GEREÇ ve YÖNTEM
Randomize, prospektif, çift kör yapılması planlanan çalışma Etik Kurul onayı
alındıktan sonra Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesi, kadın hastalıkları ve
doğum servisinde elektif sezaryen operasyonu planlanmış komplike olmayan
gebeliğe ve normal fetus kalp seslerine sahip, boyları 150 cm ve üzerinde,
morbid obez olmayan ASA(American Society of Anaesthesia) kriterlerine göre I-II
olan ve rejyonal anestezi için herhangi bir kontrendikasyonu bulunmayan
miyadında 80 gebe çalışmaya alındı.Olguların yaş, ağırlık ve boyları kaydedildi.
62
Önemli nörolojik hastalık, preeklamsi, diyabetes mellitus, işlem yerinde
enfeksiyon, kanama-pıhtılaşma bozukluğu gibi hastalıkları olanlar, amid tipi lokal
anesteziklere allerjisi olanlar ve aşırı ajitasyon gösteren, kooperasyon
kurulamayan gebeler çalışma kapsamına alınmadı.Olgular rastgele olarak dört
gruba ayrıldı.Gebelere yapılacak işlem hakkında bilgi verilip onayları alındıktan
sonra, 20 gauge venöz kanülle antekübital venden damar yolu açılarak 1000 cc
ringer laktat 15 dakika içerisinde infüze edildi. Çalışmaya başlamadan önce,
gebelerin sistolik ve diyastolik arter basınçları (SAB, DAB), kalp atım hızları
(KAH) ve periferik oksijen satürasyonları hasta başı monitörü ile monitorize edildi.
Tüm gebelere oturur pozisyonda, işlem yerlerinde uygun antiseptik solüsyon ile
cilt dezenfeksiyonu sağlandıktan sonra, L3-4 veya L4-5 aralığından cilt ve cilt altı
geçildikten sonra 22 G (Spinocan , Eksen, Egemen) spinal iğne kullanılarak
subaraknoid aralığa girildi ve BOS geldiği görüldükten sonra gruplara aşağıdaki
ilaçlar uygulandı.
Grup I ‘e20 mcg(0.4 ml)fentanil, 7,5 mg bupivakain (1,5 ml) ,
Grup II ‘ye 15 mcg(0.3 ml)fentanil, 10 mg bupivakain (2 ml),
GrupIII ‘e 10 mcg (0.2 ml)fentanil, 12 mg bupivakain (2.4 ml),
Grup IV ‘e yalnızca 12 mg bupivakain (2.4 ml).
Sensoriyal blok T4 dermatomuna ulaştığında cerrahi başlatıldı.Tüm hastalar,
spinal anestezi uygulaması sonrası supin çevrilip ameliyat masası 10º sol yana
çevrildi.Operasyon boyunca maske ile 6 litre/dak akımla oksijen solutuldu.
Sistolik arter basıncı (SAB), diyastolik arter basıncı (DAB), kalp atım hızı (KAH)
değerleri, spinal anestezi uygulandıktan sonra 5 dakika ara ile kaydedildi.
Sensoriyal bloğun seviyesi ‘’pinprick’’ testi ile değerlendirildi.
Hastaların kalp atım sayısının bazal değerinden %20 düşüş göstermesi
bradikardi olarak değerlendirip 0,5 mg atropin intravenöz verildi.Sistolik arter
basıncının, bazal değerinden % 25 daha düşük oluşu hipotansiyon olarak
değerlendirildi.Hipotansiyon geliştiğinde intravenöz sıvı infüzyonu hızlandırıldı ve
beraberinde 5 mg efedrin bolus olarak yapıldı.
Motor blok değerlendirmesi, Bromage Skalası (BS) kullanılarak yapıldı;
1:Hiç paralizi yok, hasta ayağını ve dizini tam olarak fleksiyona getirebiliyor
2. Sadece dizini ve ayaklarını hareket ettiriyor, bacağını düz olarak kaldıramıyor
3. Dizini fleksiyona getiremiyor, sadece ayağını oynatıyor
4. Ayak eklemini veya baş parmağını oynatamıyor, tam paralizi vardır.
63
Hastaların ağrıları
Visual Analog Skalası
(VAS)
kullanılarak
değerlendirildi( VAS; 0:hiç ağrı yok, 10 olabilecek en şiddetli ağrı).Postoperatif 15
dakika arayla VAS değerlendirilerek kaydedildi.VAS skoru 5 ve üzeri olan
hastalara intramüsküler 75 mg diklofenak sodyum uygulandı.
Motor bloğun ortadan kalkma zamanı, postoperatif ilk analjezik gereksinim
zamanı, peroperatif gelişen yan etkiler (bulantı, kusma, kaşıntı v.b) ile
yenidoğanın umblikal kan gazı değerleri, 1. ve 5. dakika APGAR skorları
değerlendirilerek kaydedildi.
İstatistiksel analizler SPSS 10.0 bilgisayar programında yapıldı. İkiden fazla
grubun karşılaştırılmasında one way Anova testi kullanıldı.Kategorik
değişkenlerin analizinde X
2
testi kullanıldı.Veriler ortalama ±SD olarak gösterildi.
p<0.05 anlamlı kabul edildi.
BULGULAR
. Gruplar arasında yaş, kilo ve boy değerleri bakımından istatistiksel olarak
anlamlı bir farklılık saptanmadı (p>0.05 - Tablo 8).
64
Tablo-8: Grupların Demografik Özellikleri
Tablo 9A:Grupların Kalp Atım Hızları
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
KTA
Preo
99±13.6
94.9±11.1
93.6±14.9
94.4±15.0
0.613
GI-GII
0.783
GI-III
0.611
GI-GIV
0.717
GII-GIII
0.992
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP
IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
YAŞ
26.9±5.7
27.0±4.6
27.7±5.1
27.7±6.6
0.95
GI-GII
1.000
GI-GIII
0.969
GI-GIV
0.969
GII-III
0.983
GII-IV
0.983
GIII-GIV
1.000
AĞIRLIK
80.0±8.8
73.1±10
74.8±9.3
74.3±9.5
0.05
GI-GII
0.061
GI-GIII
0.198
GI-GIV
0.148
GII-III
0.947
GII-IV
0.978
GIII-GIV
0.999
BOY
161±6.3
157±3.0
159±5.2
157±5.0
0.06
GI-GII
0.130
GI-GIII
0.639
GI-GIV
0.069
GII-III
0.734
GII-IV
0.992
GIII-GIV
0.561
OPERASYON
SÜRESİ
37.5±4.4
37.2±3.7
38.2±5.6
40.7±5.9
0.11
GI-GII
0.999
GI-GIII
0.965
GI-GIV
0.182
GII-III
0.923
GII-IV
0.133
GIII-GIV
0.402
65
p
GII-GIV
0.999
GIII-GIV
0.998
KTA
1 DK
96.8±13.0
102±11.5
95.1±15.3
95.8±16.8
0.346
GI-GII
0.593
GI-III
0.980
GI-GIV
0.996
GII-GIII
0.361
GII-GIV
0.449
GIII-GIV
0.999
KTA
5 DK
94.1±14.6
99.5±17.4
95.1±16.2
104.7±18.2
0.180
GI-GII
0.731
GI-III
0.997
GI-GIV
0.195
GII-GIII
0.839
GII-GIV
0.764
GIII-GIV
0.278
KTA
10
DK
92.3±12.2
103.4±11.8
88.3±19.3
105±15.8
0.001*
GI-GII
0.105
GI-III
0.837
GI-GIV
0.048
GII-GIII
0.012
GII-GIV
0.987
GIII-GIV
0.005
KTA
15
DK
89.5±13.9
98.5±12.8
90.3±12.8
108.9±15.9
P<0.001*
GI-GII
0.187
GI-III
0.998
GI-GIV
P<0.001*
GII-GIII
0.260
GII-GIV
0.092
GIII-GIV
P<0.001*
KTA
20
DK
92.7±15.9
99.7±11.4
91.2±12.4
109±15.0
P<0.001*
GI-GII
0.387
GI-III
0.985
GI-GIV
0.002*
GII-GIII
0.216
GII-GIV
0.156
GIII-GIV
0.001*
KTA
25
DK
94.8±12.1
101.3±10.6
94.2±10.2
107.9±15.0
0.002*
GI-GII
0.336
GI-III
0.999
GI-GIV
0.006
GII-GIII
0.266
GII-GIV
0.323
GIII-GIV
0.004*
KTA değerleri; 15. dk, 20 dk, 30.dk Grup I-IV ve III-IV arasında, 25. dk’da Grup
III-IV arasında anlamlı derecede farklılık gösterdi(p<0.01 ).
Tablo 9B:Grupların Kalp Atım Hızları
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
KTA
30
92.8±11.5
103±10.3
93.4±10.2
107.8±14.6
P<0.001*
GI-GII
0.038
GI-III
0.999
GI-GIV
0.001*
GII-GIII
0.057
66
DK
GII-GIV
0.575
GIII-GIV
0.001*
KTA
35
DK
89.7±17.8
99.4±9.81
92.5±10.0
105.6±14.4
0.001*
GI-GII
0.112
GI-III
0.908
GI-GIV
0.002*
GII-GIII
0.379
GII-GIV
0.461
GIII-GIV
0.015
KTA
40
DK
93.8±12.3
97.7±9.54
91.6±10.3
104.2±12.0
0.003*
GI-GII
0.686
GI-III
0.928
GI-GIV
0.020
GII-GIII
0.321
GII-GIV
0.253
GIII-GIV
0.321
KTA
45
DK
95.9±10.6
97.8±9.76
93.2±9.08
103.7±10.3
0.010
GI-GII
0.926
GI-III
0.827
GI-GIV
0.070
GII-GIII
0.458
GII-GIV
0.249
GIII-GIV
0.007
KTA
50
DK
95.2±11.5
96.2±8.54
94.1±9.49
102.5±11.3
0.054
GI-GII
0.990
GI-III
0.987
GI-GIV
0.123
GII-GIII
0.918
GII-GIV
0.225
GIII-GIV
0.057
KTA
60
DK
95.0±9.04
94.7±8.19
92.0±7.40
101.7±10.2
0.007
GI-GII
0.999
GI-III
0.703
GI-GIV
0.087
GII-GIII
0.776
GII-GIV
0.065
GIII-GIV
0.005
Tablo 10A. Grupların Sistolik Arter Basınçları
67
Tablo 10B: Grupların Sistolik Arter Basınçları
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
SAB
Preop
131.5±10.6
136.9±11.8
141.0±16.6
140.1±15.2
0.135
GI-GII
0.608
GI-III
0.141
GI-IV
0.215
GII-III
0.786
GII-IV
0.889
GIII-IV
0.996
SAB
DK 1
126.8±12.2
131.1±19.9
131.3±18.9
125.8±22.8
0.712
GII-IV
0.889
GI-III
0.879
GI-GIV
0.998
GII-GIII
1.000
GII-GIV
0.807
GIII-GIV
0.794
SAB
DK 5
120.4±18.3
116.1±21.1
124.5±20.4
118.3±22.2
0.616
GI-GII
0.912
GI-GIII
0.922
GI-GIV
0.989
GII-GIII
0.572
GII-GIV
0.986
GIII-GIV
0.781
SAB
DK 10
123.4±18.1
121.3±16.7
119.8±16.4
116.4±16.1
0.616
GI-GII
0.981
GI-GIII
0.907
GI-GIV
0.565
GII-GIII
0.991
GII-GIV
0.796
GIII-GIV
0.923
SAB
DK 15
118.7±15.0
125.8±13.3
119.1±18.3
120.4±14.6
0.444
GI-GII
0.471
GI-GIII
1.000
GI-GIV
0.985
GII-GIII
0.521
GII-GIV
0.687
GIII-GIV
0.993
SAB
DK 20
115.2±14.6
119.8±10.3
117.4±17.8
124.4±14.7
0.231
GI-GII
0.748
GI-GIII
0.964
GI-GIV
0.199
GII-GIII
0.952
GII-GIV
0.754
GIII-GIV
0.430
SAB
DK 25
116.3±13.5
115.5±15.9
116.5±15.4
119.5±9.21
0.809
GI-GII
0.998
GI-GIII
1.000
GI-GIV
0.883
GII-GIII
0.995
GII-GIV
0.796
GIII-GIV
0.906
68
SAB
DK 30
118.2±12.3
114.0±16.0
116.3±14.7
117.2±9.45
0.777
GI-GII
0.748
GI-III
0.970
GI-IV
0.995
GII-III
0.945
GII-IV
0.869
GIII-IV
0.997
SAB
DK 35
115.2±16.7
117.0±14.0
116.9±14.9
119.1±9.68
0.856
GI-GII
0.
9
GI-III
0.981
GI-GIV
0.817
GII-GIII
1.000
GII-GIV
0.967
GIII-GIV
0.960
SAB
DK 40
117.8±8.42
117.3±12.9
115.1±5.3
118.6±9.87
0.809
GI-GII
0.999
GI-GIII
0.886
GI-GIV
0.997
GII-GIII
0.937
GII-GIV
0.984
GIII-GIV
0.784
SAB
DK 45
119.1±8.70
118.8±10.6
116.9±11.4
121.6±9.39
0.547
GI-GII
1.000
GI-GIII
0.902
GI-GIV
0.870
GII-GIII
0.938
GII-GIV
0.818
GIII-GIV
0.471
SAB
DK 50
120.5±7.56
117.0±7.86
119.9±12.2
120.4±9.58
0.603
GI-GII
0.640
GI-GIII
0.996
GI-GIV
1.000
GII-GIII
0.769
GII-GIV
0.661
GIII-GIV
0.998
SAB
DK 55
121.2±7.73
118.1±8.57
120.5±11.6
122.7±9.69
0.483
GI-GII
0.724
GI-GIII
0.995
GI-GIV
0.959
GII-GIII
0.856
GII-GIV
0.418
GIII-GIV
0.878
SAB
DK 60
122.7±7.00
119.8±11.9
119.6±10.7
9
121.4±7.33
0.713
GI-GII
0.779
GI-GIII
0.742
GI-GIV
0.976
GII-GIII
1.000
GII-GIV
0.951
GIII-GIV
0.932
Grupların sistolik arter basınç değerleri arasında istatiksel olarak anlamlı
bir farklılık yoktu(p>0.05).
Tablo 11A. Grupların Diyastolik Arter Basınç Değerleri
69
Tablo 11B. Grupların Diyastolik Arter Basınç Değerleri
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
DAB
Ön
80.4±8.96
83.1±10.7
83.6±10.0
86.7±13.11
0.340
GI-GII
0.853
GI-III
0.778
GI-IV
0.263
GII-III
0.999
GII-IV
0.728
GIII-IV
0.810
DAB
DK 1
75.1±9.82
77.5±15.9
76.9±9.08
77.5±16.2
0.929
GI-GII
0.936
GI-GIII
0.973
GI-GIV
0.939
GII-GIII
0.999
GII-GIV
1.000
GIII-GIV
0.999
DAB
DK 5
70.5±13.8
69.4±20.9
69.7±16.5
71.9±16.2
0.969
GI-GII
0.997
GI-GIII
0.999
GI-GIV
0.994
GII-GIII
1.000
GII-GIV
0.969
GIII-GIV
0.977
DAB
DK 10
71.6±14.6
70.3±13.2
65.8±14.1
70.9±13.5
0.553
GI-GII
0.991
GI-GIII
0.560
GI-GIV
0.999
GII-GIII
0.742
GII-GIV
0.999
GIII-GIV
0.653
DAB
DK 15
70.6±13.1
72.0±12.8
68.2±13.7
71.7±15.3
0.816
GI-GII
0.989
GI-GIII
0.946
GI-GIV
0.994
GII-GIII
0.820
GII-GIV
1.000
GIII-GIV
0.853
DAB
DK 20
68.1±11.5
67.3±12.1
68.1±15.8
70.6±13.6
0.878
GI-GII
0.997
GI-GIII
1.000
GI-GIV
0.938
GII-GIII
0.997
GII-GIV
0.864
GIII-GIV
0.938
DAB
DK 25
65.3±14.5
64.7±13.8
65.5±17.5
65.8±10.5
0.996
GI-GII
0.999
GI-GIII
1.000
GI-GIV
1.000
GII-GIII
0.998
GII-GIV
0.995
GIII-GIV
1.000
70
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
DAB
DK 30
68.5±14.2
62.7±14.4
63.9±15.5
67.0±9.7
0.519
GI-GII
0.542
GI-III
0.714
GI-IV
0.984
GII-III
0.993
GII-IV
0.761
GIII-IV
0.896
DAB
DK 35
68.2±15.5
65.4±11.3
65.7±15.0
68.2±9.12
0.842
GI-GII
0.900
GI-GIII
0.930
GI-GIV
1.000
GII-GIII
1.000
GII-GIV
0.905
GIII-GIV
0.934
DAB
DK 40
67.0±10.5
66.7±9.71
66.6±14.1
67.7±8.44
0.988
GI-GII
1.000
GI-GIII
0.999
GI-GIV
0.997
GII-GIII
1.000
GII-GIV
0.991
GIII-GIV
0.987
DAB
DK 45
67.6±10.0
66.4±9.70
65.7±13.6
68.9±8.85
0.801
GI-GII
0.985
GI-GIII
0.944
GI-GIV
0.983
GII-GIII
0.997
GII-GIV
0.888
GIII-GIV
0.790
DAB
DK 50
66.5±9.58
65.8±7.57
66.4±14.5
67.5±8.12
0.964
GI-GII
0.996
GI-GIII
1.000
GI-GIV
0.990
GII-GIII
0.998
GII-GIV
0.954
GIII-GIV
0.987
DAB
DK 55
66.1±8.24
65.7±7.58
66.7±13.45
70.6±8.89
0.375
GI-GII
0.999
GI-GIII
0.997
GI-GIV
0.473
GII-GIII
0.987
GII-GIV
0.397
GIII-GIV
0.604
DAB
DK 60
65.8±7.82
65.5±7.18
65.9±12.8
68.9±8.23
0.617
GI-GII
0.999
GI-GIII
1.000
GI-GIV
0.718
GII-GIII
0.999
GII-GIV
0.645
GIII-GIV
0.728
Grupların diyastolik arter basınç değerleri arasında istatiksel olarak anlamlı bir
farklılık yoktu (p>0.05).
71
0,00
0,50
1,00
1,50
2,00
2,50
3,00
3,50
4,00
4,50
1.
dk
2.
dk
3.
dk
4.
dk
5.
dk
10
.d
k
15
.d
k
20
.d
k
25
.d
k
30
.d
k
35
.d
k
40
.d
k
45
.d
k
50
.d
k
60
.d
k
75
.d
k
90
.d
k
10
5.
dk
12
0.
dk
13
5.
dk
15
0.
dk
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
ŞEKİL13: Grupların motor blok verileri
0,00
0,50
1,00
1,50
2,00
2,50
3,00
15.dk
30.dk
45.dk
60.dk
75.dk
90.dk 105.dk 120.dk 135.dk 150.dk
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
ŞEKİL 14 :VAS değerleri
72
Tablo 12. Motor ve Sensoriyal Blok Süreleri
Motor blok süreleri açısından Grup I-III, GrupI-IV, Grup II-III, Grup II-IV arasında
istatiksel olarak anlamlı farklılık vardı (p<0.001- Tablo 12).
Blok başlama süreleri; Grup I-II, Grup I-III, Grup I-IV arasında (p<0.001 ) ve Grup
III-IV arasında istatiksel olarak anlamlı derecede daha yüksekti ( p<0.05- Tablo
12).
Ağrıya duyarlılık açısından sadece Grup I-II arasında istatiksel olarak anlamlı fark
bulundu( p<0.05 - Tablo 12).
Maksimum sensoriyal blok süreleri; GrupI-II, Grup I-III, Grup II-IV, ve GrupIII-IV
arasında istatiksel olarak anlamlı derecede daha yüksekti (p<0.001 - Tablo 12).
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
Motor
Bitme
Süresi
(dk)
115.5±15.4 136.5±21.7 183.7±39.4 180.0±41.0 P<0.001*
GI-GII
0.158
GI-III
P<0.001*
GI-GIV
P<0.001*
GII-GIII
P<0.001*
GII-GIV
P<0.001*
GIII-GIV
0.982
Blok
Başlama
Süresi
(sn)
297.0±45.5 219.0±29.3 213.0±30.6 252.0±24.6 P<0.001*
GI-GII
P<0.001*
GI-III
P<0.001*
GI-GIV
P<0.001*
GII-GIII
0.942
GII-GIV
0.013
GIII-GIV
0.002*
Ağrıya
Duyarlılık
Kaybı
(sn)
303.0±56.6 363.0±53.2 354.0±43.0 348.0±50.0 0.002*
GI-GII
0.002*
GI-III
0.012
GI-GIV
0.033
GII-GIII
0.944
GII-GIV
0.789
GIII-GIV
0.982
Maksimum
Sensoriyal
Blok
Süresi
(dk)
150.0±23.8 238.5±48.1 210.0±36.4 129.5±33.7 P<0.001*
GI-GII
P<0.001*
GI-III
P<0.001*
GI-GIV
0.295
GII-GIII
0.074
GII-GIV
P<0.001*
GIII-GIV
P<0.001*
73
Tablo 13. Ek Analjezik Zamanı (dk)
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
EK
ANALJEZİK
ZAMANI
195±35.7
211±28.3
187.5±30.5
163.5±41.8
P<0.001*
GI-GII
0.436
GI-III
0.902
GI-GIV
0.026
GII-GIII
0.133
GII-GIV
P<0.001*
GIII-GIV
0.133
Ek analjezik gereksinim zamanları açısından gruplar birbirleriyle
karşılaştırıldığında yalnızca Grup II-IV arasında istatiksel olarak anlamlı
derecede farklılık bulundu (p<0.001 - Tablo 13).
Tablo 14.Yan Etkiler
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
BRADİKARDİ
3 (%15)
5(%25)
6(%30)
6(%30)
0.659
HİPOTANSİYON
5(%25)
8(%40)
13(%65)
11(%55)
0.060
BULANTI-KUSMA
5(%25)
5(%25)
8(%40)
7(%35)
0.666
KAŞINTI
1(%5)
0(%0)
0(%0)
0(%0)
0.386
EK SEDASYON
İHTİYACI
2(%10)
0(%0)
2(%10)
2(%10)
0.539
Yan etkiler ve ek sedasyon ihtiyacı açısından gruplar arasında bir farklılık
saptanmadı(Tablo 14).
74
Tablo 15. Yenidoğanla İlgili Bulgular
GRUP I
GRUP II
GRUP III
GRUP IV
P
GRUPLARIN
KARŞILAŞTIRILMASI
APGAR
DK 1
8.0±0.56
8.8±0.36
8.4±0.59
9.0±0.00
P<0.001*
GI-GII
P<0.001*
GI-III
0.031
GI-GIV
P<0.001*
GII-GIII
0.012
GII-GIV
0.717
GIII-GIV
P<0.001*
APGAR
DK 5
9.95±0.22
10.0±0.00
10.0±0.00
10.0±0.00
0.398
GI-GII
0.495
GI-III
0.495
GI-GIV
0.495
GII-GIII
1.000
GII-GIV
1.000
GIII-GIV
1.000
UMBİLİKAL
ARTER
PH
7.32±0.02
7.30±0.03
7.32±0.02
7.32±0.03
0.196
GI-GII
0.200
GI-III
0.959
GI-GIV
0.995
GII-GIII
0.446
GII-GIV
0.309
GIII-GIV
0.995
UMBİLİKAL
ARTER
pO2
28.1±6.47
25.8±2.98
26.4±4.21
26.2±8.06
0.580
GI-GII
0.568
GI-III
0.768
GI-GIV
0.702
GII-GIII
0.988
GII-GIV
0.996
GIII-GIV
0.999
UMBİLİKAL
ARTER
pCO2
40.6±6.15
39.9±3.94
40.4±4.29
43.2±4.75
0.157
GI-GII
0.962
GI-III
0.998
GI-GIV
0.368
GII-GIII
0.988
GII-GIV
0.157
GIII-GIV
0285
Birinci dakikada APGAR skorları açısından, GrupI-II, Grup I-IV ve Grup III-IV
arasında istatiksel olarak anlamlı derecede fark bulunurken (p<0.001 -Tablo 15),
beşinci dakika APGAR, umblikal arter PH, umblikal arter pO2, umblikal arter
pCO2 değerleri arasında istatiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunamadı(p>0.05-
Tablo 15).
75
TARTIŞMA
Sezeryan operasyonlarında bupivakain kullanarak yaptığımız bu çalışmamızda,
bupivakaine eklediğimiz opioid ile ihtiyaç duyulan bupivakain miktarının
azaldığını , motor blok geri dönüş süresinin kısaldığını, postop analjezik
ihtiyacının azaldığını, daha az sayıda hipotansif atak geliştiğini ve kullanılan
toplam efedrin miktarının azaldığını gördük. 7.5 mg bupivakaine adjuvan amaçlı
eklediğimiz 20 µgr fentanilin, tek başına uygulanan 12 mg bupivakain ile yapılan
spinal anestezinin sağladığı anestezi kalitesi kadar anestezi konforu sağladığını
gördük. İntratekal yoldan yaygın olarak kullanılan lokal anestezikler lidokain,
prilokain ve bupivakaindir(58).
Sezeryan operasyonlarında spinal anestezi konforu için, yeterli lokal anestezik
ve intratekal opioid dozların ne kadar olması gerektiği konusunda kesin olarak
belirlenmiş doz bulunmamaktadır ve bu konuda yaygın çalışmalar devam
etmektedir.Sezeryan operasyonlarda kullanıldığı bildirilen en düşük etkili fentanil
dozu 6,25 mcg’dır (59). Hamber ve ark(60).; sezaryen operasyonlarında spinal
anestezide bupivakaine eklenen fentanil dozunun 20-30 mcg olmasını
önerirken ,Palmar ve ark.(61), doğum analjezisi için intratekal 5-45 mcg
aralığında uyguladıkları fentanilin en uygun dozunun 25 mcg olduğunu
belirtmişlerdir.
Hipotansiyon, spinal anestezinin en sık görülen komplikasyonudur(62). Hem
yenidoğanın hem de annenin fizyolojisinde değişikliklere neden olabileceğinden,
sezeyan sırasında hipotansiyon gelişmesine izin verilmemelidir.Hipotansiyon
sempatik liflerin bloke olmasından dolayı gelişir. Bradikardi, sıklıkla kalbi inerve
eden sempatik sinirlerin T1-T2 seviyesinde preganglionik bloğuna bağlı olarak
gelişir.Ve sıklıkla da bulantı ile birlikte görülür. Vazodilatasyon, kanın post
arterioler göllenmesi sonucunda gelişir, dolaşan kan volümünde ve kalbe venöz
dönüşte azalmalara neden olur. Sempatik blok ya da spinal anestezinin seviyesi
ne kadar yüksek olursa kan basıncı da o kadar fazla düşer (62).
Wolman ve Marx’ın (63), spinal anestezi uygulamadan önce yapılan hidrasyonun
hipotansiyonu engelliyebileceğini bildirdikleri çalışmalarından sonra, bu uygulama
çok kabul görmüşse de, takip eden bir çok çalışmada çelişkili sonuçlar ortaya
çıkmıştır(64-65-66).Ancak dehidratasyonun spinal anesteziye bağlı
76
hipotansiyonu derinleştirdiği de bilinmektedir(67). Karinel ve ark.(69) 500 cc %6
HES solusyonu ile ringer laktat sölüsyonlarını karşılaştırdıkları çalışmalarında
500 ml HES solüsyonu verilen grupta %38, 1000 ml ringer laktat solüsyonu
verilen grupta % 62 oranında hipotansiyon insidansı gözlemelerine rağmen
volüm yükselmesinin maternal hipotansiyonu önlemediğini ve bununla beraber
minimal hipotansiyonu geri döndürebileceğini bildirmişlerdir . Elektif sezeryan
operasyonlarında yapılan çalışmalarda ise postspinal hipotansiyonu önlemede
kolloidlerin kristalloidlere göre daha üstün olduğu, kolloidlerin maternal kardiak
output ve onkotik basıncı artırarak hipotansiyon insidansını azalttığı
gösterilmiştir(64).Gebelerde 28. haftadan sonra supin pozisyonda iken gebe
uterus basısı ile vena cava inferiorda bası oluşturur. Vena cava inferiordaki bu
bası ekstradural alanda ve azigos venlerindeki kollaterallerden venöz dönüşü
engellediği için sonuçta uterin kan akımı arteriyal kan akımının azalmasına bağlı
olarak azalır.
Kohler ve ark. (67), spinal anestezi uyguladıktan sonra hastaların hemen
yatırılmasının hipotansiyon insidansını artırabileceğini düşünmüşler ve spinal
anestezi sonrası hastaları 3 dk oturur pozisyonda tutmuşlardır.Fakat bu yöntemin
hipotansiyon insidansında değişiklik oluşturmadığını bildirmişlerdir. Bununla
beraber yapılan bir çok çalışmada yan yatar pozisyonda yapılan spinal
anestezinin hipotansiyon insidansını azaltabileceği rapor edilmiştir (70,73).
Hipotansiyon, annedeki etkilerin yanı sıra uteroplasental perfüzyonu bozarak
fetal asidoza yol açtığından gebelerde hipotansiyondan mutlaka
kaçınılmalıdır(68).Vasopresörlerden özellikle efedrinin gerek profilaktik gerekse
terapötik olarak rejyonal anesteziye bağlı hipotansiyonda kullanabileceği
bildirilmiştir (72).Kalbe venöz dönüşü ve kardiyak debiyi arttırmak için, volüm
infüzyonu, O2 verilmesi, bacakların yukarıya kaldırılması, hafif trendelenburg
pozisyonu verilmesi lokal anesteziğin anlamlı yayılışına yol açmaz.
Hipotansiyona bradikardi eşlik ediyorsa, küçük dozlarda vasopresör
kullanılmalıdır (62).
Biz, çalışmamızda, hastaların sistolik, diastolik, ve kalp atım hızı takiplerinde
spinal anestezi yapıldıktan sonraki 5 dakikada bir yapılan ölçümlerde, gruplar
arasında istatiksel olarak yalnızca Grup I-IV ve Grup III-IV arasında KTA’larında
anlamlı fark olduğunu gördük.
77
Birinci gruptaki hastaların %25’inde, ikinci grupta %40, üçüncü grupta %65 ve
son grupta ise %55 oranında hipotansiyon gelişti. Birinci gruptaki hipotansiyon
oranının düşük çıkmasını lokal anestezik miktarını düşük tutmamıza bağladık.
Titti ve ark.(2) elektif sezaryan operasyonlarında bupivakain kullanarak yaptıkları
çalışmalarında, gelişen hipotansiyon insidansınının %45-100 arasında değiştiğini
rapor etmişlerdir. Postoperatif hiçbir hastamızda efedrin tedavisi gerektiren
hipotansiyon gelişmedi. Bunun nedenini öncelikli olarak spinal anestezi öncesi
verdiğimiz kristalloid infüzyonuna bağladık. Bupivakainin neden olduğu motor
bloğun daha az ve kısa sürmesinin postoperatif hipotansiyon insidansını azaltmış
olduğunu düşünüyoruz.
Çalışmamızda fentanil kullanılan gruplarda hemodinaminin daha az etkilendiği
söylenebilir. Bu çalışmada sabit volüm içerisinde fentanil, farklı bupivakain
kombinasyonlarını, anestezik etkinliğinin sınanması dolayısıyla, lokal anestezik
dozunun azaltılması amaçlanmiştır.Fentanil uygulanan grupta, hemodinamiyi
stabil tutmaya yönelik efedrin ihtiyacının, fentanil katılmayan gruptan daha düşük
olması, sadece fentanilin kan basıncı üzerine etkisiz olmasına bağlanamaz, bu
durum aynı zamanda lokal anestezik dozunun düşmesiylede ilişkilidir.Nitekim
Chaney MB ark.(73) hemodinamik değişikliklerin ile uygulanan intratekal
opioidlerin neden olduğu yan etkiler ile ilgili olmadığını bildirmiş olmalarına
rağmen bazı araştırmacılar intratekal fentanil ve sufentanilden sonra arteriyel
basınçta anlamlı derecelerde değişikliğin meydana geldiğini bulmuşlardır.
Choi ve ark.(74), 12 mg heavy markain ile, 8 mg heavy markaine 10 µgr fentanil
ekleyerek grupları karşılaştırmışlar, her iki grubun eşdeğer etkinlikte olduğunu
ancak fentanil eklenen grupta motor bloğun daha erken kalktığını görmüşlerdir.
Bizim çalışmamızda 7.5 mg bupivakain 20 mcg fentanil grubunun motor blok
süresi 115.5 dakika, 10 mg bupivakain 15 mcg fentanil grubunun motor blok
süresi 136.5 dakika, 12 bupivakain 10 mcg fentanil grubunun motor blok süresi
183.7 dakika, 12 mg bupivakain grubunun motor blok süresi 180 dakika idi. Bu
da bize lokal anestezik dozu azaldıkça motor blok süresinin azaldığını gösterdi.
Teoh ve ark.(75) 44 hastalık spinal seksiyo olgusunda, 3,75 mg bupivakain + 25
mcg fentanil + 100 mcg morfin uygulanan grubu, 9 mg bupivakain uygulanan
grup ile karşılaştırmış ve düşük doz bupivakain fentanilli grubun, hemodinamiyi
etkilemediği, oluşturduğu motor bloğun da erken kalktığını belirtmişlerdir. Saf
78
bupivakainli grubun ise hemodinamiyi daha fazla etkilediği ve yaptığı motor
bloğun daha uzun sürdüğünü söylemişlerdir. Bu çalışmalar bize, lokal
anesteziklere fentanil eklenmesi ile yapılan spinal anestezide gelişen motor
bloğun erken kalktığını göstermektedir.
Biz de çalışmamızda kullandığımız lokal anestezik dozu azaldıkça, motor bloğun
erken kalktığını gördük.Motor bloğun erken kalkmasına rağmen postoperatif
analjezinin sürmesi, intratekal opioidleri popüler hale getiren nedenlerden biridir.
Lipofilik opioidlerin lokal anesteziklere eklenerek spinal anestezide kullanımı,
motor blok süresini uzatmadan anestezi kalitesini arttırır ve bu kombinasyon
motor bloğun ortadan kalkma süresini hızlandırır (76).
Ben-David ve ark.(77) sempatik bloğa neden olmadan lokal anesteziklerle
sinerjistik etki göstermeleri nedeniyle spinal anestezide opioid ilavesinin, gerekli
lokal anestezik dozunu azaltarak daha stabil kan basıncı sağladığını , Sıddık
Sayyit ve ark.(78) ise anestezi kalitesini artırdığını , Riley ve ark.(79), lokal
anesteziklerin spinal uygulamasından sonra gelişen hipotansiyon derecesinin
sempatik bloğun seviyesi ile korole olduğunu belirtmişlerdir . Korhonen ve ark.
(80) ise intratekal opioidler, sempatik blok ve taburcu olma süresini uzatmadan,
spinal anestezi kalitesini arttırdığını, Ishıyama ve ark.(81) ise intratekal opioidlerin
sezeryan operasyonlarında visseral ağrıyı azalttığını raporlamışlardır.İntratekal
verilen opioidlerin faydalı etkilerinin yanı sıra yan etkileri de bulunur. Bu yan
etkiler, bulantı, kusma, kaşıntı, idrar retansiyonu ve solunum depresyonudur
(81,82).Dahlgren ve ark.(83) adjuvan etkili opioidlerin postoperatif bulantı kusma
insidansını düşürdüğünü göstermiştir.
Sezaryan seksiyolardaki bulantı kusma birkaç faktöre bağlı olarak ortaya
çıkabilir. Birincisi, genellikle, gelişen hipotansiyonun sonucunda serebral kan
akımının azalmasına bağlı olarak meydana gelir.Diğer başka bir neden bloğun
ulaştığı seviyeye bağlı olarak ortaya çıkabilen durumdur. Yetersiz blok seviyesine
bağlı olarak da, peritoneal yapıların operasyon sırasında gerilmesi sonucu
perioperatif bulantı kusma ortaya çıkabilir. T4 seviyesindeki anestezinin yeterli
olduğu görüşü hakimdir (84). Bizim çalışmamızda istatiksel bir fark olmamasına
karşılık birinci ve ikinci grupta %25, üçüncü grupta %40, dördüncü grupta %35
oranında bulantı-kusma görülmüştür.Birinci ve ikinci grubumuzda daha az bulantı
kusma oranlarının görülmesinin nedeni kullandığımız bupivakain dozlarının
79
yeterli blok seviyesi oluşturduğu ayrıca düşük doz bupivakain-fentanil
kombinasyonun daha az hipotansiyona neden olduğu şeklinde açıklanabilir.
Sezeryan operasyonlarında ondansetrona kıyasla intratekal fentanilin, bulantı
kusma insidansını azalttığı ve bu etkinin potent analjeziye bağlı olduğunu
Manullang ve ark.(85) tarafından gösterilmiştir.
İntratekal opioidlerin istenmeyen yan etkilerinden biri olan kaşıntı, fentanil
eklenerek yapılan sezeryan operasyonlarında %12 ile %60 oranında görülmüştür
(86-87).
Teoh ve ark.(75) çalışmalarında, hastaların %18 oranında kaşıntı ortaya çıktığını
belirtmişlerdir. Reisli ve ark.’nın(88) çalışmasında, 25 mcg fentanil kullanıldığında
buldukları oran %40 iken, bizim çalışmamızda yalnızca birinci grupta bir vakada
kaşıntı olmuştur. Kaşıntı göğsün ön bölgesinde daha yaygın görülmüştür.
İntratekal opioid uygulamasının bir diğer yan etkisi solunum depresyonuna yol
açmalarıdır. Çalışmamızda hiçbir hastamızda solunum depresyonu görülmedi.
İlk analjezik ihtiyacının Grup I’de 195 dk sonra, Grup II’de 211 dk sonra, Grup
III’de 187 dk sonra ve Grup IV’de 163 dk sonra geliştiğini bulduk. Çalışmamızda
yalnızca bir hastada kalp tepe atımı hızı dk’da 30’un altına düştü ve 1 mg atropin
yapıldı.
Dahlgren ve ark.(83) sezaryen için spinal anestezide bupivakaine ilave edilen
fentanil ve sufentanilin etkilerini karşılaştırdıkları çalışmalarında, sufentanil
grubunda etki sürelerini fentanil grubuna göre daha uzun olarak bildirmişlerdir.
Benzer olarak Nelson ve ark.(89) doğum analjezisinde intratekal fentanil ve
sufentanilin etkilerini karşılaştırdıkları çalışmalarında doğum analjezisi için
intratekal fentanil:sufentanil için ED50 değerlerini 1:4,4 olarak belirlemişlerdir.Etki
süresini ise sufentanil grubunda yaklaşık %25 daha uzun bulmuşlardır.
Ratchliffe ve ark.(90) rejyonal anestezinin genel anesteziye oranla yenidoğan
açısından daha yararlı olduğunu belirtmişlerdir.Ancak gelişebilecek bir
hipotansiyon, uterus perfüzyonunu azaltarak, fetal asidoza yol açabilir. Genel,
epidural ve spinal anestezi kullanılarak yapılan bir çalışmada, sezaryenle doğan
bebekler değerlendirilmiş, fetal asidoz (pH<7,1) insidansının spinal anestezide %
4.67, epidural anestezide % 2,39 olduğu ve genel anesteziye oranla istatiksel
anlamlı ölçüde yüksek bulunduğu Mueller ve ark. (91) tarafından bildirilmiştir.
Özellikle hızla ortaya çıkan sempatik blok nedeniyle spinal anestezide kan
80
basıncının yakından takibi, hipotansiyonun sıvı ve efedrinle düzeltilmesi
önemlidir.
İntratekal fentanilin fetus üzerine etkileri iki yolla olmaktadır (92).Direkt etki
(transplasental yolla) ile fentanilin sistemik absorbsiyonu fetusu etkiler.Fetal kalp
hızında azalmaya ve solunum depresyonuna yol açabilir. İndirekt etki ile annede
opioidlerin yan etkilerine bağlı olarak hipotansiyon, solunum depresyonu, fetal
hipoksi ve bradikardi gelişebilir.Bizim çalışmamızda fentanilli ve fentanilsiz
gruplar arasında perioperatif anesteziye ve cerrahiye bağlı komplikasyon hiçbir
hastamızda görülmedi.
Sonuç olarak; yeterli cerrahi kas gevşemesi ve hasta memnuniyeti açısından
kıyasladığımızda 10 mg bupivakain + 15 mcg fentanil grubunun diğer gruplara
kıyasla daha üstün olduğunu tespit ettik.Bu dozdaki ilaç kombinasyonunun
sezaryenlerde spinal anestezide önerilebileceği sonucuna vardık.
81
KAYNAKLAR
1-Şahin Şükran, Owen D. Medge. Ağrısız Doğum ve Sezaryende Anestezi,
Nobel –Güneş Kitap evi 2006, S.4
2-Titti T, Jörn BH, Narinder R, Jens S, Solveig L, Gunnar S. Sequential combined
spinal epidural block versus spinal block for cesarean section: Effects on
maternal
hypotension and neurobehavioral Palle J: function of the new-born.
Anesth Analg
1994; 78:1087-92.
3- Sven F. Combined spinal and epidural anesthesia. Anesth Analg 1995; 80:
821-6
4-Brownidge P. Epidural and subarachnoid analgesia for elective cesarean
section.
Anesthesia 1981: 36; 70.
5-Stienstra R, Dilrosun-Alhadi BZR, Dahan A, Van Kleef JV, Veering BT, Burm
AGL. The epidural “Top-Up” in combined spinal-epidural anesthesia: The effect
of
volume versus dose. Anesth Analg 1999; 88:810.
6-Ramanathan J, Bennett K. Preeclampsia: fluids, drugs and anaesthesic
management.Anaesthesial Clin North America. 2003; 21:145-63.
7-Rossenberg PH. Continuous spinal technique-Does it have a role in surgery
and
postoperative analgesia? In Zundert A Highlights in Pain Therapy and
Regional
Anaesthesia VII, 1998; 161-163.
8-Camann WR, Denney RA, Holby ED, Data S. A comparison of intrathecal,
epidural,
and intravenous sufentanil for labor analgesia. Anesthesiology 1992;
77: 884-7.
9-D’Angelo R, Nelson K, Meister G, et al. Dose response study of spinal fentanyl
in
early labor (abstracat). Anesthesiology 1998; 89: A-1069.
10-Campbell DC, Cork RC, Hays R, et al.The addition of bupivacaine to
intathecal
sufentanil for labor analgesia.Anesth Analg 1995; 88:305-9.
11-Boncica JJ. The nature of the pain of parturion In: Principles and practice of
82
obstetric analgesia and anaesthesia, second edition, Williams-Wilkins, Baltimore,
1995; 243-273.
12-Shnider SM, Lewinson G. Anaesthesia for obstetrics In: Anesthesia, fourth
edition,
Chuchill Liwingstone, New York, 1994; 2031-2076.
13-Erdine S. Doğum Ağrısı Nörofizyolojisi, 6. Kış sempozyumu Özet Kitabı,
Bursa,
1996;7:42.
14-Şahin Şükran, Owen D. Medge, Ağrısız Doğum ve Sezaryende Anestezi,
Nobel –Güneş Kitap evi 2006, S. 29.
15-Akyılmaz Aykut. Sezaryen Seksiyolarda Spinal Anesteziye Bağlı Gelişen
Hipotansiyonun önlenmesi Amacıyla Kombine Yöntemlerin Kullanımı. Uzmanlık
Tezi, 2006 s:4 Diyarbakır.
16-Collins VJ. Principles Of Anaesthesiology: General and Regional
Anaesthesia.
Thir Edition. Volume 2. Lea-Pebiger, Philadelphia, 1993: 1450-98
17-Davson H. Physiology of the Cerebro Spinal Fluid. Journal Med. London. J-A
Churchill; 1967.
18-Shulman K, Yarnell P, Ransohoff J. Dural Sinus Pressure. In Normal and
Hydrocephalic Dogs. Arch Neural. 1964; 10:575-80.
19-Bromdan LM, Hannallah RS, Norden JM, McGill WA. Kiddie caudals:
Experience
with 1154 consecutive cases without complications. Anesth Analg
1987;66:18.
20-Şahin Şükran, Owen D. Medge. Ağrısız Doğum ve Sezaryende Anestezi,
Nobel –
Güneş Kitap evi 2006, S.23
21-Şahin Şükran, Owen D. Medge, Ağrısız Doğum ve Sezaryende Anestezi,
Nobel –Güneş Kitap evi 2006, S.25.
22-Şahin Şükran, Owen D. Medge. Ağrısız Doğum ve Sezaryende Anestezi,
Nobel –Güneş Kitap evi 2006, S.27.
23-Gibbs CP, Banner T. Effectiveness of bicitra as a preoperative antacid.
Anesthesiology 1984;61:97.
24-Gibbs CP, Spohr L, Schmidt D. The effectiveness of sodium citrate as an
antacid.Anesthesiology 1982; 57:44.
25-Esener Z. Klinik Anestezi. Spinal epidural anestezi. İstanbul. Logos Yayıncılık.
1991; syf: 407-8.
26-Erdine S. Rejyonel Anestezi, Nobel Tıp Kitapevi İstanbul 2005 Syf: 179.
83
27-Erdine S. Rejyonel Anestezi, Nobel Tıp Kitapevi İstanbul 2005 Syf: 180.
28-Kirby RR, Gravanstein N. Clinical anesthesia practice, W.B. Saunders
company.Philadelphia 1994; 514-44,
29-Morgan EG. Clinical Anesthesiology. A Lange Medical Book. Third Edition.
LosAngeles. A Division of the McGraw Hill Companies; 2002, s:263-5.
30-Wylie WD, Cuhrchill HC. Anestezi Uygulaması. Çeviri: Gültekin Akgün.
Türkiye
Organ nakli ve yanık tedavi vakfı yayınları. Ankara, 1981, cilt 2 Syf: 1464-
72.
31-Erdine S. Rejyonel Anestezi, Nobel Tıp Kitapevi İstanbul 2005 Syf: 173.
32- Erdine S. Rejyonel Anestezi, Nobel Tıp Kitapevi İstanbul 2005 Syf: 166.
33-Erdine S. Rejyonel Anestezi, Nobel Tıp Kitapevi İstanbul 2005 Syf: 169.
34-Esener Z. Klinik Anestezi. Spinal epidural anestezi. İstanbul Logos Yayıncılık.
1.basım, 1991;S.414.
35-Bonica JJ, Mc Donald JS. Epidural analgesia and anesthesia in: Principles
andpractice of obstetric analgesia and anesthesia, second edition, Williams-
Wilkins,
Baltimore, 1995; 344-470.
36-Russell IF. Lewels of anaesthesia and intraoperative pain at caesarean
sectionunder regional block. Int Obstet Anesth 1995; 4:71.
37-Chadwick HS, Bonica JJ. Complications of regional Anaesthesia in: Principles
and
practice of obstetric analgesia and anaesthesia, second edition, Williams-
Wilkins,
Baltimore, 1995; 538-572.
38-Schnider S.M, Lewinson G. Anaesthesia for obstetrics In: Anesthesia, fourth
edition, Chuchill Liwingstone, New York, 1994; 2031-2076.
39-Erdine S. Doğum Ağrısı ve Analjezisi. Ağrı 2002; 3:136-143.
40-Dirkes WE. The effect of subarachnoid lidocaine and epidural bupivacaine on
electrical sensory thresholds. Reg Anesth 1991; 16:262-4.
41-Lyons G. Epidural is an outmoded form of regional anaesthesia for elective
caesarean section. Int J Of Obstet Anesth 1995; 4:34-9.
42-Rawal N. Epidural versus spinal epidural block for caesarean section. Acta
Anaesth
Scand 1988; 32:61-6.
43-Şahin Şükran, Owen D. Medge, Ağrısız Doğum ve Sezaryende Anestezi,
Nobel – Güneş Kitap evi 2006, S.88.
44-Karaman H. Spinal anestezi öncesi uygulanan Gelofusin infüzyonunun
84
hipotansiyon gelişimi ve koagulasyon üzerine etkileri. Uzmanlık Tezi, Diyarbakır,
2004.
45-Marino LP. ICU Sekond.edition çev.edt.-Özergin Ufuk, Yoğun Bakım Kitabı,
Lippin cott Williams-Wilkins 2002. Syf: 111-112-113-114
46-Fresenius Kabi İlaç San. Ve Tic. Ltd. Şti. Voluven %6 ilaç Prospektüsü
47- Bonica JJ, Clark RB. Vazopressors and Vasoconstrictors: Principles and
Practice of obstetric analgesia and anaesthesia. Second edition, Willams-
Wilkings Baltimore 1995; 324-343.
48-Şahin Şükran, Owen D. Medge, Ağrısız Doğum ve Sezaryende Anestezi,
Nobel – Güneş Kitap evi 2006, S.60-64.
49-Apaydın S. Ağrı Nörofizyolojisi. Algoloji Dergisi, Kasım 1997; P.4:25.
50-Costantino B. Opioids, sedatives, hypnotics In: Principles and practice of
obstetric analgesia and anaesthesia, second edition, Williams-Wilkins, Baltimore,
1995; 538-572.
51-Behrems O, Goeschen K, Luck HJ, et all. Effects of lumbar epidural analgesia
on prostoglandin F2 relase and oxytocin secretion during labor. Prostoglandins
1993;45:285-96.
52-Morgan EG. Clinical Anesthesiology. A Lange Medical Book. Third Edition.
Los Angeles. A Division of the McGraw Hill Companies; 2002, s:164
53-Kayhan Z. Kilinik Anestezi. Logos yayıncılık, 3.baskı, İstanbul 2004 s.107
54-Morgan EG. Clinical Anesthesiology. A Lange Medical Book. Third Edition.
Los Angeles. A Division of the McGraw Hill Companies; 2002, s:822
55-Palmer CM, Cork RC, Heys R, et al. The dose-response relation of intrathecal
fentanyl for labor analgesia. Anesthesiology 1998; 88: 355-61.
56-Shnider SM, Lewinson G. Anaesthesia for obstetrics In: Anesthesia, fouth
edition,
Chuchill Liwingstone, New York, 1994; 2031-2076.
57-Chadwich HS, Bonica JJ. Complications of regional Anaesthesia In: principles
and
prastice op obstetric analgesia and anaesthesia, second edition, Williams-
Wilkins,
Baltimore, 1995; 538-572.
58-Williams MJ. Local anesthetics. In; Pain Medicine. A Comprehensive Review.
Mosby Year Book St. Louis 1996; 162-175.
59-Hunt CO, Naulty JS, Bader AM, Hauch MA, Vartikar JV, Data S, Hertwig LM,
Ostheimer GW. Perioperative analgesia with subarachnoid fentanyl-bupivacaine
85
for
cesarean delivery.Anesthesiology 1989; 71: 535-540.
60-Hamber EA, Viscomi CM. Intrathecal lipophilic opioids as adjuncts to surgical
spinal anesthesia. Reg Anesth Pain Med 1999; 24: 255-263.
61-Palmer CM, Cork RC, Heys R, et al.The dose-response relation of intrathecal
fentanyl for labor analgesia.Anesthesiology 1998; 88: 355-61.
62-Jankovic Danilo, Rejyonal Sinir Blokları ve İnfiltrasyon Tedavisi, ders kitabı ve
renkli atlası, Genişletilmiş ve revize edilmiş 3. baskı.Türkçe çeviri: Saffet Karaca,
Logos yayıncılık S: 285.
63-Wollman SB, Marx GF. Acute hydration for prevention of hypotension of
spinal
anesthesia in parturients.Anesthesiology 1968; 29: 374-80.
64-Dahlgren G, Granath F, Pregner K, et al. Colloid vs. crystalloid preloading to
prevent maternal hypotension during spinal anesthesia for elective cesarean
section.Acta Anaesthesiol Scand 2005; 49: 1200-6.
65- Ueyama H, He YL, Tanigami H, et al. Effects of crystalloid and colloind
preload on blood volume in the parturient undergoing spinal anesthesia for
elective Cesarean section.Aneshesiology 1999; 91: 1571-6.
66- Morgan PJ, Halpern SHL, Tarshis J. The efects of an increase of central
blood volume before spinal anesthesia for cesarean delivery: a qualitative
systematic review.Anesth Analg 2001; 92; 997-1005.
67- Kohler F, Sorensen JF, Helbo-Hansen HS. Effect of delayed supine
positioning after induction of spinal anaesthesia for caesarean section.Acta
Anaesthesiol Scand 2002; 46:441-6.
68 -Tercanlı S, Schneider M, Visca E, et all. Influence of volume preloading on
uteroplacental and fetal circulation during spinal anaesthesia for caesarean
section in uncomplicated singleton pregnancies. Fetal Diagn Ther 2002; 17:142-6
69- Karinen J, Rasonen J, Alahuhta S, et all. Effect of crystalloid and colloid
preloading an uteroplacental and maternal heamodynamie state during spinal
anaesthesia for caesarean section. Br J Anesth 1995;75:531-535.
