Regio
inguinalis
dextra
Regio
inguinalis
sinistra
SYSTEMA NERVOSUM
(SİNİR SİSTEMİ
)
Sinir sistemi, canlıların gerek bizzat kendisinde, gerekse çevresinde
meydana gelen olaylarla
ilişkisini sağlayan bir sistemdir. Diğer bir tanımlama ile duysal ve doyumsal uyarıları alan,
organizmanın iç ve dış ortam değişikliklerine uymasını sağlayacak tepkimelere cevap veren bir
aygıttır.
Tüm canlılar, yaşamları boyunca, kendi vücutlarında ve çevrelerinde ortaya çıkan olaylara karşı
belirli bir reaksiyonla karşılık verirler. Yani bu olaylar canlı organizmada belirli bir değişikliğe
neden olurlar, onu uyarırlar. Canlılar da bu uyartıları kendi çıkarları doğrultusunda yanıtlarlar.
Canlıların bu tembih edilebilme, uyartılma yeteneğine irritabilitet adı verilir. İrritabilitet, tüm
canlıların çoğalma, metabolizma, hareket edebilme gibi esas fonksiyonlarından birini oluşturur.
Tek hücreli canlılarda bile irritabilitet protoplasma’nın esas duyularından birisidir. Örneğin tek
hücreli bir yaratık
olan amip, pseudopodium’ları ile diğer küçük bir hücreye dokununca, hemen
bunu sararak protoplasma’sı içine almaya çalışır.
Bu olay protoplasma’nın uyartılma
yeteneğini göstermektedir. İnsanlarda ve diğer memelilerde irritabilitet olayı en belirgin olarak
sinir hücrelerinde olmakta ve bu sinir hücrelerinden çıkan sinir lifleri ile ilgili yere iletilmektedir.
Sinir hücreleri ve kolları irkilme tesirlerini saniyede 30 metre gibi bir hızla protoplasma’dan
çok daha hızlı iletmektedirler. Örneği insanın kol siniri 700 cm.dir.
Hücreler ancak uzantıları ile birbirlerine dokunurlar. Uyartılar uzantılar yardımı ile hücreden
hücreye iletilmekte ve böylelikle vücudun her tarafı bu uyartılardan haberdar edilmektedir.
Bunlarda merkezileşmiş bir sinir sistemi yoktur. Bu tür sinir sistemine diffuz sinir sistemi denir.
Sinir hücreleri merkez görevini üstlenir. Sinir hücrelerinin uzantılarının bir kısmı, uyartıları
merkez görevi yapan hücreye (afferent yolar), diğer bir kısmı ise hücreden aldıkları emirleri ilgili
organlara (efferent yollar) iletirler. Bu tür canlılar çevredeki uyartıların çok azını alırlar. Verdiği
cevap ise ancak beslenmesi ve korunması ile ilgili basit hareketleri içerir.
Memelilerin sınıfı yükseldikçe gereksinimleri de artar. Artan gereksinimleri karşılayabilmek
için de sinir sistemleri daha fazla gelişmiştir. Önce sinir hücreleri yer
yer bir araya toplanarak
sinir düğümlerini (ganglion’ları) oluştururlar. Daha ileri sınıf memelilerde belirli bir yerde
toplanarak medulla spinalis’i meydana getirirler. Medulla sipinalis’te değişik görevler üstlenen
sinir hücreleri arasında görev bölümü yapılır ve belirli görevleri yapan hücreler belirli bir bölgede
yer alırlar. Bunlardan bir kısmı sensibl hücrelerdir ve uzantıları ile çevreden aldıkları uyartıları
merkeze iletirler. Bu yola getiren anlamında
afferent yol diyoruz. Merkezde sensibl hücreler
aldıkları uyartıyı, ilgili organlara gerekli emir vermesi için, kısa uzantıları ile
motor hücrelere
aktarırlar. Bu şekilde uyartıların bir hücreden diğerine aktarılmasına
synaps denir ve bu komplike
bir seri olaylarla olur. Synaps en basit tanımlama ile, iki sinir hücresinin uzantıları arasındaki
bitişme, deği bölgesi olarak tanımlanabilir. Motor hücreler aldıkları uyartıyı değerlendirir,
gerekirse değiştirir ve gerekli hareketin yapılması için uzun uzantıları ile ilgili organlara emirleri
iletirler. Merkezden organlara giden bu yollara da
efferent yollar denir.
159
En basit şekliyle açıklamaya çalıştığımız
afferent ve
efferent yol ile bunları birbirine bağlayan
sinir hücrelerine
“reflex kemeri “ denilen bir kemer oluştururlar.
Reflex kemeri, uyartıları alan
organlarla uyartılara cevap veren organları birbirine bağlar. Bu arada medulla spinalis'te bulunan
sinir hücreleri reflex merkezi görevini üstlenirler. Duyu ve hareket uyartılarını merkezi sinir
sisteminden organlara ve organlardan merkezi sinir sistemine ileten beyazımsı kordonlar olarak
tanımlanan sinirler, hem afferent hem de efferent yolları kapsarlar. Ancak daha ileri sınıf
hayvanlarda afferent yolların sinir hücreleri, merkezi sinir sisteminin dışında
spinal ganlion
denilen sinir düğümlerini oluştururlar.
Dostları ilə paylaş: