Sevk ve İskan kanununa kadar Osmanlı coğrafyasında 40’a yakın büyük Ermeni isyanı var. Ermeni isyanları 1890’dan itibaren birçok şehirde yaşanmıştır. Örneğin, Yıldız Suikastı. Bu suikast, tarihin ilk saatli bomba suikastidir. 21 Temmuz 1905 günü Osmanlı padişahı II. Abdülhamit'e karşı Ermeni terör örgütü tarafından Yıldız Hamidiye Camii önünde yapılmış bombalı bir suikast girişimidir.
Osmanlı coğrafyasında 1890’dan itibaren Ermeni isyanları olmasına rağmen Ermenilerin geçici göçü düşünülmemişti. Osmanlı devleti bu isyanları bastırabilmişti. Ancak Birinci Dünya Savaşı’nda yaşanan Ermeni isyanları ve Ermenilerin düşmanla işbirliği yapması Osmanlı Devleti’nin toprak kaybetmesine (Van isyanı gibi), cephede büyük bir yenilgi yaşamasına (Sarıkamış faciası) neden olmuştur. Bu yüzden 27 Mayıs 1915’te Sevk ve İskan Kanunu çıkarılarak, Ruslara yardım eden Ermenilerin geçici olarak (savaş bitimine kadar) Osmanlı’nın diğer toprakları olan Lübnan ve Suriye civarına gönderilmesi amaçlanmıştır. Yani bir Osmanlı toprağından, diğer Osmanlı toprağına (Suriye ve Lübnan o tarihlerde Osmanlı toprağıdır) geçici iskan yapıldı. Göç edenlerin taşınır mallarını almalarına, gittikleri yerlerde toprak edinmelerine devlet yardım etti. Göç sırasında olabilecek olumsuzluklardan için göç edenler asker korumasında sevk edildiler. Dolayısıyla 1915’ten itibaren Ermenilerin göç ettirilmesi ile Doğu Cephesi’nde daha fazla toprak kaybedilmesi (Van o tarihlerde işgalde) engellenmek istenmiştir.