OKUMA VE YAZMA ÖĞRETİMİNDE KARŞILAŞILAN GÜÇLÜKLER
Ahmet BAYAR
Qafqaz Üniversitesi
Yimi birinci yüzyılı yaşadığımız süreç içersinde toplumlar bütün alanlarda büyük değişimler yaşamaktadır. Bu değişim-
ler toplumları “bilgi çağı” na taşımaktadır. Toplumlar tarafından ulaşılan yer aynı olmakla birlikte, ulaşan toplumların
yapılarında farklılıklar bulunmaktadır. İçinde yaşadığımız zaman, sahip olunan bilgilerin nerede ve nasıl kullanılacağını
bilmeyi gerektirmektedir. Bu nedenle de düşünmeyi öğrenmek ve bilgiyi yorumlayabilmek çok önemlidir. Bu sorumluluğu
taşıyan eğitim, hem bireylerin, hem de o bireylerin üyesi olduğu toplumun geleceği açısından büyük önem taşır.
Eğitimle insan, düşünmeyi, düşünme yeteneğini geliştirebilmeyi amaç edinmiştir. Düşünme yeteneğini geliştirebilmek
için ise insanların öncelikle okuma yazmayı tam olarak öğrenmiş olmaları gerekmektedir. Bundan dolayı da ilkokuma
yazmanın önemi çok büyüktür. Okuduğunu anlayabilme, anladığını ifade edebilme, okuduğunu yorumlayabilme ve kendi
fikrini üretebilme, okuma yazmayı iyi bilmeye bağlıdır.
Okuma denince, tüm yazılı metinlerin duyu organlarımız tarafından algılanıp,bunlara anlam verme ve yorumlama işi
olduğu söylenebilir. O halde okumada üç unsurun öneminden söz edilebilir: Birincisi, yazılı bir metin olması
gerektiğidir,ikincisi o metnin alıcı tarafından algılanması ve sonra da algılanan metnin yorumlanması gerektiğidir. Bu
noktada dil, duygu ve düşünceleri iletme konusunda bir araç görevini görmektedir. Çünkü dil, insanlar arasında duygu
alışverişini sağlayan bir iletişim yoludur. İletişim, karşı tarafa ulaşması istenen mesajın, sağlıklı bir şekilde gönderilmesidir.
Ulaştırılmak istenen mesaj (duygu ya da düşünce olabilir) farklı yollarla başkalarına aktarılıyorsa, başkalarıyla
paylaşılıyorsa o zaman iletişim gerçekleşiyor demektir. Mesajların ulaştırılamaması durumunda iletişimden söz edilemez.
Sağlıklı bir iletişim kurabilmek, ilkokuma yazmanın temellerinin atıldığı birinci sınıfta ayrı bir öneme sahiptir. İleten
(öğretmen) ile alıcı (öğrenci) arasında sağlıklı bir iletişim kurulamazsa ulaştırılması amaçlanan mesaj alıcıya ulaşmaz.
Ancak okuma-yazma sürecini olumsuz etkileyen bazı etmenlerde vardır.Öğrenci velilerimizin ekonemik durumlarının
iyi olması bazı durumlarda öğrenciyi olumsuz etkilemektedir.Öğrenci velinin yaklaşımı sebebiyle okuma yazma sürecine
ilgisiz veya lakayt yaklaşım gösterebilmektedir.
Bir başka etken olarak da öğrencilerin okuduğu okula uzak oturmaları öğrencilerin okula ulaşmaları sürecinde yorgun
düşmelerine sebeb olmaktadır.Buda okuma-yazma sürecini olumsuz yönde etkilemektedir. Son dönemlerde öğrencilerin
yaşlarının küçük olarak okula kabul edilmesi okuma- yazma sürecini olumsuz olarak etkileyen bir başka sebeb olarak kabul
edilebilir.
Dostları ilə paylaş: |