T C D D
Şube No. ........... Defter No.......
TELGRAF (M. 7003)
Telin yollandığı
yer
|
VERİLİŞ
|
ÇEKİLİŞ
|
GELİŞ
|
Teli alan
|
|
Gün
|
Saat
|
Dak.
|
Gün
|
Saat
|
Dak.
|
Gün
|
Saat
|
Dak.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Teşkilat gar ve depolarına, .................... istasyonlara bilgi, kısım
|
şefliğine, Bölge Kontrolörüne, Baş Dispeçerliğe Vagon dağıtım
|
bürosuna ..................................... Tesisler Müdürlüğüne,
|
................... arasında kar durumu dolayısıyla ................. numaralı
|
trenlerin ikinci işara kadar ...................... suretiyle seyretmeleri lazım
|
gelmektedir stop Gereğinin yapılması stop Tel ................... numaralıdır.
|
Şube şefi
İ m z a
Adı Soyadı
NOT: (..............istasyonlara) başlığının noktalı kısmına yükün kesileceği komşu istasyonların isimleri yazılır.
Teldeki (..............arasında) cümlesinin noktalı kısmına karın kapattığı mıntıkanın iki tarafındaki istasyon isimleri.
(.................numaralı) noktalı yere de tek veya çift numaralı trenlerden hangisinin yükü kesilecekse veya ranfor verilecekse (tek,çift) şeklinde yazılacak.
(kadar............suretiyle) deki noktalı yere de (yük azaltılması- ranfor verilmesi) gibi iki şekildeki tekliften hangisini yapmış ise o yazılır.
Bu teli müteakip şube şefi bu yük azaltılması veya ranfor verilmek suretiyle trenler seyrettirilmiş ise ranforun kaldırılması için aldığı tedbirleri, tahminen halledeceği zamanı bildirir, tamamlayıcı telgrafları da aynı servislere yazar.
c) İmdat talepleri veya seferde olan her hangi bir trenin makinesinden istifade edilmesi icap ettiğinde telgraf:
..............Yol Müdürlüğüne bilgi.............. gar ve depolarına, hareket bölge amirine. Vagon dağıtım bürosuna şube veya kısım şefliğine,
Şeklinde bir başlıkla yazılır. Ve telde durum anlatılarak imdat veya kar açmak için makine talepleri bölgenin müsaadesine ve emrine arz edilir.
Kare içindeki kasım; teli şube şefi çekiyorsa kısım şefliği olarak, kısım şefi çekiyorsa, şube şefi olarak yazılır.
-
Kardan doğan ve diğer şekillerde drayman mevcut ise telgrafın başlığına yukarıda yolun kapanması halinde a/2 de olduğu gibi merkez daireleri ve Genel Müdürlük de yazılır.
ALTINCI BÖLÜM
Depolar Tarafından Alınacak Tedbirler
Kış Mevsiminde Depoların Yapacağı İşler
Madde 94- 1 Ekim’ den 15 Nisan’ a kadar olan bütün müddet kış mevsimi olarak kabul edilmiştir. Ve bu müddet zarfında gelecekteki tedbirlerin alınması mecburidir.
-
Şasböfsüz hiçbir makine yola gönderilmeyecek ve imkan nispetinde şasböfler sacla kaplanmış olacaktır. Ayrıca süpürgeliklere de süpürge takılacaktır.
Şasböflerin düşük olmaması için depo kapıları önündeki ayar göstergelerinden geçilerek muayenesi yapılacaktır
-
Makinelere kürek, çalı süpürgesi ve kar mücadelesine gidecek makine personeline de muşamba ve çizme verilecektir.
-
Bütün makineler mümkün olduğu kadar depolar içine alınacak ve depolarca bakımı yapılacaktır.
-
Alimantasyonlarda su depolarının dondan korunması için soba yakılması sağlanacaktır.
-
Makine tren üzerine gelmeden önce depoda bulunurken gerek ön taraf, gerek arka taraf şofaj kolu açılmak suretiyle şofaj borularının tıkalı olup olmadığı muayene edilecek ve tıkalı bulunan boru açılacaktır. Bu muayenede borularda patlaklık olmadığı da araştırılacaktır.
-
Uzun süre dışarıda soğuk olarak bırakılmış makineleri don havalarda içeriye almak gerektiği zaman motris biyelleri söküldükten sonra depoya almak gerekir.
