Çocuk Kalbi



Yüklə 1,14 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə52/83
tarix25.02.2022
ölçüsü1,14 Mb.
#53085
1   ...   48   49   50   51   52   53   54   55   ...   83
Edmondo De Amicis - Çocuk Kalbi

20 Pazartesi
Bu  sabah  Coretti’yle  kavga  ettik  ama,  bu  kıskançlık  yüzünden  değildi,
çünkü o ödül aldı, ben alamadım. İnanın ki kıskançlık yüzünden değil. Ama,
Coretti  haksızdı.  Öğretmen  onu  benim  yanıma  oturtmuştu,  ben  de  yazı
defterime  yazıyordum.  Dirseğiyle  bana  çarptı,  kağıdımın  üzerine  mürekkep
damladı  ve  hasta  olan  “küçük  duvarcı  ustası”  için  temize  çektiğim  aylık
hikayeyi,  “Romalı  kanı,”  lekeleyip  kirletti.  Öfkelendim  ve  ona  kaba  bir  söz
söyledim.
O gülümseyerek bana:
– “İsteyerek yapmadım” dedi.
Onun  sözlerine  inanmam  gerekirdi,  çünkü  onu  çok  iyi  tanıyorum  ama,
gülümsemesi hoşuma gitmedi ve:
– “Artık ödül aldı diye gururlanıyor” diye düşündüm.
Az  bir  zaman  sonra,  öç  almak  için  ona  hızla  vurdum,  defterinin  sayfası
yırtıldı.
Öfkeden kıpkırmızı kesilerek:
–  “Bunu  isteyerek  yaptın!”  dedi  ve  elini  kaldırdı,  -öğretmen  gördü-  sonra
elini indirdi. Ama, ekledi: “Dışarıda görüşürüz!” dedi.
Bir tuhaf olmuştum, öfkem birden yatışıverdi. Hayır, Coretti bunu isteyerek
yapamazdı.  O  iyi  bir  çocuk,  diye  düşündüm.  Evine  gittiğim  zaman  nasıl
çalıştığını,  hasta  annesine  nasıl  baktığını  görmüştüm,  sonra  bizim  eve
geldiğinde onu nasıl sevinçle karşılamıştım, babam da onu ne kadar sevmişti.
Bu  sözü  söylememiş,  bu  kötülüğü  yapmamış  olmak  için  şimdi  neler
vermezdim ki! Babamın verdiği öğüdü düşünüyordum.
– “Kabahatli misin? Evet. Öyleyse ondan özür dile.”
Ama,  bunu  yapmaya  cesaret  edemiyordum,  onun  gözünde  küçülmekten
utanıyordum.  Gözümün  ucuyla  ona  bakıyordum,  yün  ceketinin  omzu  tamir
edilmişti, herhalde çok fazla odun taşıdığı için yırtılmıştı. Onu çok sevdiğimi
anlıyordum ve kendi kendime:
–  “Cesaret!”  diyordum  ama,  özür  dilerim,  sözü  gırtlağımda  düğümlenip


kalıyordu.  Zaman  zaman  Coretti  bana  yan  yan  bakıyordu  ve  öfkeden  çok
üzüntü  duyduğunu  seziyordum.  Korkmadığımı  göstermek  için  ben  de  ona
ters ters bakıyordum.
Yüzüme baktı ve:
– “Dışarıda görüşürüz.” dedi.
Ben de:
–  “Dışarıda  görüşürüz!”  diye  tekrarladım  ama,  babamın  bir  gün  bana
söylediği şu sözleri hatırladım:
– “Kabahatliysen, kendini savun, ama dövüşme!”
Ben kendi kendime:
– “Kendimi savunacağım ama, dövüşmeyeceğim.” diyordum.
İçimde  bir  huzursuzluk,  bir  sıkıntı  hissediyordum.  Sonunda,  dışarı  çıkma
zamanı  geldi.  Kendimi  sokakta  yalnız  bulunca  peşimden  geldiğini  gördüm.
Durdum ve elimde cetvel onu beklemeye başladım. Coretti yaklaştı, cetvelimi
kaldırdım.
O gülümseyerek, eliyle cetvelimi aşağı indirirken:
– “Hayır, Enrico” dedi. “Her zamanki gibi gene dost olalım.”
Bir  an  şaşkın,  kala  kaldım,  sonra  bir  el  hızla  omzuma  vurdu  ve  kendimi
Coretti’nin kolları arasında buldum. Beni öptü ve:
– “Bir daha hiç birbirimizle dalaşmayacağız, değil mi?” dedi.
– “Hiçbir zaman! Hiçbir zaman!” diye karşılık verdim.
Memnun, 
birbirimizden 
ayrıldık. 
Eve 
döndüğüm 
zaman 
onu
sevindireceğimi sanarak her şeyi babama anlattığımda, çok kızdı ve:
– “Önce sen elini uzatmalıydın, çünkü kabahatli sendin” dedi. Sonra ekledi
“Bir  asker  çocuğuna,  senden  daha  üstün  olan  bir  arkadaşına  karşı  cetvel
kaldırmamalısın!”
Cetveli elimden kaptı, ortasından kırdı ve odanın ortasına fırlattı.



Yüklə 1,14 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   48   49   50   51   52   53   54   55   ...   83




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin