Şİrketlerin süRDÜRÜlebiLİR Çevre poliTİkalari ve rekabet avantajlari
Olası Uluslararası Anlaşmalar ve Yasal Zorunluklara Karşı
Yüklə 1,84 Mb. Pdf görüntüsü
|
|
5.2. Olası Uluslararası Anlaşmalar ve Yasal Zorunluklara Karşı
Hazırlıklı Olmak 1970-1980’li yıllarda artan tüketim ve uluslararası ticaret sonucu ekonomiler büyümüş, yeni teknolojiler sayesinde üretim hızlanmış maliyetler artmıştır. İyileşen yaşam koşulları insan hakları ve eşitliğini gündeme getirmiştir. Hükümetler kirlilik ve atıkları vergilerler le düzenleme gereğini duymuşlar ve bu alanda uluslararası birtakım anlaşmalara imzalar atılmıştır. Şirketlerin sürdürülebilirlik konusunda yasaların talebinden önce daha fazlasını yapmaları, onları bir anlamda rakiplerinin önüne geçirecektir. Örneğin hükümetlerin fosil yakıt kullanımına karşı ek vergiler konulması emisyonların azaltılması gibi düzenlemeleri getirmeleri bu konuda rakiplerinden önce yatırım yapmış şirketlere maddi anlamda fırsatlar yaratacaktır. Bu konuda öncülük yapmış olmak, ayrıca hükümet yetkilileri, bilim adamları ve çevreci gruplar karşısında da 77 şirketlere farklı bir kimlik kazandıracaktır. Yine sürdürülebilir çevreci uygulamalara öncelikle başlayan şirketler resmi makamları çıkaracakları kanun ve yönetmelikler konusunda yönlendirme ve bu konuda muhtemel hataları önleme, diğer şirketlere danışmanlık yapma gibi konularda bu şirketleri otorite yapacaktır. Ayrıca sürdürülebilirlik ilgili oluşabilecek yeni iş alanları da öncü şirketler için büyük avantajlar sağlayacaktır. Örneğin, boyları 35-50 metreyi, ağırlıkları 100 tonu bulabilen rüzgâr tribünü kanat ve direklerinin nakliyesi ve kurulumu yeni bir iş kolu yaratmıştır. Yine Karbon salım azalımı alım-satım sözleşmelerinde (ERPA) dikkate alınması gereken, karbon ticaretine etkisi olan kanun, yönetmelik ve tebliğler ile Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi, Kyoto Protokolü gibi uluslararası sözleşmeler dikkate alındığında karbon hukuku gelişmeye aday bir alan olarak değerlendirilebilmektedir. 1990-2000’li yıllara gelindiğinde ise; çok uluslu firmalar artık bilinçli, her anlamda bilgili ve farklı tüketicilere hizmet vermektedirler. Yeni teknolojiler ve dijital buluşlar ticareti hızlandırmış ve sanal âlemde gerçekleştirir duruma getirmiştir. Şirketlerin kurumsal bir yapıya kavuşmaları etik ve toplumsal davranmalarını gerekmektedir. Sürdürülebilirlik anlamında verimli çalışmalar ile kaynak yönetimi ve imha standartları ülkelere getirilmiştir. Şirketlerin ahlaki kurallara, insan hakları ve eşitlik gibi konularda evrensel kurallara uyması sosyal anlamda onları boykotlara ve yasalar karşısında cezai yaptırımlara karşı korumaktadır. Şirketlerin itibarı ve güvenilirliği güvence altına alınmış olması ile hissedarların çıkarları da korunmuş olmaktadır. Louisiana Southwestern Üniversitesi’nin “Hisse Senedi Değerlerindeki Etik Olmayan Davranış Üzerine Yayınlanan Raporların Etkisi” başlıklı araştırmalarına göre, etik olmayan kurumsal davranış hakkındaki reklamın hisse senedi fiyatlarını en az bir altı ay için düşürdüğü tespit edilmiştir (Kotler ve Lee, 2006: 18). 2000’li yıllara gelindiğinde ise; çok uluslu firmalar artık bilinçli, her anlamda bilgili ve farklı tüketicilere hizmet vermektedirler. Yeni teknolojiler ve dijital buluşlar ticareti hızlandırmış ve sanal âlemde gerçekleştirir duruma getirmiştir. Şirketlerin kurumsal bir yapıya kavuşmaları etik ve toplumsal davranmalarını gerekmektedir. 78 Sürdürülebilirlik anlamında verimli çalışmalar ile kaynak yönetimi ve imha standartları ülkelere getirilmiştir. 2010 ve günümüze kadar küresel pazarlar, küresel akımlar ve artık iklimin değişimin etkisinin iyice hissedilmeye başlaması ile beraber sürdürülebilir yeniliği ve çevresel konuları ticaretin merkezine koymaktadır. Yeni iş modelleri için işbirlikçi kurumlar ve örgütlü topluluklar oluşmaktadır. Faydalı iş yapmak büyümenin en iyi yolu olduğu ve sürdürülebilir pazarların karlılığı daha da arttırmakta oluşu şirketleri bu pazarlarda yer almaya yönlendirmektedir. İşletmelerin çevre unsurunun bir parçası olarak görülmeye başlanılmasından (20. yüzyılın başı) bu tarafa hükümetler kirlilik ve atıkları vergilerle düzenleme gereğini duymuşlardır. Bu anlamda uluslararası birtakım anlaşmalara imzalar atılmıştır. Bu durum halen devam etmektedir. İşletmeler değişen şartlara ve artan baskılara uyum sağladıkları kadar ayakta kalmaktadırlar. Yüklə 1,84 Mb. Dostları ilə paylaş:
|