-
Su tasfiye cihazı bulunan depolar bu cihazların dondan korunması için gereken önlemi alacaklar, ufak boruları ve vanaları güzelce ayırt edeceklerdir.
-
Çalışacak yerlere don havalarda kum veya cüruf serpilecektir.
-
Motorlu tren ve Dizel Lokomotifleri için soğuk ve karlı havalarda alınacak tedbirler aşağıda belirtilmiştir.
1- Dizel lokomotiflerinin motor sularına soğuğun şiddetine göre antifiriz eklenecek ve motor suyuna yapılan ikmal sırasında, gerekli miktarda antifiriz de katılacaktır.
2- Sofaj kazanı çalışmıyorsa suyu boşaltılacaktır.
3- Motorlu trenler servise hazır vaziyette ise şofaj don emniyetleri daimi olarak çalıştırılacak ve lüzum halinde tuvalet ve restoran su depoları boşaltılacaktır.
4- Servis harici duran motorlu tren veya diesel lokomotifin şofaj, motor ve depo suları boşaltılacak ve borulara hava tutularak mevcut su tamamen dışarı atılacaktır.
5- Motorlu tren ve diesel lokomotiflerin fren hava tesisleri sık sık blöf edilecek ve alkol püskürtürcesine alkol ilave edilecektir.
YEDİNCİ BÖLÜM
Yolda Makine Personeli Tarafından Alınacak Tedbirler
Yolda Alınacak Tedbirler
Madde 95- Yolda makine personeli tarafından aşağıdaki tedbirler alınacaktır:
-
Karlı havalarda makine marşpiyerlerinin üstü karlarla dolu olacağından makineye inip binerken çok dikkat edilecektir.
-
Don havalarda makaslar, döner köprüler, transbordörler üzerine su boşaltmak, kum serpmek ve buhar püskürtmek yasaktır.
-
Uzun beklemeli istasyonlarda makine üzerinde bulunan bütün su boşaltma musluklarının açılması gerekir.
-
Don havalarda makinelerin makaslar üzerinde uzun süre bekletilmemesine dikkat edilecektir.
-
Su akıntısı olan tünellerden geçerken makinist, suyun birikmesi ve donması ihtimalini düşünerek, her hangi bir draymana neden olmamak için, son derece dikkatli olacaktır.
-
Akıntı olan ve buz sütunları yapan tünellerden geçerken özellikle yan pencere yakınında durmak tehlikeli olduğundan, makine personelinin kendilerini korumaları gerekir.
-
Motorlu tren veya dizel loko, personeli tarafından alınacak önlemler:
-
Motorlu trenin bir motoru arızadan dolayı durdurulmuş ise, motor suyunun donmaması için şofaj kabı, zaman zaman motor suyunun ısıtma durumuna getirecek ve motor suyu hareketi daimi kontrol altında bulundurulacaktır.
-
Bu durum trenin iç ısıtmasını aksatacağı zamanlarda motor suyu tamamen boşaltılacaktır.
-
Kara saplanıldığı takdirde motorlar stop ettirilmeyerek rolanti de çalıştırılacak ve şofajlar işler durumda bırakılacaktır.
Mazotu biten tesisat stop ettirilerek suyu boşaltılacaktır. Şofaj tesisatının stop ettirilmesi halinde ait olduğu vagon suları da boşaltılacaktır.
-
Kara saplanmış olarak kalma sürenin uzayacağı tahmin edilirse, motor mazotlarının şofaj tesisatında kullanılması amacı ile motorlar stop ettirilerek suları boşaltılacaktır.
-
Isıtma işini kolaylaştırmak için pencereler kilitlenecek ve kapılarla havalandırmalar kapalı tutulacaktır.
SEKİZİNCİ BÖLÜM
Sağlıkla İlgili Tedbirler
Donmalara Karşı Alınacak Tedbirler Ve Yapılacak İşler
Madde 96- Kar temizliği esnasında meydana gelecek el, ayak, parmak ve kulak donmalarına karşı aşağıdaki tedbirler alınır.
-
Ayak, yahut ayak parmakları donmalarında, donan parmaklar ayakla beraber soğuk suya sokulur ve başlangıçta donan yerler yavaş yavaş; zorlanmadan; soğuk ve duygusuz kısımlar ısınıp kımıldanıncaya kadar bu soğuk su içinde veya karla masaja devam edilir. Bundan sonra ayak iyice kurulanır, yünle sarılır ve ateşten uzak tutulur. Ayak parmakları donanlar, donuğun sonucundun korunmak üzere bilahare her akşam yatmadan önce ayaklarına yarım saat kadar sıcak banyo yapmalardır.
-
Kulak ve el parmakları donduğu zaman da aynı işlem yapılır.
-
Kar esnasında yolda düşüp kalan ve donan işçiye aşağıdaki önlemler uygulanır.
-
Donmuş insanın kemikleri kolayca kırıldığı için kaldırılırken dikkat edilmelidir. Bu nedenle elbisesini çıkarmaya uğraşılmamalı, aksine kesmelidir.
-
Donmuş insanı hiçbir zaman sıcak odaya koymamalıdır. Önce gayet soğuk odaya götürülmeli, yahut kiler, ahır, samanlık gibi bir yere, yahut sobasız bir vagona koymalı ve ilk yardımı burada yapmalıdır.
-
Hastanın bütün vücudunun karla sarmalı ve eridikçe tekrardan taze kar koymalıdır. Kar yoksa hastayı buzlu suya batırılmış çarşafla sarmalı ve çarşafı devamlı soğuk su ile ıslatmalıdır.
-
Vücudun sertliği gittikçe hastayı yatağa yatırmalı ve yünlü parçalarla yahut fanila ile vücudunu tekrar ovmalıdır. Hasta kendine gelir ve yutkunmaya başlarsa ılık fakat koyu çay ve kahve vermeli ve biraz sonra da azar azar kuvvetli şarap, rakı veya konyak içirilmelidir; Bu alkollü meşrubat, ancak iş başında bulunacak doktorun müdahale ve izni ile iş başından ayrılması gereken dondan etkilenen hastalara verilir.
-
Vücut ısınıp gevşedikten sonra hasta hala yarı ölü gibi baygın yatar ve nabızla nefes görülmezse o zaman gayet dikkatli suni nefes vermeli ve iyileşinceye kadar uğraşmalıdır.
DOKUZUNCU B Ö L Ü M
Çeşitli Hükümler
Trenlerin Hazırlanması ve Trafiğine ait Yönetmeliğin Maddelerine Uyulacağı
Madde 97- Trenlerin Hazırlanması ve Trafiğine ait Yönetmelikteki kar ve kar temizleme makineleri konusu ile ilgili maddelerin tüm hükümleri, daima göz önünde bulundurulacaktır.
Yürürlükten Kaldırılan Hükümler
Madde 98- Bu Genel Emrin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 15.04.2002 tarihli Kar Mevsiminde Alınacak Önlemler Hakkında 102 Numaralı Emir yürürlükten kalkar.
Yürürlük
Madde 99-Bu Genel Emir 01.07.2004 tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde 100-Bu Genel Emir hükümlerini TCDD Genel Müdürü yürütür.
KAR; KARIN ENGELLERİ ÖN VE ARKASINDA TOPLANMA
ŞEKİLLERİ, YARMA VE İMKANLARIN KARA KARŞI
DURUMLARI VE KARLA KAPANMALARI; KAR
SİPERLERİ. ŞEKİLLERİ VE ÇALIŞMALARI
Bu Genel Emirde izah edildiği üzere,
Kaba kar, tipili kar; yüksek fırtına (bora), sürgün kar olmak üzere 4 değişik şekilde gelerek yolu kapayan kardan; ilki hariç diğer üçü için hattı muhafaza etmek üzere siperler yapılır. bu üç şekle kısaca (karlı rüzgar) denir.Kar hakkında ve siperlerin karı ne şekilde tuttuğuna dair bilgilendirme:
Tecrübeler göstermiştir ki:
-
Yaş, yani harareti erime derecesine yakın ve taneleri arasında bağlantı hasıl etmiş olan kar; en kuvvetli rüzgarın tesiri altında dahi harekete geçemez. Bu sebeple de yolu kapatamaz.
-
Arazi, çalılık ve fundalık ise: bu bitkiler rüzgarın sürdüğü karın hareketine engel olarak, rüzgar tarafında kar birikintisine neden olurlar. Çalıların rüzgara karşı olmayan tarafları ise başlangıçta kar tutmaz. Kar yığını çalıları örtüp üzerinden aşınca, arka taraflarını da doldurmaya başlar. Bundan sonra yolu kapama tehlikesi baş gösterir.
-
Arazi ne kadar büyük ve çıplak, kar taneleri de ne oranda kuru ise kar yığınları o kadar çabuk oluşur ve yolu fazla kapar.
-
Zemine gömülmüş bir boş ve açık sandık alalım. Sandığın kenarları zemin seviyesinde ise; rüzgar etkisi ile derhal karla dolar. Eğer kenarları yüksek ise boş kalır.
-
Arazi sathındaki çukur ve tümsekler rüzgar cereyanında değişme meydana getirerek kar birikmesine veya savrulmasına sebebiyet verir. Şöyle ki:
Kar taneleriyle hali işbada bulunan havanın cereyanı; (tipi, sürgün) bir su cereyanına benzer. Hat profilindeki (imla-yarma) lar bu cereyana (rüzgar) engel teşkil ederek istikamet ve süratini (şiddetini) azaltırlar.
Hatta bazı noktalarda yaptığı anaforlarla havada sakin olan bir yer (boşluk) peyda olur.
Gerek rüzgarın şiddetinin azalmasından ve gerekse boşluk oluşmasından dolayı kar taneleri de süratini kaybederek zemin üzerine düşerler.
Bu biriken kar kütlesinin şekli, rüzgarın şiddet ve istikametine tabidir.
Karın; Engellerin Ön Ve Arkasında Toplanma Şekilleri
Dolu Engeller:
Karlı rüzgar, dikine duran (şakuli) bir duvara çarparsa, bir kısmı yukarı bir kısmı da aşağıya doğru esmek (cereyan etmek) üzere iki yöne ayrılır. Bu cereyanın şiddetine göre içinde bulunan kar taneleri da yukarı aşağı fırlarlar. Aşağı doğru esen rüzgar kısmı yere çarparak anafor meydana getirir. (Şekil-1) de görüleceği gibi bu anaforun dışında kalan veya sakin olduğundan; aşağıya fırlayan ve sakin havaya giren kar taneleri de yere dökülmeye başlar.
Dökülen kar, duvara tamamen temas etmeyip biraz geride toplanmaya devam eder. toplanan kar kütlesinin meyli ve duvara mesafesi, rüzgarın şiddetine tabidir.
Rüzgarın şiddeti fazla oldukça meyil dikleşir ve mesafe artar. Rüzgar devam ettikçe toplanan karın yüksekliği yükselmeye ve yığıntı ile duvarın arkasındaki boşluk da karla dolmaya başlar. Kar yığınının yüksekliği, duvarın boyunu bulunca, kar duvarı aşmaya ve duvarın arkasındaki boşluğa tesadüf edince de rüzgarsız olan yere dökülerek birikmeye başlar.
Duvarın iki tarafındaki karın birikme vaziyeti sırasıyla (1-9) No.lu şekillerde gösterilmiştir.
Duvarın yüksekliğine göre ön ve arkasında biriken bu bir miktar kardan sonra gelenleri; bu engeli aşarak ileri sürüklenir.
Dolu engelin iki tarafında oluşan kar kütlesi arasında gömülü kaldığı da görülür.
Duvar dik olmayıp da meyilli ise meylin derecesine göre rüzgarın yukarı tarafa ayrılan kısmı fazlalaşır ve aşağı tarafa gelen kısmı azalır. Bu nedenle oluşan anafor da azalır.
Duvar meylini ½ kabul edelim. (Şekil-2) kar duvarın rüzgar taraf alt kısmında az miktarda toplanır. Geri kalan kar ise duvara paralel yukarı ayrılan fazla rüzgarla sürüklenir gider.
Delik (Kafes) Siperler:
Siperler kafes şeklinde olursa, kar birikintileri başka şekil alır. Karlı rüzgar, kafes şeklinde bir sipere çarpınca kuvvetini kaybeder. Anafor vücuda gelir. Sürüklenen karın bir kısmı kafesin önünde birikir, rüzgar tekrar kafesin açık yerlerinden geçmeye başlar. Açıkların yüzü az olduğundan sürat artar, beraberindeki karların büyük bir kısmını da sürükler. Kafesi geçtikten sonra geniş bir boşluğa çıktığı için rüzgarın kuvveti tekrar azalır. Taşıdığı karlar kafesin arkasına dökülür. Birikinti oluşmaya başlar. (Şekil 3).
Bu birikinti önce basık ve geniş halde olup, gittikçe kar kütlesinin siper tarafındaki meyli dikleşir. Tepedeki sarkık bir dalga şeklini alır. Bu kütlenin zamanla aldığı şekiller (1-2-3-4, 5) ile gösterilmiş olup genişliği delikli engellerin yüksekliğinin (11-17) misli arasında olur.
Önde biriken kar da, tümsekli bir şekil hasıl edip genişliği siper yüksekliğinin (3-5) misli arasında olur. Kar toplantısı burada (1-2-3-4) ile gösterilmiştir.
Ön ve arkada biriken bu kar yığınları arasında engel serbest olarak kalır.
Buraya kadar verilen açıklamadan da anlaşılacağı üzere; dolu ve delikli siperlerin, karlı rüzgara etkileri dolayısıyla, iki muhtelif şekilde kar yığınları oluşmakta ve bu şekilde de engellerden sonraki bir kısım saha, kar yığınından korunmuş bulunmaktadır.
Bu siperler karla kapanan demiryolundan uygun aralıkla teşkil etmiş olursak, yolun da kardan korunacağı anlaşılır. İşte kar siperleri bu tecrübelere göre yapılmış olup, muhtelif tip ve şekillerde uygulanmaktadır. Bu konuda gerekli bilgiyi ileride vereceğiz.
İmla Ve Yarmaların Kara Karşı Durumlarını İnceleyelim.
İmlaların şevleri, yukarıda anlattığımız meyilli duvarın görevini aynen yapar. Yani kar; imlanın eteğinde bir miktar toplanır. Geri kalanı imla üzerinden savrulur gider.
Bu hal 0,65 m. den fazla yüksek (14-15) m. den az imlalarda görülür.
0,65 m.den alçak ve (14-15) m. den yüksek imlaların üzeri karla kapanır. (Şekil – 4,5)
Yüksek imlada şeve paralel olarak yukarı ayrılan rüzgarın şiddeti fazla olduğundan; imla üstüne esen rüzgarın istikametini yukarı kaldırır ve rüzgarsız kalan tarafa da kar düşerek toplanmaya başlar ve tümsekli bir şekil alır.
Yarmaları İnceleyelim:
Karlı rüzgar bir çukur veya yarmaya rastlayınca sürüklenen kar, bu yarmanın rüzgar taraf şevi üzerine dökülerek birikmeye başlar. (Şekil –6). Çünkü burası rüzgara karşı olmayıp sakindir. Bu toplantı yavaş yavaş artarak ve şevi dikleşerek yarmanın tamamen dolmasını bekler. O zamana kadar karşı taraf şev temiz kalır. (Şekil –7). (1-2-8) vaziyetleri bunu anlatır. Dolmuş yarmada karın üst sathı bir eğri şeklini alıp en çukur yeri karşı şeve yakın bulunur.
Tecrübe ile görülmüştür ki;
2,00 m. derinliğe kadar olan yarmalar çabuk dolar.
8,00 m. derinliğe kadar olan yarmalar daha geç kapanır.
Bundan daha derin yarmalar kapanmamaktadır. Kar tutmama olayı, şevler dikleştikçe artar. (Şekil-8) de görüleceği gibi rüzgar, yarına içinde karşı taraf şeve çarparak ve yarma tabanına yakın bir yoldan geri dönmek üzere bir cereyan yapar. Bu cereyan esas esen rüzgarla karşılaşır ve kuvvetini kaybederek bu civarda sakinlik olan bir yer oluşur, kar tanelerinden bir kısmı buraya dökülür, diğer kısmı da birleşen rüzgarların tesiriyle yarma haricine savrularak gider.
Derin yarmalarda bu hava sükunet yerleri daha büyük olup; karın toplandığı bu yerler hattan daha uzakta teşekkül eder ve hat kardan uzak kalır.
Bu sebeple de derin ve uzun yarmaların orta kısımlarında, hat kar tutmayıp sıfıra yakın yarma ve imla kısımları karla kapanır.
Sıfıra yakın yerdeki ve 0,65 yüksekliğinden az imlaların karla kapanması; buradan geçen trenler tarafından karı temizlenen bu yerlerin; karla yükselmiş olan etrafa nazaran (2,00 m.) den az derinlikte yarma vaziyetine girmiş olmalarındandır.
Bu gibi yerlerin karla kapanmasını önlemek üzere; hattın iki tarafındaki karın da kaldırılarak seviyenin indirilmesi; bu suretle yarma teşekkülüne meydan verilmemesi gerekir.
Eğer yarma kar siperlerin (Şekil-9) daki gibi bu sıfır noktasını geçerek imlanın (1.00 m.) yüksekliğindeki kısmına kadar devam ettirilmesi ve burada yola doğru yaklaştırılması lazımdır.
KAR SİPERLERİ HAKKINDA BİLGİ
Demiryolunun karla kapanmasını önlemek üzere yapılan engellere, kar siperi denir.
Kar Siperleri.
I- Doğal kar siperleri,
II- Yapay kar siperleri olmak suretiyle iki kısma ayrılır:
I- Doğal Siperler:
Ağaçlardır. Fundalık ve çalılıkların ne şekilde karı tuttuğu, yukarıda anlatılmıştı.
Bunlara göre, daha esaslı bitki olduklarından; rüzgarın karı sürüklediği tarafa ve yarmaların şevleri haricine (Şekil –1) de gösterilen şekilde, oldukça sık dikilen (çam, mazı, ardıç) gibi yaz kış yeşilliğini muhafaza eden ağaçlar da; karı tutarak yolun kapanmasını önlerler.
Hattımızın bazı kısımlarında, örneğin: (Gündüzbey-İnönü) istasyonları arasında, Anadolu-Bağdat Demiryolu İdaresince tesis ve bugün çamlık hale gelmiş olan yerler; karla kapanma tehlikesinden bu sayede kurtulmuştur.
Yine aynı istasyonlar arasında karla kapanan diğer iki yarma da (1947-1948) senelerinde çam, mazı dikilmek suretiyle siperlenmiş ve emniyet altına alınmıştır.
Bu şekildeki siperlerin tesisinde; ağaçların tutarak yetişmesine kadar (kurak mevsimde kullanması, çoban ve hayvanların zararından korunması) gibi hizmetlerin yapımı suretiyle devamlı bakımının yapılması ve korunup, kollanması gerekir.
Bu şekildeki bakımla daimi vazifeli bir bekçi; ağaçları yaz mevsiminde sulayarak ve zarardan koruyarak, kış mevsiminde de yalnız zarardan koruyarak birkaç sene zarfında fidanların büyümesi ve siper oluşması olanaklı hale gelmiş olur.
Temin edilen yarara göre harcanacak masraf azdır. Esasen bu gibi karlı mıntıkaya kışın daimi bekçi konması, telefon ve baraka tesisi gibi giderlerine katlanılarak hizmet yapımı 102 No.lı Genel Emir gereğidir. Aynı bekçi ağaçların bakımıyla da meşgul edileceğinden; fazladan masraf yapılmış olmaz.
Ağaçlar yetiştikten sonra da sadece yazın yangından korunması için, zaman zaman altları bellenerek ve dökülen kuru dal ve yapraklar da toplanıp uzaklaştırılmalıdır.
NOT: (Eğer kar iki taraftan yarmayı kapatıyorsa; ağaçlar iki tarafa da dikilir.)
Not: (Eğer kar iki taraftan yarmayı kapatıyorsa, ağaçlar iki tarafa da dikilir.)
Mümkün olan yerlerde ağaç siperleri; tesisinin fazla masrafa ihtiyaç göstermemesi, daimi bakım masrafının pek az olması ve iyi netice vermesi bakımından birinci derecede arzu edilendir.
II- Yapay Siperler:
Aşağıda bildirilen çeşitli şekillerde yapılır:
-
Kar Tünelleri:
Betonarme, beton ve taştan yapılan bakıma ihtiyaç göstermeyen ve fakat tesis masrafı fazla olan en iyi siperlerdendir. Bu da hattımızın Sıvas-Çetinkaya-Malatya kısımlarında ve en çetin kar mücadelesi olan yerlerinde uygulanmış olup halen Kuruluşumuzu büyük bir oyalama ve masraftan kurtarmıştır.
Ağaç dikilmesi ve tutturulması zor olan, daimi kar kapatma tehlikesi olan mıntıkalarda yapılması arzu edilir.
-
Sabit Siperler:
Prefabrik elemanlar,taş, eski demir ve ağaç traverslerden, dikmelere çakılan tahtalardan ve beton kalaslardan yapılan siperlerdir.
Bu siperler, tecrübelerle tespit edilen hakim rüzgarların estiği, karın hatta sürüklendiği tarafa icabında hattın iki tarafına yapılır. En kolay ve basit şekilleri (9-10-11) de gösterilmiştir.
Uzun tecrübeler neticesinde; bu siperlerin yarmaya (11-17) h mesafede yapılmasının en uygun olacağı
anlaşılmıştır. (h) siperin yüksekliğidir.
dolu mania (şakuli duvar) vaziyetinde çalışarak yolu kardan muhafaza eder.
Dostları ilə paylaş: |