Nemlendiriciler üzerine ilk araştırmalar 1950'li yıllara rastlamaktadır



Yüklə 42 Kb.
tarix03.02.2017
ölçüsü42 Kb.
#7473
NEMLENDİRİCİLER
Nemlendiriciler üzerine ilk araştırmalar 1950'li yıllara rastlamaktadır.

Cildin nem dengesini korumak, çevresel faktörlerin cilt üzerinde yarattığı hasarları önlemek için kullanılan temel bakım ürünlerindendir.

kozmetik endüstrisinde çeşitli krem ve losyonların etkilerini tanımlamak amacıyla; nemlendiriciler, yağlar, onarıcılar ve yenileyici ürünler gibi bilimsel anlamı olmayan birçok terim kullanılır.

Nemlendiriciler ve ilgili ürünler kozmetik dünyasının en hızlı gelişen ürünleridir.

Asıl kullanım amaçları kuru cildi (xerosis) önlemektir. Kuruluk, St. Corneum'un azalmış su miktarının bir sonucudur. Cildin normal görünmesi ve hissetmesi için, bu tabakanın su seviyesi %10 ve üzerinde olmalıdır.

Su buharlaşma yoluyla kaybedilir ve cilt epidermal ve dermal tabakalardan gelen su ile yenilenmelidir. St. Corneum bu nemi tutma kapasitesine sahip olmalıdır. Bunu başaramazsa; cilt sert, pul pul ve kuru olacaktır. St. Corneum'a kaybedilen suyu kazandırmak için kozmetik ürünler tarafından kullanılan temel iki yöntem vardır.

1- Epidermal ve su kaybını önlemek (okluzifler)

2- Nemli koşullar altında atmosferde ya da daha derin epidermal ve dermal dokulardan St. Corneum'a su çekmek (Humektantlar).


Oklüzifler:

Kapatıcı-örtücü olarak adlandırılan maddeler St. Corneumdaki TEWL'nı azaltan ajanlardır. Su kaybını önleme amaçlı oldukları için oldukça yağlı maddelerdir. Cilt kuruluğunun giderilmesinde etkin olarak kullanılırlar. En etkili örtücü madde vazelindir, su kaybına zeytinyağına göre 170 kat daha fazla direnç göstermiştir. Bu maddeler TEWL azaltırlar ve yumuşak bir cilt sağlarlar. Cilt yüzeyinde oldukça süre boyunca su kaybını önleyebilirler. Humektantlarla birlikte kullanılırlar.

Oklüzif Ajanlar:

Parafin


Squalen

Dimetikon

Propilen Glikal

Lanolin


Balmumu

Silikon Yağları

Doğal Yağlar

Badem Yağları

Jojoba Yağı

Soya Yağı

Avokado

Susam


Ayçiçek

Hindistan Cevizi

Üzüm Çekirdeği
Humektanlar:

St. Corneuma kaybettiği suyu kazandırmada kullanılan suda çözünür nem çekici ajanlardır. Kozmetik ürünlerde ürünün buharlaşmasını önleyerek raf ömrünü arttırmak amacıyla uzun yıllar kullanılmıştır. Ürünün içerisindeki su miktarını tutmak amacıyla yağ içeren tüm kremlerin bir parçasıdır. Daha sonraları kozmetik kimyagerler, nem tutucuların, nemli koşullar altında çevreden ve derin epidermal ve dermal dokulardan suyu çekerek St. Corneuma kaybettiği suyu kazandırmasını amaçlamıştır.

Nem çekicilerin çevredeki nemi St. Corneuma iletebilmesi için havadaki nem oranının %50'yi aşmış olması gerekmektedir. Bu nedenle oklüziflerle kullanılmaları uygundur.

Nem çekicilerin belli başlı olanları;

Gliserin (2 prolidin-5 karboksilik asitin sodyum tuzu)

Üre


Alfa Hidroksi Asitler

Propilen Glikal

Bazı Proteinler

Sorbitol


Pirolidin Karboksilik Asit

Jelatin


Hyaluronik Asit

Vitaminler

Nemlendiricilerin formülasyonlarına güneş koruyucu olarak giren temel maddelerde;

PABA


PABA Ester Tipi Gibi Kimyasal Koruyucular

Sinametriler

Titanyum Dioksit

Çinko Oksit Gibi Fiziksel Koruyucular

Vardır.

Nemlendiricilerin iki temel formülü vardır: Suyun baskın faz olduğu su içinde yağ emülsiyonları ve yağın baskın faz olduğu yağ içinde su emilsiyonları.



Su içinde yağ formülleri daha ince gündüz yüz nemlendiricileri için kullanılırken, yağ içinde su emilsiyonları sıcak dokunuş ve yağlı görünüm ile tarif edilirler.

Gündüz nemlendiricileri genellikle; mineral yağ, propilen glikal ve losyon oluşturmak amacıyla yeterli miktarda sudan oluşurlar.

Gece kremleri ise; mineral yağ, landin alkol, petrolatum ve krem oluşturmak için sudan oluşur. Göz kremleri ise göz acımasını önlemek amacıyla tahriş edici maddelerin çıkarıldığı gece kremleridir.

Ürünler arasındaki farklılıklar; güzel koku, egzotik yağ, vitamin, protein ya da amino asit içerikleri ile diğer nemlendirici maddelerin eklenmesiyle ortaya çıkmaktadır.

Kozmetik firmalar, yüz nemlendiricilerini cilt tipine göre satışa sunmuştur.

Doğal olarak yağlı ciltler için hazırlanmış ürünler yağsız ya da az miktarda yağ içerirken; normal ciltler için hazırlanmış ürünler orta miktarda yağ içerir. Kuru cilt ürünleri ise daha çok miktarda ağır yağ içerir.

Kozmetik ürünlerde kullanılan en hafif yağ mineral yağlarken, en ağır yağ ise petrolatum'dur. Bundan dolayı nemlendirici ürünler değişik yağ ve su oranlarına bağlı olarak tüm ciltler için üretilebilirler.

Yağsız olan yağlı cilt için ürünler; çoğunlukla su ve proplen glikaldir. Bu bileşimin tavşanlar üzerinde yapılan bir deneyde yağ salgısı üretmediği görülmüştür.

Yağlı cilt için hazırlanan pek çok nemlendirici, talk, kil ya da nişasta gibi yağ emici maddelerin kullanımı ile başarılabilen yağ kontrolü sağladığını iddia etmektedir. Propilen glikolün yüksek yoğunluğu cildin epitel dokusunda bozulma ile uygulandığında yanmaya neden olabilir.

Normal ya da karma ciltler için hazırlanan ürünler çoğunlukşa su, mineral yağ ve az miktarda petrolatum ya da lanolin ile propilen glikal içerir. Yüzde yağlı bir his bırakırlar. Eğer güneş koruyucu da içeriyorsa koruyuc krem, spor krem olarak da adlandırılırlar.

Yetişkinler için hazırlanan yenileyici-onarıcı özellik de taşıyan cilt nemlendiricileri; su, mineral yağ, propilen glikal, cildi yapılandırdığı iddia edilen düşük yoğunlukta çeşitli katkı maddelerine ilave olarak petrolatum veya lanolin içerirler.
En çok kullanılan yenileyici-onarıcı maddeler; kollojen, kollojen amino asitleri, keratin, keratin amino asitleridir. Proteinler, elastinler ve mukopolisakkaritler de kullanılır. Cilde uygunluklarında nem tutucular gibi etki yaptıkları düşünülmektedir.

Bazı ürünlerde, doğal deri lipiti olan sjualen, seramit gibi lipitler kullanılarak cilde nem kazandırdıkları iddia edilmektedir.

Dermal kollojeni yeniden yapılandırdığını iddia eden ürünler iyi bir nem tutucu olan hyoluronik asit içerirler.

Vitaminler de nemlendiricilerin yaygın katkı maddelerinden biridir. Pantotenik asit ya da Vitamin B kompleksi, birçok kimyasal formülde yaygın olarak kullanılır.

Bazıları arı poleninin ve jelatininin yüksek Vitamin B içeriğinden dolayı yararlı olduğunu iddia etmektedirler. Ancak Vitamin B'nin cilde nüfuz ettiğini gösteren bir kanıt bulunmamaktadır.

Vitamin E de yaygın olarak kullanılan bir katkı maddesidir ve deri aracılığı ile olan emilimi arttırdığı bilinmektedir.

