1.1. İnsan Merkezci (Antroposentrik)Yaklaşım İnsanı merkezine alan yaklaşımdır. İnsanın doğada bulunan tüm canlı
varlıkların sahibi olduğuna inanırlar ve bu yüzden de insanın çevreyi tüm
unsurlarıyla birlikte elinde bulundurma hakları olduğunu savunurlar. Bu yaklaşım
“bitkiler hayvanlar için, hayvanlar da insanlar için…” ifadesi ile en katı şekilde
Aristoteles’te kendisini bulurken en güzel ifadesini Protagoras’ın “insan her şeyin
ölçüsüdür” sözünde bulmuştur (Keleş ve Ertan, 2002: 188-189). İnsanın
gereksinimlerinin özel değere sahip olduğuna inanırlar ve insanların çıkarının
önceliklidir ve bu çıkar ve gereksinimlerin karşılanması birincil önemdedir
inancındadırlar. İnsan dışı varlıkların (canlı ya da cansız) kendinden menkul değerleri
olmayıp insanların faydasına olduğu ölçüde değer ifade etmektedir derler. Mesela bir
bakteri insan yaşamının devamı açısından bir kaplan ya da penguenden daha önemli
görülebilir. Yani insanoğlu için iyi olan doğa için de iyidir anlayışı hâkimdir. Bu
yaklaşımın anlamına bakıldığında iki önemli nokta dikkati çeker ilki, insanı her şeyin
merkezine alması ve kâinatın tek amacının insan olduğu görüşü, ikincisi ise önemli
olanın sadece ve sadece insanın değerleri oluşudur. Kâinatın varlığının amacı bu
değerlerin devamı ve geliştirilmesiyle anlam kazanmaktadır. İnsan dışı varlıkların
araç olduğuna inanırlar. Dolayısıyla insanoğlunun bu varlıklar karşısında herhangi
bir sorumluluğu bulunmamaktadır görüşünü savunmaktadırlar.