milyon dolarlık bir şirket kurarsa, bu bir başarı değildir. Oysa
bir simitçi, sıkı çalışarak kazandığı parayla simit satan tezgâhlar
zinciri kurup bir milyon dolarlık ciro yaparsa bu bir
başarı öykü
südür. Aşılan engel ne kadar büyük olursa, ulaşılan başarı o kadar
görkemli olur.
Bir milyon doları olan iki kapıcı düşünün. Biri bu parayı
piyangodan kazansın. Diğeri ise kapıcıyken, aynı zamanda bir
şeyler satarak iş yapsın ve kazandığı parayla önce büfe, sonra
market, en sonunda mağazalar zinciri açan biri olsun. Hangi
sine
başarılı dersiniz? 'Sonuca' bakılırsa ikisinin de bir milyon
doları var. Bulundukları yer aynı! Hatta geldikleri yer de aynı!
İş yaparak kazananın 'başarı öyküsü' vardır, çünkü o sonucu
almak için çok sayıda 'engel' aşmıştır.
Engel aşmadan bir yerlere
gelenlerin ya da bir şeylere sahip olanların başarı öyküsü yazılmaz.
Çünkü ortada bir 'başarı öyküsü' yoktur! Peki bu durumu bile
bile insanların bir engelle karşılaştığında,
“Bu engel olmasaydı
ben de başarılı olurdum," demesine ne demeli? Asıl bu engel
olmasaydı başarılı olamazdın!
Engelleri aşmak başarılı biri olarak görülmek için gereklidir ama
yeterli değildir. Bu engellerin çoğunluğun aşamadığı engeller olması
da gerekir. Doğarken de bir sürü engeli aşarız ama doğmak bir
başarı değildir. Kimsenin sırf doğabildi diye başarı öyküsü yazıl
maz. Çünkü insanların çoğunluğunun üstesinden gelebildiği bir
zorluktur.
Sosyal başarı çok sayıda insanın olmak istediği bir yere, az
sayıda insanın aşabildiği engellerin üstünden geçerek ulaşmaktır.
Ne ilginçtir ki, çoğu insan başarılı olmak istiyor ama engellerle
karşılaşmak istemiyor! Oysa eğer engeller olmasaydı, 'kazanmak'
diye bir şey de olmazdı. Engeller hak edenlerle etmeyenleri,
yeterli olanlarla olmayanları ayırmaya yarar.
Doğanın bu elemede
ki kriterlerini beğenmeyebilirsiniz ama bu konudaki itirazlarınızın doğa
için bir önemi yoktur. Çünkü 'güneş sistemi sizin onun hakkında
ne düşündüğünüze aldırmaz!'
14
Sizin işiniz doğanm
eleme yasa
larını çözmek ve onlara uymaktır. Doğanın sizi başarılı yapmak
gibi
bir projesi yok, başarılı olmak isteyen sizsiniz!
95
Engeller ne kadar büyük olursa, kaybeden de o kadar çok olur, ki bu
da kazananları daha büyük yapar. Sosyal başarılarda, kaybeden ne
kadar çoksa, kazanan o kadar büyük olur. Her yüz öğrenciden
90'ı lise ikiden lise üçe geçebilirken, üniversite sınavında her 100
öğrencinin 90'ı sınavı geçemez. Bu yüzden üniversite sınavını
kazanmak, lise ikiden
lise üçe geçmekten daha büyük başarıdır.
Engel amaç ilişkisinde ilginç bir diğer nokta bir engelin büyük
lüğünün sübjektif olup, o engel aşıldığında ulaşılacak hedefin büyük
lüğüne göre değişmesidir. Amacınız çok büyük ise, önünüzdeki
engeller gözünüzde küçülmeye başlar! Engeli aşma karşılığında
alacağınız ödül (hedef) küçük ise, engel gözünüzde büyümeye
başlar.
Büyük düşünmenin en büyük faydası, önünüzdeki engelle
ri küçük görmenizi sağlamasıdır. Tabii ideal olan, engelleri ideal
boylarında görmektir ama illa farklı görülecekse, engelleri
gözde
büyütmemek tercih edilir.
Dostları ilə paylaş: