Başarıya İlk Adım Erken Eğitim Programı,
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
55
Meral Melekoğlu
1
İbrahim H. Diken
2
Seçil Çelik
3
Gözde Tomris
4
Antisosyal Davranışları
Önlemeye Yönelik Başarıya İlk
Adım Erken Eğitim
Programının Etkililiği ile İlgili
Yapılan Bilimsel Çalışmaların
İncelenmesi
*
Özet
Erken çocukluk veya ilkokul dönemi çocuklarında antisosyal davranış gösterme riski ve bu
çocuklarda antisosyal davranışların tamamen yerleşmesi giderek artmaktadır. Antisosyal
davranışlar, içinde bulunduğu çevreye uyum sağlamada zorlanma, toplumun kurallarına aykırı
davranma, istendik yönde davranmama veya toplumun geneli tarafından olumsuz olarak kabul
edilen davranışlardır. Bu davranışlara ilkokul üçüncü sınıfa kadar etkili bir müdahalede
bulunulmazsa antisosyal davranış kalıcı olabilmekte ve çözümü daha geç ve güç olmaktadır.
Dolayısıyla etkili erken müdahale yöntemleri antisosyal davranışları önlemede ön plana
çıkmaktadır. Başarıya İlk Adım (BİA) Erken Eğitim Programı etkililiğini kanıtlamış programlardan
birisidir. Bu anlamda bu araştırmada antisosyal davranışları önlemeye yönelik Başarıya İlk Adım
Erken Eğitim Programının etkililiği ile ilgili yapılan bilimsel çalışmaların ayrıntılı analizi
yapılmıştır. BİA okul ve evde uygulanan bir programdır. BİA, Tarama/Tanılama, Sınıf ve Ev olmak
üzere üç modülden oluşmaktadır. Araştırmanın sonucunda, BİA’nın antisosyal davranışları
önlemede etkili bir yöntem olduğu, programı uygulayan öğretmen ve ailelerin programın
sonuçlarından memnun oldukları görülmüştür.
Anahtar Kelimeler
: First step to success early intervention program/başarıya ilk adım erken
eğitim programı, antisosyal davranış, erken müdahale, erken önleme
Giriş
Günümüzde (21. yüzyılda) kalıcı antisosyal davranış örüntüleri sergileyen ve antisosyal
davranış gösterme riski olan çocukların sayısı Türkiye ve dünyadaki diğer ülkelerde
giderek artmaktadır (Blackbourn, Patton ve Trainor, 2004; Diken ve Rutherford, 2005;
1
M.A., Öğr. Gör., Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Özel Eğitim Bölümü, Eskişehir, TÜRKİYE
e-posta: meralmelekoglu@gmail.com
2
Ph.D., Prof. Dr., Anadolu Üniversitesi, Özel Eğitim Bölümü, Eskişehir, TÜRKİYE
e-posta: ibrahimhdiken@gmail.com
3
M.A., Araş.Gör., Anadolu Üniversitesi, Özel Eğitim Bölümü, Eskişehir, TÜRKİYE
e-posta: secilcelik2@gmail.com
4
M.A., Araş. Gör., Anadolu Üniversitesi, Özel Eğitim Bölümü, Eskişehir, TÜRKİYE
e-posta: gozdetomris@gmail.com
* Bu çalışma TÜBİTAK 1001 programı 110K274 nolu proje kapsamında üretilmiştir.
Başarıya İlk Adım Erken Eğitim Programı,
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
56
Sprague ve Perkins, 2009). Walker ve diğ. (2009), ilkokul dönemindeki (9 yaş)
çocukların yanı sıra erken çocukluk döneminde bulunan çocukların da yaşadıkları
çevreye veya okula bağlı olarak davranış problemleri gösterme riskinin oldukça fazla
olduğunu vurgulamaktadırlar. Buna ek olarak, yapılan bilimsel araştırmalar çocuklarda
görülen antisosyal davranışların pek çok farklı faktörden kaynaklanabileceğini ortaya
koymaktadır (Painter, Allen ve Perry, 2011). Bu faktörler anne ve çocuk arasındaki
etkileşim, erken çocukluk deneyimleri, ailenin demografik özellikleri (eğitim seviyesi,
sosyo-ekonomik durumu, medeni hali vb.) gibi durumları kapsamakta ve bu faktörlerle
çocuğun ileride gösterebileceği antisosyal davranış örüntüleri arasında güçlü bir bağ
olduğu belirtilmektedir (Bowlby, 1958; 1982; Painter ve diğ., 2011). Bununla birlikte,
ailelerin veya birinci derece çocuğun bakımından sorumlu olan kişilerin tutarsız çocuk
yetiştirme tutumları, çocuğun ailede fiziksel, cinsel veya duygusal istismara maruz
kalması, uygun ve yasal olmayan şekilde çocuktan faydalanılması, ailenin sosyo-
ekonomik durumunun düşük seviyede olması ve çocuğun sevgiden yoksun bir ortamda
yetişmesi gibi durumlar çocukların antisosyal davranış sergilemelerine neden
olabilmektedir (Campbell, 2002).
Antisosyal davranış gösterme riski altında olan çocuklar özellikle aile ve sosyal
çevrelerinde onlardan beklenen işbirliğinde bulunma, paylaşma, akran ve yetişkin
yönergelerini takip etme, uygun iletişim ve etkileşimde bulunma, kendini yönetme ve
güdüleme, dikkatini verme, akademik çalışmalara yoğunlaşma gibi davranışları
göstermede büyük güçlükler yaşayabilmektedirler (Sprague ve Perkins, 2009; Sumi ve
diğ., 2012; Walker ve diğ., 2009). Bununla birlikte, 2000’li yıllarda özellikle Amerika
Birleşik Devletleri’nde toplumsal yapının, kültürel ve ekonomik durumun hızla
değişmesine bağlı olarak erken çocukluk yıllarında antisosyal davranış sergileyen ya da
antisosyal davranış örüntüleri gösterme riski altında olan çocuklar bu problemlerle örgün
eğitime başlamaktadırlar (Golly, Sprague, Walker, Beard ve Gorham, 2000). Bu
çocuklar ilerleyen yıllarda yukarıda belirtilen davranışlara ek olarak kurallara uymama,
sosyal kurallara karşı gelme, çete kurma ve suça bulaşma gibi kalıcı davranış
problemleri göstermektedirler (; Beard ve Sugai, 2004; Loman, Rodriguez ve Horner,
2010; Sprague ve Perkins, 2009).
Yapılan bilimsel araştırmalar erken dönemde ortaya çıkan antisosyal davranışların erken
müdahale programlarıyla ilkokul üçüncü sınıfa kadar kontrol altına alınmaması
durumunda bu antisosyal davranışların ilerleyen dönemlerde yaşam boyu süren davranış
bozukluklarına dönüşebileceğini gözler önüne sermektedir (Diken, Cavkaytar, Batu,
Bozkurt ve Kurtyılmaz, 2008; 2010). Başka bir deyişle, bireyin başlangıçta içerisinde
bulunduğu çevreye uyum sağlamada yaşadığı birtakım antisosyal davranışlar zamanla
okulu terk etme, okuldan kaçma, şiddete yönelme, hırsızlık, uyuşturucu ve ilaç kullanımı
gibi sonradan müdahale edilmesi zor olan ve iyileştirilmesi uzun zaman alan kalıcı
davranış problemlerine dönüşebilmektedir (Beard ve Sugai, 2004; Diken ve diğ., 2008;
2010; Overton, McKenzie, King ve Osbourne, 2002; Sprague ve Perkins, 2009). Buna
ek olarak, bu konuda sayısız bilimsel çalışmalar gerçekleştiren araştırmacılar antisosyal
davranış sergileyen çocukların uygun eğitim almadıkları durumlarda bu çocukların
problemlerinin ergenlik yıllarına, hatta bireyin yetişkinlik yıllarına da yansıyacağını ve
Başarıya İlk Adım Erken Eğitim Programı,
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
57
toplumda istenmeyen bireyler olabileceklerini vurgulamaktadırlar (Golly, Stiller ve
Walker, 1998; Walker, Kavanagh ve diğ.,, 1998; Walker ve diğ., 2009).
Forness, Freeman, Paparella, Kauffman ve Walker, (2012) okul çağında olan ve
antisosyal davranış sergileyen çocukların sayısının ve bu çocukların kaçının özel eğitim
hizmetlerinden yararlandıklarının tespit edilmesinin önemli olduğunu vurgulamışlardır.
Ayrıca, özel eğitim uzmanları bu çocuklardaki antisosyal davranışları önlemek için etkili
ve güvenilir bilimsel dayanıklı müdahalerin neler olduğu konusunda da yoğun
araştırmalar yapmaktadırlar (Blackbourn ve diğ., 2004).
Alanyazın çalışmaları incelendiğinde antisosyal davranışları önlemeye ve iyileştirmeye
yönelik birçok yöntem ve müdahale vardır. Bu yöntem ve müdahalelerden bazıları
şunlardır; bireyin akademik becerilerini geliştirme, davranış değiştirme programları
oluşturma ve zihinsel davranış müdahaleleri uygulama, bireye davranış yönetim
teknikleri öğretmedir (Blackbourn ve diğ., 2004). Bu müdahalelerin içerisinde en etkili
olanları ise erken müdahale yöntemleridir. Yapılan bilimsel araştırmalar antisosyal
davranış sergileyen ya da antisosyal davranış gösterme riski olan çocuklara uygulanan
müdahalelerin etkili olmasında müdahalenin başlangıcı ile çocuğun yaşı arasında
doğrudan bir ilişki olduğunu ortaya koymaktadır. Dolayısıyla bu çocuklarda mümkün
olduğunca erken yaşta önlemeye ve iyileştirmeye yönelik erken müdahalelerin
başlatılmasının hayati önemi olduğu vurgulanmaktadır (Forness ve diğ. 2012; Kamps,
Kravits, Stolze ve Swaggart, 1999). Antisosyal davranışların önlenmesine ilişkin
geliştirilen erken müdahale programları sadece yararlı olmakla kalmayıp, gelecekte
ortaya çıkma riski yüksek olan antisosyal davranışların önlenmesinde veya bu riskin
azaltılmasında büyük bir role sahiptir (Anderson, 2007; Bullis, Walker ve Sprague,
2001). Antisosyal davranışları önlemeye yönelik yapılandırmacı yaklaşım içerisinde
olan araştırmacılar, küçük çocukların davranışlarının yönlendirilmesinde çocuğun
gelişimine uygun uygulamaların yapılması gerektiğini vurgulamışlardır. Buna ilişkin,
okul öncesi öğretmenlerinin çocukların sosyal etkileşim, öz-kontrol (self-control), öz-
düzenleme (self-regulation) ve sosyal becerilerini geliştirmek için uygun fırsatlar
sunmaları gerektiği belirtilmektedir (Tomris, 2012).
Kauffman (1999) bir erken müdahalenin başarılı olabilmesi için risk altında olan çocuğa
müdahalede bulunmanın yanında, çocuğun içinde bulunduğu çevreye de doğrudan
öğretim ve destek verilmesinin önemli olduğunu vurgulamaktadır. Yine Kauffman, etkili
bir müdahalenin çok boyutlu olması gerektiğini, çocuğun özellikleri kadar çevrenin
kültürel yapısının ve özelliklerinin de ele alınması gerektiğini ileri sürmektedir. Aynı
zamanda, küçük çocuklarda görülen antisosyal davranışların önlenmesine yönelik
geliştirilen müdahale uygulamalarında okul-aile ve aile-öğretmen işbirliğine önem
verilmesi gerektiği belirtilmektedir. İşbirliği sağlanmadığı takdirde müdahale
uygulamalarından istenilen sonuçların elde edilemeyeceği vurgulanmaktadır (Fox,
Dunlap ve Cushing, 2002).
Ramey ve Ramey (1998), erken müdahale programlarının başarılı olmasının üç temel
bileşene bağlı olduğunu vurgulamaktadır. Birincisi aile katılımı, ikincisi kapsamlılık ve
Başarıya İlk Adım Erken Eğitim Programı,
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
58
üçüncüsü ise programın yapısıdır. Diğer bir yandan, küçük çocuklar için erken yıllarda
başlayan, derinlemesine ve yapılandırılmış olan, çocuk ve ailenin aktif katılımını
sağlayarak onların temel gereksinimlerine cevap verebilen müdahale uygulamalarının
etkili olabileceği belirtilmiştir (Campbell, 2002; Ramey ve Ramey, 1998). Walker,
Ramsey ve Gresham, (2005) ise, antisosyal davranışların önlenmesine yönelik
geliştirilecek erken müdahalenin üç temel ortamı ve bu ortamlarla ilişkisi olan sosyal
etmenleri içermesi gerektiğini vurgulamaktadırlar. Bu üç temel bileşenlerden birincisi ev
ortamı ve ebeveynler, ikincisi sınıf ortamı ve öğretmenler ve üçüncüsü ise oyun alanı ve
akranlardır.
Erken çocukluk dönemindeki çocukların antisosyal davranışlarını önlemeye yönelik
çeşitli programların geliştirildiği, uygulandığı ve etkililiklerinin tartışıldığı
görülmektedir (Anderson, 2007; Beard ve Sugai, 2004; Walker, Kavanagh ve diğ, 1998;
Walker, Severson, Feil, Stiller ve Golly, 1998; Webster-Stratton, Reid ve Hammond,
2001; Webster-Stratton ve Reid, 2004). Bu programların bazıları şunlarıdır; İkinci Adım
(Second Step) (Grossman ve diğ., 1997), First Steps to Success (Başarıya İlk Adım)
(Walker, Kavanagh ve diğ., 1998) ve İnanılmaz Yıllar (Incredible Years) (Webster-
Stratton, 2000).
İnanılmaz Yıllar Ebeveyn, Öğretmen ve Çocuk Eğitim Serisi, (Incredible Years Parents,
Teachers and Children Training Series) 1989 yılında Webster-Stratton tarafından dört-
sekiz yaş arasındaki çocukların saldırgan davranışlarını ve antisosyal davranışlarını
önlemek için ebeveyn, öğretmen ve çocuk eğitimlerini kapsayan bir programdır. Bu
programın uzun dönemde iki temel amacı bulunmaktadır. Birincisi, erken başlangıçlı
antisosyal davranışlarla karşı karşıya kalan küçük çocuklar için geniş kapsamlı bir
önleme programı geliştirmek; ikincisi ise küçük yaş grubu çocukların ailelerinin ve
öğretmenlerinin kullanabileceği, sosyal becerileri geliştiren ve antisosyal davranışların
meydana gelmesini ilk elden önleyen, evrensel, toplum temelli ve ucuz maliyetli bir
program geliştirmektir. Programın kısa dönemdeki amaçları ise; çocukların sosyal
duyguları anlamlandırma ve davranışlarını kontrol edebilme becerileri kazandırma,
akademik sorumluluğunu ve okula hazırbulunuşluğunu arttırarak; ev ve okul ortamında
çocuklardaki saldırgan ve yıkıcı davranışları azaltmaktır (Tomris, 2012; Webster-
Stratton, 2000; Webster-Stratton ve diğ., 2001; Webster-Stratton ve Reid, 2004).
Antisosyal davranışları önlemeye yönelik uygulanan bir başka program ise Olumlu
Davranış Desteğidir (ODD) (Positive Behavior Support). ODD eğitim ve öğretim için
uygun bir çevre yaratmakla birlikte aynı zamanda bireysel davranış desteği vermeyi de
amaçlayan müdahale uygulamalarından oluşan bir sistemdir. ODD ayrıca, çocuklardaki
sosyal-duygusal gelişimi destekleyerek antisosyal davranışları önlemeyi ve çocukların
akademik ve sosyal başarılarını artırmayı amaçlamaktadır. Bu sistemde, tüm çocuklar
okul ortamının farklı mekânlarında (kantin, lavabo, spor salonu, koridor, oyun alanı vb.)
tutarlı, sabit ve açık bir şekilde ortaya koyulmuş kurallar bütünüyle karşı karşıyadır. Bu
sistemin en temel amacı, bireye olumlu davranışlar öğreterek ve bu olumlu davranışları
pekiştirerek, ortaya çıkabilecek olumsuz davranışları en aza indirmektir (Benedict,
Horner ve Squires, 2007; Carter, Norman ve Tredwell, 2011; Fox ve diğ., 2002).
Başarıya İlk Adım Erken Eğitim Programı,
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
59
Diğer bir erken müdahale programı ise Aile Kaynak Programıdır (Family Resource
Program, Head Start’s early family support program). Bu program ailelere ve sekiz
yaşından küçük çocuklara sağlık, psikolojik destek, eğitim, danışmanlık ve gıda yardımı
sağlamaktadır (Bulotsky- Shearer, Domínguez, Bell, Rouse ve Fantuzzo, 2010; Zigler,
1994). Başka bir program olan, Chicago Çocuk-Aile Merkezli Program (The Chicago
Child-Parent Center Program) uzun süreli bir program olup, düşük gelirli ailelerin
çocuklarının eğitim hizmetlerini incelemektedir. Aynı zamanda bu program ailelere
rehberlik hizmeti ve çocuklara yarım veya tam günlük bakım hizmeti sunmaktadır
(Reynolds, Temple ve Ou, 2003).
Antisosyal davranışları önleme ve söndürmede etkili olan bir başka erken eğitim
programı ise BİA’dır. Walker ve diğ., (1997) tarafından ilk olarak anasınıfı, ilkokul
birinci ve ikinci sınıfta bulunan, antisosyal davranışlar gösterme riski olan çocuklar için
geliştirilmiştir. Ancak daha sonra anaokulu öğrencilerine göre uyarlanmıştır. Programın
amacı, antisosyal davranışlar gösterme riski bulunan çocuğa çevresindekilerle pozitif ve
uyumlu ilişkilerde bulunmayı öğretmektir. Program, çocuğun ev ve okul ortamını
kapsamakta olup, program süresince anne-baba, öğretmen ve programı uygulayan
uzman veya uzmanlar işbirliği içinde bulunmaktadırlar. BİA’nın birbiriyle uyumlu
olarak yürütülen üç temel modülü vardır; (1) Tarama/Tanılama Modülü, (2) Sınıf
Modülü ve (3) Ev Modülüdür.
1. Tarama/Tanılama Modülü: Programın uygulanacağı antisosyal davranışlar gösterme
riski altındaki çocukları tanılama için kullanılabilecek dört değişik tarama ve tanılama
yöntemi sunmaktadır. Bunlar; “Öğretmen görüşüne dayalı ölçekler” ve “Öğretmen
görüşü ve ayrıntılı gözlemleri içeren çok aşamalı değerlendirme yöntemlerini”
içermektedir. Modülde yer alan dört değişik tanılama yönteminden herhangi biri
çocuğun tanılanmasında kullanılabilmektedir.
2. Sınıf Modülü: Programın sınıf modülünde, çocuğun sınıf öğretmeni, sınıf arkadaşları
ve programı uygulamada yardımcı olacak program rehberi yer almaktadır. Program 30 iş
günü (okul günü) içinde uygulanmaktadır. Programın sınıf modülünde, antisosyal
davranışların sınıf ortamında kontrol altına alınması ve yerine olumlu davranışların
kazandırılması hedeflenmektedir. Bu amaçla, bu modülde sınıf öğretmeni bir yüzü
KIRMIZI, diğer yüzü YEŞİL olan çocuğa davranışı ile ilgili görsel uyarı (geri bildirim)
sağlayan bir kart kullanır. Çocuk uygun davranışlar sergilerken kartın YEŞİL yüzü,
uygun olmayan davranışlar için sözel veya fiziksel uyarı yerine kartın KIRMIZI yüzü
çocuğa gösterilir. Programda belirtilen süreler içerisinde uygun davranışlar kaydedilir ve
programda belirtilen puan kazanıldığında çocuk ve sınıf ödüllendirilir (Diken, Bozkurt
ve diğ., 2011; Diken ve diğ., 2010; Russell, 2006).
3. Ev Modülü: Programın ev kısmı, programın on birinci gününde başlar. Anne-babanın
çocukla birlikte günlük 15-20 dakika oynayacakları etkinlikleri/oyunları içerir.
Etkinlikler/oyunlar çocuğun sosyal becerilerini ve anne-babanın çocuklarıyla kurdukları
ilişkiler ile ilgili bilgi ve becerilerini geliştirmeye dayalı altı ayrı konuyu kapsar.
Başarıya İlk Adım Erken Eğitim Programı,
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
60
Program danışmanı, programın ev kısmının uygulanmasından önce anne-baba ile
görüşür ve programın ev kısmının evde nasıl uygulanacağını anne-babaya açıklar.
Ayrıca, anne-baba ile haftalık görüşmelerde bulunarak gerekli desteği sağlamaktadır
(Diken ve Rutherford, 2005; Diken, Bozkurt ve diğ. 2011; Golly ve diğ., 2000; Golly ve
diğ., 1998; Overton ve diğ., 2002; Walker, Kavanagh ve diğ., 1998).
BİA Erken Eğitim Programının Uygulanması
Programın uygulanmasında programa ilişkin eğitim alan program rehberi program
süresince temel görevleri sürdürmektedir. Program rehberi öğrencinin tanılanmasından,
programda sınıf ve ev modüllerinin uygulanmasına kadar programın tüm aşamalarında
etkin rol almaktadır. Programda aşağıdaki aşamalar izlenir:
Programa katılacak öğrencinin belirlenmesi: Program, sınıfta antisosyal davranışlar
gösterme riski taşıyan ve öğretmen tarafından belirlenen bir öğrenci ile yürütmektedir.
Sınıftaki antisosyal davranış gösterme riski taşıyan öğrenciyi belirlemek amacıyla
öğretmen, programın sağladığı antisosyal davranışlara ilişkin derecelendirme ölçeklerini
kullanılmaktadır. Öğretmenin yaptığı değerlendirmeden en yüksek puanı alan yani,
öğretmene göre en ciddi antisosyal davranışlar gösterme riski olan öğrenci programa
dâhil edilmektedir. Tanılamanın daha güvenilir olması için gerekli durumlarda daha
ayrıntılı sınıf içi/dışı doğal gözlemler yapılabilmektedir.
Öğrencinin ebeveynleri, öğretmeni, kendisi ve sınıf arkadaşları ile görüşme: Programa
dâhil edilen çocuğun ebeveyni ve öğretmeni ile program rehberi bir görüşme
yapmaktadır. Bu görüşmenin amacı programı anlatmak, ebeveynlerin ve öğretmenin
programa gönüllü ve istekli katılımlarını sağlamak, programdaki sorumluluklarını
açıklamak, öğrenciye ve sınıfa ilişkin pekiştireçleri belirlemektir.
Ebeveyn ve öğretmenlerin onayı alındıktan sonra program rehberi, programa katılacak
öğrenci ile görüşme yapmaktadır. Program, öğrencinin anlayabileceği bir dille
açıklanarak, öğrenciye KIRMIZI-YEŞİL kart ile sınıfta bir oyun oynanacağı ve bu
oyunda kendisinin başrolde olacağı söylenerek, KIRMIZI-YEŞİL kartın kullanımı
açıklanmaktadır. Daha sonra program rehberi, öğrencinin sınıf arkadaşlarına
uygulanacak program (oynayacakları oyun) ile ilgili açıklama yapmaktadır. Eğer
hedeflenen öğrenciye yardımcı olurlarsa, öğrencinin ve dolayısıyla kendilerinin puan
kazanacağı ve sınıf olarak ödüllendirilecekleri söylenmektedir.
Programın sınıf modülünün uygulanması: Programın sınıf modülü 30 iş günü (okul
günü) sürmektedir. Her okul günü program belli süreler ile sınıfta uygulanmaktadır. Bu
süreler ilk başta günlük 20 dakikadan başlayarak artmaktadır. Programın sınıf
modülünün ilk 5 gününü program rehberi sınıfta uygulamakta ve öğretmene model
olmaktadır. Programın sınıf modülünde bir tarafı KIRMIZI, diğer tarafı YEŞİL olan bir
kart kullanılmaktadır. Öğrenci, uygun davranışlar gösterdiğinde kartın YEŞİL tarafı
öğrenciye gösterilmektedir. Öğrenci uygun olmayan davranışlar içinde iken ise hemen
kartın KIRMIZI tarafı gösterilmektedir ve başka ipucu (sözel veya fiziksel)
verilmemektedir.
Başarıya İlk Adım Erken Eğitim Programı,
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
61
Programın ev modülünün uygulanması: Programın on birinci günü okul modülüne
parallel olarak ev modülünün uygulanması başlamaktadır. Programın ev modülüne
geçilmeden önce program rehberi, ev ziyareti yaparak ev modülünün nasıl
uygulanacağını ebeveynlere anlatmaktadır. Programın ev modülünde her hafta bir sosyal
beceri hedeflenmektedir. Öğrenciye kazandırılması hedeflenen altı farklı konuda
etkinlikler bulunmaktadır. Evde ebeveynlerden programda belirtilen etkinliklerden birini
veya ikisini çocuk ile gerçekleştirmesi istenmektedir (Diken, 2004; Diken, Bozkurt ve
diğ., 2011; Golly ve diğ., 2000; Golly ve diğ., 1998; Overton ve diğ., 2002; Walker,
Severson ve diğ., 1998).
BİA Erken Eğitim Programının Etkililiği ve Sosyal Geçerliği
BİA Erken Eğitim Programının etkililiği ve sosyal geçerliliği 1998 yılından beri farklı
çalışmalarla değerlendirilmektedir (Örn., Diken, 2004; Diken, Cavkaytar, Batu, Bozkurt
ve Kurtyılmaz, 2011; Frey, 2013; Golly ve diğ., 2000; Golly ve diğ., 1998; Overton ve
diğ., 2002; U.S. Department of Education, 2012; Walker, Kavanagh ve diğ., 1998). Bu
çalışmalarda öğretmen ve ebeveynlerin yaptıkları değerlendirmeler ve doğrudan
gözlemler, programın antisosyal davranışlar gösterme riski olan öğrencilerin antisosyal
davranışlarını (örn., sınıfta yerinde oturmama, başkalarına dokunma, başkalarının şahsi
eşyalarına dokunma, rahatsız edici ve zamansız konuşma, itaatsizlik, saldırganlık,
öğretmenin verdiği işlerden kaçınma gibi) söndürme veya azaltmada etkili olduğu
bulunmuştur. Programın sosyal geçerliğine ilişkin olarak da hemen hemen tüm
çalışmalarda programın katılımcıları olan çocukların, ebeveynlerinin, arkadaşlarının ve
öğretmenlerinin memnuniyet düzeylerinin oldukça yüksek olduğu bulunmuştur.
Bu çalışmanın amacı antisosyal davranışları önlemeye yönelik BİA Erken Eğitim
Programının etkililiği ile ilgili yapılan bilimsel çalışmaların ayrıntılı bir şekilde
analizinin yapılmasıdır. Bu anlamda BİA Erken Eğitim Programının kullanıldığı tüm
çalışmalar tespit edilip, programın uygulandığı davranışlar, katılımcıların özellikleri,
ortam gibi durumlar incelenmiştir.
Yöntem
Araştırma Modeli
Bu çalışma, BİA Erken Eğitim Programının antisosyal davranışları önlemeye ve
söndürmeye yönelik bağımsız değişken olarak kullanıldığı araştırmaların ayrıntılı olarak
gözden geçirilmesini içerir. Bu çalışma ile antisosyal davranışları erken yaşta tespit etme
ve iyileştirmede BİA Erken Eğitim Programı ile ilgili akademik ve bilimsel çalışmaların
ayrıntılı dökümünü inceleyerek gelecekte yapılacak araştırmalara ışık tutması
hedeflenmiştir.
Araştırma Alanı
BİA Erken Eğitim Programı Walker ve diğ., (1997); Walker, (1998) tarafından ilk olarak
anasınıfı, ilkokul birinci ve ikinci sınıfta bulunan antisosyal davranışlar gösterme riski
olan çocuklar için geliştirilmiş ve daha sonra anaokulu öğrencilerine de uyarlanmıştır.
Programın amacı, antisosyal davranışlar gösterme riski bulunan çocuğa çevresindekilerle
Başarıya İlk Adım Erken Eğitim Programı,
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
62
pozitif ve uyumlu ilişkilerde bulunmayı öğretmektir. Program, çocuğun ev ve okul
ortamınında uygulanmakta olup; anne, baba, öğretmen ve programı uygulayan uzman
kişi veya kişiler programın uygulama sürecinde işbirliği içinde bulunmaktadırlar. BİA
(1) Tarama/Tanılama, (2) Sınıf ve (3) Ev olmak üzere üç modülden oluşur.
BİA 15 yıldan fazla araştırmacılar tarafından antisosyal davranışları önleme ve
söndürmede aktif olarak kullanılmaktadır. Yapılan alanyazın taraması sonucu 1998-2013
yılları arasında iki kitap (Walker, 1997), sekiz tez (Blalock, 2008; Çelik, 2012; Diken,
2004; Karaoğlu, 2011; Lee, 2012; Russell, 2006; Özdemir, 2006; Tomris, 2012) ve 26
makale çalışmasına ulaşılmıştır.
Veri Toplama
Bu araştırmada, özellikle antisosyal davranış problemi gösterme riski içerisinde olan
çocukların problem davranışlarını önlemeye ve söndürmeye yönelik BİA erken eğitim
erogramının uygulandığı çalışmaların ayrıntılı analizi yapılmıştır. Bu amaçla “Başarıya
İlk Adım (BİA)/First step to success (FSS)” ve “antisosyal davranış”, anahtar sözcükleri
kullanılarak EBSCO (Academic Search Complete ve ERIC), Wilson Web, ProQuest
Research Library, SAGE, Education full text, The free E-Journals, Google Akademik,
Social sciences full text, JABA ve Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) veri tabanları
kullanılarak elektronik tarama gerçekleştirilmiştir. Ayrıca ulaşılan makalelerin
kaynakçaları kar topu yöntemiyle taranarak ilgili makalelere ulaşılmıştır.
Veri Analizi
Araştırma kapsamına dâhil edilen makalelerin seçiminde aşağıdaki ölçütler dikkate
alınmıştır: a) Makalelerin BİA Erken Eğitim Programının uygulandığı çalışmalar
olması, b) BİA’nın antisosyal davranışı söndürmek için kullanılmış olması.
Yukarıdaki ölçütlere uyan 19 makale ve iki tez 10 kategoriye ayrılarak
değerlendirilmiştir. Bu kategoriler; (a) söndürmek istenilen antisosyal davranış, (b)
katılımcının özellikleri, (c) uygulamanın etkililiği, (ç) izleme/kalıcılık, (d) genelleme, (e)
gözlemciler arası güvenirlik, (f) uygulama güvenirliği, (g) araştırma modeli, (ğ) ortam
ve (h) sosyal geçerlik açısından değerlendirilmiştir (Bkz. Tablo 1 ). Bu değerlendirmede
araştırmacılar birbirinden bağımsız olarak verileri kodlamalardır ve araştırmacılar arası
arası güvenirlik katsayısı hesaplanmıştır. Bu hesaplama sonucu kodlayıcılar arası
güvenirlik katsayısı %100 olarak hesaplanmıştır.
Başarıya İlk Adım Erken eğitim Programı
International Journal of Early Childhood Special Education (INT-JECSE), 6(1), 55-79.
63
Dostları ilə paylaş: |