Mikroalbuminürik ve aşikar nefropatili olgular; DCCT çalışmasında saptandığı gibi bir kez mikroalbuminüri ve aşikar proteinüri geliştiğinde daha iyi glisemik kontrol ile nefropatinin progresyonunu yavaşlatmak çok da mümkün olamayabilmektedir. Ancak birkaç İskandinav çalışmasında ise bu evrede de diabetik nefropatinin progresyonunda daha iyi glisemik kontrol ile yavaşlama olduğu belirtilmektedir. Ancak sonuç olarak bu konu net olarak ortaya konmuş değildir.
b) Anti-hipertansif Tedavi Hipertansiyon kan basıncının 140/90 üzeri olarak tanımlanmaktadır. Genellikle de mikroalbuminüri geliştikten 2-5 yıl sonra ortaya çıkmaktadır. Çeşitli çalışmalarda gösterilmiştir ki iyi kan basıncı kontrolü tip1 ve tip2 DM lu olgularda diabetik nefropati gelişimini engellemektedir. Ana sorun hedef kan basıncının ne olduğudur. MDRD çalışmasında (non-diabetik hastalar) kan basıncının 125/75 altında olması ile proteinürik olgularda renal yetmezlik progresyonu yavaşladığı ortaya konulmuştur. Bu nedenle diabetik hastalarda da daha düşük kan basıncı hedefleri ortaya konulmuştur. Bu hastalarda kan basıncının başlangıç için 130/85 düzeylerinin altında olması amaçlanırken, proteinürik olgularda 125/75 düzeyinin altı hedef olarak verilmektedir.