160
proteinlerinin
sentezini denetleyen DNA parçası açılmazken, kas hücre proteinlerinin
sentezini denetleyen DNA parçası açılmaktadır. Diğer yandan, sinir hücrelerinde, sadece
sinir hücre proteinlerinin sentezine katılan DNA parçası açılmaktadır. Eğer bu olmamış
olsaydı, farklılaşma meydana gelmeyecek ve bir embriyonun bütün hücreleri aynı
olabilecekti. Bununla birlikte, DNA’nın denetlediği farklı hücrelerdeki işleyişinin nasıl
olduğunun bugün ancak çok azı bilinmektedir.
Kurbağalarla yapılan deneyler, tamamen farklılaşmış bir hücre çekirdeğinin
kalıtsal bilginin tam bir kopyasını içerdiğini göstermiştir. İngiliz biyolog J.G. Gurden,
1962 yılında, döllen
me
miş kurbağa yumurtasının haploid çekirdeğini larvaların (iribaş)
bağırsak hücrelerinin diploid çekirdekleri ile değiştirmiştir. Bağırsak hücre çekirdeği
taşıyan bazı yumurtalar normal kurbağalara gelişmiştir. Bu, bağırsak hücre
çekirdeğindeki inaktive olmuş ya da kapanmış bir kısım DNA’yı, çekirdeğin yumurta
hücresine yerleştirilmesinin aktive ettiğini göstermiştir. Bu sonuçtan ve diğer
araştırmalardan, gelişimin denetiminin,
DNA ile belirli sitoplazma bileşenleri arasındaki bir
etkileşime bağlı olduğunu ortaya çıkarmı
ştır. Bu etkileşimin bir sonucu olarak, kalıtsal
materyalin değişik kısımlarının açılıp kapanması, hücresel
farklılaşmanın yönü
belirlenmektedir.
Diğer deneysel kanıtlar
farklılaşmanın gelişimin başlangıcında meydana geldiğini
göstermektedir
. Örneğin, dört hücreli kurbağa embriyo hücreleri çok dikkatli bir şekilde
birbirinden ayrılırsa, her bir hücre normal bir
iribaşa gelişir. Daha yaşlı bir
embriyonun hücreleri ayrılırsa, anormal gelişme gösterir ve ölürler. Yaşlı embriyoda,
hücreler zaten farklılaşmaya başladıklarından artık normal bir bütün organizma
oluşturamazlar.
Sekiz on günlük bir blastula hücrelerinin
yaklaşık dörtte üçü uzaklaştırılsa ya da zarar
görse dahi, embriyo normal bir organizma geliştirmeye devam eder. Bunun bilinmesi,
Kolorado Eyalet
Üniversitesi, Hayvan Yetiştirme Laboratuarı araştırıcılarını, yeni bir teknik
kullanarak, bir at blastulasını
ikiye ayırıp ikiz atlar üretme kararına götürmüştür. At
ikizleri üretmek için, araştırıcılar önce nokta büyüklüğündeki embriyoyu sağlamak için
gebe bir kısrağın dölyatağını kazıdılar. Daha sonra, bir teknisyen bir mikromanipülatör
kullanarak, çok dikkatli
bir şekilde blastulayı ikiye böldü. Ardından, her bir yarımı,
dölyatağının çeperine gömerek, diğer bir kısrağa aktardılar. İkiz atlar her şeye rağmen,
normal ve sağlıklı olarak yetiştiler. Mikromanipülatör kullanılması, ikiye ayırma işlemini
yaklaşık iki saate indirmektedir. Evcil hayvanlarda, daha önceki yapay ikiz yöntemleri çok
zor ve çok fazla zaman alıcıydı.
Dostları ilə paylaş: