Gold weight implantation in surgical treatment of paralytic lagophthalmos



Yüklə 73,27 Kb.
Pdf görüntüsü
tarix07.04.2017
ölçüsü73,27 Kb.
#13665

Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (2): 77-81 

77 


KLİNİK ARAŞTIRMA 

 

 



PARALİTİK LAGOFTALMİNİN CERRAHİ 

TEDAVİSİNDE ALTIN AĞIRLIK 

İMPLANTASYONU 

 i

 

 

GOLD WEIGHT IMPLANTATION IN SURGICAL TREATMENT OF                                         

PARALYTIC LAGOPHTHALMOS 

 

 



Seda ADIYEKE 

İlgün CANBEYLİ 

 

 

 



ÖZET 

Amaç: Yüz felci nedeniyle gelişen lagoftalminin cerrahi tedavisinde üst kapak tars bölgesine altın ağırlık yerleştirimesine ait 

sonuçlarının değerlendirilmesi. 



Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde Aralık 2009 – Aralık 2012 tarihleri arasında fasial paralizi sonrası lagoftalmi gelişen onbeş 

olgunun üst göz kapağı tarsına altın ağırlık implante edildi. Ek olarak paralitik ektropion bulunan dört olgunun alt kapakları-

na kısaltma ve sıkılaştırma operasyonları uygulandı. Olguların işlem önce ve sonrası bulguları geriye dönük incelendi. Rutin 

oftalmolojik bakının yanı sıra olgularda ameliyat öncesi ve sonrasında lagoftalmiye bağlı kornea komplikasyonları, Bell fe-

nomeni varlığı ve kornea duyarlılığı araştırıldı. Uygulanacak olan altın implant ağırlıkları deneme setleri ile tespit edildi. 

Postoperatif dönemde altın implant ağırlığının neden olduğu pitozis miktarları kaydedildi. 



Bulgular: Olguların ortalama yaşları 56±20,2 yıl(17-84) idi. Ortalama yüz felci süresi 

65±88,7 ay(2-264 ay medyan 24), ortalama izlem süresi 16±14 ay(2-37 ay medyan 8) olarak hesaplandı. Tüm olgularda ope-

rasyon öncesinde ileri derecede (3-4 derece) bulunan açıkta kalma keratopatisinin postoperatif dönemde 13 olguda kayboldu-

ğu, preoperatif kornea ülseri bulunan iki olguda ise birinci dereceye gerilediği görüldü. Olguların tümünde preoperatif  dö-

nemde var olan yoğun kemozis ve hipereminin tamamen gerilediği görüldü. Bell fenomeni tüm hastalarda vardı. Kornea du-

yarlılığı, etyolojide kranial tümör operasyonu bulunan olgularda azalmışken, serebrovasküler olay  ve idiyopatik yüz felci 

bulunan  olgularda normaldi. Postoperatif ortalama pitozis miktarı 0,8±0,14 mm olarak bulundu. 

Sonuç: Altın ağırlık implantasyonu ve alt kapağa yönelik operasyonlar ile lagoftalmi etkili ve kozmetik olarak iyi bir şekilde 

tedavi edilebilir. Bu cerrahi yöntem tarsorafi operasyonlarına karşı bir seçenek olabilir. 



Anahtar Kelimeler:Altın ağırlık implantasyonu, Açıkta kalma keratopatisi,Lagoftalmi. 

 

SUMMARY 



Aim: Evaluation of the results of gold weight implantation to upper eyelid tarsal fold for surgical treatment of lagophthalmos 

developing due to facial paralysis. 



Material and Method: In our clinic, gold weight was implanted between December 2009 - December 2012to the upper eye-

lid tarsal fold of 15 patients developed lagophthalmos after facial paralysis. In addition, tightening and shortening operations 

were performed to lower eyelids for four patients with paralytic ectropion. The preoperative and postoperative findings of the 

patients were analyzed retrospectively. In addition to routine ophthalmologic examination, corneal complications of the pa-

tients due to lagophthalmos before and after surgery, the existence of the phenomenon of Bell and and corneal sensitivity 

were investigated. Weights of the gold implants to be applied were determined by trial sets. In the postoperative period, the 

level of ptosis caused by the weight of the gold implants were recorded. 

                                                           



Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göz Kliniği, İzmir 

(Op.Dr. İ. Canbeyli, Dr. S. Adıyeke) 



Yazışma: Dr.S.Adıyeke 

 

 



78 

Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (1)  



Findings: The mean age of the patients was 56 ± 20.2 years (17-84). The mean duration of facial paralysis and the mean fol-

low-up period were calculated as 65 ± 88.7 months (2-264 months, median 24) and 16 ± 14 months (range 2-37 months, me-

dian 8), respectively. It has been seen that, high-grade (3-4 degrees) exposure keratopathy seen in all cases have disappeared 

in 13 patients in the postoperative period, regressed to first degree in 2 patients with preoperative corneal ulcer. It has been 

seen that, intense chemosis and hyperemia seen in preoperative period in all patients have completely regressed. Bell phe-

nomenon was present in all patients. Corneal sensitivity has been decreased in patients with the etiology of cranial tumor sur-

gery, was normal in patients with cerebrovascular events and idiopathic facial paralysis. The mean postoperative amount of 

pitosis was found to be 0.8 ± 0.14 mm. 



Conclusion: Lagophthalmos can be treated effective and in a good way in terms of cosmetic with gold weight implantation 

and operations performed for the lower eyelid. This surgical method m ay be an alternative for tarsorrhaphy operations. 



Keywords: Exposure keratopathy,Gold weight implantation, Lagophthalmos 

 

 



 

 

 

 

 

 

 

GİRİŞ 

Fasiyal sinir hasarına bağlı gelişen lagoftalmi göz ka-

paklarının tam kapatılma yetersizliğini ifade eder. 

Lagoftalmi; konjunktiva ve korneanın açıkta kalma ve 

kurumasına bağlı keratopati, epitelin harabiyeti, kor-

nea ülserasyonu, perforasyon ve bazı olgularda körlü-

ğe kadar ilerleyen bir süreçle sonlanabilir. Lagoftalmi 

nedenleri arasında 7. kafa çifti sinir paralizisi,  nöroje-

nik sebepler, parkinsonizm, talamik infarkt, ektropion 

gibi sikatrisyel veya restriktif kapak hastalıkları, tiroid 

orbitopati veya diğer inflamatuvar ve infiltratif orbital 

hastalıklara bağlı propitosis vardır (1). 

Kornea ve konjunktivayı koruyacak gerekli önlemlerin 

alınması görme fonksiyonlarının devamı için zorunlu-

dur. Hafif olgularda ıslaklık sağlayıcı damlalar ve gö-

zün kapatılması yeterli olurken şiddetli olgularda cer-

rahiye gereksinim olmaktadır. 

Cerrahi teknikler olarak kısmi ve tam tarsorafi

kantoplasti,  alt kapağın yükseltilmesi, kas aktarımları 

ve üst kapağa ağırlık uygulaması tanımlanmıştır(2). 

Lagoftalmi tedavisinde cerrahi teknik olarak üst kapak 

tarsına altın ağırlık uygulaması, tarsorafi ve diğer cer-

rahi tekniklere seçenek olarak dikkat çekmektedir. 

Bu çalısmanın amacı çeşitli etyolojik faktörlere bağlı 

yüz felci nedeniyle gelişen lagoftalminin cerrahi teda-

visinde üst kapak tarsına altın ağırlık implantasyonu 

operasyonunun görsel ve işlevsel sonuçlarını değer-

lendirmektir. 



GEREÇ VE YÖNTEM 

Kliniğimizde Aralık 2009- Aralık 2012 tarihleri ara-

sında fasiyal paralizi sonrası lagoftalmi gelişen onbeş 

olgunun dosyaları geriye dönük incelendi.  

Olgularda ameliyat öncesi ve sonrası en iyi düzeltil-

miş görme keskinlikleri, açıkta kalma keratopati dere-

cesi (Tablo 2), ön ve arka segment muayene bulguları, 

Bell fenomeni varlığı, kornea duyarlılığı değerlendi-

rildi. Operasyon sonrası altın implanta bağlı gelişebi-

len görme alanı daralmasını değerlendirilmek amacıy-

la olgulara preoperatif ve postoperatif görme alanı tet-

kiki uygulandı. Goldmann aplanasyon tonometrisi ile 

preoperatif ve postoperatif son kontrollerde göz içi 

basıncı ölçüldü. Kullanılan altın implantlar ticari ola-

rak hazırlanmış 1 ile 1.8 gr ağırlığı arasında değişen 

materyallerdi (Labtician Ophthalmics ,Lid Load).  

Operasyon öncesi kapağa yerleştirilecek ideal ağırlık, 

göz kapağı üzerine yapıştırılan deneme plakları ile de-

ğerlendirildi. Otuz dakikalık bir bekleme süresi sonra-

sı kapak açıklığı ve her iki göz arasındaki simetri iz-

lendi. Bütün cerrahi girişimler lokal anestezi altında 

(%1 lidokain ve 1:100.000  adrenalin) ve aynı cerrah 

(İC) tarafından gerçekleştirildi. Kapak çizgisinden ya-

pılan deri ve derialtı kesisinden sonra orbikülaris okuli 

kas diseksiyonu ile tarsa ulaşıldı ve diseksiyon ile tars 

bütünüyle açığa çıkarıldı. Operasyon öncesi belirlenen 

altın implant, lagoftalminin belirgin olduğu kapak 

kısmına ve lagoftalmi miktarına göre tars üzerinde 

uygun olan bölgeye 6/0 prolen sütür ile altın implantın 

üzerinde bulunan deliklerden geçirilerek tespit edildi. 

Orbikülaris kası, deri ve derialtı doku anatomiye uy-

gun olarak  6/0 vikril dikişle kapatıldı. 

Araştırmada elde edilen veriler, SPSS programın da 

oluşturulan veri tabanına girildi, verilerin istatistiksel 

analizleri yine aynı program ile yapıldı. Preoperatif ve 

postoperatif değişkenlerin karşılaştırılması Wilcoxon 

signed ranks testine göre değerlendirildi. ‘p’ değerinin 

0.05’ten küçük olması durumunda gruplar arası fark, 

istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. 

Ameliyat sonrası tedavide yapay gözyaşları, antibiyo-

tikli pomad, oral antibiyotikler ve antiinflamatuvar 

ilaçlar bir  hafta süre ile kullanıldı. Deri dikişleri bi-

rinci haftada alındı. 


Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (1) 

79

 



BULGULAR 

Olguların dördü kadın onbiri erkekti. Ortalama yaş 

56±20,2 yıl (17-84) olarak belirlendi. Ortalama fasiyal 

paralizi süresi 65±88,7 ay (2-264 ay medyan 24), orta-

lama izlem süresi 16±14 ay (2-37 ay medyan 8) olarak 

hesaplandı. Fasiyal paralizi iki olguda serebrovas-

küler olay, altı olguda ise beyin tümörü operasyonu 

sonrasında gelişmişti. Yedi olguda ise idiyopatik yüz 

felci tanısı vardı. Olgulara ait demografik veriler ve 

klinik özellikler Tablo 1’de özetlenmiştir. On dört 

numaralı  olgunun 15 sene önce üst kapak tarsına altın 

implantasyonu öyküsü vardı. Hasta kliniğimize baş-

vurduğunda altın implantın 1/3’ünün  kapak dokusunu 

delerek dışarı  çıkmış olduğu görüldü. Olguda kornea 

ülseri de vardı. Bu olguya iki aşamalı cerrahi uygu-

landı. Altın implant çıkarılıp açıklığın kapanması bek-

lendi ve ardından üst kapak tarsına tekrar altın yerleş-

tirildi. 

Paralitik ektropion bulunan dört olgunun alt kapakla-

rına kısaltma ve sıkılaştırma operasyonları uygulandı.  

Pontoserebellar köşe(PSK) tümörü nedeniyle operas-

yon sonrası lagoftalmi gelişen ve akut dönemde altın 

implantasyonu ameliyatını kabul etmeyen iki numaralı 

olguya parsiyel  tarsorafi uygulandı.  Tam  kapanma 

sağlanamayan medyal bölgede korneal ülser gelişmesi 

üzerine  altın ağırlık implantasyonu uygulandı. 

Tüm olgularda operasyon öncesinde ileri derecede (3-

4 derece) var olan açıkta kalma keratitinin postoperatif 

dönemde 13 olguda kaybolduğu görüldü.  Preoperatif  

dönemde kornea ülseri bulunan iki olguda açıkta kal-

ma keratitinin operasyon sonrasında birinci dereceye 

gerilediği  gözlendi.  Olguların ameliyat öncesi orta-

lama görme keskinlikleri 0,4±0,35 logMAR düzeyinde 

iken ameliyat sonrası ortalama görme keskinlikleri 

0,2±0,2 logMAR düzeyindeydi. Hastalarda görme ar-

tışı elde edildi. 

Olguların arka segment bulguları olağandı.  

Bell fenomeni tüm hastalarda vardı. 

Kornea duyarlılığı etyolojide kranyal tümör operasyo-

nu olan olgularda azalmışken, serebrovasküler olay 

olan olgularda normaldi.  

Postoperatif son kontrollerde saptanan ortalama 

pitozis miktarı 0,8±0,14 mm (en az 0,7; en çok 1 mm) 

olarak bulundu. Olguların tümünde preoperatif dö-

nemde var olan yoğun kemozis ve hipereminin tama-

men gerilediği görüldü.  

Olguların preoperatif göz içi basıncı 13.7±2,52 mmHg 

(medyan 14 mmHg, en az:10; en çok:18 mmHg), 

postoperatif  göz içi basıncı 15,1±2,3 mmHg (medyan 

15 mmHg, sınırlar:12-19) olarak bulunmustur. 

Wilcoxon testine göre olgularda preoperatif ve 

postoperatif tonuslar arasında anlamlı fark tespit edil-

miştir (p=0,001) 

Operasyon sonrası erken dönemde bir olguda altın 

implantta yer değiştirme saptandı. Eksporasyon yapıl-

dığında altın implant fiksasyon sütürlerinden birinin 

kopmuş olduğu görüldü ve yenilendi.

 

 



 

Tablo 1. Olguların demografik ve klinik özellikleri 

Hasta no  

Yaş- cinsiyet 

56±20,2 yıl (17-84) 

Etyoloji Lagoftalmi 

süresi(Ay) 

65±88,7 ay (2-264 ay medyan 24) 

Keratopati         

derecesi 

52 E 



PSK  Tm. nedeniyle beyin cerrahisi 

84 


70 E 



PSK  Tm nedeniyle beyin cerrahisi 



3 25 

İdyopatik 240 



4 78 


İdyopatik 9 

5 84 


İdyopatik 24 



17 E  



İdyopatik 17 

7 45 



İdyopatik 264 

8 47 


İdyopatik 12 

9 62 


İdyopatik 2 

10 


60 E  

Serebrovasküler olay 



11 



39 E 

PSK  Tm nedeniyle beyin cerrahisi 

12 



12 



75 E 

Serebrovasküler olay 

24 



13 



69 K 

PSK  Tm nedeniyle beyin cerrahisi 

36 



14 



74 E 

PSK  Tm nedeniyle beyin cerrahisi 

180 



15 



36 E 

PSK  Tm nedeniyle beyin cerrahisi 

68 



 



 

 

 



 

 

 



 

 

 



 

 

 



 

 

 



 

 

 



 

 

 



 

 


80 

Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (1)  



 

Tablo 2.  Açıkta Kalma Keratopatisi derecelendirme tablosu  (Akçay 

L ve ark. fasiyal paraliziye bağlı lagoftalmi varlığında üst 

kapağa altın ağırlık uygulaması ve göziçi basıncına etkisi. 

Türk Oftalmoloji Gazetesi. 2008; 38:417-26 den alıntıdır) 



 

0 Keratopati 

yok 



Kornea üzerinde herhangi bir yerde floreseinle hafif  



yüzeyel noktasal keratopati 

Kornea alt 1/4'lük kısmında yüzeyel noktasal keratopati 



3  Kornea alt 1/3-1/2'lik kısmında yüzeyel noktasal keratopati 

4 Korneanın yarısından fazlasında yüzeyel punktat keratopati 

veya kornea üzerinde 

herhangi bir yerde erozyon,ülserasyon 



 

 

Resim 1.  Onuncu olgunun göz kapaklarının postoperatif durumu 

 

 

Resim 2.  Onuncu olgunun göz kapaklarının  postoperatif kapanışı 

 

Resim 3. On üçüncü olgunun göz kapaklarının preoperatif durumu 



 

 

Resim 4.  Onüçüncü olgunun göz kapaklarının preoperatif kapanışı  

 

Resim 5.  Onüçüncü olgunun göz kapaklarının postoperatif kapanışı 

 

 

 



Resim 6.  Onüçüncü olgunun göz kapaklarının postoperatif durumu 

 

TARTIŞMA 

Fa

siy


al paraliziye bağlı oküler problemler orbikülaris 

okuli kasındaki işlev kaybı ve parasempatik 

inervasyon kaybına bağlı azalmış gözyaşı üretimine 

bağlıdır. Ig A ve lizozim gibi antimikrobiyal faktör-

lerden zengin gözyaşının yetersizliği, açıkta kalma ve 

nörotrofik faktörlerin kaybı epitelyal yara iyileşmesini 

bozan faktörlerdir (3). 

Lagoftalmiye yönelik tıbbi tedavi yaklaşımları arasın-

da yapay gözyaşı uygulamaları, kapama, koruyucu 

gözlükler ve oda nemlendiricileri kullanılmaktadır. 

Şiddetli olgularda bu önlemler yeterli olmamakta ve 

sıklıkla cerrahi tedaviye gereksinim olmaktadır (4).  

Paralitik kapağın cerrahi tedavisinde ilk kez  protez 

kullanımı Sheehan tarafından çelik yama kullanılarak 

yapılmıştır. İlk  kez altın yerleştirme ise 1958 yılında 

İlling tarafından uygulanmıştır. Altın  implantın göre-

celi olarak inert olması, cerrahi olarak kolay uygula-

nabilir olması ve komplikasyon oranının az olması 

nedeniyle uygulamaları artmıştır (2). 

Lagoftalmi tedavisinde kullanılan cerrahi tekniklerden 

biri geçici ve kalıcı tarsorafidir. Tarsorafinin kapama-

ya göre üstünlükleri korneal epitele oksijen geçişinin 

daha fazla olması, görmeyi kısmen koruması ve 

topikal tedaviye olanak vermesidir. Tarsorafi kompli-

kasyonları arasında inklüzyon kistleri, kapak kenar 

deformiteleri, distrikiyazis, tarsorafi kenar ayrışması, 

görme alanında daralma ve kötü kozmetik görünüm 

vardır. 


Tepecik Eğit Hast Derg 2013; 23 (1) 

81

 



Altın ağırlık implantasyon uygulamasında kapak kir-

pikli kenarına yaklaşılmadığından tarsorafide karşıla-

şılan komplikasyonların büyük bir kısmı görülmez. 

Yine tarsorafiye göre üstünlükleri arasında yeterli 

korneal korumayı sağlaması, görme alanını daraltma-

ması  ve orbikülaris okuli kasının işlevi tekrar kaza-

nıldığında geriye dönüşümlü olmasıdır. Snyder ve ar-

kadaşlarının yaptığı çalışmada; fasiyal paralizi sonra-

sında erken veya geç dönemde altın ağırlık 

implantasyonu uygulamasının eşit etkinlikte olduğu  

gösterilmiştir ve komplikasyon oranları arasında an-

lamlı fark saptanmamıştır (5).  

Cerrahi kesi kapak kıvrım çizgisinden yapıldığından 

kozmetik olarak iyi sonuçlar elde edilir. Operasyon 

öncesi kullanılacak altın implant ağırlığının test edil-

mesi ve en az 30 dakika üst göz kapağında bırakılması 

gerekir. Ağırlığın  uzun süre tutulmasının levatör  

yorgunluğu bulunan hastalarda ikincil revizyonları ön-

lediği bildirilmiştir (6,7). Bu operasyonda istenilen 

ideal sonuç, istemli olarak ve uykuda göz kapağının 

tam kapanması, minimal pitoz ve göz kırpma simülas-

yonudur (7). Bir çalısmada fasyal paraliziye bağlı 

lagoftalmi olgularında tam düzelme sağlamak için ek 

cerrahi prosedürlerin gerektiği belirtilmiştir (2,8) Bi-

zim çalışmamızda da olguların dördünde alt kapak 

gevşekliği nedeniyle alt göz kapağına sıkılaştırma ve 

kısaltma uygulanmıştır.  

Altın ağırlık implantasyonu ile ilgili komplikasyonlar 

astigmatizma, göziçi basıncında yükselme, görme ala-

nı daralması ve implant reddi olarak bildirilmiştir. 

Levator aponörozu ile implantın kapatılmasının atılımı 

azalttığı gösterilmiştir (9) 

Altın ağırlık implantasyonu kontrendikasyonları ara-

sında glokom vardır. Glokomlu hastalarda implantın 

yerleştirilmesinden sonra göz içi basıncının artışı kli-

nik olarak önemli olabilir (10). Akçay ve arkadaşları 

yüz felcine bağlı lagoftalmi varlığında, üst kapağa al-

tın ağırlık uygulaması sonrasında göz içi  basıncı öl-

çümlerinde anlamlı bir fark saptamamıştır (4). Schrom 

ve arkadaşlarının çalışmasında altın ve platin 

implantlar karşılaştırılmış ve her iki grupta da göziçi 

basıncında istaiksel olarak anlamlı bir fark saptanma-

mıştır (11). 

 

Bizim çalışmamızda ise olguların 



preoperatif göz içi basınç medyan değeri 14 

mm

Hg 



(10-18 

mm

Hg),postoperatif  göz içi basıncı median de-



ğeri 15 

mm

Hg (12-19 



mm

Hg) olarak bulunmustur. 

Wilcoxon testine göre olguların istatiksel olarak 

preoperatif ve postoperatif göz içi basınçları arasında 

anlamlı fark tespit edilmiştir (p=0,001). Göz içi basın-

cı artmış olmasına rağmen  bu artışın klinik olarak 

önemsiz olduğu izlenmiştir.   

Olgularımızda görme alanında daralma ve implant 

reddi ve  kalıntı lagoftalmi saptanmamıştır. 

Sonuç olarak altın ağırlık uygulaması görme alanı da-

ralması yapmaması, göz içi basıncında anlamlı bir 

artmaya neden olmaması, estetik açıdan kabul edilebi-

lir ve geriye döndürebilir olması, kapak kenarında ka-

lıcı deformiteye neden olmaması sebebiyle lagoftalmi 

tedavisinde tarsorafiye karşı etkin bir yöntem olarak 

öne çıkmaktadır. 



KAYNAKLAR 

1.  Tower RN, Dailey RA. Gold Weight Implantation: A Better 

Way. Ophtal Plast Reconstr Surg. 2004; 20:202-6 

2.  N.Baheerathan, M. Ethunandan,V. Ilankovan. Gold weight 

implants in the management of paralytic lagophtalmos Int. J. 

Oral Maxillofac. Surg. 2009; 38: 632–6  

3.  Yalaz M, Özcan AA, Demircan N, Yagmur M. Fasiyal paralizi-

li olgularda lagoftalminin düzeltilmesi. Türk Oftalmoloji Ga-

zetesi 2001;31:534-40 

4.  Akçay L,Kartal B., Özgür Ö, Doğan K. Fasiyal paraliziye bağlı 

lagoftalmi varlığında üst kapağa altın ağırlık uygulaması ve göz 

içi basıncına etkisi .Türk Oftalmoloji Gazetesi 2008; 38:417-

26 

5.  Snyder MC, Johnson PJ, Moore GF, Ogren FP. Early versus 



late gold weight implantation for rehabilitation of the paralyzed 

eyelid. Laryngoscope 2001 Dec; 111:2109-13 

6.  Smellie GD. Restoration of the blinking reflex in facial palsy 

by a simple lidload operation. Br J Plast Surg 1966;19:279-84 

7.  Pickfort MA, Scamp T, Harrison DH. Morbiditiy after gold 

weight insertion into the upper eyelid in facial palsy. Br J Plast 



Surg 1992;45:460-3 

8.  Foda HM. Surgical management of lagophthalmus in patients 

with facial palsy.Am J Otolaryngol 1999 Nov-Dec;20(6):391-

9.  Lessa S, Nanci M, Sebastia R, Flores E. Treatmnet of paralytic 



lagophtalmos with gold implant covered by levator 

aponeurozis. Ophthal Plast Reconstr Surg. 2009;25:189–93 

10.  Choo PH, Carter SR, Seiff SR. Upper eyelid gold weight 

implantation in the Asian patient with facial paralysis. Plast 



Reconstr Surg 2000;105:855-9 

11.  Schrom T, Habermann A, Wernecke  K,  Scherer H, Duncker 

G. Lidload and intraocular pressure. Klin Monbl 

 

Augenheilkd. 2005 Jan; 222(1):46-9. 

 

 



İLETİŞİM 

Dr. Seda ADIYEKE 

İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi 

A blok  1. Kat  göz servisi  

Yenişehir/İZMİR 

Başvuru : 30.11.2010 

Kabul : 

27.12.2010 



 

  

Yüklə 73,27 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin