Tıbb Paraz toloj
Tar h
Parazitolojinin Tarihçesinde Söz Ederken Konu İle İlgili Bulguların Kronolojisini
Vermekten Çok Eski Ve Yeni Olarak İki Döneme Ayırdığımız Süreçte Bu Sahadaki Bir
Takım Etkinliklere Kısaca Değinmek İstedik.
Hekimlik İlk İnsanla Başlamıştır. İnsan Sağlığı İçin Gösterilen Çabalar Başarılar Ve
Yenilgileriyle Günümüze Kadar Törelerin Yardımı İle Gelmiş Ve Günümüz Hekimliğinin
Köklerini Teşkil Etmiştir. Tarihsel Süreç İçerisinde Bazı Toplumların Diğer Toplumlara
Egemn Olması Sahip Oldukları Sosyo-Ekonomik Üstünlük Nedeniyle Uygarlık Odağının
Kendi Coğrafi Bölgelerine Kaymasına Sebep Olmuştur. Uygarlığı Belirli Ulusların
Patentinde Görmek Ancak Tarihsel Gerçekleri Bilmemek Ya Da İnkar Etmek Olur.
Parazitoloji Daha Genelde Tıp Bilimi Konusundaki Tarihsel Gelişmeler, Bu Anlayış İçinde
Kıymetlendirilmelidir.
Eski Dönem
Bu Dönem İlk İnsanlarda Mikroskobun Kullanıldığı 17 Asıra Kadar Ki Devredir.
Bugün Güney-Doğu Asya'nın Bazı Bölgelerinde Yaşamakta Olan Kabilelerde Yapılan Araştırmalar Bu İlkel
İnsanların Bir Takım Makroparazitleri Tanıdığını Ortaya Koymuş Ve Tarih Öncesi Devirlerde Yaşamış
İnsanların Parazitler Hakkındaki Bilgilerinin Ne Olabileceği Fikrine Kısmen Açıklık Getirmiştir. Hiç Şüphesiz
Önceleri İnsanların Acıma Ve Yardım Hisleriyle Başlayan Hekimlik Daha Sonra Yerini Sihir Ve Büyü Gibi Bir
Takım İnançlara Bırakmıştır.
Orta Asya'Dan Göç Ederek MÖ: 4000-3000 Yıllarında Mezopotamya'da Uygarlık Kuran Sümer'lerin Oefele
Tarafından Okunan Tabletlerinde Tıpla İlgili Konulara Geniş Yer Verildiği Görülmektedir. Onlara Göre İnsan
Beden Ve Ruhtan Oluşmaktadır. Hekimliklerinde Sihir Ve Büyünün Önemli Bir Yeri Vardır.
Babil Ve Asur Tabletleri Sümer Tabletlerinin Bir Devamıdır. Bunlarda Da Sümerlerde Olduğu Gibi Şifa Veren
İlahlar Vardır. Asur Ve Babil Tabletlerinde Urethrada Kanama Yapan Bir Kurttan Söz Edilmektedir Ki Bu Parazit
Büyük Bir Olasılıkla Schistosoma Haematobium'dur. Hematüri Olgusu Eski Mısır Papirüslerinde De
Belirtilmektedir. Mö:1250-1000 Yılları Arasında Yaşamış Firavun Soyuna Ait İki Mumyanın Böbreklerinde
Schistosoma Haematobium Yumurtası Bulunmuştur. Ancak O Çağda Yaşamış Mısırlıların Paraziti
Tanımadıkları Zannedilmektedir.
Asur Ve Babil Hekimlerince Uyuz Etkenleri Ve Bitler Bilinmekteydi. Uyuz İçin Kükürtü Önermişlerdir. Milattan
2200 Yıl Önce Hammourabi Kanunlarında Sihirle Değil Bazı İlaçlarla Sağaltım Yapan Hekimlerin Ücretlerini
Gösteren Bölümler Vardır. Yine Babil Tabletlerinde Bazı Küçük Hayvanların Hastalığı Bulaştırdığı Konu Edildi
(Mikrop Fikri). Ancak Bunlar İlah Olarak Tanımlandı. Örneğin Veba İlahi Nergal Bir Sinek Şeklinde
Gösterilmiştir.
En Eski Uygarlıklardan Biri Olan Mısır Uygarlığı Hakkında Papirüslerden Bilgi Edinilmiştir. Ebers Papirüsü Mö:
1550 Yıllarına Aittir. Tıpla İlgili Bilgileri Kapsayan Önemli Bir Belgedir.
Bu Papirüste Filarya Tenya Ve Askaris'lerden Bahseden Bölümler Vardır. Ayrıca Parazit Artropodaları
Meskenlerden Uzaklaştırma Yöntemlerinden Söz Edilmektedir.
Eski Yunanların Kimyanın Esası Olan Simyayı Ve Hekimliği Mısırlılardan Öğrendiği Bilinmektedir. Ancak
Zamanla Rahiplerin Eline Geçen Mısır Hekimliği Gerilemiş Yunan Hekimliği İse Lonca Düzeni İçinde
Gelişmiştir.
İsrail'de (Musa Devir) Sivrisinek Ve Sinekler Hastalıklarda Rol Oynadığı Bilinmekte İdi. Tevrat'ın Deve Domuz
Ve Tavşan Etlerinin Yenilmesini Yasaklaması Sistiserklerin Bilindiği Şeklinde Yorumlanabilir. Eski İran
Hekimliği Mezopotamya Hekimliğinden Etkilenmiştir.
Tıp Tarihi Hindistan'da MÖ: 4000-3000 Yıllarına Kadar Uzanmaktadır. Rahip Hekimlerin Bildikleri Sanskrit
Dilinde Yazılmış En Önemli Eser Sustra'dır. Budda Devrinden Önce Yazıldığı Sanılan Bu Eserde Sülüklerden
Bahsedilmekte Ayrıca Malaryanın Sivrisineklerle İlişkisine Değinilerek Sağaltımı Konusunda Önerilerde
Bulunulmaktadır. Hastalıklar Hakkında Yazılan Eserlerde Hekimliğin Önemli Uygulaması Ve Hekimlerin
Hak Ve Sorumluluklarına Ait bir Dizi Ahlaki Kurallar Belirtilmektedir. Hindistan'da Veba (MÖ: 1800-1200)
Devrinde Yazılmış Arhea-Veda Ve Rig-Veda İse Hastalıkları Konu Edinir. Bu İkincisinde Helmint Ve
Arthropodalardan Söz Edilmektedir.
Yunanlılarda Hekimliğin Hippokrates'e Kadar Dinsel İken Daha Sonra Laik Olması Bu Sahada Değerli
Düşünürlerin Yetişmesine Sebep Olmuştur. Ancak Parazitlere Ait Bilgileri Yetersiz Kalmıştır. Tenya Ve
Askarisleri Tanıdıkları Halde Ne Tür Bir Hastalık Yaptığı Konusu Karanlık Kalmış Onlara Göre Bu
Parazitlerin Barsak Tarafından Meydana Getirildiği Düşünülmüştür.
Hippokrates (MÖ:384-323) Helmint'leri Yassı Yuvarlak Ve İnce Olarak Sınıflamış Ayrıca Tahtakurusu Ve
Kenelerden Bahsetmiştir.
Galen (MÖ:131-201 Kendisinden Önceki Hekimlerin Bildiği Bazı Barsak Helmintlerinin Yanı Sıra
D.medinensis'i Ve Sebebini Bilmemesine Rağmen Sıtma Ateşini Tanımlamıştır.
Orta Çağda Karanlık Devrin Başlaması Ve MS:6 Asırda İslamiyetin Yayılması Uygarlık Odağının Yeniden Doğuya
Kaymasına Sebep Olmuştur. O Devirde Çeşitli Müslüman Uluslara Mensup Yazarlar Başta Dinin Etkisi İle Eserlerini
Genellikle Arap Dili İle Yazmışlardır. Bir Çok Tarih Yazarlarının '' Arap Devri '' Diye Tanımladıkları Bu Devre İslami
Devir Demek Daha Doğru Olur Çünkü O Devirde Dğerli Eserler Vermiş Kişilerin Çoğunluğu Başta Türk Olmak Üzere
Çeşitli Uluslara Mensup Bilginlerdir.
Büyük Türk Düşünürü Ve Hekimi Ebu Bekir Zekeriyya ( El Razi ) Tıp Konusunda Kendisinden 7-10 Asır Sonra İleri
Sürülen Bir Takım Bilgilere Sahipti. Razi Tenya halkası Ve D.mdinensis'i Tanımlamıştır.
Ünlü Türk Bilgini İbni-Sina ( Avicenna 980-1037 )'nın Kanun Adlı Eseri 8.Asıra Kadar Avrupa Tıp Okullarında Ders
Kitabı Olarak Okutulmuştur. İbni-Sina Parazitoloji Konusunda Helmintlerin Sınıflandırmasını Yapmış Bunları
Uzun Yassı Yuvarlak Ve Küçük Kurtlar Olarak Tanımlamıştır. Kimyanın bir Sihir Ve Büyü Aracı Olmadığını
Deneylerle Göstermiş Hastalıkların Teşhis Ve Sağaltımlarında Bilimsel Yöntemler Önermiştir.
Yine Türk düşünürlerinden Olan İbni-Haldun İlk Kez Uyku Hastalığından Ali Bin Önem İse Uyuz Ve Etkeninden
Bahsetmişlerdir. Ali Bin Ömer Ayrıca Bugün Proplasmoz Olarak Bildiğimiz Paraziter Bir Hastalığı Tanımlamıştır.
İbni-Sina'nın Çağdaşı Özbek Türklerinden Olan Biruni Cerrahide Anestezi Yöntemini Koymuş Ayrıca Yedi Asır
Sonra Linneaus'un Geliştireceği '' Canlıların Sınıflandırması '' Hakkında Bilgiler Vermiştir.
Mervan El-Zuhur Uyuz Hastalığının Akarus Denilen Bir Parazitle Oluştuğunu Belirtmiştir.
Ünlü İslam Alimlerinden İbni-El Hatem ( 965-1038 ) '' Opticae Thesavrus '' Adıyla Latinceye Çevrilen
Kitabında Modern Optiğin Esasları Hakkında Bilgiler Vermiştir.
Orta Çağda Avrupada Rönesansa Hazırlık Olabilecek Bir Devre Başlamış Pek Çok Arapça Eser
Özellikle Tıbbi Eserler Latinceye Çevrilmiştir.
Rönesans 14.Asırda Tepe Noktasına Varan Bir Yenilenme Hareketidir. Özellikle 1543 Bu Tepeyi
Belirleyen Bir Tarih Olarak Kabul Edilmiştir.
Bu Tarihte Copernicus Astronomide Andreas Vesalus'da '' De Humani Corporis Fabrica '' Adlı Eseriyle
Hekimlikte Yepyeni Bir Çığır Açmıştır. Rönesansı Hazırlayan Sebepler İçinde Doğunun Kültürel
Etkinliği Yadsınamayacak Boyutlardadır. Ancak Daha Önemlisi Batı Toplumlarındaki Fikri
Değişikliğe Sebep Olan Yeniliği Benimseme Tutkusu Ve Araştırma Merakıdır.
Yeni Dönem
Yeni Dönemde Parazitolojinin Kurucusu Ve Önderi Olarak Francesco Redi ( 1626- 1697 ) Tanınmaktadır. Redi ''
Esperienza İnterno Allo Generazione Degli İnsetti '' Adlı Eserinde Sineklerin Etten Meydana Gelmediğini
Larvaların Sinek Yumurtalarından Geliştiğini Anlatarak '' Spontaneus Generatio '' Kuramını Yıkmıştır.
Leuvenhook ( 1632- 1723 )'un Mikroskobu Geliştirmesiyle Protozoonlar İlk Kez Görülmüştür.
Marcella Malpighi ( 1628-1694 ) İlk Kez Cysticercus Cellulosa'nın Yapısını İncelemiş Ve Scolex'i Tanımlamıştır.
Hartman 1694 De Köpeklerde E.granulosus'u İlk Kez Görmüş Linneaus ( 1707-1778 ) Hızla Bulunan Pek Çok Yeni
Canlı Türlerini Sınıflandıran sistemi İleri Sürmüştür. Değerli Eseri '' Systema Naturae '' de Linnaeus 11
Helmintten Bahsetmektedir.
Bu Tarihten Sonra Pek Çok Bilim Adamı Yeni Bulgularını Tanıtmışlardır. Linneaus'un Sistematiğinde Yer Alan
Helmint Sayısı 1799 da Gmelin İle 290'a Çıkarken C.A Rudolphi 1810 da Yayınladığı Kitabında Linneaus'un
Zoolojide Yaptığı Tasnifi Parazitolojide Yinelemiş Ve Helmintleri Bir Takım Sınıflara Ayırmıştır. Rudolphi'nin
Tasnifinde 1100 Helmint Adı Bulunmaktadır.
19.Asırda Genellikle Parazitlerin Biyolojileri Üzerinde Araştırmalar Yapılmıştır.
Parazitoloji Tarihinin En Önemli Olaylarından Biri Olan Sıtma Etkininin Bulunması 1880 de Carles
Louis Alphonse Laveran Tarafından Olmuştur.
Asrımızın Başlangıcında Parazitoloji Sahasında Daha Ayrıntılı Bilgiler Elde Edilmiş Ve sistematiğe Pek
Çok Yeni Tür Katılmıştır. Özellikle Birinci Ve İkinci Dünya Savaşları Sırasında Toplumları Tehdit
Eden Paraziter Hastalıklar Konuya İlgiyi Daha Da Artırmış Teşhis Ve Sağaltımda Yeni Yöntemler Ve
Modern Kemoterapötikler Parazitolojinin Hizmetine Sokulmuştur.
Ülkem zde Paraz toloj n n Gel şmes
Türkiye'de Parazitolojinin Gelişmesinde Gerek Veteriner Hekimler Gerekse İnsan Hekimleri Ortak Bir
Çaba Göstermişlerdir. Parazitoloji Konusunda İlk Çalışmalar Hüseyin Remzi Bey İle Başlar. Rıchard
Adlı Fransız Yazarının Kitabını '' İlmi Hayvanatı Tıbbi '' Adıyla Türkçeye Çevirmiştir. 1893 de '' Gayrı
Fıkariye Ve Tufeylatı Hayvaniye '' İsimli Eseri Yayınlamıştır.
Dostları ilə paylaş: |