Uluslararasi ekonom‹ pol‹T‹k yazar Prof. Dr. Mehmet altan (Ünite 1-8) Editör


F‹NANSAL KÜRESELLEfiMEN‹N SONUÇLARI



Yüklə 3,93 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə26/37
tarix24.04.2020
ölçüsü3,93 Mb.
#30956
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   37
10 UA EKONOMI POLITIK


F‹NANSAL KÜRESELLEfiMEN‹N SONUÇLARI
Günümüzde, bilgi ve iletiflim teknolojisindeki geliflmeler sonucu finansal sermaye-
nin hareketlili¤i ola¤anüstü artm›fl bulunmaktad›r. Sermaye fiziki olarak yer de¤ifl-
tirmese de kay›tlarda yap›lan bir de¤ifliklik ile finansal sermaye çok büyük bir h›z-
la ve neredeyse maliyetsiz olarak yer de¤ifltirebilmektedir. Bunun sonucu olarak
ulus devletlerin paralar›n›n miktar›n› kontrol edebilme kabiliyetleri ve ba¤›ms›z
para politikas› uygulama imkânlar› ortadan kalkm›flt›r.
Bu durum makroekonomik aç›dan bir zorluk ortaya ç›karsa da finansal küresel-
leflmenin birçok olumlu makroekonomik ve mikroekonomik etkileri de vard›r.
Makroekonomik aç›dan, kredibilitesi olan bir geliflmekte olan ülke küresel serma-
ye piyasalar›ndan fon sa¤layarak yat›r›mlar›n› ve büyüme h›z›n› art›rabilmektedir.
Bunun d›fl›nda, finansal küreselleflmenin bir baflka do¤rudan etkisi, geliflmekte
olan ülkelerde hükûmet politikalar› üzerinde disiplin sa¤lamas›d›r. Bu sayede hü-
kûmetler, büyümeyi teflvik eden reformlar yapmak ve piyasa dostu bir ifl ortam›
yaratmak durumunda kalmaktad›rlar.
Mikroekonomik aç›dan, finansal kurumlarda daha güçlü yönetimler ortaya ç›k-
makta; karar alma pozisyonunda olanlar, yönettikleri fonlar›n en etkin ve verimli
bir flekilde kullan›m› konusunda birbirleriyle rekabet etmektedirler. Ancak finansal
küreselleflmenin bu potansiyel yararlar› yan›nda ortaya ç›karabilece¤i riskler de
göz ard› edilmemelidir. Finansal küreselleflmeyle birlikte finansal kurumlar›n da
küreselleflti¤i görülmektedir. Birçok ülkede birden faaliyet gösteren uluslararas› fi-
nansal flirketler bir ülkede ya da bölgede meydana gelen bir finansal krizin di¤er
ülke veya bölgelere yay›lmas›na sebep olabilmektedirler. Bu yüzden, istikrarl› bir
flekilde büyüyen, sa¤l›kl› bir finansal yap›ya sahip ülkeler bile d›fl kaynakl› krizler-
le sars›lma tehlikesiyle karfl› karfl›ya kalmaktad›rlar. 
Finansal küreselleflmenin bir baflka sonucu ise hedge fonlar›n miktar›nda mey-
dana gelen büyümedir. Bugün bu fonlar›n, sadece Avrupa’da yaklafl›k olarak iki
trilyon euroluk bir varl›¤a hükmettikleri tahmin edilmektedir. Bu, finansal küresel-
170
Uluslararas› Ekonomi Politik
2010 y›l›nda sadece
Avrupa’da ifllem hacmi
yaklafl›k iki trilyon euroya
vard›¤› tahmin edilen hedge
fonlar, büyük ölçekli parasal
kaynaklar›, kurallarla ba¤l›
olmadan, yüksek getirisi
olan yat›r›mlara (dolay›s›yla
da yüksek riske)
yönlendirerek, yüksek getiri
sa¤lamay› amaçlar. Hedge
fonlar›n kural d›fl›
çal›flmalar› ve fleffaf
olmamalar› bunlar›
yönetenlere gerçek
varl›klar›n›n çok üzerinde
al›m sat›m yapma, s›n›rs›z
borçlanma ve riske girme
imkân› verir. Bu fonlar,
yüksek kâr gördü¤ü yerlere
h›zla girip, kârlar düflünce
h›zla ç›kt›klar› için küresel
ekonomide krize neden
olabilen en önemli etmenler
aras›nda gösterilir. Hedge
fonlar›n en ünlü örne¤ini
‘para sihirbaz›’ olarak da
adland›r›lan ünlü yat›r›mc›
George Soros’un fonlar›
oluflturur.

leflme aç›s›ndan önemlidir çünkü bu fonlar›n yöneticileri dünyan›n neresinde fi-
nansal varl›klar›n yanl›fl fiyatland›r›ld›klar›n› ve dolay›s›yla yüksek getiri imkân›
sa¤lad›klar›n› düflünürlerse; yat›r›mlar›n› ve arbitraj faaliyetlerini hemen o piyasa-
lara kayd›rmaktad›rlar. Bu fonlar ayr›ca, türev piyasalar› gibi h›zl› geliflen piyasa-
larda aktif bir biçimde yer almakta ve giderek daha karmafl›k ürünlerin dünya pi-
yasalar›na arz edilmesine yard›mc› olmaktad›rlar.
Finansal küreselleflmenin önemli bir sonucu, piyasalar aras›ndaki iliflkilerin ve
finansal ak›mlar›n artmas›yla, dünyadaki belli bafll› finansal piyasalar aras›nda ay-
n› yönde hareket etme e¤iliminin ortaya ç›kmas›d›r. ABD, Japonya ve Avrupa’da-
ki tahvil ve hisse senedi piyasalar›n›n eskiye oranla daha fazla ayn› yönde hareket
etmekte olduklar› görülmektedir. Bu ülkelere ek olarak, do¤rudan ekonomik ilifl-
kisi zay›f olan ülkelerin finansal piyasalar›n›n bile ayn› yönde hareket etme e¤ili-
minde olmas›, yat›r›mc›lar›n küresel çapta benzer tepkiler vermeye bafllad›klar›n›
göstermektedir. 
Finansal küreselleflmenin dünya ekonomisi aç›s›ndan di¤er bir sonucu, eko-
nomiler içinde finansal piyasalar›n reel sektöre k›yasla öne ç›kmas›d›r. Speküla-
tif balonlar›n ve dolay›s›yla krizlerin oluflmas›n› kolaylaflt›ran bu geliflme, küre-
selleflmenin ortaya ç›kard›¤› önemli risk unsurlar›ndan biridir. 1986 y›l›ndan bu
yana, sanayileflmifl ülkelerin sermaye piyasalar›nda ticareti yap›lan finansal var-
l›klar›n de¤eri bu ülkelerin GSY‹H’sinin 1,6 kat›ndan 2,5 kat›na yükselmifltir. Ay-
n› flekilde, finans sektörünün ekonomilerin toplam katma de¤eri içindeki pay›
%5’ten %6,7’ye ç›km›flt›r.
Bir baflka önemli sonuç, dünyadaki finansal piyasalar›n ve kurumlar›n birbir-
leriyle olan ba¤lar›n›n artmas› ve yat›r›mc›lar›n risklerini da¤›tmak amac›yla, ar-
tan bir oranda kendi ülkeleri yerine d›fl piyasalarda yat›r›m imkânlar› aramaya
bafllamalar›d›r. Tahminlere göre, 1990 y›l›nda, dünyada hisse senedi piyasalar›n-
da yabanc›lar›n pay› %10’dan daha az iken bu oran 2006 y›l›nda %25 düzeyine
ç›km›flt›r. Ayr›ca, ticari bankalarla yat›r›m bankalar› aras›ndaki fark azalm›fl;
“batmak için fazla büyük” olarak nitelendirilen, sistem aç›s›ndan önemli kuru-
lufllar›n say›s›nda art›fl yaflanm›flt›r. Bu da finansal piyasalarda ahlaki rizikonun
artmas›na sebep olmufltur. 
ABD’de ortaya ç›kan son finansal krizde aç›kça görülen bir sonuç, geliflmifl ül-
kelerde riskin hanehalk›na transfer edilmesidir. Bunun sonucunda dünya çap›nda
ev sahibi olanlar artarken buna paralel olarak hanehalklar›n›n borç ve varl›klar› ca-
ri gelirlerine k›yasla yükselmektedir. Yaflanan son krizde esas olarak bu geliflme-
nin sebep oldu¤u yüksek risk rol oynam›flt›r. ABD’nin yüksek cari aç›klar›n› borç-
lanarak finanse etmesi sonucunda ortaya ç›kan likidite bollu¤u ve düflük faizler
mortgage kredilerine talebi art›rm›fl; taleple birlikte yükselen ev fiyatlar›, düflük fa-
iz ortam›nda daha fazla aileyi ev kredisi alma konusunda cesaretlendirmifltir. So-
nunda faiz oranlar›nda meydana gelen bir yükselme düflük gelirli ailelerin ödeme-
lerini aksatmalar›na sebep olmufl; bankalara geçen evler sat›l›¤a ç›kar›ld›kça ev fi-
yatlar› düflmüfl ve kriz patlak vermifltir. 
