1.2. Canlı Merkezci (Biosendik) Yaklaşım İnsan merkezci yaklaşımının karşında doğmuştur, doğadaki diğer canlıların
da değerleri ve hakları olduğunu düşüncesi hakimdir. Bu konuda öncülüğü, canlı
merkezli eşitlik ve “yeryüzü etiği” ile insanların yeryüzünün hâkimi yerine
yeryüzünün birer üyesi olarak görmesi gerektiğini ortaya atarak çevre etiğinin
temellerini atan Alto Leoparda yapmıştır. Canlı varlıkların ahlaksal haklarının var
olduğu, doğal kaynakların var olma hakları ile birlikte bir bütünün parçaları olmak
üzere anlamlandırılır (Keleş ve Ertan, 2002: 193-194). Leoparda’un “ Yer yüzüğü
Etiği” çevre merkezci etik anlayışının da temelini oluşturmaktadır. Bu durum her iki
çevre etiğinin insan merkezci etik anlayışına karşı çıkması ve benzer fikirleri
savunması ile açıklanabilmektedir. Çevresel varlıklar insanlara sağladığı yararlar
nedeniyle değil, kendi öz varlıkları için korunmalıdır, çevre sorunlarına karşı çözüm
insan merkezli sığ önerilerle sağlanamaz düşüncesi hâkimdir. Canlı merkezci “derin
ekoloji” düşüncesi ile köklü ve kalıcı çözümler üretilebilmektedir (Turgut, 2009: 30).