Verdiği ilham ve sevgi dolu destek ile bu kitabın yazilmasini



Yüklə 0,71 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə101/103
tarix29.12.2021
ölçüsü0,71 Mb.
#48652
1   ...   95   96   97   98   99   100   101   102   103
Düşünce Gücü ( PDFDrive.com )

bulmalıdır. 
209 


DİRENME ZİHİNSEL ZEHİRDİR 
Huzurun zıddı, çatışmadır -her şeye direnmekten kay­
naklanan iç çatışmadır; insanlara direnmektir, olaylara di­
renmektir, fikirlere direnmektir. Direnç, onu gösteren insa­
nın hayatına karmaşa, kaos ve stres getirir. Bu yüzden, 
sürekli bir huzuru bulmak istiyorsak önce dirence bir çare 
bulmalıyız. 
Direnmek, zehirle oynadığını anlamayan insan aklına 
her zaman için çok mantıklı gelir. Aksine, uzlaşmanın şifa 
veren gücü her zaman için güçlüklerden kurtuluş yoludur. 
Direndiğimiz şeyden uzaklaşır ileriye bakarsak ve dikkati­
mizi uzlaşmanın yaratıcı gücü üzerinde yoğunlaştırırsak, bi­
ze ait olduğunu hiç hayal etmediğimiz yeni yaratıcılık kanal­
ları açılır. Uzlaşmanın bazı yönlerini gözden geçirelim. 
HAYATLA UZLAŞMAK 
Yaratıcı olmak için hayatla uzlaşmak gerekir. Tarihe 
bakacak olursak, insanoğlunun en yaratıcı dönemlerinin, 
savaş ya da diğer krizler gibi büyük stres ve kargaşa anları­
na denk geldiğini görürüz. Yüzeysel bakıldığında, bu bir çe­
lişki gibi görülebilir. Fakat, insan olağanüstü bir durumla 
karşılaştığında, büyük bir ihtiyaçla yüz yüze geldiğinde uz­
laşmaya daha eğilimli oluyor. Belki de böyle zamanlarda ye­
tersizliğini, ölümlü insanın yetersizliğini ve kendisinden da­
ha büyük bir Güce ulaşması gerektiğini daha iyi anlıyor. 
John Flavel adında bir adam 1690'da ilk uyarıyı yap­
mış, "însanın ulaşabileceği uç noktaları, Tanrı'nın tanıdığı 
fırsatlar belirler. "O zamandan beri birçok kişi bu gerçeği 
buldu ve ona sahip çıktı, insan en büyük ihtiyacıyla karşılaş­
tığında, içindeki büyük Güce dönüyor ve onunla uzlaşıyor. 
Ondan önce. catisma icindedir ve bu onun hayattan ayrı ol­
ma hissine kapilmasina yol açar. Bugün bazı doktorlar tüm 
hastalıkların stresten kaynaklandığını söylüyorlar. Stres, 
ona döndüğümüzde bize sağlık, zenginlik ve bilgelikle ku­
sursuz bir uyum saglamaya yetecek gücü ve isteği olan Ha­
yat Prensibiyle uzlasmaktan kaçınmak demektir. Bir çare­
sizlik duygusunun etkisiyle tek Güç olan Hayat Prensibi'ne 
dönmemizi ve sonunda onunla uzlaşmamızı sağlayan her 
problemin sekil degistirmiş bir nimet olduğunu anlamak ol­
dukça kolay. isa Tanrim, benim değil senin isteğin yerine ge­
lecektir dediginde dünyanın üstesinden gelmiştir. 
HAYATLA UZLASMAK YARATICILIKTIR 
Haya'ti, emirlerimizi yapması için zorlamaktan vazgeçip 
içimizdeki yaraticı Hayat Prensibi'yle uzlaşmaya başladığı­
mız, bizimle yaşamasına izin verdiğimiz zaman yaratıcı bir 
yaşam sürmenin yollarını bulacağız. Böyle bir hayat insana 
doyum sağlayabilir ancak, insanın zihninde birlik ve bütün­
lük hissi yaratan her şey, o insanda bir haz ve doyum duygu­
su uyandırir Söz konusu olan bir iş düzenlemesi, bir resim 
yapmak, güze! bir müzik üretmek ve hatta bir fırın bisküvi 
pişirmek dahi olsa. bunlardan sağlanan doyum, o kişinin ha­
yatla uzlaştığını, kendisinin hayata bir şeyler verdiğini, ha­
yatın da kendisine bir şeyler verdiğini hissetmesine neden 
olur. Hiçbir ayrılık hissi yoktur. Sonra, hayatının her bölü­
müne bir huzur hissi yansır. 
işini seven insan hayatla uzlaşıyor demektir. Yaratıcı 
olmayı, işi vasıtasıyla insanlara doyum verecek şekilde ken­
disini ifade etmeyi sever. El işçisi olsun, bir tezgâhta çalışan 
birisi olsun işinden tatmin olan işçi, işine sevgi katıyor de­
mektir. Aziz Paul'un Sevgi, yasanın yerine getirilmesidir de­
mesinin nedeni budur. Sevgi yaratıcıdır, sevgi yapıcıdır, 
210 
2 1 1 


sevgi saygıdeğerdir -yapılan şeye saygıyla dolu olmaktır. 
Sevgi, Tanri'nın Gücü'nü ortaya çıkarır; çünkü o, insanın ha­
yatında ifade edilen Tanrı'dır. 
TANRIYLA UZLAŞIN 
Bu Tanrı'yla, bizim ve tüm hayatın içindeki Sonsuz 1yi-
lik'le uzlaşmak demektir.  T a n n ' n ı n tüm nitelikleriyle -Ha­
yat, Gerçek, Sevgi, Güzellik, Bilgelik, Huzur- uzlaşmaktır. 
İster inanın ister inanmayın hayatla herhangi bir şekilde 
mücadele ettiğimizde Tanrı'yla mücadele ediyoruz; çünkü 
var olan her şey Tanrı'dır. Sonuçta, Tanri'ya, "Bunu neden 
bana yaptın?" demiş oluyoruz. Ama Tanrı, kusursuz Hayat 
Prensibi, kusursuz olmaya devam ediyor, yarattıklarını ku­
sursuz görmeye devam ediyor. Ama biz zaaf içindeki ölümlü­
ler, bizim için çoktan kurulmuş olan Tann'nın kusursuzlu-
ğuyla birleşmek yerine kendi akıllarımızda yarattığımız kö­
tülüklere direnerek vakit harcıyoruz. Bu özgürlüğe açılan 
kapı ardına kadar açık beklerken pencerenin karşısında 
kanat çırpan kuşun durumuna benziyor. 
Tanrı'yla nasıl uzlaşınz? İşte birkaç örnek: 
HUZURLA UZLAŞIN 
Seçim bizim elimizde. Savaş ve savaş kışkırtıcılarıyla 
mı mücadele edeceğiz, yoksa olduğumuz yerde huzur mu bu­
lacağız? Bugünün dünyasında var olan yanlışlara direnmek 
için harcadığımız her dakika, savaşın alevlerini körükler, 
beden hücrelerimizi tahrip eder, barış ve huzur adına hiçbir 
yarar sağlamaz. Bu prensibe inanmadığımız ya da prensibi 
temsil etmeye istekli olmadığımız anlamına gelmez. İdeal ve 
prensipler doğrultusunda hareket ederiz, ama insanlara ve 
şartlara direnmeyiz anlamına gelir. Sürekli huzuru düşüne­
rek, çevremizde ne olursa olsun ilerleriz. İnsanın aklı, çekiş­
me, çatışma, yüksek kademelerdeki yolsuzluklar, kötülük ve 
bozulma düşünceleriyle dolu olursa, o kişi bu düşünceleri 
kendi hayatında, ilişkilerinde ve toplumun daha kapsamlı 
olan hayatında ifade edecektir. Düşünceleri; koşullara dire­
nerek harcayacağı enerjiyi koruyarak Tanri'nın huzuruna, 
adalet ve doğru davranışa yönelirse huzur ve barış için bir 
güç, bulundugu her yerde bir iyilik vasıtası olacaktır. Huzu­
ru sağlamanın tek yolu, Huzur olsun ve benimle başlasın dü­
şüncesidir 
Dikkat Tanrı üzerinde yoğunlaştığında, Tanrı ve Ben 
çoğunlugu olustururuz. Dikkat huzur üzerinde yoğunlaştırıl-
dığında. kisi huzur için bir araç olur. Kanatlarını boş yere 
çırpıp camdan geçmeye çalışan küçük kuşlar olmaktan vaz­
geçelim Dîrenmek her zaman için yıkıcıdır. Barış taraftarı 
birkaç kisi bile buyük isler başarabilir. 
Bu yalnızca dünya koşullarına değil, bugünkü tüm yan­
lışlıklara ve adaletsizliklere uygulanabilir. 
KÖTÜLÜĞE DİRENMEYİN 
Isa sürekli bundan söz ediyordu. Evet, göze göz, dişe diş 

Yüklə 0,71 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   95   96   97   98   99   100   101   102   103




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin