6.3. Değerlendirmeler
Açık veri kavramının temelinde, açık ve şeffaf toplumların ve ül-
kelerin benimsedikleri yaklaşımlar olduğu, gelişmiş ülkelerin bu
konuya önem verdikleri, yapılan işlemleri, hükümet harcamalarını,
gelecek planlarını elektronik ortamlarda paylaştıkları, bu verilerin
analiz edilmesiyle de bunlardan farklı değerler elde edilebileceği ve
en önemlisi yeni bakış açıları, kazanımlar ve gelişmeler sağlanabile-
ceğine inandıklarından bu verileri açtıkları, bunun için uluslararası
çalışmaları da yürüttükleri bilinmektedir.
Yukarıda farklı bakış açılarıyla açık ve büyük veri ele alınmıştır. Bu
konudaki önerilerim, yapılabilecekler, elde edilebilecek kazanımlar
ve alınması gereken önlemlere ilişkin görüşlerim aşağıda maddeler
halinde sunulmuştur.
- Sayısallaşmayı gerçekleştiremeyen, tüm süreçlerini elektronik
ortamlara aktaramayan kurumlar ve ülkeler açık birim, açık ku-
rum veya açık devlet olamayacaklardır.
- Ülkemizde e-dönüşüm projesi çerçevesinde elektronik altya-
pıların kurulması, birlikte çalışabilirliğin artırılması, doküman
paylaşım standartlarının belirlenmesi, üst veri şemalarının oluş-
turulması, dosya formatlarının belirlenmesi vb. gibi konularda
epey yol alınmış olsa da açık veri konusunda maalesef yapılan
çalışmalar çok azdır.
- Kamu kaynaklarının kullanıldığı çalışmalar, projeler, destekle-
nen çalışmalar, yapılan araştırmalar ve bunlardan elde edilen
yayınlar kamuoyuna daha çok açılmalıdır.
- Açıklık bir devlet politikası olmalıdır. Bunun özendirici ve yön-
lendirici olacağı ve süreci hızlandıracağı değerlendirilmektedir.
- Üniversitelerde olduğu gibi tüm devlet kurumları bu tür por-
tallar oluşturmalı ve bu portallarda raporlarını, yayınlarını, is-
Ş E R E F S A Ğ I R O Ğ L U
174
tatistiklerini, çalışmalarını, bütçelerini ve en önemlisi verdiği ve
vereceği hizmetleri kamuoyuna açmalıdır.
- TÜBİTAK, açık erişim ve açık veri konusunda aktif ve örnek
bir kurum olup aynı zamanda yönlendirici ve teşvik edici bir
kurumdur. Bu konuda da verdiği teşvikleri artırmalıdır. “Açık
büyük verilerin kamuya açılması, mahremiyetinin sağlanması”,
gibi konuları desteklemeli ve bunları öncelikli alanlar içerisinde
almalı ve teşvik etmelidir.
- Dünyada ve özellikle AB’de yapılan çalışmalar, yayımlanan ra-
porlar, ilgili standartlar, iyi örnekler ve elde edilen tecrübelerden
mutlaka faydalanılmalı, yapılan çalışmalar yakından izlenmeli,
ve son yıllarda yayımlanan ülke stratejilerimiz ve eylem planları-
mızda dikkate alınarak, çalışmalar titizlikle yürütülmeli ve açık
veri paylaşım portalları hizmete açılmalıdır.
- Ülkemizde UDHB sorumluluğunda olan 2016-2019 Ulusal
e-Devlet Stratejisi ve Eylem Planında Açık ve Büyük Veri ile ilgili
olarak yer alan hususlar kısa sürede hayata geçirilmeli ve sorum-
lu kurumlar, kısa sürede açık veri portallarını oluşturarak kamu-
oyuna verilerini açmalıdır.
- Açık verinin ülkede bir dönüşüm ve değişim oluşturacağı, ülke-
nin geleceği ve toplumun gelişimi için bunun mutlaka yapılma-
sının gerekli olduğu, özellikle ülkemizin yaşadığı talihsiz darbe
girişiminin olumsuz etkilerinin kısa sürede atılmasına ve güven
duygusunun artmasına da katkılar sağlayacağı değerlendiril-
mektedir.
- Bu yazının başında da tanımlandığı gibi açık veri felsefesini
anlamaya, ülke olarak bunun getirilerinin farkında olarak bu
fırsattan faydalanılmaya çalışılmalıdır. Devletlerin şeffaflaşma-
sı, işbirliklerinin artması, güven duygusunun gelişmesi ve en
önemlisi bu verilerden yeni çıktılar ve değerler üretilmesi, ge-
lecek için önemli adımların başındadır. Ülke bilgi toplumu ve
ekonomisinin oluşturulması ve bu ekosistemin kurulması artık
bir zorunluluktur. Bunun farkında olunmalı, tehditlerin fırsata
dönüştürülmesi için önlemler alınmalı ve çözümler geliştirilme-
lidir.
- Ülkemizde açık verilerin paylaşımı konusunda daha işin başın-
da olduğumuz bilinse de, e-devlet strateji ve eylem planına sahip
S İ B E R G Ü V E N L İ K T E B Ü Y Ü K V E R İ V E A Ç I K V E R İ K U L L A N I M I
175
olmamız, eylem planında belirli takvimlerin bulunması, belirti-
len hususların bu belgelerde yer almasının önemli olduğu, bu
strateji kapsamında çalışmaların 2019 yılına kadar tamamlana-
cak olması önemli olup bunun fırsata dönüştürülmesi de şarttır.
- Ülkemizde kişisel verilerin korunması konusunda kanunumu-
zun yayımlanması önemlidir. Bu hassasiyet dikkate alınarak,
ülkenin gelişimine katkı sağlayacak ve yapılacak olan arge ça-
lışmalarının önünü tıkamayacak akılcı çözümlerin geliştirilmesi
yönünde yönetmeliklerin çıkarılması faydalı olacaktır.
- Dünya ülkeleri değerlendirildiğinde, gelişmiş ülkelerin kamu
verilerini anonimleştirdiği ve kamuoyuna açtığı, üniversitelerin
ve araştırma kurumlarının bu verilerden değer elde etme, yeni
fikirler ortaya çıkarma, ve çıktıların ekonomik değere dönüştü-
rülmesinde önemli adımlar attıkları, bunun ekonomisini oluş-
turdukları, dolayısıyla bundan beklenen kazançları elde ettikle-
ri, ama en önemlisi tüm bu işleri kişisel verilerin korunmasına
saygı göstererek yaptıkları görülmüştür. Mutlaka bu örnekler-
den faydalanılmalıdır. Dünya çözümleri dikkate alındığında ise,
anonimleştirme için yeteri kadar metot ve metodolojilerin bu-
lunduğu, oluşabilecek ihlaller konusunda çalışmaların yapıldığı,
bu alanda yöneticileri ikna edecek gerek akademik çalışmaların
gerekse ticari ürünlerin mevcut olduğu, bu birikimlerden de fay-
dalanılması ve gerekli adımların vakit geçirmeden atılması ge-
rektiği değerlendirilmektedir.
- Ülkemizde kamu ve özel sektör verilerinden değer elde etmek
için, kurum ve kuruluşların ortak veri platformları oluşturmak
için buna zaman, emek ve kaynak ayırmaları gerektiği, kurum-
sal verilerin kamunun ortak değeri olduğunun bilinciyle, ülke
ve kişisel verilerin mahremiyetinin de ihlal edilmeden, gerekli
protokoller çerçevesinde büyük verilerin hem işlenip hem de
paylaşılabileceği, bu verilerden değer elde edilerek kamu zarar-
larının önüne geçilebileceği, yeni fırsatların oluşturulabileceği,
yeni fikirlerin geliştirilebileceği bilinmeli ve bu konuda gerekli
adımlar atılmalıdır.
