cek Fetret Devri'nin
başlamasına neden oldu. Böylece Çin’e ve Delhi’ye kadar bütün Asya’yı, Irak,
Suriye ve İzmir’e kadar Anadolu’yu aldı. 200.000 kişilik bir ordunun başında
Çin’e sefere giderken Şubat 1405’te Sir Derya yakınlarındaki Otrar'da öldü.
Timu
r, pek çok medrese ve kütüphane yaptırdı. Bilhassa Semerkant şehrini imar
etti. Burada pek çok sanat eserleri yaptırarak, Semerkant'ı örnek ve zengin bir
şehir hâline getirdi. Tüzükât
-
ı Tîmûr adıyla yasalar çıkardı ve kendi tarihini
kendi yazdı. Çağatay dilinde yazdığı bu kitaplar Farsça'ya ve Avrupa dillerine de
tercüme edildi. Avrupa edebiyatında kendisine geniş yer verilmiş, 16. yüzyıldan
itibaren hakkında pek çok eser neşredilmiştir. Bu eserlerin pek çoğunda
Timur'dan iyi kalpli ve büyük hükümdar olarak
bahsedilmektedir. Osmanlı
hükümdarı I. Bayezid ile harp ettiği için bazı Osmanlı tarihçileri onu
kötülemektedir.
Ancak Timur, Ankara Savaşı'ndan sonra Hıristiyan şövalyelerini İzmir’den
uzaklaştırmıştır. Timur öncesinde Türkistan Türkleri göçebeydi. Timu
r,
Mâverâünnehr’i şehirleştirdi. Obaları iskan etti. Su kanalları inşasıyla toplumu
tarıma geçirdi. Büyük şehirleri ticâret yollarına bağladı. Fetihleriyle âlimleri,
sanatkarları Orta Asya’ya topladı. Ayrıca Timur bizzat komuta ettiği hiç bir
savaşı kaybetmemiştir.
Timur, Teftazani gibi âlimleri meclisinde bulundurur, nasihatlerini dinlerdi.
Zamânında Fadlullah
-
ı Hurûfî tarafından kurulan ve "Hurûfîlik" adı verilen fırka
mensupları yayılmaya başladı. Kendisini tanrı îlân ederek bütün dinleri
reddeden, Fad
lullah’ı, oğlu Miranşah’a emir vererek 1393’te öldürttü.
Tekkelerini dağıttı. İslâm ülkelerindeki bu kişilerin çoğunu uzaklaştırdı.
Ali Şir Nevai (1441
- 1501)
1441'de Herat'ta doğdu. Babası Timur'un meliklerinden Sultan Ebu Said'in veziri
Kiçkine Bahşi idi. Ali Şir Nevai'nin ilk eğitimini babası verdi. Daha sonraki
eğitimine Horasan ve Semerkant'ta devam etti. Sultan Hüseyin Baykara ile okul
arkadaşı idi. Hatta okurken aralarında kim devlet idaresine geçerse diğerini
unutmamak üzere sözleşmişlerdi.
Sul
tan Hüseyin Baykara, Herat'ta yönetimin başına geçince sözleştikleri gibi Ali
Şir Nevai'yi aradı. Onun Semerkant'ta olduğunu öğrendi ve Maveraünnehir
Meliki Ahmet Mirza'ya bir mektup yazarak Ali Şir Nevai'yi kendisine
göndermesini istedi. Ali Şir Nevai, Ahmet Mirza'nin adamları tarafından Herat'a
götürüldü. Sultan Baykara onu önce mühürdar yaptı daha sonra vezirlik
görevine tayin etti.
Görevi sırasında bol bol kitap okumak, ilim çevreleriyle sohbet etmek ve
araştırma yapmak imkanı bulan Ali Şir Nevai, bir
süre sonra yaptığı işten
sıkılmaya başladı. İstifasını Hüseyin Baykara'ya sunduysa da kabul edilmedi.
Aksine Esterabad Valiliği'ne tayin edildi. Ali Şir Nevai, valilik görevinde fazla
durmadı ve 1490 yılında ayrıldı.
Valilik görevinden ayrıldıktan sonra
bilim ve sanat konularında yoğunlaşan Ali
Şir Nevai, 1501 yılında doğduğu şehir olan Herat'ta vefat etti.
Dostları ilə paylaş: |