Küreselleflme olarak adland›r›lan olgu kapitalist üretim iliflkilerinin bütün dünyaya yay›l-
mas› m›d›r yoksa daha baflka geliflmeleri mi ifade etmektedir?
171
6. Ünite - Küreselleflme ve Dünya Ekonomisi
Ahlaki riziko, finansal ifllem
meydana geldikten sonra
ortaya ç›kan bir asimetrik
bilgi problemidir. Borç
verenler, borç alanlar›n
yat›r›m projelerinin kalitesini
belirleme güçlü¤ü yaflarlar.
Çünkü borç alanlar, borç
vereni zarara u¤ratabilecek
faaliyetlerle u¤raflma
dürtüsüne sahiptirler. Borç
alanlar, baflar›l› olmas›
hâlinde sadece kendilerinin
yararlanabildi¤i, baflar›s›zl›k
hâlinde ise zarar› borç
verenin yüklendi¤i riskli
projelere yat›r›m yapma
e¤iliminde olabilirler.
Finansal küreselleflmenin
do¤urdu¤u bir baflka sonuç
geliflmifl ülkelerde ev sahibi
olanlar›n artmas› ve buna
paralel olarak
hanehalklar›n›n gelirlerine
göre borçlar›n›n, dolay›s›yla
üstlendikleri risklerin
artmas›d›r.
S O R U
D ‹ K K A T
SIRA S‹ZDE
DÜfiÜNEL‹M
SIRA S‹ZDE
S O R U
DÜfiÜNEL‹M
D ‹ K K A T
SIRA S‹ZDE
SIRA S‹ZDE
AMAÇLARIMIZ
AMAÇLARIMIZ
N N
K ‹ T A P
T E L E V ‹ Z Y O N
K ‹ T A P
T E L E V ‹ Z Y O N
‹ N T E R N E T
‹ N T E R N E T
M A K A L E
M A K A L E
4
Finansal küreselleflmenin
önemli bir sonucu,
dünyadaki belli bafll› finans
piyasalar›n› ayn› yönde
hareket etmeye
bafllamalar›d›r. Bu durum
yat›r›mc›lar›n küresel çapta
benzer tepkiler verdiklerini
göstermektedir.

KÜRESELLEfiME VE BÖLGESEL ENTEGRASYONLAR
Küreselleflme yan›nda bölgesel entegrasyonlar da bugünkü dünya ekonomisi-
nin özelliklerinden biri hâline gelmifltir. Bölgesel anlaflmalar ya da bölgesel ifl
birli¤i çeflitli flekillerde ve derecelerde ortaya ç›kabilmektedir. Bunlar, sadece
mallar›n serbest dolafl›m›n› içeren serbest ticaret anlaflmalar› fleklinde olabilece-
¤i gibi gümrük birli¤i ve para birli¤i gibi daha ileri derecede entegrasyonlar flek-
linde de olabilmektedir. Bu konuda genellikle devletlerin politik kararlar›yla
oluflturulan ve resmî anlaflmalarla yürürlü¤e konulan bölgeselcilik (regionalism)
ile bölgesel büyüme dinamiklerinin ve uluslararas› üretim a¤lar›n›n ortaya ç›kar-
d›¤›, piyasalar›n öncülü¤ünde gerçekleflen bölgeselleflme aras›nda bir ayr›m ya-
p›lmaktad›r.
Bu konuda bir baflka ay›r›m da dikey ve yatay ifl birli¤i aras›nda yap›lmakta-
d›r. Geliflmifl ülkelerle geliflmekte olan ülkeler aras›nda bir bölgesel ifl birli¤i ya-
p›l›rsa dikey ifl birli¤inden söz edilmektedir. Bu durumda geliflmifl ülkelerin eko-
nomik ve teknolojik yenilikler vas›tas›yla gösterece¤i ilerleme bütün bölgeye
fayda sa¤layabilir. Buna karfl›l›k, afla¤› yukar› ayn› geliflmifllik düzeyindeki ülke-
ler aras›nda bir ifl birli¤i söz konusuysa yatay bir ifl birli¤inden söz edilmektedir.
Bu durumda da ürün piyasalar›n›n ve üretim süreçlerinin farkl›laflt›r›lmas› yoluy-
la bir ifl bölümü ortaya ç›kar ve piyasalar›n say›s›nda meydana gelen art›fl bölge-
ye fayda sa¤lar. 
Bölgesel anlaflmalar›n 1980’lerden ve özellikle 1990’lardan sonra artmas›, küre-
selleflme ile bölgeselleflme aras›ndaki iliflkiler konusunda tart›flmalar yaflanmas›na
sebep olmufltur. Baz› yazarlar, bölgesel anlaflmalar›n DTÖ’nün önderli¤inde ger-
çeklefltirilen çok tarafl› anlaflmalar›n sa¤layaca¤› yarar› azaltaca¤›n› ileri sürmekte-
172
Uluslararas› Ekonomi Politik
Resim 6.7
ABD’de 2008 y›l›nda mortgage kri-
ziyle bafllayan finansal kriz, daha
sonra Avrupa’ya s›çram›fl ve baflta
Yunanistan olmak üzere Portekiz
ve ‹rlanda yard›m almak zorunda
kalm›flt›. Bugün ABD nispeten to-
parlanm›fl gibi dursa da Avru-
pa’n›n durumu için ayn› fleyi söyle-
mek mümkün de¤il. Hem euronun
hem de birli¤in gelece¤i hâlâ ka-
ranl›k...
1980’lerden ve özellikle
1990’lardan sonra bölgesel
anlaflmalar›n say›s›nda
meydana gelen art›fl,
bunlar›n küresel
liberalizasyonun etkisini
azaltt›¤›n›n ve
küreselleflmeye ayk›r›
oldu¤unun ileri sürülmesine
yol açm›flt›r.

dirler. Bunlara göre bölgesel anlaflmalar, küresel liberalizasyonun etkisini azalt-
makta ve küreselleflme e¤ilimi ile uyuflmamaktad›r. Ayn› flekilde DTÖ de bu anlafl-
malar›n “En Çok Kay›r›lan Ülke Kural›”n› bir kural olmaktan çok istisna hâline ge-
tirdi¤inden flikâyet etmektedir. 
Buna karfl›l›k birçok yazar ise bölgesel ticaret anlaflmalar›n› d›fla kapal› ya da
aç›k olmalar›na göre de¤erlendirmektedirler. 1950’lerdeki ve 1960’lardaki bölgesel
anlaflmalar›n, ülkelerin sanayilerini koruma amac› güden kapal› anlaflmalar oldu-
¤unu belirten yazarlar, yak›n tarihteki anlaflmalar›n aç›k anlaflmalar oldu¤unu be-
lirtip bunlar› “yeni bölgeselcilik” olarak tan›mlamaktad›rlar. Bunlara göre bu tür
anlaflmalar çok tarafl› anlaflmalar› tamamlamaktad›rlar. 
Baz› yazarlar ise GATT/DTÖ görüflmelerinin, üyeler aras›ndaki ticaret farkl›l›k-
lar›n› çözmekte baflar›s›z oldu¤unu, bunun bölgesel anlaflmalar yoluyla düzeltile-
bilece¤ini belirtmektedirler. Baz›lar› da bölgesel anlaflmalar›n ekonomik milliyetçi-
li¤i ortadan kald›r›p ekonomik bak›mdan karfl›l›kl› ba¤›ml›l›¤›n fark›na var›lmas›n›
sa¤layaca¤›n› ve uluslararas› görüflmelerde oyuncu say›s›n› azaltarak çok tarafl› an-
laflmalar› kolaylaflt›raca¤›n› düflünmektedirler. ABD’li iktisatç› Krugman ise tabii ti-
caret bloklar›n›n varl›¤›na dikkat çekerek birbirine komflu olan ülkelerin, düflük
ulaflt›rma maliyetleri sebebiyle bir bölgesel ticaret anlaflmas› yapmalar› hâlinde
bundan kazançl› ç›kacaklar›n› belirtmektedir. 
Bölgesel ticaret anlaflmalar›yla ilgili bir baflka nokta da bunlar›n meydana getir-
di¤i domino etkisidir. Özellikle geliflmifl bir ülke, yak›n›ndaki geliflmekte olan ül-
kelerle bu tür anlaflmalar yapmaya bafllad›¤›nda geliflmekte olan ülkeler bu olu-
flumdan d›fllanma korkusuyla bu anlaflmaya kat›lmaya bafllamaktad›rlar. Latin Ame-
rika ve Karayipler için böyle bir etkinin geçerli oldu¤u söylenmektedir. ABD bu ül-
kelerle ticaret anlaflmalar› yapmaya bafllay›nca bunun d›fl›nda kalma ve ABD paza-
r›na eriflme flans›n› kaybetme korkusu, di¤er ülkeleri de bu konuda harekete geç-
meye zorlam›flt›r.
