engeller, akademik, ilişkisel ve kimlikle ilgili sorunlar yaşamamıza yol açabilir. Evden ayrıldığınızda aile sorunlarının da ardınızda kalmasını bekleyebilirsiniz, ancak onlardan uzaklaştıktan çok sonra bile, aile ortamındaki sorunlar yaşamınıza yansıyabilir, ilişkilerinizi etkileyebilir. Uzaklaşmakla değil, aile yapınızı daha iyi anlayarak bugünkü sorunlarınıza ışık tutabilir, değişim için bir şeyler yapabilirsiniz. Geleneksel olarak aile, insan topluluğunun temel birimi olarak kabul e dilmiş ve toplumsal ilişkilerin düzenlenmesinde merkezi bir rol oynamıştır. Aile, üyelerin ortak değerler paylaştığı, belirli konumların oturduğu, etkileşime fazla zamanın ayrıldığı sosyal bir gruptur. Aile şu gereksinimleri sağlar: cinsellik, üreme, ekonomi, beslenme, eğitim, sosyalleşme, bakım, statü ve politika. Bir grubun aile olarak nitelendirilmesinde bunların hepsinin değilse de birkaçının olması gerekli görülmektedir. Aile üyeleri, çocuk/çocuklar doğurur ve büyütür, ekonomik ve politik iş birliği yapar ve tüm yaş dönemlerinde hastalık ve güçsüzlükte birbirine bakım sağlar. 41. Yaşlılara saygı Yaşlılık, insanların artık eski gücünden düştüğü, gençliğinin sona erdiği dönemdir. Herhangi bir kaza, hastalık veya benzeri bir sebeple çocuk veya gençken ölmeyen herkes yaşlanmaya mahkumdur. Yaşlılık kötü bir şey değil, aksine gurur duyulacak, mutlu olunacak bir şeydir; zira yaşlanmak demek, hayatı o ana kadar acısıyla tatlısıyla tatmak, bu dünyada birçok şey paylaşmış ve geride güzel şeyler bırakmış olmak demektir. Yaşlılık; olgunluğun, tecrübenin, yaşanmışlıkların göstergesidir. Yaşlı bir insan hayat ile ilgili tüm tecrübeleri ilk elden edinmiştir. Bilgisi, görgüsü geniştir.
Yaşlılar olaylara gençlerden daha geniş pencerelerden bakabilirler; ç ünkü onlar benzer durumları çok defa yaşayıp görmüşlerdir. Yaşlılık bazı insanlara ölüm korkusu getirir. Bazıları ise ölümden hiç korkmaz ve sıranın kendisine gelmesini sükunetle bekler. Babana hürmet et ki, çocukların da sana hürmet etsin.” (Hz.Ali) “Saygı ve sevgi büyüklerle küçükler arasındaki uçurumu yok eden bir köprüdür. Kendinden büyüğe saygı göstermeli, kendinden küçüğe ise şefkat.” Yusuf Has Hacib “Ana babanı sayarsan, oğlundan da saygı görürsün. Saygı ve sevginin bir arada bulunduğu toplumlar uzun ömürlü olur ve hiçbir zaman kargaşa içine düşmez. O toplumda saygı ve sevgi ne zaman kaybolur ise o zaman o toplum çöker.” (Mevlana) “Herhangi bir genç, yaşından dolayı bir ihtiyara saygı gösterirse, Allah da ona yaşlandığında saygı gösterip hizmet edecek kimseler yaratır.” (Hadis-i Şerif) “Saygı, küçüğü de