TPD HİPNOZ VE HİPNOTERAPİ UYGULAMA ETİK KURALLARI
BİRİNCİ BÖLÜM
Tanımlar
Madde 1‐
a) Hipnoz: Bakışla, sözle, imajinasyonla veya bâzı yardımcı nesneler kullanılmak suretiyle
telkin ile oluşturulan ve uygulanan kişilerde dikkat, idrak, bellek ve duygudurumunda
değişikliklerin gerçekleştirilebildiği özel bir bilinç durumudur.
b) Hipnotik Telkin: Hipnoz oluşturulduktan sonra, kişinin rızâsı doğrultusunda, ruh sağlığı
alanındaki sorunun çözümlenmesi veya ruhsal hastalığının tedavisinde gerekli olan bâzı
değişikliklerin oluşturulması amacıyla kişiye söylenen söz veya cümle kalıplarıdır.
c) Hipnoterapi: Hipnoz uygulanarak yapılan tedavilere verilen genel isimdir. Hipnoterapi bir
terapi yöntemi olmayıp, değişik terapi yöntemlerinin uygulanmasında kullanılan bir tedavi
aracıdır.
d) Hipnoterapist: Hipnoterapi uygulaması sırasında, hipnozu uygulayan kişilere verilen
isimdir. Ancak hipnoterapistlik bir uzmanlık unvanı değildir. Asıl olan, hipnoz uygulamasını
yapan kişinin (örn.: Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı vb.) kendi uzmanlığıdır.
e) Süje: Hipnoterapi uygulaması sırasında, hipnoz uygulanan kişiye verilen isimdir.
İKİNCİ BÖLÜM
Hipnoz ve Hipnoterapi Genel Etik Kuralları
Madde 2‐ Hipnoz uygulayıcıları, aşağıda belirlenen kurallara uymak zorundadırlar.
a) Hipnoz ve Hipnoterapi sâdece hekim, diş hekimi ve klinik psikologlar tarafından
uygulanabilir.
b) Hekimler, diş hekimleri ve klinik psikologlar hipnoz ve hipnoterapiyi sâdece kendi uzmanlık
alanları içinde uygulayabilirler.
c) Hipnoz bir eğlence aracı değildir ve kesinlikle gösteri amacıyla kullanılamaz.
b) Eğlence veya gösteri amaçlı olarak televizyonda, sahnede veya topluluklar önünde bireysel
veya toplu hipnoz uygulamaları yapılamaz.
c) Hipnozu veya Hipnoz uygulayanları tanıtmak, hastalıkların tedavisindeki yeri ve önemini
göstermek amacıyla bile olsa, hipnoz uygulamaları seyirci önünde yapılamaz.
d) Kitle iletişim araçlarında, web sitelerinde, çeşitli amaçlarla hazırlanmış broşür ya da
kitaplarda, haber, tanıtım veya eğlence programı vb. hiçbir şekilde Hipnoz uygulamalarına ait
görüntü veya fotoğraf yer alamaz.
e) Hipnoz ve Hipnoterapi uygulanan yerler ve kişiler, uyguladıkları yöntemler ile ilgili olarak
kitle iletişim araçları, elektronik ortam, görsel işitsel araçlar, yazılı materyaller ile doğrudan
veya dolaylı olarak reklâm, tanıtım yapamazlar. Yaptıkları uygulamaları tabelâlarda
belirtemezler.
f) Hipnoz veya hipnoterapi uygulayanlar, kendilerini “hipnoterapist” olarak tanıtamaz,
“hipnoterapist” sözcüğünü tabelâda, kartvizitte, antetli kâğıtta veya imzalarında
kullanamazlar.
g) Uygulayıcılar, hipnoz uygulamaları sırasında hastanın başka bir uygulayıcının telkinlerini
kabûl etmeyeceği, başka bir uygulayıcının telkinlerinden yarar görmeyeceği şeklinde
posthipnotik telkinler veremezler.
h) Hipnoz uygulayıcıları, hastalarına kendi ekonomik, sosyal yarar veya çıkarları
doğrultusunda telkinler veremezler.
i) Bilimsel araştırma ya da tedavi amacıyla ya da hipnoterapiye alınmasına karar verilmiş
hastaların eğitimine yönelik ve hipnoterapinin bir ön girişimi olmak üzere yapılan uygulama
toplantıları ile tıp mensuplarına yönelik eğitim, kurs, konferans veya kongre etkinlikleri içinde
yapılan hipnoz uygulamaları (c) bendi kapsamı dışındadır.