1990’lardan itibaren bölgesel ticaret anlaflmalar›n›n h›zl› bir art›fl gösterdi¤i gö-
rülmektedir. Bu tür ticaret anlaflmalar›n›n say›s› 1990 y›l›nda 20 iken 2000 y›l›nda
86’ya, 2007’de ise 159’a yükselmifltir. 1990’lara kadar ülkeler aras›nda daha ziyade
çok tarafl› anlaflmalar yap›l›rken 1990’lardan sonra iki tarafl› anlaflmalar yayg›nlafl-
m›flt›r. Bunlar, gümrük birli¤inden çok serbest ticaret anlaflmas› fleklindedirler. Bu
anlaflmalar›n bir baflka özelli¤i de ço¤unlukla geliflmifl ve geliflmekte olan ülkeler
aras›nda imzalanmas›d›r. Bu durum baz›lar›n›n, küreselleflmeyi flüpheyle karfl›la-
mas›na ve asl›nda küreselleflmeden çok bir bölgeselleflme e¤iliminin söz konusu
oldu¤unu ileri sürmesine yol açm›flt›r.
Ticaret anlaflmalar›n›n say›s›ndaki bu h›zl› art›fl›n sebepleri aras›nda Sovyetler
Birli¤i’nin da¤›lmas› önemli bir yer tutmaktad›r. Eskiden ekonomik iliflkileri için ti-
caret anlaflmas›na ihtiyaç duymayan ya da çok az ihtiyaç duyan Do¤u Bloku ülke-
leri kendi aralar›nda ve di¤er ülkelerle birçok ticaret anlaflmas› yapmak durumun-
da kalm›fllard›r. Buna ek olarak çok tarafl› anlaflmalar›n yavafl yürümesi ve Doha
görüflmelerinin t›kanmas› üzerine geliflmifl ülkeler, özellikle ABD, geliflmekte olan
ülkelerle iki tarafl› anlaflmalar yapma yoluna gitmifllerdir. Buna göre, ikili bölgesel
anlaflmalar, çok tarafl›, küresel anlaflmalar›n geliflme h›z›ndaki yavafllamay› telafi
etmektedir.
173
6. Ünite - Küreselleflme ve Dünya Ekonomisi

Avrupa Birli¤i bölgeselleflmenin çok baflar›l› bir örne¤i olarak küreselleflmeyle bir çeliflki
oluflturmakta m›d›r? Küreselleflme Türkiye’nin AB’ye kat›lmas›n› m› yoksa çok tarafl› ilifl-
kilerle ayr› bir yol tutmas›n› m› gerektirmektedir?
174
Uluslararas› Ekonomi Politik
Resim 6.8
Dünya Ticaret Örgütü’nün
merkezi.
2011’in Aral›k ay›nda, Dünya Ticaret Örgütü
(DTÖ), en büyük ticari orta¤› Avrupa Birli-
¤i’nin krizle birlikte zorlanan ekonomisini
canland›rmaya yönelik bir ad›m olarak Rus-
ya’n›n yeni üyesi olmas›n› kabul etti. 2012
y›l›n›n Temmuz ay›nda ise Rusya Parlamen-
tosu ülkenin Dünya Ticaret Örgütü’ne kat›l-
mas› için imzalanan anlaflmay› onaylad›.
Böylece Rusya’n›n 18 y›ll›k bir çabas›n›n
sonucu olarak hayata geçen üyelikle, AB’nin
ihracat›n› h›zla y›lda 4 milyar euro art›rma-
s› bekleniyor, Rusya’n›n ise AB mallar›n›
çok daha düflük fiyatlardan sat›n alabilme-
nin yan› s›ra kendi petrol ve gaz›n› daha et-
kin biçimde satabilmesinin önü aç›l›yor. 1,9
trilyon dolarla dünyan›n dokuzuncu en bü-
yük ekonomisine sahip Rusya, Dünya Tica-
ret Örgütü’nün 156’nc› üyesi oldu.
S O R U
D ‹ K K A T
SIRA S‹ZDE
DÜfiÜNEL‹M
SIRA S‹ZDE
S O R U
DÜfiÜNEL‹M
D ‹ K K A T
SIRA S‹ZDE
SIRA S‹ZDE
AMAÇLARIMIZ
AMAÇLARIMIZ
N N
K ‹ T A P
T E L E V ‹ Z Y O N
K ‹ T A P
T E L E V ‹ Z Y O N
‹ N T E R N E T
‹ N T E R N E T
M A K A L E
M A K A L E
5

175
6. Ünite - Küreselleflme ve Dünya Ekonomisi
Ticaretin, üretimin ve finansal piyasalar›n küre-
selleflmesinin dünyada meydana getirdi¤i de¤i-
flimleri aç›klamak
Uluslararas› ticarette, II. Dünya Savafl›’n›n ard›n-
dan yaflanan h›zl› büyüme, küreselleflmenin hem
sebeplerinden hem de önemli sonuçlar›ndan bi-
ridir. Uluslararas› ticaretteki bu art›fl sayesinde
bütün dünyadaki tüketiciler daha fazla say›da
mal seçene¤ini daha düflük fiyattan elde edebil-
mektedirler. Ayr›ca, uluslararas› ticaretteki art›fl,
yüksek büyüme oranlar›na ve istihdam art›fl›na
da yol açmaktad›r.
Tafl›mac›l›k ve haberleflme teknolojilerinde mey-
dana gelen geliflmeler ticaretin küreselleflmesin-
de etkili olan faktörlerdir. Teknolojik geliflmeler
yan›nda, GATT görüflmeleri yoluyla gümrük ver-
gilerinin azalt›lmas› ve ticaretin önündeki di¤er
engellerin kald›r›lmas› da dünya ticaretinin bü-
yümesinde etkili olmufltur. 
1970’lerden sonra dünya ticaretinde sa¤lanan li-
beralleflme yavafllam›fl ve daha çok geliflmifl ül-
kelerle s›n›rl› kalm›flt›r. Ancak, 1980’den itibaren
geliflmekte olan ülkelerin IMF zoruyla d›fla aç›l-
mas›yla birlikte h›zlanm›flt›r. 1990’larda, enfor-
masyon teknolojilerindeki geliflmelerin de etki-
siyle dünya ticareti yine h›zl› bir flekilde artmaya
bafllam›flt›r.
Liberal ticaret ile büyüme oranlar› aras›nda göz-
lenen yak›n iliflki, serbest ticaretin ülkelere sa¤-
lad›¤› faydalar› gözler önüne sermektedir. Ser-
best d›fl ticaretin faydas› esas olarak üreticilerin
daha genifl uluslararas› piyasalara eriflebilmesin-
den kaynaklanmaktad›r. 
Bunlara ek olarak uluslararas› ticarete kat›lan bir
ülke, teknolojinin yay›lmas› etkisinden de yarar-
lanmaktad›r. Bu fayda özellikle geliflmekte olan
ülkeler için önemlidir. Çünkü bu ülkeler, bu sa-
yede geliflmifl ülkelerin verimlilik oranlar›n› ya-
kalama f›rsat› elde etmektedirler.
Bütün bu faydalar›na karfl›l›k, uluslararas› ticaret
baz› riskler de ortaya ç›karmaktad›r. Mesela, ya-
banc› flirketlerin rekabeti sebebiyle yeterince re-
kabetçi olmayan yerli sanayiler kapanma tehli-
kesiyle karfl›laflabilmektedirler. Ayr›ca, millî gü-
venlikle ilgili sektörlerde yabanc› üreticilere ba-
¤›ml› olmak riskli olabilmektedir. 
Küreselleflme ve bölgesel entegrasyonlar aras›n-
daki iliflkiyi tart›flmak
Küreselleflme yan›nda bölgesel entegrasyonlar
da bugünkü dünya ekonomisinin özelliklerinden
biri hâline gelmifltir. Bunlar, sadece mallar›n ser-
best dolafl›m›n› içeren serbest ticaret anlaflmalar›
fleklinde olabilece¤i gibi gümrük birli¤i ve para
birli¤i fleklinde de olabilmektedir.
1990’lardan itibaren bölgesel ticaret anlaflmalar›-
n›n h›zl› bir art›fl gösterdi¤i görülmektedir. Bun-
lar, gümrük birli¤inden çok serbest ticaret anlafl-
mas› fleklindedirler. Bu anlaflmalar›n bir baflka
özelli¤i de ço¤unlukla geliflmifl ve geliflmekte
olan ülkeler aras›nda imzalanmas›d›r. 
Ticaret anlaflmalar›n›n say›s›ndaki bu h›zl› art›fl›n
sebepleri aras›nda Sovyetler Birli¤i’nin da¤›lmas›
önemli bir yer tutmaktad›r. Eski Do¤u Bloku ül-
keleri kendi aralar›nda ve di¤er ülkelerle birçok
ticaret anlaflmas› yapmak durumunda kalm›fllar-
d›r. Buna ek olarak çok tarafl› anlaflmalar›n ya-
vafl yürümesi üzerine geliflmifl ülkeler, özellikle
ABD, geliflmekte olan ülkelerle iki tarafl› anlafl-
malar yapma yoluna gitmifllerdir. 
Özet
1
N
A M A Ç
2
N
A M A Ç

176
Uluslararas› Ekonomi Politik
1.
Afla¤›dakilerden hangisi ticaretin küreselleflmesine
yol açan faktörlerden biri de¤ildir?
a. Tafl›mac›l›kta meydana gelen geliflmeler
b. Haberleflme teknolojisinde meydana gelen ge-
liflmeler
c. Gümrük vergilerinin azalt›lmas›
d. Miktar k›s›tlamalar›n›n azalt›lmas›
e. Sermaye kontrollerinin kald›r›lmas›
2.
II. Dünya Savafl›’n›n ard›ndan ortaya ç›kan ticari kü-
reselleflme dönemi ile ilgili olarak afla¤›daki ifadelerin
hangisi yanl›flt›r?
a. IMF, Dünya Bankas› ve GATT gibi uluslararas›
kurumlar dünya ticaretinin serbestleflmesinde
önemli rol oynad›lar
b. Sabit bir kur rejiminin oluflturulmas› ticarette be-
lirsizli¤i azaltarak ekonomik büyümeyi teflvik etti
c. Dünya ticaretindeki büyüme oran› dünya üreti-
mindeki büyüme oran›ndan daha yüksek oldu 
d. Dünya ihracat›n›n dünya GSY‹H’si içindeki pay›
azald›
e. 1970’ler boyunca GATT görüflmeleri yoluyla
dünya ticaretinde sa¤lanan liberalleflme yavafl
ilerledi 
3.
Afla¤›dakilerden hangisi liberal ticaretin bir ülkeye
sa¤lad›¤› faydalar aras›nda de¤ildir?
a. Liberal ticaret büyümeyi h›zland›rmaktad›r
b. Üreticiler daha genifl uluslararas› piyasalara eri-
flebilmektedirler
c. Üreticiler daha az rekabetle karfl›laflmaktad›rlar
d. Uluslararas› uzmanlaflma sayesinde üreticiler da-
ha etkin üretim yapmaktad›rlar
e. Ülkeler teknolojinin yay›lmas› etkisinden fayda-
lanmaktad›rlar
4.
Do¤rudan yabanc› yat›r›mlarla ilgili afla¤›daki ifade-
lerden hangisi yanl›flt›r?
a. Do¤rudan yabanc› yat›r›m bir ülkedeki firman›n
baflka ülkede fiziki yat›r›m yapmas› anlam›na
gelmektedir
b. Do¤rudan yabanc› yat›r›mlar küreselleflme süre-
cinde zay›f bir rol oynam›flt›r
c. Do¤rudan yabanc› yat›r›mlar sayesinde firmalar
yeni piyasalara eriflebilmektedirler
d. Do¤rudan yabanc› yat›r›mlar firmalara yeni tek-
nolojilere, ürünlere, becerilere ve finansman
kaynaklar›na eriflim sa¤lamaktad›rlar
e. Do¤rudan yabanc› yat›r›mlar ekonomik gelifl-
meyi teflvik etmektedirler
5.
Afla¤›daki do¤rudan yabanc› yat›r›mlarla ilgili ifade-
lerden hangisi yanl›flt›r?
a. Geliflmekte olan ülkeler do¤rudan yabanc› yat›-
r›mlar için en önemli var›fl noktas›n› oluflturmak-
tad›rlar
b. Do¤rudan yabanc› yat›r›mlar konusunda en bü-
yük geliflmeyi geliflmekte olan ülkeler göster-
mifllerdir
c. Geliflmekte olan ülkelere yönelen do¤rudan ya-
banc› yat›r›mlarda 1990’larda patlama yaflanm›fl-
t›r
d. Bugün küresel do¤rudan yabanc› yat›r›mlar›n
çok daha genifl bir k›sm› geliflmekte olan ülke-
lere gitmektedir
e. Çin ABD’nin ard›ndan en fazla do¤rudan yaban-
c› yat›r›m çeken ikinci ülke haline gelmifltir
Kendimizi S›nayal›m

177
6. Ünite - Küreselleflme ve Dünya Ekonomisi
6.
Üretimin küreselleflmesiyle ilgili afla¤›daki ifadeler-
den hangisi yanl›flt›r?
a. Üretimin küreselleflmesi çok uluslu flirketlerin
ortaya ç›kmas›n›n ve geliflmesinin bir sonucudur
b. Bu süreçte özellikle ABD kökenli firmalar›n oy-
nad›klar› rol önemlidir 
c. Çok uluslu flirketlerin ortaya ç›k›p faaliyetlerini
dünya çap›nda yayg›nlaflt›rmalar› teknolojik ge-
liflmeler sayesinde mümkün olmufltur
d. Üretim sürecinin parçalara ayr›larak her bir afla-
man›n baflka bölgelerde yerine getirilmesi sonu-
cunda üretim maliyetleri azalm›flt›r
e. Tafl›ma ve haberleflme maliyetlerindeki art›fl üreti-
min küreselleflmesinde önemli bir rol oynam›flt›r
7.
Afla¤›dakilerden hangisi üretimin küreselleflmesine
efllik eden geliflmelerden biri de¤ildir?
a. Üretim teknolojisindeki de¤ifliklikler
b. Karmafl›k küresel üretim sistemlerinin ortaya ç›k-
mas› 
c. fiirketler aras› ittifaklar›n kurulmas›
d. Teknolojinin yay›ld›¤› kanallar›n say›s›n›n azal-
mas›
e. Daha fazla say›da ülkenin teknolojiyi etkin bi-
çimde kullanma imkân› elde etmesi
8.
Afla¤›daki ifadelerden hangisi yanl›flt›r?
a. Finansal küreselleflme, ülkelerin finansal piyasala-
r›n›n, uluslararas› finansal piyasalarla ve kurum-
larla entegre olma süreci olarak tan›mlanabilir
b. Küreselleflmenin en önemli boyutu belki de
uluslararas› finansal ifllemlerin hacminde mey-
dana gelen ola¤anüstü art›flt›r
c. Finansal varl›klar›n uluslararas› ticaretindeki sürek-
li art›fl üretimde küreselleflmeyi ortaya ç›karm›flt›r
d. Ülke s›n›rlar›n› aflan finansal ak›mlar, finansal
piyasalar aras›nda entegrasyon sa¤layarak, ade-
ta tek bir küresel piyasa ortaya ç›karmaktad›r
e. Finansal piyasalar›n entegrasyonu genellikle,
ulusal finans piyasalar›n›n liberalizasyonu ve
uluslararas› sermaye ak›mlar›n›n önündeki en-
gellerin kald›r›lmas› eflli¤inde olmaktad›r
9.
Finansal küreselleflmeyle ilgili afla¤›daki ifadelerden
hangisi yanl›flt›r?
a. Finansal küreselleflmenin en göze çarpan özelli-
¤i finansal hizmetlerin uluslararas›laflmas›d›r
b. Finansal ifllemlerde ve menkullefltirme yöntem-
lerinde ortaya ç›kan yenilikler küresel finans pi-
yasalar›nda önemsiz etkiler meydana getirmifltir
c. ABD’de ortaya ç›kan finansal yenilikler finansal
küreselleflmeye h›z kazand›rm›flt›r
d. Küresel finans sektöründe ifllemlerin giderek di-
jitalleflmesi yeniliklerin h›zla yay›lmas›na sebep
olmaktad›r
e. Finansal yeniliklerin h›zl› yay›lmas› finansal kriz-
lerin küresel çapta yay›lmas›n›n da sebebi ola-
rak görülmektedir
10.
Afla¤›daki ifadelerden hangisi yanl›flt›r?
a. Finansal küreselleflme do¤rusal bir geliflme gös-
termifltir
b. 19’uncu yüzy›lda ve 20’nci yüzy›l›n bafl›nda bir
finansal küreselleflme dönemi yaflanm›flt›r
c. Birinci Dünya Savafl›’yla birlikte, dünyada ya-
flanmakta olan finansal küreselleflme kesintiye
u¤ram›flt›r
d. ‹kinci Dünya Savafl›’n›n ard›ndan kurulan liberal
ekonomik düzenle birlikte finansal küresellefl-
me yeniden canlanm›flt›r
e. Finansal küreselleflme Bretton Woods sistemi-
nin 1970’lerin bafl›nda y›k›lmas›n›n ard›ndan h›z
kazanm›flt›r

Okuma Parças›
178
Uluslararas› Ekonomi Politik
Yüklə 3,93 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   37




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin