2.6. Vizüel Analog Skala (VAS) ile Ağrı Seviyelerinin Değerlendirilmesi
Ağrı, vücudun belirli bir bölgesinden kaynaklanan doku harabiyetine bağlı olan
ya da olmayan, kişinin geçmişteki deneyimleri ile ilgili, hoş olmayan emosyonel bir
duyumdur (Güzeldemir, 1995).
Ağrının tanımından anlaşılacağı gibi; algılanma, tanımlama ve bu ağrıya
gönderilen reaksiyon kişiden kişiye değişecektir. Temelde subjektif kriterler taşıyan bu
durumu objektif olarak değerlendirmek çok güçtür. Bu nedenle hastadan çok iyi
anamnez almak, hastayı devamlı gözlemek ve uygun ölçüm yöntemlerinden
yararlanmak, hastanın başlangıçta değerlendirilmesi için yardımcı olacağı gibi, sonraki
değerlendirmeler için de referans olacaktır (Güzeldemir, 1995).
Ağrının en kolay değerlendirme yolu, hastaya ağrısının olup olmadığını
sormaktır. Ancak her hasta ile diyalog kurmak olası olmadığı gibi, yanıt alınan
hastalarda da, tam ve yeterli bir ağrı değerlendirmesi yapmak mümkün olmamaktadır
(Güzeldemir,
1995).
Diyalog
kurulabilen
hastaların
ağrılarının
şiddetlerini
değerlendirmek gereklidir. Çünkü sadece "ağrısı olması" değerlendirme için yeterli
olmamaktadır. Bu neden ile ağrı ölçümünde, ya da diğer bir yaklaşım ile
değerlendirilmesinde, ağrı şiddeti düzeyini ifade edebilmek için sıralanmış sayı, kelime
ya da işaretlerden yararlanılır (Downie, 1978).
VAS sayısal olarak ölçülemeyen bazı değerleri sayısal hale çevirmek için
kullanılır. Belli uzunlukta bir çizginin iki ucuna ölçülen parametrenin (ağrı) iki uç
değeri yazılır. Hasta; ölçülen parametrede, kendisi için uygun gördüğü seviyeyi, bu
çizgi üzerinde bir yere nokta koyarak tespit eder. Minimal değer ile hastanın işaretlediği
nokta arasındaki uzaklık hastanın ağrı seviyesini belirler (Myles ve ark., 1999). (Şekil 1)
14
Testin bir dili yoktur ve uygulanması kolaydır. Test çizgisinin yatay ya da
dikey olması sonucu etkilemez. Testin kısa aralıklarla tekrarında ölçülen değerler
arasında anlamlı farklılık bulunmamıştır. Test; bilim dünyasında kabul görmüş, uzun
süredir kullanılmakta olan, güvenilir bir yöntemdir (Özhan, 2009).
Dostları ilə paylaş: |