eğitim durumu arasındaki ilişki*.
* Kolmagorow-Smirnow testi.
* Kruskal Wallis testi; ASA: “American Socirty of Anesthesiologist”; STAI: “State Trait Anxity Inventory”.
Yaş ve preoperatif anksiyete arasındaki iliş-
kiyle ilgili daha önceki çalışmalarda farklı sonuçlar
mevcuttur. Bazı araştırmacılar yaşın preoperatif
anksiyete düzeyini etkilemediğini bildirmişler-
dir.
3,8,17
Bizim çalışmamızda ise; ileri yaşın endişe
seviyesini anlamlı olarak azalttığı görülmüştür.
Aynı şekilde; Grabow ve ark.nın yaptığı çalışmada
gençlerde anksiyete düzeyi yüksek bulunurken,
Shevde ve ark., yaşlılarda daha düşük preoperatif
anksiyete düzeyi bildirmişlerdir.
18,19
İleri yaşın
düşük anksiyetesinin nedeni olarak; yaşlılarda daha
etkin olan kadercilik olgusu ve kültürel faktörle-
rin, yaşam streslerine daha kolay dayanmalarına
neden olduğu düşünülebilir. Benzer şekilde çalış-
mamızda, ek hastalığı olanlarda ve yüksek ASA
skorlu hastalarda STAI skoru daha düşük bulun-
muştur.
Aykent ve ark., preoperatif anksiyete neden-
lerini değerlendirdikleri çalışmalarında, kadınların
anksiyete düzeyini daha yüksek bulmuşlardır.
20
Badner ve ark. bu farklılığı kadınların ailelerinden
ayrılmaya bağlı anksiyetelerinin daha yüksek ol-
masına bağlarken, Shevde ve Panagopoulos, kadın-
ların ruh durumlarını erkeklerden daha rahat dile
getirebilmelerine bağlamışlardır.
8,19
Literatürden
farklı olarak, çalışmamızda her iki cinsiyetin yakın
oranlarda STAI skorları olduğu ve bu oranların
istatistiksel olarak anlamsız olduğu saptanmıştır. Bu
durum, bölgedeki kadınların çoğunlukla ev hanımı
olmasına ve kadercilik olgusunun yüksekliğine
bağlanmıştır.
Literatüre benzer şekilde; eğitim durumu art-
tıkça STAI skorlarının arttığı görülmüştür.
17
Anestezi türü ve anksiyete arasındaki ilişki
araştırıldığında literatürde çelişkili sonuçlar bulun-
maktadır. Darshana ve ark.nın sezaryenlerde yap-
tığı çalışmasında, genel anestezi alacak hastalarda
anksiyete seviyesi anlamlı olarak yüksek bulun-
muştur.
14
Ülkemizde yapılan bir çalışmada ise; genel
anestezi ve rejyonal anestezi uygulanan hastaların
preoperatif STAI puan ortalamaları arasında ve
APAIS A ve B ölçeklerinde farklılık olmadığı sap-
tanmıştır.
15
Benzer şekilde çalışmamızda, anestezi
türünün anksiyeteyi etkilemediği belirlenmiştir.
Ameliyathane ortamı ve servisin preoperatif
anksiyeteye etkisine bakıldığında; ameliyathane-
deki endişe durumunun servise göre anlamlı ola-
rak az olduğu, servisteki hastaların daha fazla
endişeli olduğu saptanmıştır. Bu durum, servisteki
her hastanın preoperatif vizitle anestezi hakkında
bilgilendirilmesine bağlanmıştır.
Anestezi türüne göre endişe sebepleri olarak;
genel anestezi grubunda hastaların %14,7’sinin
ameliyat sonrası ağrı duymak, %8,1’inin ameliyat
sonrası uyanmamak olduğu, rejyonal anestezi gru-
İlke KÜPELİ ve ark.
REJYONAL ANESTEZİ/PERİFERİK SİNİR BLOĞU İLE GENEL ANESTEZİNİN...
Turkiye Klinikleri J Anest Reanim 2016;14(1)
5
Dostları ilə paylaş: