HİPNOTİZMANIN ZAMANLA İLGİLİ ÖĞRETTİKLERİ Virginia Üniversitesi Psikoloji Bölümü bu konuda bazı
ilginç deneyler yapmış. Bu deneylerden birinde, hipnotize
'edilen bir öğrenciye okul yıllarına, sekizinci sınıfa geri dön
mesi, okula doğru yürümesi, sınıflara birer birer girip bak
ması söylendi. Binada yirmi sınıf vardı. Koridor boyunca yü
rüyecek ve her sınıfa girecekti. Bunu yapmak için yarım sa
ati vardı. Yarım saat sonunda odalarda neler olduğunu tam
olarak anlatması istenecekti. Süre ayarlamasını da her daki
ka başında tıklayan bir metronom yardımıyla aklından yap
ması gerekiyordu.
Hipnotize edilen kız süre ayarlamasını aklından yaptı.
Söylenen her şeyi tam olarak yerine getirdi, bir küçük şey
hariç, deneyi planlandığı gibi tamamladı. Metronom dakika
başı değil saniye başı işaret veriyordu. Başka bir deyişle,
metronom otuz saniye süre tutmuştu toplam olarak.
Otuz saniyenin sonunda metronom durduruldu ve pro
fesör genç kızı uyandırdı. Sonra ona, ne hatırladığı soruldu.
Odalarda neler olduğunu, neler gördüğünü ve hatırladığını
birer birer ayrıntısıyla açıkladı kız. Bütün deneyin otuz da
kika değil de otuz saniye sürdüğünü öğrendiğinde ise çok şa
şırdı. Bilinçaltı kendisini, verilen emre göre ayarlamıştı.
Bir kayığı gölün karşı tarafına bir saate de geçirebilirsi
niz, bir günde de. Ne kadar zaman ayırırsanız bilinçaltı o
kadar zamanda yerine getirir. Önce bilinçli olarak kabul et
melisiniz, bilinçaltı takip eder. Bunun birçok örneğini yaşa
dım. Aradığım bir makaleyi bulmanın birkaç gün alacağını
düşünürsem öyle olur; ama bir saatten kısa zamanda kolay
ca yapılabileceğini söylersem, şu ya da bu şekilde, zaman
harcamadan doğru yere yöneltilirim. Büyük bir ihtimalle
bugün yazamayacağım dersem, muhtemelen öğleye kadar
çalışmaya başlayamam; bilinçaltı masaya oturmamı gecikti
recek bir şeyler bulur mutlaka. Daktilomun başına oturur
ken saatin on iki olduğunu görür ve sabahımın nereye har
candığını sorarım kendi kendime.
Öte yandan bilinçaltıma belli bir işi belli bir zamanda
bitirmesi için emir verirsem, Düşünce'nin görünmeyen dün
yası sayesinde başarılacağını bilerek ve buna güvenerek
adeta kanatlanırım ve fazla çaba harcamadan işi başarırım.
Öylesine kolay olur ki bu, tamamlanmış işi gördüğümde hay
retten donakalırım. Mucize gibi görünür bana.