Posttraumatic Kyphosis Özet


Anterior dekompresyon +Anterior füzyon (kosta / fibular allogreft) 2



Yüklə 5,52 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə2/3
tarix07.01.2017
ölçüsü5,52 Mb.
#4708
1   2   3

1.

Anterior dekompresyon +Anterior füzyon (kosta / fibular allogreft)



2.

Anterior dekompresyon + Anterior füzyon (otogreft/allogreft) + Anterior enstrumentasyon (+/- vertebral spacer/cage)



3.

Aynı  seansta  önce  Anterior  dekompresyon  ve  Anterior  füzyon  (otogreft/allogreft)  +  Anterior  enstrumentasyon  (+/-  vertebral 

spacer/cage) + Posterior enstrumentasyon + Posterior füzyon (otogreft/allogreft)

4.

İki ayrı seansta (Two-stage) anterior+posterior yaklaşım 



5.

Anterior dekompresyon +Posterior dekompresyon + Anterior enstrumentasyon + Anterior füzyon 



6.

Tek  seansta  Dorso-ventro-dorsal  yaklaşım  (Posterior  dekompresyon+  Posterior  geçici  stabilizasyon+  Anterior  dekompresyon 

+Anterior füzyon (kosta / fibular allogreft) +  Posterior füzyon (otogreft/allogreft)+ Posterior enstrumentasyon )

7.

Posterior egg-shell yöntemi



8.

Posterior kapalı kama (closing wedge) osteotomisi

Journal of Clinical and Analytical Medicine |  137


 | Journal of Clinical and Analytical Medicine

Posttravmatik Kifoz / Posttraumatic Kyphosis 

158

şikayetlerde rölatif endikasyonlardandır.



Kırık  tedavisinde  kullanılan  prensipler  posttravmatik  kifoz  için 

uygulanan cerrahi tekniklerde de uygulanabilir (Tablo II). Önce-

likle  fonksiyonel  anatominin  tekrar  eski  haline  getirilmesi  ge-

reklidir. 

Çok değişik tedavi seçeneklerinin bulunması nedeniyle PTK’nın 

tedavisi hala tartışmalıdır (Tablo III). Cerrahi tedavideki başlıca 

hedef kifozun korreksiyonu ve stabil bir mekanik yapı oluştur-

maktır. Aynı zamanda nörolojik defisit bulunan olgularda spinal 

kord dekompresyonu da mutlaka yapılmalıdır. Böylece hastala-

rın hem şikayetleri hem de nörolojik defisitleri düzelebilir (Tablo 

IV). 

Cerrah kifotik deformiteyi düzeltirken solid füzyon elde edilene 



kadar anterior kolonu desteklemeli (kompresif kuvvetler), yeterli 

posterior  enstrümentasyon  (tensil  kuvvetler)  sağlamalıdır. 

Özellikle  global  sagittal  balansın  bozulduğu  fokal  kifotik 

deformitelerde  anterior  destek  olmaksızın  tek  başına  yapılan 

posterior  enstrümentasyona  aşırı  tensil  kuvvetler  binmekte, 

uzun  bir  eğilme  momenti  oluşmakta  ve  bunun  sonucunda 

implant  yetmezliği,  korreksiyon  kaybı  ve  psödoartroz  ortaya 

çıkabilmektedir. Harrington rod sisteminin ortaya çıkışıyla post-

travmatik kifoz cerrahi tedavisinde posterior enstrümentasyon ve 

füzyon kullanılmaya başlanmış daha sonra bunun post- travmatik 

kifoz  deformitesinin  optimal  korreksiyon  ve  stabilizasyonunda 

yeterli  olmadığı  anlaşılmıştır  [16,  22]  (Tablo  V).  Bu  yöntemle 

kifotik  deformite  ilerleyebilir  ve  implant  yetmezliği  kaçınılmaz 

olabilir[45] (Resim 1).

Post-travmatik  kifoz  tedavisinde  en  iyi  yaklaşımın  anterior 

yaklaşım  olduğunu  tek  başına  anterior  enstrümantasyonla 

başarılı 

sonuçlar 

alınabileceğini 

savunan 


çalışmalar 

mevcuttur[16, 19, 61, 62].

Orta  kolon  kırığı  ve  kanal  içinde  kemik  parçasının  bulunması, 

nonunion,  ağrılı  kifotik  deformite  anterior  yaklaşım 

endikasyonlarını oluşturur [16].