- Ülkemiz mevzuatlarında belirtildiği gibi açık veri konusunda ge-
rekli adımlar atılmış olsa da bunun mevzuatının da oluşturulma-
sı için gerekli düzenlemelerinin yapılarak açık verilerin üretilme-
Ş E R E F S A Ğ I R O Ğ L U
176
si ve kullanımının önündeki engellerin kaldırılması gerekmekte-
dir. Açık veri ortamlarının ve platformlarının oluşturulmasında
Başbakanlığın “Açık Veri Paylaşım Portalının Oluşturulması” ve
“Kamu Verilerinin Açık Veriye Dönüştürülmesi ve Paylaşılması”
adımlarının kısa sürede tamamlanması ve üniversite ve araştır-
ma kurumlarının, yurtdışı açık veri portallarından aldıkları veri-
lerle analiz yapmalarının önüne geçilerek insan kaynaklarımızın
verimli ve ülke için kullanılmasının önünü açmaları, ülkemizin
verilerinden değer elde edilerek ülkenin kalkınmasına ve sektö-
rün gelişiminin ve önündeki engellerin kaldırılması beklenmek-
tedir.
- Büyük veri ile ilgili olarak ülkemizde çalışmaların 2013 yılın-
da başladığı, ticari şirketlerin desteğiyle bu konuda seminerler
düzenlendiği fakat daha sonra üniversitelerin bu konuya önem
vererek, yeni programlar açmaya başladıkları, büyük veri analiz
merkezleri kurdukları, bu konuyu tartışmaya açtıkları bilinmek-
tedir. Bu konuda ülkemizde Büyük Veri Analitiği, Güvenliği ve
Mahremiyeti Kamu Çalıştayı ve bu çalıştay sonucunda yayım-
lanan Çalıştay Sonuç Bildirgesi bu konudaki en önemli dokü-
mandır. Bu dokümana www.bigdatacenter.gazi.edu.tr adresin-
den erişilebilir. Son yıllarda yapılan konferansların, çalıştayların
artması, bu konudaki hem bilgi birikiminin arttığını hem de bu
konunun ciddiyetle ele alınıp gerekli çözümlerin sağlanacağı-
nı göstermektedir. Bu etkinliklere örnek olarak www.acikveri-
turkiye.org, www.ubmk.org verilebilir. Ülkemizde büyük veri
alanında son yıllarda yapılan akademik çalışmaların belirli bir
olgunluğa geldiği görülse de açık veri konusunda ise yapılan
çalışmaların, içerik ve derinlik olarak yeterli seviyede olmadığı
değerlendirilmektedir. Bu konuya daha çok önem verilmeli ve
akademik çalışmalar yapılmalıdır.
- Ülkemizde de verilerin gelecekte değerlendirilmesi için bu veri-
lerin şimdiden depolanmaya başlanması gerekmektedir. Bunlar
için devlet uygun veri merkezleri kurmalı ve desteklemelidir. Bu
verilerin kamu verileri olabileceği gibi özel şirketlerin de veri-
leri olabileceği unutulmamalıdır. TÜİK’in tuttuğu istatistikler,
bakanlıkların, ilgili birimlerin ve belediyelerin gözlem verileri,
ulaşım verileri, uçuş verileri, eğitim verileri, finans ve sözleşme
verileri, savunma sanayi verileri, yer/mekan verileri, uzay ve
S İ B E R G Ü V E N L İ K T E B Ü Y Ü K V E R İ V E A Ç I K V E R İ K U L L A N I M I
177
uydu verileri, sigortalama verileri, küresel kalkınma verileri,
akıllı ev verileri, kamu planlama verileri, inşaat sektör verileri,
su ve orman verileri, hesap verebilirlik ve demokrasi ile ilgili ve-
riler, akademik dergi yayınları, sağlık verileri, bilim ve araştırma
verileri, toplumsal hareketlilik ve kalkınma verileri, altyapı veri-
leri, trafik verilerinin açık olarak kullanılabileceği düşünülmeli
ve buna göre hareket edilmelidir.
- Verileri açık erişime açmak, bunlardan değerler elde etmek, bu
verileri bilgiye veya özbilgiye dönüştürebilmek önemli adımlar
olsa da, bu verilerin kamu malı olması sebebiyle, hem güvenliği-
nin sağlanması hem de mahremiyetine helal gelmemesi için de
gerekli önlemlerin alınmasının çok önemli olduğu hiç unutul-
mamalı, gereken önlemler alınarak verilerin ihlal edilmesinin de
önüne geçilmesinin hem bir yasal sorumluluk hem de ülke için
çok stratejik olduğu da asla unutulmadan işlemler yapılmalı ve
yürütülmelidir. Bunun için verilerin oluşturma, belgeleme, eri-
şim, kulanım, paylaşım, depolama ve yedekleme, mülkiyet hak-
kı, güvenlik ve mahremiyeti gibi hususlar dikkate alınarak bir
strateji ve politika kapsamında yönetilmesi, bunun içinde ulusal
ve uluslararası standartlarından faydalanılması gereklidir.
- Devletlerin şeffaflaşması, işbirliklerinin artması, güven duygu-
sunun gelişmesi ve en önemlisi açık verilerden yeni çıktılar ve
değerler üretilmesi, gelecek için önemli adımların başındadır.
Ülke bilgi toplumu ve bilgi ekonomisinin oluşturulmasında açık
veri yaklaşımı önemli olup, bu ekosistemin kurulması artık bir
zorunluluktur. Açık veri yaklaşımlarının bir tehdit olarak görü-
lerek hayata geçirilmemesi veya bunun geciktirilmesi engellen-
melidir. Mevcut tehditlerin giderilmesine yönelik üniversite-ku-
rum işbirlikleri yapılmalı, bu tehditler azaltılmaya çalışılmalı,
tehditler fırsata dönüştürülmeli ve bu yazıda belirtilen hususlar-
da dikkate alınarak yeni çözümler geliştirilmelidir. Diğer bir ifa-
deyle, felsefenin anlaşılması, ülke olarak bunun getirilerininde
farkında olunması, bu yeni yaklaşımlardan faydalanılması ge-
reklidir.
- Açık veri yaklaşımlarının özellikle inovasyonu teşvik edeceği,
kurum ve birimlerin etkinliğini artıracağı, yeni ve farklı görüş-
Ş E R E F S A Ğ I R O Ğ L U
178
leri ortaya çıkaracağı ve ekonomik kalkınmayı da teşvik edeceği
unutulmamalıdır.
- Prof. Fisk, “büyük etkinin ancak ve ancak büyük fikirler ve bü-
yük veri ile sağlanabileceğini” belirtmektedir. Ülkemizde de bu
fırsatlar görülmeli ve vakit geçirmeden gereken adımlar atılmalı-
dır. Verilerin “ülkelerin sayısal toprakları olduğu ve bu verilerin
işlenerek değere dönüştürülmesi” gerektiği unutulmadan, ulu-
sal verilerimizin boyutunu büyütmek, yeni değerler elde etmek
içinde verilerin içeriğini geliştirmek ve zenginleştirmek zorun-
dadır.
- Bu çalışmalarda önemli adımlardan birisi, bir sonraki adımı
kamu kaynakları ile üretilen araştırma verilerinin açık erişim
standartlarına uygun biçimde paylaşımı veya kamuya açılması
olacaktır. Konulan uzun dönemli hedef ise bu ulusal akademik
arşivde bilimsel çalışmalarını paylaşmak isteyen ülkedeki tüm
kamu ve özel sektör kuruluşlarını, kurulacak olan ortak payla-
şım platformlarına almak ve kamuya açmaktır.
Son olarak, ülkemiz bilim insanlarının ülke problemlerine odaklan-
ması için büyük açık verilerin akademisyenlere ve araştırmacılara
açılması gereklidir. Bu sayede sadece siber güvenlik alanında değil
diğer alanlarda da gerçek problemlerin çözümüne daha çok ve doğ-
rudan katkılar sağlanabileceği değerlendirilmektedir.
Dostları ilə paylaş: |