1A - (s. 15)
Takvim; zamanın yüzyıl, yıl, ay, hafta ve
gün gibi parçalara bölünüp düzenli bir
sırayla gösterildiği çizelgedir. Takvim;
sosyal, ticari, dini ya da idari amaçla
günleri organize eden bir sistemdir.
Takvim düzenlemesi; zamanı dilimlere
bölüp gün, hafta, ay ve yıl gibi isimlen-
direrek yapılır.
Takvimde süreler, güneş ve ay döngüsü
gibi bazı astronomik olayların çevrimi
ile eşitlendiği gibi hasat zamanı, su-
ların yükselmesi ve çekilmesi gibi do-
ğal olaylar üzerinden de belirlenebilir.
Birçok uygarlık ve toplum kendi özel
ihtiyaçlarına uygun modelli takvimler
geliştirmiştir. Türklerin en eski takvimi
12 hayvanlı takvimdir. Dünyada en çok
miladi ve hicri takvimler kullanılır. Mila-
di takvim, İsa’nın doğumunu başlangıç
olarak almaktadır ve güneş yılına göre
hazırlanmıştır. Hicri takvim ise Muham-
med’in Mekke’den Medine’ye göçünü
başlangıç olarak almaktadır ve ay yılına
göre hazırlanmıştır.
İlk Babil takvimleri ay yılını, yani birbi-
rini izleyen iki dolunay arasındaki 29,5
günlük dönemi temel alan bir sistemdi.
Bu döngüye göre 365; 24199 gün ola-
rak gözlemlenen ortalama güneş yılın-
dan daha kısa, 354 günlük bir ay yılı
ortaya çıktı. Güneş yılına dayalı takvimi
ilk geliştirenler ise Eski Çağ Mısırlılarıy-
dı. Mısır’da yaşam Nil taşkınlarının et-
rafında dönüyordu. Gece göğünün en
parlak yıldızı olan Sirius, her yıl Nil’in
taştığı zamanlarda, gün doğumundan
hemen önce parlamaktaydı. Mısırlılar
takvimlerini bu olayla ilgili yapılandırdı-
lar. Mayalar da zaman kaydı tutmakla il-
gileniyorlardı ama takvimlerini yıllık bir
periyotla ilişkilendirmemişlerdi. Onlar
hem geçmişe hem de geleceğe yönelik
bir takvim sistemi kurmuşlardı.
Modern takvimlerin temeli ise 8. yüzyıl-
da atıldı. Bu takvimler M.Ö. 46 yılında
Jül Sezar tarafından kullanıma sokulan
Jülyen takvimine dönüştü. Jülyen takvi-
mi, son şekline M.S. 8 civarında, impa-
rator Augustus döneminde kavuştu.
Dostları ilə paylaş: