Öğrenilmiş çaresizliğe Türk usulü çözümler
Bazı insanlar her şeyin 'milli'sini sever. Müessesemizde
'okur memnuniyeti' esas olduğu için, öğrenilmiş çaresizliğe
Türk usulü çözümleri de araştırdım. Yalnız bu çözümler öğrenil
miş çaresizlikten çıkmayı sağlamıyor, onunla birlikte nasıl mutlu
mesut yaşanacağını gösteriyor!
İnsanlar öğrenilmiş çaresizlik içinde uzun süre yaşayınca,
onu normalleştirmenin kendince yollarını üretirler. Hayallerine
göre yaşayamayan insanlar, gerçeklerini kendilerine öyle teori
lerle açıklarlar ki, kaybetmenin acısını kendi içlerinde daha hafif
yaşarlar.
Tespit edebildiğim kadarıyla yurdum insanının öğrenilmiş
çaresizlik içinde huzurla yaşamak için bulduğu 6 eşsiz yol bulun
maktadır.
1. Suç ortaklığı sistemi. Prof. Dr. Mehmet Altan'a göre Doğu
toplumlarında bireyler Batılılardan farklı olarak karar
alırken çevresine danışır, böylece başarısızlık durumunda
65
suçluluk duygusu yaşamaz. Ortak başarısızlık olur! Birey
iç ve dış saygınlığını korur. İstişare' edin, çevreniz de suç
ortağı olsun!
2.
Mazeret dayanışması. Malum ülkemizde, "Sen benim
mazeretimi hoş gör, ben de senin mazeretini," anlayışı
yaygındır. Açıklamalara, mazeretlere, özürlere gösteri
len hoşgörü Batı toplumuna göre daha fazladır. Başarı
sız ama mazeret sahibi insanlara gösterdiğiniz hoşgörü,
ileride sizin başarısızlıklarınızın görmezden gelinmesini
sağlayacaktır! Başarısız ama huzurlu yaşamanın yolu,
başkalarının
başarısızlıklarını
görmezden
gelmekten
geçer.
3. Dert yarıştırma. Yurdum insanının beni en çok şaşırtan
tarafı, problemlerini çözmekten daha çok, problemleri
üzerine konuşmayı (dertleşmek) sevmesidir. Bu garip dert
yarıştırma hali yaygın bir yerel terapi geleneğidir. Arabesk
müzikte, "Senin derdin dert midir/benim derdim yanında/
böyle dert gördün mü/söyle sen hayatında," şeklinde ifadesini
bulur. Dertleşme davranışı, "Demek ki herkes dertli, o zaman
ben de normalim," diyebilmek için yapılır. Dertleşme süreci
sonunda oluşan, "Herkes başarısız, ben de başarısızım, demek
ki ben normalim!" duygusu, insanı çaresiz ama huzurlu
yapar!
4. Gariban yücelticilik: Türk kültürü kaybedenleri kazanan
lardan daha fazla yücelten nadir toplumlardandır. Gari
banlar bu ülkenin kutsal çocuklarıdır. Türk filmlerinde
gariban kötü adam yoktur, çünkü gariban kötülük yapsa
da onun garibanlığı yanlışını aklar. Garibanlık öyle güçlü
bir doğrudur ki, kırk yanlışı götürür! Bu ülkenin gelmiş
geçmiş en büyük ideolojik hareketi 'garibanizm'dir. Batı
toplumu az sayıdaki başarılı insanı kaybeden çoğunluktan
korur ve yüceltir. Bizde garibanlar 'güçlü ama kötü' kaza
nanlardan korunur ve yüceltilir. Kişi başarısız bir gariban
olduğu için kendini kötü hissetmez, aksine 'özel' hisseder.
66
Garibanlıktan çıkmak için çaba da harcamaz. Garibanı sev
ve koru, bir gün sen de kaybeder, gariban olursan itibarın
kazananlardan daha fazla olur!
5. Dış güçler teorisi. Başarısızlık ve problemlerinden dolayı
başkalarını suçlamak, insanı yerinde saydırsa da, insan
ruhunu 'serinleten' bir davranıştır. Geri kalmışlığımız
dan, onlarca siyasi sorunumuzdan kendimizi sorumlu
tutup bunalıma gireceğimize, dış güçleri suçlayıp ken
dimize saygımızı koruruz. Politik başarısızlıklarının sonu
cunda çıkan problemleri 'dış güçlerin oyunu' diye açıklamak
iç güçlerin çok iyi bir oyunudur! İleride öğreneceksiniz, her
başarısızlıktan kendini suçlayanlar, başkalarını suçlayan
lardan daha fazla bunalıma giriyor!
6. Arabesk müzik. Arabesk müzik Türk insanının öğrenil
miş çaresizliğini huşu içinde yaşaması için icat etmiştir.
Daha çok dertli müzik dinleyerek derdinden kurtulmak
bize özgü orijinal bir çözümdür. Arabesk müzik neden
'bütün duyguları ağır yaralı' insanlarımıza 'ilaç gibi' geli
yor? Çünkü yurdum garibanı 'aydınlanma değil merhamet'
ister!
11
İnsanlar neden sorunları hakkında aydınlanmak
değil acınmak ister? Bilmem!
Tebrikler, kitabın yarısına kadar geldiniz! Buradan sonra
farklı bir bilgi ve strateji kategorisi başlıyor. Buraya kadar başa
rısızlığı nasıl öğrendiğimiz anlatıldı. Bundan sonra başarılı olmanın
nasıl öğrenilebileceğini anlatıyorum. Pozitif başarı eğitimi başlıyor.
Bundan sonraki ilk adım neyi başarmak istediğinizi kesinleş
tirmek. Bir sonraki adım ataleti tanımak ve yenmek. Sonra amaç
larımıza giderken karşılaştığımız engelleri aşmak ve sonuç almak
üzerine düşüneceğiz. Özgüveni geri kazanmak bir sonraki adım.
Daha sonra zorluklar içerisinde yaşasalar da öğrenilmiş çaresiz
lik ve atalet tuzağına düşmeden sonuç almış başarı örneklerini
konuşacağız. Son adım kişisel kurtuluş savaşınızı başlatmak...
67
|