Anahtar kelimeler: Yusu Has Hacip Balasa-
gunî, Kutadgu Bilig, didaktikalık, manevî, edep-
ahlâk, değer
For citation: Abdullayev Sayfullah. Kutadgu
Bilik and its Spiritual-Cultural Value. Modern orien-
tal studies. 2020; 2(4): 20-25
22
INTERNATIONAL SCIENCE JOURNAL /
МЕЖДУНАРОДНЫЙ НАУЧНЫЙ ЖУРНАЛ
VOL.2
№4 2020
gu nu mu zde O zbekistan I limler Akademisi Dog u
Tanïma Enstitu su nu n El Yazmasï Eserler fonunda
muhafaza edilmektedir. Namangan ve Kahire'de
bulunan nu shalar Arap alfabesiyle yazïlmïştïr. Dig er
nu sha ise eski Uygur yazïsïyla kaleme alïnmïştïr.
Eser, dog u ku ltu ru nde yaygïn olarak
kullanïlmakta olan, nasihat vermeye yo nelik olarak
yazïlan etik-didaktik o zellikli bir çalïşmadïr. Destan,
Karahanlïlar Devletini idare eden hanlara, beylere,
komutanlara ithafen yazïldïg ï için, eserde onlarïn
halka yorulmak bilmeksizin hizmet etmesini, bunun
yanïnda idarenin sag lamlaştïrïlmasïnï ve onun her
yo nu yle sag lam ayaklara oturmasïnï amaçlayan
hu manist du şu nce ve idealle kaleme alïnmïştïr. Bu
eser, du nyanïn ku ltu rel mirasïnïn, Tu rk
edebiyatïnïn, ku ltu ru nu n ve ilminin eşi bulunmaz
eseridir. Çok sayïda Tu rk halkï, Kutadgu Bilig isimli
bu eseri, kendilerine ait yazïlï edebiyatïn ilk Tu rk-
Mu slu man şaheseri olarak go rmektedir [2].
Kutadgu Bilig, Karahanïlar Devletindeki insan-
larïn gu nlu k hayatï ve sosyal durumu hakkïnda
zengin bilgileri ihtiva ettig inden, idarecilig i Tu rk
halklarïnïn ve I sla m ku ltu ru nu n yu ce manevï ve edep
-
ahla k prensipleriyle uyumlu hale getirmeye çalïşan,
devleti idare etmenin teorisi ve pratig i hakkïnda ansi-
klopedik eser olarak o zel deg er taşïmaktadïr.
Yusuf Balasagun, bundan bin yïl kadar o nce,
herbir insanï sadece kendine has dinï inançlarïnïn
gereg i olarak deg il, toplumun birlik-beraberlig i ve
devletin bu tu nlu g u için olmasï gereken sorumlu-
lug a da davet etmektedir. Onun du şu nceleri Kïrgïz
Devletinin bu yu k sïnavlarï atlatarak, yeniden ku-
rulma etabïnï başïndan geçirmekte oldug u
gu nu mu zde de aktu ellig ini korumaktadïr.
Kutadgu Bilig eseri, şiir tu ru nde yazïlmïş
olan gu çlu bir eser olarak kabul edilir. Giriş so zu n-
de, Eski Dog u edebiyatï şairlerinin eserlerinde sïk
rastlanan go k ile yeri, dag ile ovayï, nehir ile denizi,
yïldïzlar ile gu neşi ve benzeri şeyleri bir fasïl o ven
geleneksel motifler bulunmaktadïr. Bu konuda, de-
stanïn yazïldïg ï do nemin siyasï , sosyal-tarihï o zel-
lig ini dikkate almak gerek. Karahanlïlar Devleti,
Maveraunnehir ve Dog u Tu rkistan topraklarïnda
hu ku m su rmekte olup, içinde birçok halk; mesela
Uygurlar, Karluklar, Argu ile Tu rgeşler, Yagma vb.
I şte bu halklarïn hepsini bir araya getirip, Tu rk
diyerek adlandïrmïşlardï.
Bunlardan başka, Og uzlarla Kïpçaklar batïya
dog ru ilerleyip, Sïr Derya nehrinin etrafïndaki
bo lgeye kadar genişleyerek, geniş bir alana sahip
olmuşlar ve tarihte "Deşt-i Kïpçak" adïyla bilinen
bo lge ortaya çïkmïştïr. Karahanlïlar Devletine baş
eg en halklar, kendi içlerinde hakimliklere
(valiliklere) bo lu nerek yaşamïşlardïr. Oralarï ele
geçirmek suretiyle, Karahanlïlar Devleti, Batï ve
Dog u hanlïklarïna bo lu nu r ve ortaya iki hanlïk
çïkar. Ceti Suu vadisi ile Dog u Tu rkistan, Dog u
hanlïg ïnï oluşturup, onun başkenti Kïrgïzstan'da
bulunan Balasagun şehri olmuştur. Başkent daha
sonra Kaşkar'a taşïnmïştïr. Dig er yandan Maver-
au nnehr ise Batï hanlïg ïnï oluşturmuş ve kendi
halinde yaşamaya başlamïştïr. Bu durum, devletin
dag ïlmasïna yol açabilecek karïşïklïg a, idaredeki
sïkïntïya sebep olmuştur. Su lale ve boy başïnda
olanlar, beyler taht için birbiriyle mu cadeleye gi-
rişmişlerdir. Yukarïdaki tarihï durum, Balasagun'lu
Yusuf'un Kutadgu Bilig manzumesinin yazïlmasïna
sebep olmuştur.
Bu yu k du şu nce adamï, eserinden de
go ru ldu g u u zere, Orta Çag ïn bilim seviyesi en
yu ksek, ansiklopedik seviyede du şu nebilen insan-
lardan biriydi. O, ilmin her tu rlu su nu o g renmişti.
Mesela, astronomi, matematik, tïp, edebiyat, tarih,
felsefe, estetik gibi. Etik meseleleri, Arap ve I ran-
Tacik şiirini, Tu rk ve Fars folkloru nu iyi bilmekteydi.
Destan tu ru nu n tarihi, eski Mïsïr, Hint ve I ran
edebiyatlarïnda başlamakta, akabinde Dog u
halklarïnïn yazïlï ve so zlu edebiyatïnïn geleneksel
23
VOL.2
№4 2020
tu ru ne do nu şmu ştu r. Kutadgu Bilig araştïr-
macïlarïnïn biri olan Prof. A. N. Kononov, man-
zumeyi, destan seviyesindeki bir eser olarak deg er-
lendirmiş, onun muhtevasïnda insan hayatïnïn
ehemmiyeti ve amacï, insanïn toplum içindeki
gu nlu k davranïşï, birbiriyle muameleri ve ilim sa-
hibi mu ellifin yaşadïg ï topluma karşï felsefï bakïş
açïsïnï ortaya koymuştur. Ona go re epik eserin mu-
htevasïnï do rt anlayïş oluşturmaktadïr:
Adalet, akïl, mutluluk, tok go zlu lu k. Bu an-
layïşlar, kahramanlar vasïtasïyla verilmiştir.
Hu ku mdar Gu ndog du; ada let. Vezir Aydoldu;
mutluluk. Vezirin og lu Akdilmiş; akïl. Vezirin
kardeşi Odgurmuş; tevekku llu n sembolu du r.
Go ru ndu g u u zere, manzumenin kahramlarïnïn
isimleri alegorik-sembolik anlama sahiptir. Onlar
insan hayatïndaki en o zel ve en verimli manevï
deg erlerinin etik-felsefik sanatsal go ru nu şteki
sembolleridir. Eserin mu ellifi okumayï, ilim-bilim
sahibi olmayï, du nyayï tanïyïp bilmenin en o nemli
yolu olarak deg erlendirmektedir. I nsanïn ancak
okumak ve bilim almak sayesinde aklïnï seviyesini
yu kseltebilir demektedir. Yani, Yusuf Balasagun
insana dog uştan verilen bu hususiyeti, insanïn
okuyarak, o g renerek, o rnek alarak şeklindeki yol-
larla zenginleştirebileceg ini, geliştirebileceg ini dile
getirmiştir. Elbette, mu ellif, aklï a dap yoluna
du şmenin en o nemli şartï olarak go rmu ştu r. Bilim
sahibi olmak, akla uygun hareket etmek, ona go re
saygïnlïg ïn işareti olarak go ru lmektedir. Bilim sa-
hibi biri bu yolda sebat etse, o yu ksek saygïyï hak
etmiş demektir. Bilimin deniz misali dibi de yoktur,
sïnïrï da. Onu girip ne kadar yu zersen yu z,
eksilmez, tersine artar.
"Bilimsiz go nlu n, dilin faydasï yok,
Bilim, sanat hayata su gibi gerektir.
Bilimli dert çekerek, hep du şu nu r,
Bilimsiz du şu nmeden, gu ler oynar."
Yukarïdaki dizeler, mu ellifin derin bir ilme
sahip oldug una, ilim-irfan ehli oldug una şu phe duy-
urmaz. Manzumede mu ellifin felsefï anlamda kafa
yordug u meselelerin biri, insanog lunun mutlulug u
hakkïnda olmuştur. Manzumede, insanlarïn mutlu-
lug unun temel ahla ki hedef olarak durdug u konusu-
nun u zerinde geniş olarak durmuş, herbir insanïn
kendi çapïnda a da p-erkana uygun hususiyetlere sa-
hip oldug unda baştaki ahla ki hedefe varacag ï sonu-
cuna ulaşïr. Bundan başka, adï geçen eserde, tu m
insanog lunu ilgilendiren du şu nceyi kapsayan ve du -
nyadaki her tu rlu devletin ve halkïn hedef olarak
belirledig i, şahsï hayatïnï gu zelleştirmeye yo nelik
du şu nceler ag ïrlïklï olarak verilmiştir. Hertu rlu mes-
lekteki insanlarï, ilim-bilimi, inançlïlïg ï, edeplilig i, ar
sahibi olmayï, dog rulug u, vicdan sahibi olmayï,
çalïşkanlïg ï o vmekte ve bunlar vasïtasïyla insanlarïn
gu zel o zelliklere sahip olmaya davet etmektedir.
Mesela:
"Kim kitabï okumaya devam ederse,
I ki du nyada ïşïk saçar işine.
I lim ile bela ve eksiklik giderilir,
Bilim ile halkïn hududu sag lamlaşïr.
Bilim olursa, can verecek dost sana,
I lim olursa, meslektaşïn, ve komşun.
Kaderin zorlu olmasïn diyorsan kendine,
Dilini ïsïr, dikkat eyle kendine.
I nsanï yoldan çïkaracak çoktur du şmanï,
Onlara yaklaşïrsa, bozarlar onu.
Bir du şman, dili olur çekiştirir,
Başkasï, boş so z vermek, bir tuzaktïr.
U çu ncu su kendini içkiye vermektir,
Bellidir onun ardï hayattïr..?????
Başka bir ko tu o zellik, kabalïg ïn,
Her nerde yu ru yorsa, ko tu bu halin.
КУТАДГУ БИЛИГ И ЕГО ДУХОВНО-КУЛЬТУРНАЯ ЦЕННОСТЬ
Языкознание и литературоведение / Абдуллаев С./ abdullaev.sayfullah@gmail.com / УДК 821.51
24
INTERNATIONAL SCIENCE JOURNAL /
МЕЖДУНАРОДНЫЙ НАУЧНЫЙ ЖУРНАЛ
VOL.2
№4 2020
Başka biri kaba o fkeli so z go nu l kïrar,
Yanïndan insanlarï toptan kovar.
Var ise bir kulunda bunun hepsi,
O halde o mu r boyu beladadïr.
Gençlik geçer, o mu r geçer taşïp-coşan,
Bu du nya, du ştu r, sen de gidersin o mu rden.
O mru nu sen ata yurduna harcarsan,
Rahat edersin, hor go ru lmezsin hiçbir zaman.
Talihli dostum, mala-mu lke gu venme,
Bela dan uzak olarak yaşasam de.
Akan su, esen yel gibi talih durmaz,
Hiçbir zaman onun etrafï durmak bilmez.
Talih deg işen bir şeydir, vefasï yoktur,
Yorulup yere du şse, uçsa konmaz.
Bir gelir talih başa, bakmazsan gider,
Talih bir konar, u flersen so nu verir.
Talihe elin ulaşïrsa, sag lamca tut,
Bïrakïrsan sana tekrar gelmez inan.
Ecel ki, canlïlara açïk kapï,
Canlïlar kurtulamaz, kaçsalar bile.
Aklïndaki işi saklama, halka so yle,
Her işi go nlu n ile seç her zaman.
I nan sen, sadece kendi kendine,
Çïkmasïn başkalarïna açïk so zu n
(dedikodun)."
Buna benzer, insanlarïn her kademesinin
hoşuna giden ilim-irfan yumaklarïna Ku-
tadgu Bilig'de oldukça çok rastlanmaktadïr.
Aynï zamanda, o bu eserinde, sadece siyaset,
ilim-irfan ve bilim benzeri şeylerle sïnïr-
lanmak yerine, gençlere, beka rlara da birçok
o g u t vermektedir:
"Evlenmeyi du şu nu yorsan şayet kendin,
Gu zel seç, çïra gibi olsun go zu n.
Nesebi pak, iman sahibi olsun ak kïz,
Terbiyeli, pa k, akïllï ve gu nahsïz.
Ailesi seninkinden aşag ï olsun!
Nam sahibine layïk damat olursun sen!
Yu zu deg il, go nlu gu zel olsun,
Seni bile du zeltir niyeti pa k
Evlenecek misin, o halde iyi bilesin,
Do rt tu rlu su nu aklïnda tut, sonrasïnda tut.
Biri yaşar zengin kïza evlensem der,
Başka birinin gu zellerde go zu kalïr!
U çu ncu su soyu gu zel olanï hayal eder,
Kibirli bir tanïdïk sebep olup!
Do rdu ncu su akïllïnï arayagelir,
Buldu mu, ebediyyen diler durur.
Bunlarïn hangisi evla , so yleyeyim,
Evlenmek istiyorsan, kulak ver sen.
Kulak ver, zengin kadïn isteyenim,
Kul olup mala-mu lke kalmayasïn!
O yleleri açgo zlu olurlar, doymak bilmez,
Doyurmak zor olur, mal-mu lk taşïyïp!
Ya sizler, aldananlar gu zellere,
Halkïn gu leceg i birisine do nu şmeyin!
Gu zellere du şer de çog unun go zu ,
Allah vere, nefislerini gemleseler!
Soy-soplu kïzï arzulayan kin gu denim,
Soyunun o nu nde ezilip kalma ha sen!
I leri gelen ailenin kïzïnïn dili uzun,
Kadïnïna kul olup kalma kendin.
Akïllï kïz bulursan baka kalma,
Do rt o zellig in hepsi de olur onda!
Buldun mu akïllïyï, acele eyle,
25
VOL.2
№4 2020
Yuva kur, bulunmayan talihri o.
Dileg in zenginlikse eşin biriktirir,
Mal-mu lk artar, mutlulukla dolar evin.
Namuslu mu kadïnïn, gu zel odur,
Kadïn sulu, go nlu de geniş olursa.
Akïllï ve saf mïdïr, demek ki, asil,
U ç o zellig i biriktirip bakan budur.
Kadïnïn akïllïsïnï bulursan sayet,
Do rt bir yanï o zellig in denk demektir!
Ve şayet akïllïnïn bulursan birini,
Hiç bekleme, kutlu dostum, hemen evlen!"
Yusuf Balasagun, so yledig iyle, yaptïg ïnïn,
dig er bir ifadeyle insanïn dïşïyla içinin birbirine
uyumlu olmasï konusuna da vurgu yapmïştïr. Onun
du şu ncesine go re, insanïn yu ce vasïflï biri
oldug unun go stergelerinden biri de onun so zu yle
hareketinin birbirine uyumlu olmasïdïr. O ylesi in-
sana başkalarï iki du nyada da razï olurlar,
demektedir. Ama so zleri hiçbir işe yaramayanï,
saygïyï hak etmeyen yalancïyï, ahla ksïz, edepsiz
olarak deg erlendirir. I nsanlarïn edep-ahla g a uygun
du şen davranïşlarïna o rnek olarak sadelig i ve
mu tevazïlïg ï o zellikle beg enmektedir.
SONUÇ
Kutadgu Bilig'in başïndan sonuna kadar
mu ellifin sadelik ve mu tevazïlïk, şefkatli olma gibi
deg erli du şu nceleri birkaç defa tekrarlanmaktadïr.
Aynï zamanda, insanïn insanï vasïflarïna has go nlu
genişlig i, sabrï vb çok sayïda gu zel davranïşlarïn
u stu nlu g u nu dile getirerek, o vu nmeyi, acelecilig i,
cimrilig i vb o zellikleri ise aksi huylu insanlarïn
huyu olarak vurgular. Fikir adamï, bu yu klere saygï
duyma gibi gu zel hasletlerin evvela ailede, ana-
babanïn talim-terbiyesiyle şekilleneceg ine o zellikle
vurgu yapmaktadïr. Aile kurma, çocuk sahibi olma
insan hayatïnda bu yu k mutluluk demektir. Çocuk
sahibi olduktan sonra, anne-babanïn o rnek dav-
ranïş sergilemeleri gerekli. Bu geleneksel edep-
erkan yolunu o ne çïkaran mu ellif, du şu nceye o nem
veren ana-babadan talim-terbiye alan çocuklarïn
mutlu olacag ïnï, çocuklarïnïn akïllï-uslu olmasïnï
isteyen anne-baba onlara ku çu klu kten itibaren
talim-terbiye vermesinin zaruri oldug una o zellikle
vurgulamïştïr.
Dostları ilə paylaş: |