PERİKARDİT VE CERRAHİ
TEDAVİSİ
Prof Dr.Fahri Oğuzkaya
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi
Göğüs Cerrahisi AD.
Perikard
Kalbi çevreleyen, iki tabakalı fibroseröz bir
kesedir. Miyokarda yapışık tabaka seröz
yapıdaki visseral perikard (Epikard) ve
dıştaki tabaka fibroseröz yapıdaki pariyetal
perikarddır.
Perikard, 1-2 mm kalınlıktadır ve tabakalar
arasında 15-35 ml sıvı bulunur. Bu sıvı
sülfaktan benzeri prostoglandinler içerir ve
kalp hareketleri sırasında yüzeylerin
kayganlığını sağlar.
Damarlanması, mammarian interna arterinden ve
innervasyonu frenik sinirdendir. Perikard,
sternuma, diyafragmaya ve vertebral kolona
ligamentlerle tutunur. İntraperikardiyal basınç
inspirasyon sonunda –6 mmhg ve ekspirasyon
sonunda –3 mmhg dır. Perikard, ince duvarlı sağ
ventrikül ve sağ atriyumun aşırı dilatasyonunu
sınırlandırır ve sol kalp ile komplianslarını
dengeli tutar.
Perikardit, perikard yapraklarının
inflamasyonudur.
Genellikle benign seyreder ve kendiliğinden
düzelir.
Fazla miktarda perikardiyal effüzyona veya
konstriksiyona yol açtığı zaman ciddi bir klinik
sorun haline gelir.
Perikarditler akut, subakut veya kronik formda,
sebep olan hastalığa da bağlı olarak birçok farklı
klinik durum ile hekime başvurabilir.
insidans
Perikarditlerin gerçek sıklığını tespit etmek
zordur. Otopsi serilerinde, en az %1 nisbetinde
bulunması hastalığın çoğunlukla sub klinik
seyrettiğini kanıtlar.
Friman G Scand J Infect Dis 1993
Acil servise göğüs ağrısı yakınması ile başvuran
hastalarda ise perikardit oranı %5 bulunmuştur.
Maisch B Curr Cardiol Rep 2002
Etyolojik Faktörler 1
İdiopatik
Enfeksiyonlar
-bakteriyal
-tbc
-viral (coxsackie, influenza, HIV..)
-fungal,
-rickettsial,
-mycoplasma,
-leptospiral,
-listeria,
-parasitic
Etyoloji 2
Vaskülitler ve Konnektif doku hastalıkları :
Rheumatoid arthritis, rheumatic fever, systemic
lupus erythematosus, scleroderma, Sjögren's
syndrome, Reiter
syndrome, ankylosing
spondylitis, Wegener's granulomatosis, giant-cell
arteritis,polymyositis (dermatomyositis), Behçet's
syndrome,familial
mediterranean
fever,
dermatomyositis, polyarteritis, Churg-Strauss
syndrome, thrombohaemolytic thrombocytopenic
purpura, leucoclastic vasculitis
Etyoloji 3
Komşu organ hastalıkları : MI, pulmoner
emboli, aort disseksiyonu, pnömoni, ampiyem
Metabolik hastalıklar: Üremi, diyaliz, miksödem,
gut
Malign Hastalıklar
- Primer..mezotelioma, sarkom, fibrom,lipom
- Segonder..karsinom, lemfoma, karsinoid
Travma
- Direkt
- İndirekt (Künt toraks travması, radyasyon...)
Etyoloji 4
Sendromlarla ilişkili: Postmyocardial ve
pericardial injury sendromları,
inflammatory bowel disease, Loffler
syndrome,Stevens-Johnson syndrome,
giant-cellaortitis,hypereosinophilic
syndromes, acute pancreatitis
Klinik
Akut perikardit genellikle progressif, batıcı
göğüs ağrısı oluşturur ve ağrı hasta yatar
pozisyondayken artar.
Enfektif perikarditlerde ateş ve halsizlik
tabloya eşlik eder.
Oskültasyonda perikardiyal sürtünme sesi
patognomoniktir.
Kardiyak Tamponat
Beck Triadı
- Hipotansiyon
- Kalp seslerinin derinden gelmesi
- Boyun venöz dolgunluğu
Pulsus paradoksus
Tanı
Lökositozis, artmış CRP ve
Sedimentasyon
Görüntüleme yöntemleri
EKG, Ekokardiografi
Radyonüklit çalışmalar
Perikardiosentez
Perikardiosentez
Etyolojik sebebin kuşkulu olduğu durumlarda
örnek almak amacıyla, tümör kuşkusu olan
durumlarda, pürülan perikardit ve tamponat
varlığında yapılmalıdır.
Yoğun bakım koşullarında yapılmalıdır.
Ekokardiografi klavuzluğu işlemi daha güvenli
kılar.
Lokal saha temizliği ve lokal anesteziden sonra
subksifoidal girişimle iğne deriye 30
° açıyla ve
sol omuza yönlendirilerek sokulur.
Cilt altı ve kas dokuları geçildikten sonra
kalınlaşmış perikard iğnenin ucunda
hissedilir. Diagnostik amaçla yapılan
işlemlerde perikard boşluğundan enjektörle
sıvı aspire edilir. Drenaj hedefleniyorsa
iğneden yumuşak uçlu bir kılavuz tel
geçirerek perikardiyal boşluğa kateter
yerleştirilir.
Nadir bir komplikasyon da olsa akut sağ
ventrikül dilatasyonundan kaçınmak için
sıvı yavaş yavaş drene edilmeli ve bir
seferde 1000 cc üzerinde sıvı
alınmamalıdır.
Çoğunlukla 100-200 cc sıvı alınınca hasta
rahatlar.
Perikardiosentez sırasında, özellikle acil
girişimler ve ekokardiografi klavuzluğu
kullanılmayan durumlarda kardiyak
perforasyon riski %1’e kadar çıkar.
Yine benzer oranlarda pnömotoraks
görülebilir.
– Kardiyak tamponatda perikardiyosentezin,
%70 civarında başarılı sonuç verdiği
bildirilmektedir.
– Perikardiyosentez ile yeterli drenaj
sağlanamazsa veya nüks olduğu durumlarda
daha agresif cerrahi girişimler gerekebilir.
CERRAHİ GİRİŞİMLER:
-Subksifoidal perikardiyal tüp drenajı
-Torakoskopik perikardiyal pencere
-Perikardiyektomi
Subksifoidal perikardiyal tüp
drenajı
Özellikle kan ve püy gibi dens sıvıların ve
malign hastalıkların seyri sırasında
tekrarlayan effüzyonların drenajı için
kullanılır.
Ayrıca bu işlem, perikarditin etyolojisinin
ortaya konma zorluğu olan olgularda
yeterli perikard biyopsisi yapılmasına da
olanak verir.
İşlem lokal anestezi altında uygulanabilir
Subksifoidal yaklaşık 5cm’lik bir cilt
insizyonundan sonra ciltaltı ve kas
dokularının diseksiyonu ksifoidin ve
sternumun altına doğru devam ettirilir.
Perikard görünür hale getirildikten sonra
ponksiyon yapılır.
Perikard klemple tutulduktan sonra yaklaşık 2cm
çaplı bir perikard dokusu rezeke edilir.
Sıvı drene edildikten sonra intraperikardiyal plan
lokülasyonların giderilmesi için parmakla ve künt
diseksiyonla serbestleştirilir.
Perikardiyal boşluğa tüp yerleştirdikten sonra
işlem sonlandırılır.
Sıklıkla tamponat oluşan pürülan perikarditte
mortalite %30 civarındadır ve püy kolleksiyonu 2
litreye kadar ulaşabilir
Pyoperikardiyumda hem enfeksiyonu elimine
etmek hem de tamponadı kaldırmak için bazı
durumlarda subksifoidal tüp drenajı tek başına
yeterli olabilir.
Bu tüp aracılığıyla fibrin depozitleri gidermek
için intraperikardiyal fibrinolitik tedavi
uygulanabilir.
Perikardiyal kavitenin drenajının sürekli
olması, tetrasiklin, minosiklin, bleomisin gibi
sklerozan ajanlarla, perikardiyal yaprakların
obliterasyonunu gerekli kılabilir.
Hemodinamik
durumu stabil olan
hastalarda masif perikardiyal
effüzyon
tedavisinde perikardiyosentezdeki
%30’a
varan başarısızlıkta göz önünde
bulundurularak subksifoidal tüp drenajı ilk
seçenek olarak kullanılabilir. Subksifoidal
tüp drenajında %1-3 olguda başarısızlık
olabilir.
Torakoskopik perikardiyal pencere
Özellikle malign hastalıkların seyri sırasında
oluşan inatçı perikardiyal effüzyonların plevral
yüzeylerden absorbsiyonunu sağlamak için
kullanılır.
Bu arada perikard biyopsisine ve plevral
yüzeylerin değerlendirilmesine de olanak veren
minimal invaziv bir cerrahi girişimdir.
İşlem genel anestezi altında lateral dekübit
pozisyonunda yapılır.
Ön aksiller hat yedinci interkostal aralıktan bir,
arka aksiller hat beşinci ve sekizinci interkostal
aralıklardan iki port girişi uygulanır. Frenik sinir
görüldükten sonra önünden veya arkasından siniri
zedelememeye dikkat ederek perikard tutulur.
Endoskopik makasla perikard açılır. Yaklaşık
2cm çaplı perikard dokusu rezeke edilir.
İntraperikardiyal alan künt diseksiyonla
yapışıklıklardan arındırılır.
Yaklaşık 2 cm çaplı perikard dokusu
rezeke edilir. İntraperikardiyal alan künt
diseksiyonla yapışıklıklardan arındırılır.
Drenaj sağlandıktan sonra tüp
torakostomisi ile işlem sonlandırılır.
Videotorakoskopi hem perikardiyal
pencere açılmasında hem de eşlik eden
plevral patolojilerin değerlendirilmesinde
çok yüksek bir güvenirlilikle kullanılabilir.
Perikardiyektomi
Kalbin diyastolde doluşunu engelleyecek
kadar konstriksiyona sebep olan ve
perikardın fibrozisle kalınlaşmasıyla
karakterize bir hastalık olan konstriktif
perikardit cerrahi olarak tedavi edilmesi
gereken bir hastalıktır.
Enfeksiyonların yanı sıra, yukarıda sayılan
bütün perikardit sebepleri konstriktif
perikardite sebep olabilir.
Her ne kadar gelişmiş ülkelerde sıklığı
azaldıysa da biz dahil birçok ülkede
tüberküloz halen en önemli etyolojik
faktörlerdendir.
Konstriktif perikarditli olgularda CVP 12-
15 mmhg ise perikardiektomi gerekir.
Pasif konjesyona bağlı karaciğer
disfonksiyonu ve CVP nin 15mmhg nin
üstünde olması acil cerrahiyi gerektirir.
Perikardın cerrahi olarak
çıkarılması için
Mediyan sternotomi
Sol anteriyor torakotomi,
Bilateral anteriyor torakotomi,
Torakoskopi
Mediyan sternotomi, özellikle perikardın
ön yüzü ve vena kavaların giriş yerinin iyi
kontrolu olanağı verdiği için tercih edilir.
Mediyan sternotomiden sonra timus
dokusu ekarte edilip perikard ortaya konur.
Brakiyal pleksustaki gerilimi azaltmak için
sternal ekartör mümkün olduğunca aşağıya
konur.
Çoğunlukla her iki frenik sinirin arasında
kalan perikard alanının çıkarılması
(subtotal perikardiyektomi) yeterli olur.
Perikardın miyokarddan ayrılması için
uygun bir klivaj bulunduktan sonra
miyokardiyal ve koroner yaralanmaya
sebep olmamak için çok dikkatli
diseksiyon gerekir.
Perikardiyektomi sırasında öncelikle kalbin
çıkışını rahatlatmak için aort, pulmoner
arter, sol ventrikül ve sağ ventrikül üstü
serbestleştirilir. Daha sonra atriyumlar ve
vena kavalar üzerinde diseksiyon yapılır.
Oluşabilecek perforasyonlar teflon destekli
4/0 prolen ile dikilmelidir.
İşlem sırasında kanama riski, posteriyor ve
sol total perikardiektomi ihtiyacı kalbe
pozisyon verme zorluğundan dolayı
ekstrakorporal dolaşımı gerekli kılabilir.
Operasyon sırasında santral ven basıncı
takibi ve arteriyal sistem monitörizasyonu
gereklidir.
Santral ven basıncının düşmesi cerrahi
başarıyı gösterir.
Konstruksiyon çoğunlukla miyokardda atrofiye
sebep olur.
Konstriktif perikarditte perikardiektomi işleminin
operatif mortalitesi %5 civarındadır. Ölüm,
çoğunlukla uzamış restriksiyon sonucu oluşan
miyokardiyal atrofiye bağlı kalp yetmezliği,
yetersiz cerrahi dekortikasyon, veya eşlik eden
miyokardiyal hastalığa bağlıdır.
Document Outline - PERİKARDİT VE CERRAHİ TEDAVİSİ
- Perikard
- insidans
- Etyolojik Faktörler 1
- Etyoloji 2
- Etyoloji 3
- Etyoloji 4
- Klinik
- Kardiyak Tamponat
- Tanı
- Perikardiosentez
- CERRAHİ GİRİŞİMLER:
- Subksifoidal perikardiyal tüp drenajı
- Torakoskopik perikardiyal pencere
- Perikardiyektomi
- Perikardın cerrahi olarak çıkarılması için
Dostları ilə paylaş: |