Anterior  yaklaşım  ile  ön  ve  orta  kolona  posterolateral  veya 

transforaminal  yaklaşıma  göre  daha  kolay  ulaşılmakta, 

deformite  korreksiyonu  ve  füzyon  sağlanmasını  kolaylaştırıcı 

anterior yapısal destekler daha kolay yerleştirilmektedir [16, 32, 

63, 64].


Anterior dekompresyonla nöral dekompresyon ve daha yüksek 

korreksiyon  oranları  anterior  yaklaşımla  elde  edilebilmektedir 

[16, 47, 65].

Robertson ve Whitesides posterior elemanların sağlam olduğu 

olgularda yalnızca anterior füzyon uygulamışlar, serilerindeki 18 

hastadan 17’sinde hiçbir progresyon gözlemeyip yeterli füzyon ve 

iyi bir mekanik stabilite elde etmişlerdir [32]. Kaneda, anteriordan 

konulan  Kaneda  cihazının  düşük  dereceli  post-travmatik  kifoz 

tedavisinde  yeterli  olduğunu  bildirmiştir  [11].  Dekompresyon 

ve strut greftleme sonrası anterior enstrümentasyon posterior 

enstrümentasyon kadar stabilite sağlamaktadır [16]. 

Been  ve  ark  ları  post-travmatik  kifozun  cerrahi  tedavisinde 

anterior  enstrümentasyonla  posterior  enstrümentasyonu 

karşılaştırmış ve iki grup arasında radyolojik ve klinik sonuçlar 

açısından benzerlik bulmuştur [66].

Anterior  enstrumantasyonun  kullanılmaya  başlamasından 

itibaren stabilizasyonla ilgili komplikasyonlar nadir görülmektedir. 

Mc Afee’nin çalışmasında 35 hasta anterior Kaneda fiksasyon 

sistemiyle tedavi edilmiş, 33 hastada (%94) solid artrodez (kifoz 

da artış görülmeden) gösterilmiştir[29]. Kaneda ve ark.larının ilk 

100 hastalık serisinde, 6 hastada psödoartroz (%6) görülmüştür. 

Bu  transvers  bağlantıların  kullanılmaya  başlamasından  sonra 

bir hastaya (%1) kadar azaltılabilmiştir [10,11].

Anterior  enstrümentasyonun  en  önemli  avantajı  posterior 

enstrümentasyona göre daha az sayıda mobil segmentin füzyon 

alanına katılması, dolayısıyla bitişik vertebrada iatrojenik hasara 

neden olunmamasıdır [66, 67]. Kifotik deformite varlığında nöral 

elemanlara bası tipik olarak anteriordan olmaktadır. O nedenle 

bu olguların dekompresyonuna geleneksel yaklaşım anteriordan 

korpektomi  uygulamasıdır.  İnkomplet  nörolojik  defisit  anterior 

dekompresyonla daha iyi iyileşmektedir [38, 64, 68, 69].

Anterior  interbody  greft  desteği  konulması  yük  paylaşımıyla 

füzyon  oranını  arttırmakta,  lordoz  restorasyonuna  yardım 

etmektedir.  İnterbody  greft  geleneksel  anterior  yaklaşımla, 

posterior  transforaminal  veya  posterior  lomber  interbody 

füzyon  yaklaşımıyla  yerleştirilebilir  [47].  Yeni  tekniklerden 

XLİF’de bu amaçla kullanılmaya başlanmıştır [70]. Son yıllarda 

özellikle osteoporotik omurganın geç PT rekonstrüksiyonlarında 

vertebroplasti  veya  kifoplastiyle  polimetilmetakrilat  sement 

desteği faydalı olabilmektedir. Bu gibi durumlarda osteoporotik 

enstrümante seviyelerin sementle desteklenmesi stabiliteyi ve 

implantın pullout kuvvetini arttırmaktadır.

Anteriordan  yerleştirilen  greftleri  korumak  ve  vertebral 

instabiliteyi  düzeltmek  için  anterior  girişimi  takiben  yapılan 

posterior  enstrümentasyon  en  yaygın  kullanılan  yöntemdir  [9, 

37, 47, 60, 71]. 

Kombine  yaklaşım  (anterior+posterior),  posterior  stabilitede 

sorun  olduğu  zaman  endikedir.  Ayrıca  tek  başına  uygulanan 

anterior  yaklaşımda,  deformitenin  korreksiyonu  çoğu 

vakada  posterior  yapılar  tarafından  engellenebilmektedir. 

Tablo 4. Posttravmatik kifozun cerrahi tedavisindeki başlıca hedeflerimiz.

1.

Sinir ve kord dekompresyonu ile spinal kanal çevresindeki fizyolojik ve 

topografik ilişkilerin restore edilmesi

2.

Anterior  ve  posterior  vertebral  kolonun  mono/oligosegmental 

korreksiyon/rekonstruksiyonu

3.

Komşu sağlam segmentlere zarar vermeden elde ettiğimiz korreksiyonu 

korumak  için  hemen  ve  postoperatif  uzun  dönem  stabilitenin 

sağlanması



4.

Güçlü, güvenli ve hızlı kemik füzyonunun (kaynamasının) elde edilmesi

Tablo 5. Posterior yaklaşımın dezavantajları.

1.

İndirek nöral dekompresyon



2.

Sağlam posterior elemanların hasarı



3.

Anterior kolonun desteklenmesinde güçlük



4.

Daha uzun seviyede posterior enstrumentasyonun gerekliliği



5.

Anterior ek girişim gerektirebilmesi

Tablo 6. Posterior kapalı kama (closing wedge) osteotomisinin avantajları.

1.

Kısa operasyon süresi



2.

Anterior cerrahi girişime gerek kalmaması ve tek seansta düzelme



3.

Daha az intraoperatif kan kaybı



4.

Daha düşük postoperatif morbidite



5.

Sagittal aksta çok iyi düzelme



6.

Transpediküler  spinal  sistem  kullanımı  ile  solid  spinal  stabilizsayon  ve 

füzyon

7.

Füzyon için yeterli kemik grefti sağlaması



8.

Anterior kolon yetmezliği görülmemesi

 | Journal of Clinical and Analytical Medicine

Posttravmatik Kifoz / Posttraumatic Kyphosis 

158

şikayetlerde rölatif endikasyonlardandır.



Kırık  tedavisinde  kullanılan  prensipler  posttravmatik  kifoz  için 

uygulanan cerrahi tekniklerde de uygulanabilir (Tablo II). Önce-

likle  fonksiyonel  anatominin  tekrar  eski  haline  getirilmesi  ge-

reklidir. 

Çok değişik tedavi seçeneklerinin bulunması nedeniyle PTK’nın 

tedavisi hala tartışmalıdır (Tablo III). Cerrahi tedavideki başlıca 

hedef kifozun korreksiyonu ve stabil bir mekanik yapı oluştur-

maktır. Aynı zamanda nörolojik defisit bulunan olgularda spinal 

kord dekompresyonu da mutlaka yapılmalıdır. Böylece hastala-

rın hem şikayetleri hem de nörolojik defisitleri düzelebilir (Tablo 

IV). 

Cerrah kifotik deformiteyi düzeltirken solid füzyon elde edilene 



kadar anterior kolonu desteklemeli (kompresif kuvvetler), yeterli 

posterior  enstrümentasyon  (tensil  kuvvetler)  sağlamalıdır. 

Özellikle  global  sagittal  balansın  bozulduğu  fokal  kifotik 

deformitelerde  anterior  destek  olmaksızın  tek  başına  yapılan 

posterior  enstrümentasyona  aşırı  tensil  kuvvetler  binmekte, 

uzun  bir  eğilme  momenti  oluşmakta  ve  bunun  sonucunda 

implant  yetmezliği,  korreksiyon  kaybı  ve  psödoartroz  ortaya 

çıkabilmektedir. Harrington rod sisteminin ortaya çıkışıyla post-

travmatik kifoz cerrahi tedavisinde posterior enstrümentasyon ve 

füzyon kullanılmaya başlanmış daha sonra bunun post- travmatik 

kifoz  deformitesinin  optimal  korreksiyon  ve  stabilizasyonunda 

yeterli  olmadığı  anlaşılmıştır  [16,  22]  (Tablo  V).  Bu  yöntemle 

kifotik  deformite  ilerleyebilir  ve  implant  yetmezliği  kaçınılmaz 

olabilir[45] (Resim 1).

Post-travmatik  kifoz  tedavisinde  en  iyi  yaklaşımın  anterior 

yaklaşım  olduğunu  tek  başına  anterior  enstrümantasyonla 

başarılı 

sonuçlar 

alınabileceğini 

savunan 


çalışmalar 

mevcuttur[16, 19, 61, 62].

Orta  kolon  kırığı  ve  kanal  içinde  kemik  parçasının  bulunması, 

nonunion,  ağrılı  kifotik  deformite  anterior  yaklaşım 

endikasyonlarını oluşturur [16].

Anterior  yaklaşım  ile  ön  ve  orta  kolona  posterolateral  veya 

transforaminal  yaklaşıma  göre  daha  kolay  ulaşılmakta, 

deformite  korreksiyonu  ve  füzyon  sağlanmasını  kolaylaştırıcı 

anterior yapısal destekler daha kolay yerleştirilmektedir [16, 32, 

63, 64].


Anterior dekompresyonla nöral dekompresyon ve daha yüksek 

korreksiyon  oranları  anterior  yaklaşımla  elde  edilebilmektedir 

[16, 47, 65].

Robertson ve Whitesides posterior elemanların sağlam olduğu 

olgularda yalnızca anterior füzyon uygulamışlar, serilerindeki 18 

hastadan 17’sinde hiçbir progresyon gözlemeyip yeterli füzyon ve 

iyi bir mekanik stabilite elde etmişlerdir [32]. Kaneda, anteriordan 

konulan  Kaneda  cihazının  düşük  dereceli  post-travmatik  kifoz 

tedavisinde  yeterli  olduğunu  bildirmiştir  [11].  Dekompresyon 

ve strut greftleme sonrası anterior enstrümentasyon posterior 

enstrümentasyon kadar stabilite sağlamaktadır [16]. 

Been  ve  ark  ları  post-travmatik  kifozun  cerrahi  tedavisinde 

anterior  enstrümentasyonla  posterior  enstrümentasyonu 

karşılaştırmış ve iki grup arasında radyolojik ve klinik sonuçlar 

açısından benzerlik bulmuştur [66].

Anterior  enstrumantasyonun  kullanılmaya  başlamasından 

itibaren stabilizasyonla ilgili komplikasyonlar nadir görülmektedir. 

Mc Afee’nin çalışmasında 35 hasta anterior Kaneda fiksasyon 

sistemiyle tedavi edilmiş, 33 hastada (%94) solid artrodez (kifoz 

da artış görülmeden) gösterilmiştir[29]. Kaneda ve ark.larının ilk 

100 hastalık serisinde, 6 hastada psödoartroz (%6) görülmüştür. 

Bu  transvers  bağlantıların  kullanılmaya  başlamasından  sonra 

bir hastaya (%1) kadar azaltılabilmiştir [10,11].

Anterior  enstrümentasyonun  en  önemli  avantajı  posterior 

enstrümentasyona göre daha az sayıda mobil segmentin füzyon 

alanına katılması, dolayısıyla bitişik vertebrada iatrojenik hasara 

neden olunmamasıdır [66, 67]. Kifotik deformite varlığında nöral 

elemanlara bası tipik olarak anteriordan olmaktadır. O nedenle 

bu olguların dekompresyonuna geleneksel yaklaşım anteriordan 

korpektomi  uygulamasıdır.  İnkomplet  nörolojik  defisit  anterior 

dekompresyonla daha iyi iyileşmektedir [38, 64, 68, 69].

Anterior  interbody  greft  desteği  konulması  yük  paylaşımıyla 

füzyon  oranını  arttırmakta,  lordoz  restorasyonuna  yardım 

etmektedir.  İnterbody  greft  geleneksel  anterior  yaklaşımla, 

posterior  transforaminal  veya  posterior  lomber  interbody 

füzyon  yaklaşımıyla  yerleştirilebilir  [47].  Yeni  tekniklerden 

XLİF’de bu amaçla kullanılmaya başlanmıştır [70]. Son yıllarda 

özellikle osteoporotik omurganın geç PT rekonstrüksiyonlarında 

vertebroplasti  veya  kifoplastiyle  polimetilmetakrilat  sement 

desteği faydalı olabilmektedir. Bu gibi durumlarda osteoporotik 

enstrümante seviyelerin sementle desteklenmesi stabiliteyi ve 

implantın pullout kuvvetini arttırmaktadır.

Anteriordan  yerleştirilen  greftleri  korumak  ve  vertebral 

instabiliteyi  düzeltmek  için  anterior  girişimi  takiben  yapılan 

posterior  enstrümentasyon  en  yaygın  kullanılan  yöntemdir  [9, 

37, 47, 60, 71]. 

Kombine  yaklaşım  (anterior+posterior),  posterior  stabilitede 

sorun  olduğu  zaman  endikedir.  Ayrıca  tek  başına  uygulanan 

anterior  yaklaşımda,  deformitenin  korreksiyonu  çoğu 

vakada  posterior  yapılar  tarafından  engellenebilmektedir. 

Tablo 4. Posttravmatik kifozun cerrahi tedavisindeki başlıca hedeflerimiz.

1.

Sinir ve kord dekompresyonu ile spinal kanal çevresindeki fizyolojik ve 

topografik ilişkilerin restore edilmesi

2.

Anterior  ve  posterior  vertebral  kolonun  mono/oligosegmental 

korreksiyon/rekonstruksiyonu

3.

Komşu sağlam segmentlere zarar vermeden elde ettiğimiz korreksiyonu 

korumak  için  hemen  ve  postoperatif  uzun  dönem  stabilitenin 

sağlanması



4.

Güçlü, güvenli ve hızlı kemik füzyonunun (kaynamasının) elde edilmesi

Tablo 5. Posterior yaklaşımın dezavantajları.

1.

İndirek nöral dekompresyon



2.

Sağlam posterior elemanların hasarı



3.

Anterior kolonun desteklenmesinde güçlük



4.

Daha uzun seviyede posterior enstrumentasyonun gerekliliği



5.

Anterior ek girişim gerektirebilmesi

Tablo 6. Posterior kapalı kama (closing wedge) osteotomisinin avantajları.

1.

Kısa operasyon süresi



2.

Anterior cerrahi girişime gerek kalmaması ve tek seansta düzelme



3.

Daha az intraoperatif kan kaybı



4.

Daha düşük postoperatif morbidite



5.

Sagittal aksta çok iyi düzelme



6.

Transpediküler  spinal  sistem  kullanımı  ile  solid  spinal  stabilizsayon  ve 

füzyon

7.

Füzyon için yeterli kemik grefti sağlaması



8.

Anterior kolon yetmezliği görülmemesi

138 | Journal of Clinical and Analytical Medicine


Journal of Clinical and Analytical Medicine  |

Posttravmatik Kifoz / Posttraumatic Kyphosis 

159

Bohm  ve  arkları  posteriorda  rijit  kifoz  varlığında,  genellikle 



yalnızca  anterior  yaklaşım  yapıldığında  yeterli  korreksiyonun 

sağlanamayacağını savunmuşlardır [3]. Böhm ve arkları Dorso-

ventro-dorsal  yaklaşım  ile  tedavi  ettikleri  40  PTK  vakasının 

takiplerinde belirgin korreksiyon kaybı, psödoartroz ve nörolojik 

bulgularda ilerleme görmediklerini bildirmişlerdir [3]. 

Anterior  cerrahi  çok  iyi  bir  şekilde  uygulandığında  meydana 

gelen  eğilme  momentleri,  yalnızca  anterior  füzyon  yapılan 

olgularda  saptanan  başarısızlığın  (%50)  en  başta  gelen 

nedenidir.  Bundan  dolayı  bu  hastalarda  iki-aşamalı  veya 

kombine (anterior+posterior) cerrahi endikasyonu vardır. 

Malcolm  ve  ark’ları  semptomatik  PTK  nedeniyle  yalnız  kosta 

veya  fibular  allogreft  kullanarak  anterior  füzyon  yaptıkları  48 

hastanın  %50’sinde  başarısız  sonuç  almışlar,  posterior  füzyon 

veya kombine anterior ve posterior füzyon uyguladıkları bütün 

olgularda ise primer füzyon elde etmişlerdir [24].

Global pozitif sagittal imbalanslı hastalardaki esnek deformite, 

osteotomiye gerek olmaksızın intraoperatif pozisyon verme ve 

enstrümentasyonla tedavi edilebilir.

Esnek  olmayan  deformiteler  ise  Smith-Petersen  veya  pedikül 

subtraksiyon osteotomisi gibi osteotomiler gerektirir.

Posterior  chevron  osteotomi  Smith-Petersen  osteotomi 

(SPO)  olarak  bilinir.  İstenilen  seviyede  posterior  elemanların 

rezeksiyonuyla (ligamentum flavum ve fasetler) posterior kolonu 

kısaltır,  segmentler  arasında  posterior  kompresyon  uygulanır, 

posterior  kolon  kapanarak  sagittal  korreksiyon  sağlanır. 

Anteriorda disk boyunca bir miktar yükselme görülür [46]. Bu tip 

osteotomide  anterior  kolondaki  yükselme  boyunca  omurgada 

stabilite kaybı olur o nedenle rijid segmental posterior fiksasyon 

gereklidir.  Kifoz  korreksiyonunu  sürdürmekteki  potansiyel 

başarısızlık  nedeniyle  anterior  kolon  yapısal  greftlemesi  bu 

osteotomi sonrası önerilmektedir [17, 72-75]. Tek seviye SPO ile 

ortalama 10-15 derece düzelme elde edilmektedir. Thomasen 

ilk olarak transpediküler kortikal dekansellasyon osteotomisini 

(pedikül subtraksiyon osteotomi=PSO) tanımlamıştır [76].

Daha sonra diğer otörler egg shell osteotomiyi tanımlayan teknik 

varyasyonları tarif etmiştir [77-79]. PSO için önce korreksiyon 

planlanan  seviyede  posterior  elemanlar  çıkarılır  [80],  sonra 

pedikül içinden vertebra cismi dekansellasyonuna başlanır, egg 

shell  modifikasyonunda  posterior  ve  lateral  vertebra  cisminin 

duvarları kapalı kama şeklinde çıkarılır [77, 78].

Omurga  daha  sonra  vertebra  cisminin  ön  sınırından  itibaren 

hiperekstansiyona getirilir.

Teknik zorluğuna ve artmış kanamaya rağmen PSO’nun SPO’ya 

göre avantajları vardır; 

PSO  ön  kolonu  yükseltmeden  segmental  kifozu  düzeltir(SPO 

vertebra  cisminin  arka  sınırı  boyunca  korreksiyon  aksına 

sahiptir ve bu ön kolonda yükselmeye neden olur). PSO anterior 

ve  posterior  kemikleri  uç  uca  getirir,  daha  fazla  stabilite 

sağlar,  kemik  kaynama  potansiyelini  arttırır,  tek  bir  seviyede 

daha fazla düzelme sağlar(ort 30-35 derece), asimetrik olarak 

yapılabilmesine bağlı olarak hem koronal hem de sagittal planda 

düzelme sağlar [75, 80-83]. 

SPO rutin olarak torasik omurgadaki keskin açılı post-travmatik 

kifozlarda  kullanılırken  PSO  daha  çok  lomber  bölgenin  keskin 

açılı kifozlarında kullanılır [46]. Minör sagittal imbalanslı(<2.5–5 

cm)  ve  yuvarlak  post-travmatik  kifozlu  hastalarda  (torasik 

veya  lomber)  SPO  uygulanabilir.  Majör  sagittal  imbalanslı  ve 

keskin açılı post-travmatik kifozlar (torasik veya lomber) çoğu 

zaman PSO gerektirir ancak bazen özellikle torasik bölgedekiler 

vertebral kolon rezeksiyonuyla da düzelebilir [13, 84, 85].

Torasik majör sagittal imbalans ve yuvarlak PTK tek veya multipl 

SPO ile, lomber majör sagittal imbalans ve yuvarlak PTK PSO ile 

tedavi edilir. Torasik minör sagittal imbalans ve keskin açılı kifoz 

SPO  veya  PSO  (veya  vertebral  kolon  rezeksiyonu)  ile,  lomber 

minör sagittal imbalans ve keskin açılı kifoz PSO ile tedavi edilir 

[46].  Sakruma  uzanan  uzun  füzyon  uygulamalarında  anterior 

kolon desteği psödoartroz oranını azaltmak için gereklidir [86].

Global  sagittal  dengeyi  etkilediği  için  fokal  deformite 

korreksiyonu önemlidir. 30 derece ve üzerindeki lokal kifoz açılı 

hastalarda kronik ağrı riski artmaktadır [5, 24, 32].

Post-travmatik kifozda %50-100 olguda ağrı görülmektedir [9, 

45, 66].


Cerrahi  sonrasında  özellikle  ağrı  belirgin  bir  şekilde 

azalabilmektedir.  Malcolm  ve  arkları  serilerinde  hastalarının 

%31’de  ağrının  belirgin  bir  şekilde  azaldığını  ve  %67’de 

tamamen  kaybolduğunu  bildirmiştir  [24].  Kostuik  ve  ark.ları 

hastalarının  %78’de  ağrıda  belirgin  azalma  saptamışlardır 

[15-17].  Bohlman  ve  ark.ları  ise  45  hastalık  vaka  serisinin 



 

(1a)   

 

  (1b)  

 

 

(1c)   

 

 

(1d)

Resim 1. İmplant yetersizliğine bağlı torakolomber bölgede 77º’lik kifotik deformite (1a,b) gelişen hastaya posterior yaklaşımla rijit enstrumenta-

syon ve posterior füzyon (1c,d) uygulandı.

Journal of Clinical and Analytical Medicine |  139



 | Journal of Clinical and Analytical Medicine

30’unda  ağrının  tamamen  kaybolduğunu  11’inde  ise  kısmen 

kaybolduğunu saptamışlardır [2]. 

Bridwell ve ark ları postravmatik deformiteli hastaların cerrahi 

düzeltmeyle ağrılarının azaldığını bulmuştur [81, 82].

Ahn ve ark ları spinal osteotomi sonrası iyi fonksiyonel sonuç 

ve  radyolojik  düzelme  olduğunu  göstermiştir  [87].  Kostuik 

ve  Matsusaki  enstrümentasyon,  anterior  stabilizasyon  ve 

dekompresyonla geç post-travmatik kifozda hastaların çoğunda 

ağrıda azalma bildirmiştir [16].

Anterior  enstrümentasyon  ağrı  şikayetinde  belirgin  azalmaya 

yol açmaktadır [4,31, 88].

PTK’da geç dönemde ortaya çıkan lokalize ağrı veya nörolojik 

defisitin en sık nedeni anteriordan kronik kord kompresyonudur. 

Bradford 

ve 


McBride 

posterior 

dekompresyon 

ile 


karşılaştırdıklarında anterior dekompresyon yapılan vakalarında 

nörolojik  bulguların  daha  iyi  iyileştiğini  bildirmişlerdir 

(Anterior:%88 & Posterior: %64). Normal bağırsak ve mesane 

kontrolü  anterior  dekompresyon  yapılan  grupta  daha  sık 

olarak  geri  dönmüştür  (Anterior:%69  &  Posterior:  %33)  [69]. 

Transfeldt  ve  ark.ları  yaralanmadan  sonra  2  yıldan  daha 

az  süre  içinde  ameliyat  yaptıklarında,  hastaların  %  68’inde 

nörolojik  belirtilerin  iyileştiğini  ve  Frankel  derecesinin  %32 

hastada  düzeldiğini,  %43’ünde  mesane  fonksiyonların 

iyileştiğini  bildirmişlerdir  [38].  Bohlman  ve  arkları  anterior 

cerrahi  sonrasında  25  hastadan  21’inde  (%84)  iyileşme  elde 

etmiş, 14 vakasında ise Eismont sınıflandırmasına göre bir ya 

da  daha  fazla  derecesinin  ilerlediğini  bildirmişlerdir  [2].  PTK 

cerrahisinde  en  korkulan  komplikasyon  nörolojik  yaralanmadır 

ve  oran  %0  ile  %20  arasında  değişmektedir  [45,  66].  PTK 

cerrahisi  sonrası  görülen  diğer  komplikasyonlar  postoperatif 

cerrahi saha enfeksiyonu(%0-7), korreksiyon kaybı, psödoartroz, 

revizyon cerrahisi gereksinimi ve medikal komplikasyonlardır [5, 

9,13,16,24, 42, 45, 48, 66, 73].

Anterior  cerrahinin  komplikasyonları  cerrahi  yaklaşıma,  nöral 

yapıların  dekompresyonlarına  ve  omurganın  stabilizasyonuna 

bağlı  gelişebilmektedir  [19-21,23].  Pnömotoraks  veya 

hemopnömotoraks  cerrahi  alana  sıvı  doldurarak  ve  bu  sırada 

akciğerlerin soluması sırasında varsa hava kaçağını saptayarak 



Yüklə 5,52 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin