Hikaye dilden dile aktarıldıkça dilek sayısı üç olmuşsa da,
geriye, efsanenin doğuşuna doğru iz sürdüğünüzde, dileklerin
nicelik ya da niteliği konusunda herhangi hir sınırlama
olmadığını görüyorsunuz.
Bunun üzerinde düşünün.
Şimdi, gelin hu benzetmeyi alıp, hayatınıza uygulayalım.
Hatırlarsanız Alaaddin sürekli hir şeyler isteyen hir
tiplemeydi. Cin ise hurada Evren'i temsil ediyor. Birçok
gelenekte kutsal koruyucu meleğiniz ya da yüksek henliğiniz
gihi hirçok farklı adla anılmış olsa da, bizden büyük, yüce bir
varlık olduğu konusunda hemfikir olunmuştur. Bu yüzden
bizler ona istediğimiz adı verebiliriz, siz de kendinize en
uygun tanımlamayı seçebilirsiniz...
Ve Cin daima aynı şeyi söyler:
"Dileğin benim için emirdir!"
Bu muhteşem hikaye, hayatınızın tamamının ve içerdiği her şeyin
Siz'in tarafınızdan yaratılmış olduğunu örneklerle açıklıyor. Cin
sadece emirlerinizi yerine getirir. Cin, çekim yasasıdır ve sizin
düşündüklerinizi, konuştuklarınızı ve yaptıklarınızı izlemek için
daima işbaşındadır. Cin üzerinde düşündüğünüz, konuştuğunuz
ve etkilediğiniz her şeyi istediğinizi varsayar! Siz, Evren'in Haki
misiniz; Cin ise, size hizmet etmek için hazır beklemekte. Cin
emirlerinizi asla sorgulamaz. Siz düşünürsünüz ve O, dileğinizi
gerçekleştirmek için gücünü kullanarak, insanlar olaylar ve du-
rınnlar aracılığıyla Evren'i harekete geçirir.