Sosyo-küLTÜrel değİŞme açisindan güney marmara genç ÇİFTÇİleri Üzerine bir araştirma


Tarımsal Sürdürülebilirliğin Genç Çiftçilere Etkileri



Yüklə 1,11 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə46/55
tarix20.02.2022
ölçüsü1,11 Mb.
#52884
1   ...   42   43   44   45   46   47   48   49   ...   55
yokAcikBilim 10321088

4.2.4. Tarımsal Sürdürülebilirliğin Genç Çiftçilere Etkileri 

 

 



Bir  üretim  alanı  olarak  tarımın  sürdürülebilirliği  önemlidir.  Gelecek  nesillerin  ve 

şimdiki yaşamın garantisi olarak tarımın sürdürülebilmesi için geçmiş çalışmaların verilerine 

dayanarak  yeni  tarım  politikalarına  odaklanılması  gerekmektedir.  Dünya  yaşamının  sağlıklı 

ilerleyebilmesi  ve  kırsal  alanlarda  refahın  arttırılması  adına  kalkınma  planlarının 




54 

 

sürdürülebilir  ve  yeniliklere  açık  olması  gerekir.  Bu  sebeplerle  gençlere  tarımsal  üretimde 



öncelikler  verilerek  ve  fırsatlar  yaratılarak,  genç  çiftçi  bireyler  aracılığıyla  tarımsal  üretim 

alanında  sürdürülebilirliğin  sağlanacağını  düşünmekteyiz.  Diğer  yandan  genç  çiftçiler  ile 

yapılan görüşmelerde, hayvansal üretimde saman, kesif ve kaba yem gibi girdi maliyetlerinin 

giderek arttığı, bitkisel üretimde de aynı durumun tohum, gübre, mazot ve bitki sulama gibi 

maliyetlerde  ortaya  çıktığı  ifade  edilmiştir.  Alkan’ın  (2019)  Antalya’daki  çalışmasında  da 

benzer bulgular yer almaktadır. Bu bulgular, gençlerin çiftçilik faaliyetlerine özendirilmesinde 

negatif  yöndeki  etkisi  ile  tarımsal  sürdürülebilirliğin  olumsuz  yönde  etkilenmesine  sebep 

olduğunu  ortaya  koymaktadır.  Kurnaz’ın  (2019)  Samsun’daki  çalışmasında  ise  genç  çiftçi 

işletmelerinin %75’i kısa dönemde ekonomik olarak sürdürülebilirken, %17’si uzun dönemde 

ekonomik olarak sürdürülebilir olarak tespit edilmiştir.  

 

Aşağıda Güney Marmara genç çiftçilerinin sürdürülebilirlik hakkındaki düşüncelerine 



yer verilmiştir. 

…Kredilerde  sübvansiyon  ve  ülke  hazinesinden  gerekli  payın  çiftçi  desteklerine 

ayrılması  önemli.  Çünkü  devlet  desteksiz  bir  tarımın  üretim  kültürü  ve  coğrafya 

itibariyle  Türkiye’de  uygulanması  çeşitli  sorunlara  sebep  oluyor…(2  nolu  genç 

çiftçi) 

 

Yapılan görüşmelerde, sürdürülebilir üretimin önündeki en büyük engellerden birinin 



kredi  ve  diğer  borçlanmaların  zamanında  ödenememesi  ile  bir  sonraki  üretim  sezonuna 

geçişte gerekli üretim materyalinin teminin sağlanamaması olduğu ifade edilmiştir. Borçlarını 

zamanında  ödeyemeyen  çiftçi  için  devlet  bankalarının  düşük  faizli  kredi  uygulamalarının 

olduğu  fakat  coğrafi  ve  piyasa  kaynaklı  gelir  kayıplarının  kapsamlı  olarak  kredi  ödemesi 

ertelemelerinde  veya  faiz  indirimlerinde  değerlendirilmediği  tespit  edilmiştir.  Bu  durumda 

genç  çiftçiler  girişimlerinde  borçlanabilmek  konusunda  tedirginlik  yaşamakta,  mevcut  kredi 

ve  desteklerden  tam  anlamıyla  faydalanamamaktadırlar.  Bu  da  üretimde  sürdürülebilirliğin 

sağlanmasını engellemektedir.   



…Bütüncül  yönetim  anlayışının  kırsala  yayılması  ve  bu  alanlarda  eğitimlerin 

yaygınlaştırılması  gerekiyor…(7  nolu  genç  çiftçi)  Tarımsal  üretimde  sürdürülebilirliğin 

sağlanması  için  kullanılabilecek  bir  teknik  olarak  Bütüncül  Yönetim,  ilk  olarak  Afrika 

Kıtası’ndaki  çölleşen  alanların  tekrardan  yaşam  alanı  olarak  verimli  hale  getirilme  çabası 

olarak  ortaya  çıkmıştır.  Bu  hızlı  çölleşmenin  sebebi  olarak,  kıtaya  yayılan  büyük  çiftlik 

hayvanı  sürülerinin  mera  alanlarında  kontrolsüz  olarak  otlatılması  olduğu  tespit  edilmiş  ve 



55 

 

yine  çiftlik  hayvanı  sürülerinin  kullanımı  ile  onarıcı  tarımın  sağlanması  yoluna 



başvurulmuştur.  Bu  metot  ile  hayvan,  bitki  örtüsü  ve  insan  yaşamı  iş  birliği  sağlanmış  ve 

çölleşen  alanlar  üretim  alanı  olarak  geri  kazanılmıştır  (anadolumera.com/butuncul-yonetim-

nedir/,  20.04.2020).  …Yer  altı  sularının  kullanımı,  yağmur  suyu  hasatı  yapılabilir 

sürdürülebilirlik  için…(13  nolu  genç  çiftçi)  Genç  çiftçi  eğitimleri  ile,  yağmur  suyu  hasadı 

optimizasyonu  ve  Bütüncül  Yönetim  kuralları  çerçevesinde  arazi  planlaması  ve  finansal 

planlama yapılmasının üretimde sürdürülebilirliği sağlamakta etkili olacağını düşünmekteyiz.  

…atalık tohumların satışını yasaklayan bir tohum yasası çıktı mesela. Bu ne kadar 

sürdürülebilir  diye  düşündük  ama  sürdürülemez  olduğu  çok  açık…(1  nolu  genç 

çiftçi) 

…Yerli  tohumların  satışı  yasak.  Bakanlık  gıda  fiyatlarına  dayalı  bir  enflasyon 

piyasası var ve verimsiz yerli tohum yerine ithal tohum kullanmak zorundayız diye 

bir açıklama yaptı. Bu açıkça GDO’lu tohum kullanımını zorunlu hale getiriyor. 

Bu  durumda  sağlığımız  ya  da  gelecek  nesillerin  sağlığı  ne  olacak  diye 

düşünülmüyor…(2 nolu gen çiftçi) 

…Tarımsal  sigortalar  iklim  değişikliği  ile  arttı.  Biyolojik  olarak  saldırgan  hayvan 

mücadelesi  yapılabilir.  Bu  arıcılıkta  kullanılıyor  mesela.  İllaki  tarım  ilacı  kullanmamıza 

gerek  yok…(2  nolu  genç  çiftçi)  Genç  çiftçilerin  sürdürülebilirlik  hakkında  belirttikleri 

görüşlere  bakıldığında,  çok  yönlü  olarak  ele  alınması  gereken  ve  her  zaman  ikinci  bir 

aşamanın planlanmasını zorunlu kılan bir alan olduğu  tespit  edilmiştir.  Araştırmamıza  göre, 

genç  çiftçilerin  üretimlerini  güvenli  bir  şekilde  yapması,  karlı  ve  sürdürülebilir  olması  için 

danışmanlık hizmetinin sahada sağlanması da önemlidir. Bu nedenle başta Tarım ve Orman 

Bakanlığı aracılığıyla olmak danışmanlık hizmetinin genç çiftçilere sunulması gerekmektedir.  

Kırsalda  yaşayan  bireyler  olarak  genç  çiftçilerin  sürdürülebilirlik  açısından  doğa  ile 

kurdukları ilişki önemlidir. Genel olarak doğada gerçekleştirilen bir iş olarak çiftçilik coğrafi 

şartlardan ve doğanın verdiklerinden ciddi oranda etkilenmektedir. Bu sebeple etkileri azaltıcı 

bazı  teknolojik  çalışmalar  yapılsa  da  uygulamada  üretim  fazlasının  beklenmesi  doğaya 

küresel ısınma gibi geriye döndürülemez zararlar vermektedir. Bunun yanında bir yaşam alanı 

olan  doğanın  psikolojik,  sosyal  ve  kültürel  olarak  dönüştürücü  bir  etkisi  vardır.  İnsanlığın 

kurduğu  medeniyetler  sürekli  olarak  doğanın  verdikleri  ile  temelde  şekillenmiş  teknolojik 

gelişmeler ile dönüşmüştür. Yine bu durumun fiziki ve kültürel inşasını gerçekleştiren insan 

ise hem uygulayan hem de etkilenen olarak sürece katılım sağlamıştır. 



56 

 


Yüklə 1,11 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   42   43   44   45   46   47   48   49   ...   55




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin