnin
|
: (nice) nesiller
|
min karnin
|
: asırlar, nesiller
|
min karyeti-ke
|
: senin beldenden
|
min karyeti-kum
|
: ülkenizden
|
min karyetin
|
: beldelerden, beldeler
|
min karyetin
|
: ülkelerden, şehirlerden
|
min karyetin
|
: (kasabalardan) bir kasabayı
|
min karyetin
|
: ülkeden
|
min karyetin
|
: bir yeri, bir ülkeyi
|
min katırânin
|
: katrandan
|
min kavârîra
|
: billur camdan
|
min kavli-hâ
|
: onun sözüne
|
min kavlin
|
: bir söz
|
min kavmi-hi
|
: onun kavminden
|
min kavmi-ke
|
: senin kavminden
|
min kavmin
|
: bir kavim
|
min kavmin
|
: kavimden
|
min kavmin
|
: bir kavimden
|
min keydikunne
|
: sizin tuzaklarınızdan (hilelerinizden)
|
min kitâbi
|
: kitaptan
|
min kitâbin
|
: (kitaptan) kitabı
|
min kıtmîrin
|
: hurma çekirdeğinin zarı
|
min kıyâmin
|
: ayağa kalkma
|
min kubulin
|
: önden
|
min kulli
|
: bütün çeşitlerden, her çeşitten
|
min kulli es semerâti
|
: meyvelerin, ürünlerin, çiçeklerin hepsinden
|
min kulli mekânin
|
: heryerden, her mekândan
|
min kulli mekânin
|
: her yerden
|
min kulli meselin
|
: bütün meselelerden
|
min kulli şey'in
|
: herşeyden
|
min kulli ummetin
|
: bütün ümmetlerden
|
min kullin
|
: hepsinden, herbirinden
|
min kullin
|
: hepsinden, herşeyden, her cinsten
|
min kunne
|
: sizden, sizin içinizden
|
min kurreti a'yunin
|
: göz aydınlığından (sevindirici şeylerden)
|
min lebenin
|
: sütten
|
min ledun
|
: katından, gizli ilminden
|
min ledun
|
: katından, tarafından
|
min ledun-hu
|
: (onun) katından, kendi katından
|
min ledun-hu
|
: kendi katından
|
min ledun-ke
|
: senin katından (gizli ilminden)
|
min ledun-nâ
|
: ledun (gizli) ilmimizden: katımızdan
|
min ledun-nî
|
: benim yanımdan, benim tarafımdan
|
min likâi-hi
|
: ona ulaşmaktan
|
min lînetin
|
: (iyi cins) hurma ağacından
|
min lisânî
|
: dilimden
|
min lugûbin
|
: bir yorgunluk
|
min mâ meleket
|
: sahip olunanlardan
|
min magremin
|
: borçtan
|
min mahîsin
|
: kaçacak, kurtulacak bir yer
|
min mahîsın
|
: kaçacak yerden
|
min mahîsın
|
: kaçacak yer
|
min mâin
|
: sudan, suyu
|
min maînin
|
: akan sudan, kaynaktan
|
min maînin
|
: akan pınarlardan
|
min makâmı
|
: (makamdan) bir makam
|
min makâmi-ke
|
: makamından
|
min makti-kum
|
: sizin gadabınızdan
|
min mâli
|
: maldan
|
min mâlin
|
: maldan
|
min mâricin
|
: parlak, dumanı olmayan alevden
|
min matarin
|
: yağmurdan, yağmur sebebiyle
|
min mekânin
|
: bir mekândan, bir yerden
|
min melcein
|
: (sığınaklardan) bir sığınak
|
min melekin
|
: melekler
|
min merkadi-nâ
|
: uykuya bırakıldığımız yerden
|
min mesâkini-him
|
: onların meskenlerinden
|
min mesedin
|
: bükülmüş liften
|
min meşhedi
|
: müşahede edilmesinden dolayı, müşahede edildiği (şahit olunduğu) zaman
|
min mezîdin
|
: daha fazlası
|
min misli-hi
|
: onun mislinden, onun benzeri, onun gibi
|
min mısra
|
: Mısır'dan, Mısır'da
|
min muammerin
|
: ömür verilen bir kimseden
|
min muddekirin
|
: tezekkür eden, ibret alan
|
min mudgatin
|
: bir çiğnemlik et görüntüsündeki ceninden
|
min mukrimin
|
: (ikram edenlerden) bir ikram eden
|
min musîbetin
|
: musîbetten, bir musîbet
|
min musîbetin
|
: (musîbetlerden bir) musîbet
|
min muşriketin
|
: müşrik bir kadından
|
min muşriketin
|
: müşrik bir kadından
|
min muşrikin
|
: müşrik erkekten
|
min nafakatin
|
: nafakadan, nafaka olarak, bir nafaka
|
min nahîlin
|
: hurmalıklardan, hurma ağaçlarından
|
min nahîlin
|
: hurmalıktan
|
min nahîlin
|
: hurma ağaçlarından
|
min nâri es semûmi (semûm)
|
: semûmun ateşinden (çölde esen, hücrelerin içine nüfuz eden yakıcı kavuran (sıcak) rüzgâr)
|
min nârin
|
: ateşten
|
min nasîrin
|
: (yardımcılardan) bir yardımcı
|
min nâsirîne
|
: (yardımcılardan) bir yardımcı
|
min nebei
|
: haberinden
|
min nebiyyin
|
: (nebîlerden) bir nebî, bir peygamber
|
min nebiyyin
|
: peygamberlerden
|
min necvâ
|
: gizli bir konuşmadan (konuşmada)
|
min necvâ-hum
|
: onların gizli konuşmalarından
|
min nef'ı-hî
|
: onun faydasından
|
min nef'i-himâ
|
: onların (o ikisinin) faydalarından
|
min nef'i-himâ
|
: onların (o ikisinin) faydalarından
|
min nefsi-ke
|
: senin nefsinden
|
min nezrin
|
: nezirden, nezir olarak, bir nezir, bir adak
|
min ni'metin
|
: ni'metten
|
min nisâi-him
|
: onların kadınlarından
|
min nisâi-him
|
: kadınlarından (uzak olma)
|
min nisâin
|
: kadınlar
|
min nûri-kum
|
: sizin nurunuzdan
|
min nûrin
|
: (nurlardan) bir nur
|
min nutfetin
|
: bir nutfeden
|
min nutfetin
|
: nutfeden, bir damla sudan
|
min nutfetin
|
: bir damla sudan, nutfeden
|
min rabbî
|
: benim Rabbimden
|
|