70- Borghi B, Stagni F, Mugamelli S, et al. Unilateral spinal block for outpatient
knee arthroscopy: a dose-finding study. J Clin Anesth 2003; 15:351-6.
71-Frank A, Schuster M, Biscoping J. Influence of positioning on the quality of
unilateral spinal anesthesia. Anasthesiol Intensivmed Notfallmed Schmerzther
2002; 37:659-64.
86
72-Chan WS, Irwin MG, Tong WN, Lam YH. Prevention of hypotension during
spinal anaesthesia for caesarean section: ephedrine infusion versus fluid
preload.Anaesthesia 1997; 52: 908-913.
73-Channey MA. Side effects of intrathecal and epidural opiyoids.Can J Anaesth
1995; 42:891-903.
74-Choi DH, Ahn HJ, Kim MH. Bupivakaine sparing effect of fentanyl in spinal
anaesthesia for Cesarean delivery. Reg Anesth Pain Med 2000; 25: 240-245.
75-Teoh WHL, Thomas E, Tan HM. Department of Women’s Anesthesia, KK
Women’s and Childen’s Hospital, Singapore.International Journal of Obstetric
Anesthesia 2006; 15: 273-278.
76-Hamber EA, Viscomi CM. Intrathecal lipophilic opioids as adjuncts to surgical
spinal anesthesia.Reg Anesth Pain Med 1999; 24: 255-263.
77-Ben-David B, Miller G, Gavriel R, Gurevitch A. Low-dose bupivacaine-
fennanyl in spinal anesthesia for cesarean delivery. Reg Anesth Pain Med 2000;
25:235-9.
78-Siddik-Sayyid SM, Aouad MT, Jalbout MI, Zalaket MI, Berzina CE, Baraka
AS.Intrathecal versus intravenous fentanyl for supplementation of subarachnoid
block during cesarean delivery.Anesth Analg 2002; 95: 209-213.
79-Riley ET, Ratner EF, Cohen SE. Intrathecal sufentanil for labor analgesiaa: do
sensory cahamges predict beter analgesia and greater hypotention? Anesth
Analg 1997; 84:346-351.
80-Korhonen AM, Wallanne JV, Jokella RM, et al. Intrathecal hyperbaric
bupivacaine 3 mg + Fentanyl 10 µg for out patient knee artroscopy with
tourniquet, Acta Anesthesial Scand 2003; 47:342-346.
81-Ishiyama T, Yamaguchi T, Kashimoto S, Kumazawa T. Effects of epidural
fentanyl and intravenous flurbiprofen for visceral pain during cesarean section
under spinal anesthesia. J Anesth 2001; 15:69-73.
82-Stoelting RK. Pharmacology-Physiology in Anesthetic Practice, Third Edition,
Philadelphia: Lippincott Company; 1999; 77-181.
83-Dahlgren G, Hultstrand C, Jakobsson J, Norman M, Eriksson EW, Martin H.
Intrathecal sufentanil, fentanyl, or placebo added to bupivacaine for cesarean
section.Anesth Analg 1997; 85: 1288-1293.
84-Reisner LS, Lin D. Anesthesia for cesarean section.In: Chestnut DH, ed.
87
Obstetric anesthesia: principles and practice. St. Louis: Mosby, 1999: 465-492.
85-Manullang TR, Viscomi CM, Pace NL. Intrathecal fentanyl is superior to
intravenous ondansetron for the prevention of perioperative nausea during
cesarean delivery with spinal anesthesia. Anesth Analg 2000; 90: 1162-1166.
86-Ben DB, Solomon E, Levin H, et al. Intrathecal Fentanyl with small-dose dilute
bupivacaine: beter anesthesia without prolonging recovery.Anesth Analg 1997;
85:560-565.
87-Vaghadia H, David H, Pamela M, et al. Small dose hypobaric lidocaine-
pentanyl spinal anesthecia for short duration out patient laparoscopy. Anesth
Analg 1997; 84:59-64.
88- Reisli Ruhiye, Tuncer Sema, Çelik Jale, Yosunkaya Alper, Uzun Süleyman,
Sarkılar Gamze, Ökesli Selmin.Bupivakain ve farklı dozlarda fentanilin
hemodinamik üzerine etkileri. Türk Anest Rean Der Dergisi 2003; 31:522-528.
89-Nelson KE, Rauch T, Terebuh V, D’Angelo RA.Comparison of intrathecal
fentanyl and sufentanyl for labor analgesia.Anesthesiology .2002.96: 1070-3
90- Ratcliffe FM, Evans JM. Neonatal wellbeing after elective caesarean
deliverywith general spinal, and epidural anaesthesia.Eur J Anaesthesiol 1993;
10:175-181.
91-Mueller MD, Bruhwiller H, Schupfer GK, Luscher KP. Higher rate of fetal
acidemia after regional anesthesia for elective cesarean delivery.Obstet Gynecol
1997; 90: 131-134.
92-Menekşe Ali, Sezaryen Anestezisi İçin İntratekal Farklı Dozlarda Uygulanan
Bupivacaine ve Fentanilin Etkileri.Uzmanlık Tezi 2003, Diyarbakır
88
TEŞEKKÜRLER
Asistanlık eğitimim boyunca her konuda beni destekleyen, teorik ve
pratik anlamda yetişmemi sağlayan klinik şefimiz Sayın Doç. Dr. Aysel ALTAN ve
klinik şef yardımcısı Sayın Doç.Dr Aygen TÜRKMEN’e,
Asistanlık eğitimim boyunca ve tezimin hazırlanışı sırasındaki sıkıntılı
dönemlerimde benden bilgi ve deneyimlerini esirgemeyen Uzm Dr. Namigar
TURGUT’a,
Uzmanlık eğitimim boyunca heyecanı, stresi, acıları ve güzellikleri
beraber paylaştığım Hülya ÜSTÜN, Fulya BATURAY, Ayşegül BİLEN, Ayşin
ERSOY, Çağlayan KÖKSAL, Zekeriya ERVATAN, Anıl MARŞAN, Şule
VATANSEVER, Alaaddin ULUÇ’a, asistan arkadaşlarıma, anestezi
teknisyenlerine, hemşirelerine ve personellere,
Tezimin hazırlık döneminde bana göstermiş oldukları anlayış ve
desteklerinden dolayı Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği’ndeki tüm uzman,
asistan ve hemşirelere,
Benim için hayatımın dönüm noktalarında büyük katkıları olan Dr.
Salih ÖZTÜRK, Dr. Sümeyye Sumru GÖKKAYA ve Dr. Namık HATİBOĞLU’na ,
İstatistik çalışmalarımdaki yardımlarından dolayı Dr. Achmet Ali’ye
Her zaman yanımda olan fedakar ve sevgi dolu aileme,
Sadece asistanlık dönemi değil hayatımın her döneminde benden
desteğini esirgemeyen sevgili eşim Zehra BAYKAL’a,
Hayatıma anlam kazandıran biricik kızım Elif’e en içten teşekkürlerimle.
Dr.İbrahim BAYKAL
89
ÖZGEÇMİŞ
1979 yılında Mersin’de doğdum.
1996 yılında Mersin Atatürk Lisesi’nden , 2004 yılında Ankara Üniversitesi Tıp
Fakültesi’nden mezun oldum.
2005 yılında SSK Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Anesteziyoloji ve
Reanimasyon Kliniği’nde asistan olarak göreve başladım.
Halen S.B. Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Anesteziyoloji ve
Reanimasyon Kliniği’nde asistan olarak çalışmaktayım.
Dr. İbrahim BAYKAL
90
Dostları ilə paylaş: |