Hipnoz ve Hipnoterapi Uygulanması
Madde 3‐
a) Hipnoz yalnızca tedavi amacıyla uygulanır.
b) Hipnoterapi tıbbi bir girişimdir. Bu nedenle tedaviye, hekimlerin görev ve sorumluluklarına
ve hasta haklarına ilişkin yürürlükteki tüm yasal düzenlemeler ve TPD meslekî etik kuralları
hem hipnoterapi uygulayanlar hem de hipnoterapi uygulananlar için geçerlidir.
c) Hipnoz ve hipnoterapi uygulanması düşünülen hastaya hipnoz, uygulanacak tedavi
hakkında ayrıntılı bilgi içeren “Aydınlatılarak Alınmış Rıza” formu okutularak, bu tedaviyi
kabûl ettiğine ilişkin yazılı onay alınır. Hastanın reşit olmaması durumunda aynı form hastaya
bakmakla yükümlü birinci dereceden yakınına okutularak imzalatılır. Hipnoz ve hipnoterapi
uygulaması sırasında, hastanın istemesi durumunda, hekim yanında hastanın uygun bulacağı
bir yakını yer alabilir. Bu durum hastanın ve uygulama sırasında hazır bulunan yakının
imzaları alınarak belgelenir.
d) Hipnoterapi uygulamaları, hangi amaçla yapıldığı, kaç seans yapıldığı sonucun ne olduğu
mutlaka hasta dosyalarında kayda geçirilmelidir.
Hipnoterapi Uygulama Yetkisi
Madde 4‐
a) Hipnoz ve Hipnoterapi sâdece hekimler, Diş hekimleri ve Klinik Psikologlar tarafından
uygulanır.
b) Hekimler, diş hekimleri ve klinik psikologlar, hipnoz ve hipnoterapiyi Sağlık Bakanlığına
bağlı Eğitim Hastanelerinde, Üniversitelerin Tıp ve Diş hekimliği Fakültelerinde kurulmuş olan
“Hipnoterapi Eğitim Merkezlerinde” kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili yeterli süre teorik ve
pratik “Hipnoz ve Hipnoterapi Sertifika Eğitimi” almak koşulu ile ya da Yurt dışından bu
konuda sertifikası olanların sertifikalarının geçerliliği Sağlık Bakanlığınca onaylanması hâlinde
uygulayabilirler.
c) Hipnoz uygulayıcıları, sertifikalarını çalıştıkları kurum veya muayenehânelerinin rahat
görünebilecek bir yerine asmak zorundadırlar.
d) Hipnoterapi Uygulama sertifikası, kişinin sâdece kendi uzmanlık alanı sınırları içinde
uygulanmak üzere geçerlidir. Hiçbir hekim kendi uzmanlık alanı dışında başka bir uzmanlık
kapsamına giren hastalık veya durumlar için hipnoz uygulayamaz. Verilen Hipnoz Uygulama
Sertifikasında hangi uzmanlık alanı için geçerli olduğu net bir şekilde belirtilir.
e) Hipnoterapi Uygulama Sertifikası Eğitiminin içeriği, kaç saat olacağı, neleri kapsayacağı,
Temel hipnoz ve İleri‐meslekî hipnoz vb. aşamaları ile ilgili usûl ve esaslar Sağlık Bakanlığınca
çıkarılacak tebliğ ile bunun olmadığı durumda TPD tarafından belirlenir.
Geçici madde:
Madde 5‐
a) Henüz ülkemizde madde Madde 4‐b’ de nitelikleri belirlenen Hipnoz Eğitim Birimlerinin
mevcut olmadığı göz önüne alınarak, bu tür eğitim merkezlerinin kurulmasına dek, yurt
içinde Üniversite veya Bakanlık Eğitim Hastaneleri veya Tabipler Birliği, Diş Hekimleri Odaları
ve TPD tarafından daha önce açılmış olan Hipnoz ve Hipnoterapi Kurs ve Workshoplara
katılmış olup, katılım belgesi olanların bu belgeleri geçici olarak sertifika yerine geçecektir.
Konuyla İlgili Yasal Durum:
TABABET VE ŞUABATI SAN'ATLARININ TARZI İCRASINA DAİR KANUN (1)
Kanun Numarası: 1219
BİRİNCİ FASIL
Tabipler
Madde 1 – (Değişik: 11/10/2011‐KHK‐663/58 md.)
Türkiye Cumhuriyeti dâhilinde tababet icra ve her hangi surette olursa olsun hasta tedavi
edebilmek için tıp fakültesinden diploma sahibi olmak şarttır.
Madde 25 – (Değişik: 23/1/2008‐5728/22 md.)
Diploması olmadığı hâlde, menfaat temin etmek amacına yönelik olmasa bile, hasta tedavi
eden veya tabip unvanını takınan şahıs iki yıldan beş yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî
para cezası ile cezalandırılır.
Madde 26 – (Değişik: 23/1/2008‐5728/23 md.)
Bu Kanunun ahkâmına tevfikan icrayı sanat salahiyeti olmayan veya her ne suretle olursa
olsun icrayı sanattan memnu bulunan bir tabip sanatını icra ederse, beş yüz Türk Lirasından
beş bin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.
Dostları ilə paylaş: |