101
YAŞLILIKTA ORTAYA ÇIKAN ERKEK HİPOGONADİZMLİ HASTANIN YÖNETİMİ
Testosteron replasman tedavisinin takibi ve riskleri:
Testosteron tedavisi alan hastanın önce 3-6 aylık aralıklarla daha sonra yıllık takibi
önerilir.
Hedef testosteron düzeyinin sağlıklı erişkin erkeklerde TT düzeylerinin
alt limitinde
(280–300 ng/dl [9,7–10,4nmol/l] ) tutulması önerilmektedir. Fakat bu düzey yaşlı er-
keklerde testosteron klirensinin %20 azalmayla karakterize olmasından dolayı 200 veya
300 ng/ml’dir.
Biyokimyasal değerlendirme; PSA, hematokriti içermeli ve metabolik parametrelerden
glukoz ve lipid profili bakılmalıdır. Yeni T preperatları ile karaciğer
fonksiyonu değerlen-
dirmesine gerek yoktur.
Testosteron tedavisinin yaşlı hastalarda eritropoeze olan etkisi daha belirgindir.
Hematokrit için 3-6 ayda bir ve sonrasında yıllık takip yapılmalıdır. Eritrositoz yaşlılarda
inme ve trombo-embolik olayları artırmaktadır.
Her vizitte dijital rektal muayeneyi içeren klinik ve androlojik değerlendirme yapılmalıdır.
Prostat kanseri taraması :
o Klinik şüphe varlığında muayenede ele gelen nodül varlığında yapılmalıdır.
o PSA>0,6 ng/ml üzerinde ise rektal tuşe yapılır ve PSA 3-6. ayda tekrarlanır. Daha
sonra prostat kanser tarama klavuzuna göre davranılır.
o TRT tedavisi başlangıcından 12 ay içinde PSA da >1,4 ng/ml artış olduğunda,
o Bunlara ek olarak prostat kanseri risk faktörleri varsa yapılmalıdır.
Bening prostat hipertrofisi açısından ciddi üriner obstrüksiyon semptomları
olanlara
dikkat edilmelidir. Prostat kanseri öyküsü olanlarda testosteron tedavisi kontrendikedir.
Ancak T replasman çalışmalarında genel populasyona göre prostat kanseri riskinde artış
gösterilememiştir.
TRT; tedavi edilmemiş obstruktif uyku apnesi olan, ciddi
KKY olan hastalarda kötüleş-
meye neden olabilir.
Kemik mineral dansite ölçümü osteoporozu veya küçük travma fraktürü olan hastalarda
tedavinin 1-2. yılında yapılır.
TRT aynı zamanda kas kütle ve kuvvetini artırarak düşme riskini azaltıp
fraktür riskini
minimalize eder.
TRT ile vücut kompozisyonu düzelir. Vücut yağ miktarı azalır. Yapılan çalışmalarda me-
tabolik sendrom komponentlerinde iyileşme tespit edilmiştir.
Kardiovasküler risk: Daha önceleri yapılan metaanalizlerde testosteron tedavisinin kar-
diovasküler etkileri için relatif risk (RR) azalması 0.91 olup
kardiovasküler mortalite
üzerine anlamlı etki tespit edilememesine rağmen, ‘’ Testosterone
in Older Men with
Sarcopenia’’ çalışması KV yan etki nedeniyle erken durdurulmuştur. 55.593 erkeğin katıl-
dığı retrospektif kohort bir çalışmada testosteron başlandıktan sonraki 3 ayda artmış mi-
yokard enfarktüsü saptanmıştır. Özellikle 65 yaş üzeri erkeklerde belirgin olup, RR 2.19
olarak hesaplanmıştı. Bu çalışmaların ışığında FDA, geç ortaya çıkan EH’da
testosteron
tedavisinin kontrollü uzun dönem kardiovasküler sonuçları içeren çalışmaları olmadığını
öne süren görüşünü bildirdi. Bunun güvenlik bilgisi olarak testosteron preparatlarına ila-
ve edilmesi istendi.