Bazen A, C, D vitaminleri de eklenir, fakat, yararları şüphelidir. St. Corneuma nüfuz edebilme şanslarının olabilmesi için suda çözülebilen bir biçimde olması gerekir. Bu nedenle yağda çözünen karışımlar çok az bir değere sahiptirler.

Vitamin eksikliklerinin tedavisi için, vitaminlerin oral yolla alınması, derisel uygulanmasına oranla daha iyidir.

Bazı vitaminler nem tutucu olarak kullanılmaktadır.

Kişisel bakımın parçası olan nemlendiricileri kullanan kişilerin mükemmel nemlendiricilerin olmadığını kabul etmeleri gerekir. Dermisteki dokuyu yenilediğini-yapılandırdığını iddia eden krem ve losyonlar dermise kadar nüfuz etmezler.

Tüketiciler, nemlendiriciyi kullandıktan sonra daha fazla kendine güven ya da artan bir iyi olma duygısı elde ederse nemlendiriciler için ayırdığı para doğru biçimde harcanmış demektir. Kişinin ortaya atılan kozmetik iddiaları akıl süzgecinden geçirmesi bilinçli kullanım için oldukça önemlidir.

Sonuç olarak;

Kişinin cilt tipine uygun nemlendiriciyi seçmesi önemlidir. Kozmetik firmalar hangi ürünlerin yağlı, normal ve kuru ciltler için olduğunu açk bir biçimde belirler.

Yağlı cilde sahip kişiler nemlendirici kullanma konusunda en fazla tereddüt eden gruptur. Ancak, yağ emici talk ya da kaolin içeren bir ürün yüz parlamasını azaltabilir. Yağlı cilde sahip kişiler genelde istenmeyen yağı temizlemek ve akne tedavisine yardımcı olması amacıyla antibakteriyel bir temizleyici ya da benzoil peroksit içeren sabun kullanırlar. Bu sabunlar yıkamanın hemen ardından cildin pul pul olmasına sebep olular ve fondöten uygulamasını engelleyebilirler.

Kullanılacak yağsız bir nemlendirici pul pul olan deriyi düzeltmeye yardımcı olabilir ve böylece fondöten; pul pul olan deriye yapışmaktan çok, pürüzsüz bir görünüm sağlar. Yağsız bir fondöten seçen kişiler, maksimum fondöten kalıcılığını sağlamak ve renk değişimini azaltmak amacıyla yağ içermeyen bir nemlendirici seçmelidirler.

Yağsız bir fondötenin yağ içeren bir nemlendirici ile karışımı; fondötenin çıkmasını kolaylaştıracak, kırışıklıklarda birikmesine neden olacak ve fondötenin kalıcılığını azaltacaktır.

Kuru ciltli kişiler uygun nemlendirici seçiminden yarar sağlayacaklardır. Cilt dehidrasyonundan kaynaklanan ince kırışıklıklar ve pullanmalar, fondöten uygulamasını kolaylaştırarak iyileştirebilir. Kuru cilde sahip çoğu kişi, uygulamadan sonra yaşadıkları cilt yanmasının sonucu olarak çoğu nemlendiriciye karşı alerjik olduğunu iddia ederler. Bu durum, alerjik kontakt dermatitden oluştuğunu göstermez.



Bu kişiler, hasar görmüş cilde uygulamadan sonra yanmaya neden olabilen propilen glikal içeren nemlendiriciler kaçınmalıdırlar. Yanmaya neden olan diğer maddeler; benzoik asit, sinamik asit bileşenleri, laktik asit, üre, formaldehit ve sorbik asittir. Lanolin, Vitamin E, propilen glikal gibi maddeler de kontakt dermatite yol açabilir.
Kaynakça
Boumann, Leslie. 2003. "Nemlendirici Ajanlar". Çev: Alev Eken, Kozmetik Dermatoloji. Türkye Klinikleri.
Tırnaksız, Figen. 2004. "Cilt Bakım Ürünleri". Ed: Yasemin Yazan, Kozmetik Bilimi. Nobel Tıp Kitabevleri.
Yazan, Yasemin. 2004. "Kozmetik Hammaddeler". Ed: Yasemin Yazan, Kozmetik Bilimi. Nobel Tıp Kitabevleri.
Yüklə 42 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin