7
TÜRK HEMATOLOJİ DERNEĞİ - HEMATOLOJİDE DESTEK TEDAVİLERİ ve İNFEKSİYONLAR KURSU
ÖZGÜN OLMAYAN İMÜNOGLOBİLİN KULLANIMI
Güçhan Alanoğlu
Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı Hematoloji Bilim Dalı, Isparta
İ
ntravenöz imünoglobilin (İVİG) dünyada en yaygın kul-
lanılan plazma ürünüdür. İVİG binlerce sağlıklı vericiden
sağlanan plazmaların havuzlanması ile elde edilen nor-
mal insan poliklonal IGg nin tedavi edici preparatıdır (1). En-
füzyon yapılan imünoglobilinlerin yarı ömrü 3 haftadır. Yal-
nızca IgG
3
nin yarı ömrü 1 haftadır. IgG yanında IgA, IgM, IgG
F(ab)
2
parçaları, solübl CD4, CD8 ve TGFβ içerir. İVİG bakteri,
virus hem de idiotip dahil çok geniş bir antijen özgüllüğüne
sahiptir (2).
Başlangıçda birincil ve ikincil immün yetmezliklerde yerine
koyma tedavisi olarak kullanım alanı bulmuşken günümüz-
de birçok otoimmün ve sistemik enflamatuar hastaların te-
davisinde de yaygın olarak kullanılmaktadır. İlk defa 1981 de
birincil ve ikincil immün yetmezliklerin tedavisinde ruhsat
almıştır. Kalıtsal immün yetmezliği ve trombopenisi olan bir
hastaya İVİG kullanımı sırasında trombosit sayısının artışının
Imbach ve ark. tarafından gözlenmesinden sonra yüksek
doz İVİG tedavisi otoimmun hastalıklarda kullanım alanına
girmiştir (3).
Etki mekanizması
İVİG etki mekanizması çok karışıktır. Etkisini Fc
reseptörleri-
nin ekspresyon ve işlevlerinde değişiklik yaparak, sitokin ağı
ve kompleman aktivasyonu ile etkileşerek, antiiotip antikor-
lar, dentritik hücrelerde değişiklik yaparak, T ve B hücrele-
rinin uyararak, diferansiyon ve diğer işlevlerinde değişiklik
yaparak göstermektedir (1,4).
İVİG nin Fc ilişkili etkisi:
İgG antijenik hedefleri tanıyan ve antikor değişkenliğini
sağlayan Fab bölgesini içerir. Fc bölgesi; antikorun fagosit-
ler üzerinde ki Fc gamma resptörleri ile bağlanmasını sağlar.
Hedef hücrelerde bu İVİG in Fc parçası ile FcγR nin etkileş-
mesi; İVİG nin enflamasyonu engelleyici etkisini açıklamak-
tadır. Trombositlere karşı gelişen antikorlarla karakterize
bir hastalık olan immun trombositopenik purpurada (İTP)
trombosit temizlenmesi retikuloyoendotelyal sistemdeki
makrofaj ve monositlerde bulunan Fcγ R ile otoantikorların
etkileşmesi ile gerçekleşmektedir. Kompetetif bir şekilde
İVİG ile FcγR leri kaplanınca ITP de trombositler daha fazia
yıkılmamakta ve sayısı artmaktadır (1,4-7).
Antiidiotipik antikorlar
IVİG ile otoantikorların idiotipik determinantlarının etkileşi-
mi invivo olarak İVİG in otoreaktif B hücre klonu üzerindeki
etkisini açıklar. Hastalıkla ilişkili antikorlara karşı antiidiotip-
lerin olması İVİG in Myastenia Gravis(MG), Lambert-Eaton
sendromu ve antikor aracılı nöropatilerdeki etkinliğini açık-
lamada faydalı olmaktadır (1,2).
Kompleman aracılı hasarın azaltılması
Kompleman ile İVİG etkileşmesi sonucu C5b- 9 membran
atak kompleksi, dolayısıyla kompleman aracılı doku hasarı
oluşmaz. İVİG in asıl anti enflamatuar etkisi buna dayanır.
Ciddi dermatomyozit, Guillain Barre sendromu (GBS), MG ve
Kawazaki hastalığında bu mekanizma ile etkin olmaktadır
(1,6).
Sitokin yapımının düzenlenmesi:
Özellikle enflamatuar myopati, demyelizan nöropati ve MG
gibi nörolojik hastalıklarda İVİG antienflamatuar etkisini si-
tokin yapımının düzenlenmesi ile yapmaktadır (1).
Antijen sunan hücreler, T ve B lenfositleri ile etkileşim
İmünoglobinlerin idiotiplerine bağlanma yanında İVİG T,
B hücreleri ve monositlere de bağlanarak otoreaktivitenin
kontrolunu ve self toleransın teminini sağlamaktadır (1).
Dendritik hücrelerle etkileşim
Dendritik hücreler(DH), T hücre aktivasyonunda İVİG nin bi-
rincil imüno baskılayıcı etkisini sağlayan aracılardır. Yüksek
tedavi edici dozlarda sistemik lupus eritematosus (SLE) has-
talarında İVİG dendritik hücre gelişimini engelleyerek HLA
ve CD80/CD86 ekspresyonunu engeller. Tam tersi düşük
dozlarda ise DH diferansiyasyonunda etkindir. Yaygın değiş-
8
G. Alanoğlu
TÜRK HEMATOLOJİ DERNEĞİ - HEMATOLOJİDE DESTEK TEDAVİLERİ ve İNFEKSİYONLAR KURSU
ken immün yetmezlik durumunda bozuk olan DH gelişimi
İVİG ile düzelmektedir (1).
İVİG üretimi ve kimyasal özellikleri
Plazma iki yoldan elde edilir. (i). %20 oranında kan vericileri
(ii). %80 Plazma vericilerinden plazmaferez ile. Dünya sağlık
örgütüne göre ürün şu kriterleri doldurmalıdır: 1.Ürün en az
1000 vericiden elde edilmiş olmalıdır. 2. Ürün en az %90 bü-
tünlüğü bozulmamış sağlam IgG, çok az IgA ve IgM bulun-
durmalıdır. 3. IgG alt grupları sağlıklı bireylerde ki oranlara
uymalıdır. IgG1%60, IgG2 %29.4, IgG3 %6.5, IgG4 %4.1. 4.
Ürün içinde agregat, prekallikrein aktivatörü, kinin, plazmin
olmamalıdır. 5. İmünoglobilin biokimyasal olarak çok az de-
ğiştirilmiş olmalıdır. 6.HIV 1/2 antikorları, HB
s
Ag, HCV anti-
korları taranmış olmalıdır (1,8).
İVİG klinik kullanımı
İVİG ilk kullanımı immün yetmezlik hastalıklarında yerine
koyma amaçlı olmuştur. Şu an otoimmün ve enflamatuar
hastalıklarda çok geniş kullanım alanı bulmuştur. İVİG iki
ana doz şeması ile kullanılmaktadır. (i) Düşük doz yerine
koyma tedavisi (ii)Yüksek doz immünomodulatuar ya da an-
tienflamatuar etki.
Yerine koyma tedavisi (düşük doz)
Birincil İmmun yetmezlikler: Birincil immün yetmezliklerde
enfeksiyonlardan korumak amacıyla kullanılmaktadır. Se-
rum IgG düzeylerinin 500mg/dL üzerinde olduğunda ak-
ciğer enfeksiyon ve komplikasyonlarının azaldığı gösteril-
miştir. Bu düzeye ulaşmak için her 3- 4 haftada bir 300-500
mg/kg İVİG uygulanması önerilmektedir (1,11)
İkincil İmmün yetmezlik: Erişkin: B hücre malignitelerinde
(KLL, MM) ikincil immün yetmezlik; azalmış antikor yapımı-
na bağlı olarak artmış enfeksiyon riski olarak ortaya çıkar.
(i)Eğer hayatı tehdit eden enfeksiyon, (ii)Klinik olarak an-
lamlı tekrarlayıcı enfeksiyonların nedeni düşük poliklonal
imünoglobilin seviyeleri düşünülüyorsa koruyucu amaç-
la uygulanabilir. 250mg/kg her 4 haftada bir uygulanması
önerilmektedir (8). Pediatrik: Hematolojik maligniteli çocuk-
larda rutin kullanılması önerilmemektedir. Çocuklarda da hi-
pogamaglobilinemi varsa, ciddi enfeksiyon yada tekrarlayıcı
sinopulmoner enfeksiyon varsa kullanılabilir (1,8,12,13). İVİG
uygulanması ile pediatrik HIV enfeksiyonunda bakteriel en-
feksiyon riski azalmaktadır. Ayrıca primer HIV ilişkili trombo-
sitopenide aktif kanama olduğunda ya da trombosit değeri
10000 altında olduğunda 1g/kg 2 gün önerilmektedir (13).
Kemik iliği naklinde İVİG tedavisi enfeksiyon riski, septisemi,
trombosit gereksinimi ve akut GVHD oluşumunu engelledi-
ği bildirilmiştir. Ancak günümüzde yeni çıkan antibiotikler,
antifungaller ve İVİG nin kendisinin venookluziv hastalık
Tablo 1. V G Klinik Kullanımı (1,9)
A. Yerine Koyma Tedavisi (Dü ük Doz)
I.
Birincil immün yetmezlik hastalıkları
II.
kincil immün yetmezlik hastalıkları
B hücre malign hastalıkları (KLL, MM)
HIV
enfeksiyonu
B.
mmünomodulatuar etki (Yüksek Doz)
I. Hematolojik
Hastalıklar
ITP*
Edinsel immün trombositopeni
Otoimmün
nötropeni
Otoimmün hemolitik anemi
Parvovirus B 19 a ba lı kırmızı küre aplazisi
Faktör VIII antikoru otoimmün
Edinsel von Willebrand hastalı ı
II. Nörolojik
hastalıklar
Guillain-Barre Sendromu (GBS)*
Kronik enflamatuar demyelizan polinöropati (KEDP)*
Multifokal motor nöropati*
Multipl skleroz (MS)
Myastenia gravis (MG)*
Lambert-Eaton
sendromu
Stiff person sendromu
III. Romatolojik
Hastalıklar
Kawazaki
hastalı ı*
ANCA pozitif sistemik vaskulit
Polimyozit
Dermatomyozit*
Antifosfolipid
sendromu
Tekrarlayıcı spontan dü ük
Romatoid artrit ve Felty sendromu
Sistemik lupus eritematosus (SLE)
Juvenil idiopatik artrit (J A)
IV. Dermatolojik
Hastalıklar
Toksik epidermal nekrolizis(TEN)
Otoimmun ciltte bülle me yapan hastalıklar (Büllöz pemfioid)*
Streptokokal
toksik
ok sendromu
Steroid
ba ımlı ciddi atopik dermatit
V. Di er durumlar
Graft versus host hastalı ı GVHD*
Sepsis
Steroid
ba ımlı astım
* V G etkisinin kontrollu çalı malarla kanıtlandı ı hastalıklar
9
Özgün Olmayan İmünoglobilin Kullanımı
TÜRK HEMATOLOJİ DERNEĞİ - HEMATOLOJİDE DESTEK TEDAVİLERİ ve İNFEKSİYONLAR KURSU
yapıcı etki nedeniyle enfeksiyonlardan korunma amacıyla
kullanılması önerilmemektedir. Transplant sonrası hipoga-
maglobilinemi olan hastalarda kullanılmalıdır (1,11,13).
İmmun düzenleyici amacıyla kullanılması (yüksek doz)
Hematolojik hastalıklar
İmmün trombositopenik Purpura (İTP): İVİG ile başarı ile te-
davi edilen ilk hastalıktır (3). Pediatrik İTP: Çocukta akut İTP
de trombosit sayımı 20000 altında ise ya da hayatı tehdit
eden kanamalarda yüksek doz metilprednizolon, trombosit
transfüzyonuna ek olarak uygulanması önerilmektedir. Ço-
cuklarda kronik İTP de kullanılabilir. Rh pozitif, splenektomi
yapılmamışlarda antiD tedavisi ile de kullanılabilir. İTP li an-
nelerin yeni doğanlarında eğer trombosit sayısı 20000 altın-
da ise verilebilir. Trombosit sayımı 20000- 50000 arasında ise
gerek yoktur. Eğer kafa içi kanama bulguları var ve trombo-
sit sayımı 20000 altında ise İVİG e steroid tedavisi mutlaka
eklenmelidir (12,14). Erişkin İTP: Ciddi trombositopeni olan
ancak kanaması olmayan erişkin akut İTP sinde İVİG birinci
basamak tedavi olarak önerilmemektedir. Ancak steroidlere
karşı bir kontendikasyon varsa uygulanabilir. Erişkinlerde
steroide yanıt yoksa veya yanıt yavaş ise ve kronik İTP de
splenektomi sonrası ek bir tedavi yaklaşımı olarak uygula-
nabilir.
Erişkin akut İTP sinde kanama varsa ya da steroide yanıt yok
veya yetersiz ise 1g/kg ardışık 2 gün önerilmektedir. Sple-
nektomi sonrası gerekirse ise 0.5 g/kg 4 gün süre uygulana-
bilir. Gebelikle ilişkili İTP de İVİG steroidler gibi birinci basa-
makta önerilmektedir (13).
Saf kırmızı küre aplazisi: İmmün yetmezlikli hastalarda Par-
vovirus B 19 a bağlı saf kırmızı hücre aplazisi gelişirse İVİG
birinci basamak tedavisi amacıyla önerilmektedir. Ancak
immün mekanizma ile oluşan saf kırmızı hücre aplazisinde
birinci basamak tedavi olarak önerilmemektedir. Eğer stero-
id, siklosporin gibi tedavilere yanıt alınamazsa ikinci basa-
makta kullanılabilir (1,12).
Otoimmün nötropeni: Eğer birinci basamak G-CSF tedavi-
sinde başarısızlık varsa çok nadir durumlarda uygulanabilir.
Bunun dışında önerilmemektedir (8,12).
Otoimmün hemolitik anemi: Akut ve kronik otoimmün he-
molitik tedavisinde önerilmemektedir. Hayatı tehdit eden
durumlarda önerilebilir (12).
Edinsel FVIII inhibitörleri ve edinsel von Willebrand hastalığı:
Edinsel FVIII inhibitörü olanlarda tek başına veya steroid eş-
liğinde hızlı bir yanıt oluşturduğu gösterilmişse de steroid
ve immün sistemi baskılayıcı tedavi yaklaşımlarının daha
uygun olduğu savunulmaktadır. Bu nedenle rutin uygula-
mada önerilmemektedir (8,13).
Aplastik anemi
İVİG tedavisi önerilmemektedir
Fetal / neonatal alloimmün trombositopeni(F/NAİT): F/NAİT
fetal trombosit antijenlerine karşı annede gelişen alloanti-
korlarla oluşan bir durumdur. Bu trombosit antijenleri baba
ve fetüs tarafından paylaşılmakta ve plasentayı geçerek fe-
tal trombositlerde harabiyete neden olmaktadır. İlk gebe-
likte de görülebilir. Hastalık doğumdan önce saptandı ise
F/NAİT nin antenatal tedavisinde birinci seçenek olarak kul-
lanılabilir. Gebe kadının daha önce etkilenmiş gebelik öykü-
sü varsa İVİG; önceki gebelikte kanama ne zaman oldu ise
o zaman da uygulanmalıdır. Eğer gebenin ailesinde F/NAİT
varsa veya trombosit alloantikorları taranmışsa kordosen-
tez ile fetusun trombositopenisinin ciddiyeti saptanmalıdır.
Uzmanlar genellikle 20 haftada verilmesi ancak kesinlikle
30. haftanın geçilmemesi şeklinde fikir bildirmektedirler.
Tüm bu girişimlerin tam teşekküllü bir kadın hastalıkları ve
doğum merkezinde yapılması önerilmektedir. F/NAİT olan
yeni doğana antijen negatif uyumlu trombosit transfüzyo-
nu birinci basamak tedavi yaklaşımı olmalıdır İVİG buna ek
olarak verilebilir. Doz 1g/kg her hafta önerilmektedir (13).
Yeni doğanın hemolitik hastalığı (YDHH): Anneden geçen
fetüs eritrositlerine karşı olan antikorlar fetal eritrositlerine
bağlanarak hemolize neden olmaktadır. Eğer total serum
biluribin yoğun fototerapiye karşın yükselme eğiliminde
yada biluribin düzeyleri exchange düzeyinde ise İVİG 0.5-
1.0 g/kg 2 saat içinde uygulanabilir. Gerekirse aynı doz 12
saat içinde yinelenebilir. Ancak üreticilerin uyarılarına göre
veriliş hızı konusunda dikkatli olmak gerekir (13).
Hemolitik transfüzyon reaksiyonu: Uygunsuz kan transfüzyo-
nu sonucunda oluşur. Hem proflakside hem de rutin teda-
visinde önerilmez. Çok ciddi acil durumlarda ancak kullanı-
labilir (12).
Orak hücreli anemide transfüzyon reaksiyonunda: Hayatı teh-
dit etmeyen hemolitik transfüzyon reaksiyonunda rutin te-
davide önerilmemektedir.
Hemolitik üremik sendrom (HUS), trombotik trombositopenik
purpura (TTP): HUS ve TTP nin birinci basamak tedavisinde
İVİG nin yeri yoktur. Eğer birinci basamak tedavi etkin ola-
mazsa ek tedavi olarak verilebileceği uzman görüşüdür
(13).
Heparin uyarılmış trombositopeni (HİT): Konvansiyonel hepa-
rin alan hastaların %2-3 ünde görülür. Heparin tedavisinden
5 veya daha fazla gün sonra trombositopeni gelişmeye baş-
lar. HİT antikorları IgG sınıfından olup trombosit faktör 4 e
10
G. Alanoğlu
TÜRK HEMATOLOJİ DERNEĞİ - HEMATOLOJİDE DESTEK TEDAVİLERİ ve İNFEKSİYONLAR KURSU
karşı gelişir. %90 oranında trombotik komplikasyonlar göz-
lenir. Bu nedenle HİT de İVİG uygulaması kontendikedir.
Transfüzyon sonrası purpura (TSP): TSP eritrosit ya da trombo-
sit transfüzyonundan yaklaşık 1 hafta sonra ortaya çıkan ciddi
trombositopeni ile karaktarize nadir rastlanan bir durumdur.
Daha çok kadınlarda görülür. İVİG 1g/ kg 2 gün olarak birinci
basamak tedavide uygulanması önerilmektedir (13).
Virus ilişkin hemofagositik sendrom: Yeni doğan ve 18 aya ka-
dar çocuklarda görülür. Viral, bakteriyel enfeksiyonlarla bir-
likteliği bildirilmiştir. Ayrıca juvenil romatoid artrit, Kawasaki
hastalığı, erişkinde otoimmün hastalıklar, vaskulit, lösemi,
lenfoma da gözlenmiştir. İVİG rutin tedavisinde önerilme-
mektedir.
Özetle hematolojik hastalıkların çoğunda uzman görüşü-
ne göre rutin İVİG kullanılması önerilmemektedir. Rutin
kullanımda yeri olan ve tedavi yaklaşımı olarak uygun olan
durumlar edinsel kırmızı küre aplazisi, edinsel hipogamag-
lobilinemi (maligniteye ikincil), fetal/neonatal alloimmün
trombositopeni, yenidoğanın hemolitik hastalığı, HIV ilişki-
li trombositopeni, İTP, transfüzyon sonrası purpuradır. Çok
acil ya da hayatı tehdit eden durumlarda istisnai olarak kul-
lanımı uygun olan durumlar: edinsel hemofili, edinsel vWH,
otoimmün hemolitik anemi, hemolitik transfüzyon reaksi-
yonu, orak hücrede hemolitik transfüzyon reaksiyonu, HUS,
TTP ve virus ilişkin hemofagositik sendrom. Aplastik anemi
ve hematopoetik kök hücre naklinde önerilmezken heparin
induced trombositopenide kontendikedir.
Nörolojik hastalıklar
Guillain-Barre sendromu (GBS): İVİG tedavisi akut paralitik GBS
da plazma değişimi kadar etkin bulunmuştur. Hastalık semp-
tomlarının başlamasının 2 haftası içinde tedaviye başlanma-
lıdır. Plazma değişimi ile birlikte uygulamanın ya da yükleme
dozu steroid ile vermenin ek bir fayda getirmediği görülmüş-
tür. Uygulama 2g/kg 5 gün içinde yapılmalıdır (11,15).
Multipl sklerosis(MS): Eğer olgu standart immün düzenleyici
tedavilere yanıt alınamayan relapsing- remitting MS olgusu
ise kullanılabilir. Birincil ya da ikincil ilerleyici MS de yeri yok-
tur. Doz 1g/kg ayda bir şeklinde uygulanabilir (11,15).
Myastenia Gravis(MG): İVİG ataklarla seyreden MG ve myas-
tenik krizde uygulanabilir. Cerrahiye girecek hastalarda
hastaları stabil halde tutmak amacıyla verilebilir. Kronik MS
tedavisinde idame amaçlı kullanılmamalıdır. 2g/kg 2- 5 gün
içinde uygulanabilir (1,15,16).
İleti bloğu ile olan multifokal motor nöropati (MMN): Steroid-
lerin etkisi hem çok az olup hem de bazen zararlı olabilmek-
tedir. İVİG kas gücünü arttırmakta ve nörolojik hasar skorla-
rının düzelmesini sağlamaktadır. Birinci basamak tedavide
İVİG önerilmektedir (11, 15)
Lambert-Eaton sendromu (LES): Kalsiyum kanallarına karşı
antikorlarla belirlenen myopatik ve myastenik özellikleri
olan bir sendromdur. Standart immün baskılayıcı tedaviye
yanıt alınamaz ise kullanılabilir (1,11,15)
Opsoklonus-myoklonus: İVİG tedavisinde kullanılabilir (15).
Paraproteinemik nöropati: IgM paraproteinemik nöropatide
kullanılması önerilememektedir (15).
Streptokoklarla ilişkili pediatrik otoimmün nöropsikiyatrik
hastalıklar (PANDAS): Tedavisinde İVİG önerilebilir (15).
POEMS sendromu: Önerilmemektedir (15).
Stiff person sendromu. Gövde ve proksimal kaslarda rijidite
ve glutamik asid dekarboksilaza karşı antikorlar ile karakte-
rize bir hastalıktır. Eğer GABA tedavisi etkin olamazsa İVİG
uygun bir tedavi seçimidir (12, 16).
Dermatomyozit: Standart tedavilere dirençli olgularda İVİG
in etkinliği gösterilmiştir. Tek başına önerilmemelidir. Ek te-
davi olarak planlanabilir (11,12).
Kronik enflamatuar demyelizan polinöropati (KEDP): Yeni baş-
langıçlı hastalarda kısa süreli tedavide uygulanabilir. Uzun
süreli tedavide immün baskılayıcı tedavilere eşlik etmelidir.
Diabetik nöropati: Önerilmemektedir.
Nörolojik hastalıklarda İVİG kullanımı şöyle özetlenebilir.
Özel durumlarda kullanılabileceği hastalıklar: akut dissemi-
ne ensefalomyelit, KEDP, dermatomyozit, GBS, LES, MMN,
MG, opsoklonus-myoklonus, PANDAS, stiff person sendro-
mu. Şu hastalıklarda ise İVİG önerilmemektedir: adrenolö-
kodistrofi, amyotrofik lateral skleroz, otizm, POEMS sendro-
mu, paraproteinemik nöropati (8,12).
Romatolojik hastalıklar
Hem deneysel hem de klinik çalışmalar birçok romatolojik
hastalıklarda İVİG tedavisinin etkin olabileceğini göster-
mektedir.
Kawasaki sendromu: Çocukluk çağı vaskuliti olan bu hasta-
lıkta tek yüksek doz İVİG aspirin eşliğinde uygulandığında
48 saat içinde %85 hastada ateş düşürmektedir. Semptom-
ların başladığı ilk 10 gün içinde 2 g/kg dozunda uygulanma-
lıdır (1,8,11).
11
Özgün Olmayan İmünoglobilin Kullanımı
TÜRK HEMATOLOJİ DERNEĞİ - HEMATOLOJİDE DESTEK TEDAVİLERİ ve İNFEKSİYONLAR KURSU
Sistemik vaskulit: ANCA pozitif sistemik vaskulitler standart
immün baskılayıcı tedaviye yanıt vermiyorsa destekleyici
tedavi olarak kullanılmıştır. Organ tutulumu olmayan olgu-
larda cesaret verici sonuçlar bildirilmektedir. Ancak mixed
kriyoglobilinemide eksojen IgG ve intrensek IgM romatoid
faktöre bağlı akut böbrek yetmezliği riski vardır (1).
Sistemik lupus eritematosus (SLE): Yüksek dozun etkin oldu-
ğuna dair çalışmalar mevcuttur. Standart immün baskılayıcı
tedavi sonrasında proliferatif lupus nefritinde idame siklo-
fosfamid tedavisi kadar etkin bulunmuştur (11).
Juvenil romatoid artrit, Sjögren sendromu, antifosfolipid
sendromu gibi romatolojik hastalıklarda da faydalı olduğu-
nu gösteren çalışmalar vardır (1,8).
Toksik şok sendromu: İVİG içerdiği superantijen nötralizan an-
tikorları ile streptokokal toksik şokta etkili olmaktadır (8,11).
Birdshot retinokoriopati(BR) ve otoimmun uveit: BR bilateral
otoimmün posterior uveit olup yoğun immün baskılayıcı
tedavi kullanmak gerekmektedir. İVİG ile umut vaat eden
çalışmalar vardır (11).
Dermatolojik hastalıklar
Yayınlanan olguların çoğunluğu bül hakim olan hastalık-
larda bülleşmeyi ve mortaliteyi azalttığını göstermektedir.
Steven Johnson sendromu, toksik epidermal nekrolisis,
pemfigus vulgaris, pemfigus foliaseus, büllöz pemfigoid-
de İVİG ile düzelme bildirilmiştir. Ayrıca atopik dermatit,
kronik immün urtiker, pyoderma gangrenozum, eritema
multiformede de olgu bildirimleri şeklinde faydası rapor
edilmiştir (1,11,16).
Tekrarlayıcı spontan düşüklerde metaanaliz ile etkin olma-
dığı gösterilse de ufak olgu sunumları şeklinde faydalı ola-
bileceği bildirilmektedir (2,8,16).
Güvenlik ve yan etkileri
Herhangi bir kan ürününden enfeksiyon ajanının geçme
potansiyeli her zaman mevcuttur. Ancak 1990 ların başında
hepatit C nin geçişinin görülmesinden sonra FDA tarafından
çok sıkı güvenlik tedbirleri uygulanmaya başlanmıştır.
İVİG tedavisi FDA onaylı endikasyonları (Tablo 2) yanında bir-
çok hastalıkta onay dışı olarak geniş kullanım alanı bulmuştur.
İVİG uygulamaları sırasında gözlenen yan etkilerin çoğu hafif ve
geçici başağrısı, sıcak basması, ateş, döküntü, halsizlik, bulantı,
ishal, kan basıncı değişiklikleri ve taşikardi şeklindedir. Yan etki
%2-25 oranında görülmektedir (17,18). Hafif yan etkiler oldu-
ğunda 500-1000 mg asetaminofen uygulamalıdır. Bulantı için
antiemetik tedavi planlanmalıdır. Tansiyon başağrıları daha
önce hipertansiyon saptanmış bireylerde daha sık görülür. Ek
antihipertansif ve nonsteroid antienflamatuar ilaçlar ve enfüz-
yon hızının azaltılması etkin olur. Urtiker oluşumunda 25- 50
mg difenhidramin ve/veya ufak doz steroid uygulanabilir.
IVIG ile ciddi yan etkiler bildirilmiştir. Şans eseri bu yan etki
nadiren görülmektedir. Ciddi yan etkiler genellikle altta risk
faktörü olan ya da eşlik eden hastalığı olanlarda daha fazla
görülmektedir. Bu nedenle İVİG uygulanacak hastalardan
çok detaylı bir tıbbi öykü alınmalı ve fizik muayene yapıl-
malıdır(19) Ciddi yan etkiler akut böbrek yetmezliği, inme,
myokard enfarktüsü, derin ven trombozu (DVT), pulmoner
emboli, anaflaksi ve aseptik menenjit olarak özetlenebilir.
Akut böbrek yetmezliği % 90 İVİG ürünü içinde sabitleyici
olarak sükroz kullanılan ürünlerde gözlenmiştir. Ozmotik
nefroza neden olmaktadır. Akut böbrek yetmezliği 2g/kg/
siklus gibi yüksek doz alan hastalarda görülmektedir. Sıklık-
la ilk siklusda, daha önce hipertansiyonu ve/veya diabetes
mellitusu olan, yetersiz hidrasyonu olan, 65 yaş üzeri başka
nefrotoksik ilaç alan olgularda gelişmektedir. Vakaların ya-
rısında dializ ihtiyacı olup 2 haftadan kısa zamanda dializ
gereksinimi kalmamaktadır. Bu olgularda yeterli hidrasyon
sağlanmalı, doz aşımı, önerilen hızda artış yapılmamalıdır.
İdrar çıkışı sıkı kontrol edilmelidir (19)
İnme: Nadir ancak ölüm potansiyeli olan bir İVİG yan etki-
sidir. %0.6 oranında görülmektedir. Yüksek doz tedavi alı-
mından 24 saat sonra ortaya çıkmaktadır. Daha önce inme
geçiren, karotid arter stenozu olan, kronik hipertansiyon ve
polisitemia vera gibi hiperkoaguabl durumlarda daha sık
görülmektedir. Bu nedenle bu tip hastalarda İVİG endikas-
yonu koyarken fayda-zarar dengesi iyi düşünülmelidir.
Myokard enfarktüsü(MI): Nadir ancak ölümle sonuçlanabile-
cek bir yan etkidir. Olguların yarısında yüksek doz sonrası
görülmektedir. Daha önce geçirilmiş MI, hipertansiyon, yeni
geçirilmiş by pass cerrahisi, diabetes mellitus risk faktörleri-
dir (18,20).
Tablo 2. FDA onaylı V G kullanımı (8,10)
Hastalık
V G dozları
TP
5 gün 400mg/kg/gün ya da 1g/kg/gün
Birincil immün yetmezlik
Aylık 300-400 mg/kg
kincil immün yetmezlik
Aylık, 400 mg/kg
Pediatrik HIV enfeksiyonu
2- 4 haftada bir, 200-400 mg/kg
GVHD engellenmesi ve
Haftalık 500-1000 mgr/kg
Eri kin K T enfeksiyonlarında
Kawasaki sendromu
tek doz 2gm/kg, aspirin 80-100 mg
e li inde
12
G. Alanoğlu
TÜRK HEMATOLOJİ DERNEĞİ - HEMATOLOJİDE DESTEK TEDAVİLERİ ve İNFEKSİYONLAR KURSU
Diğer trombotik yan etkiler: DVT, pulmoner emboli nadiren
santral retinal ven trombozu bildirilmiştir. Risk faktörleri daha
önce geçirilmiş tromboemboli, uzun süreli hareketsiz kalma,
bilinen hiperkoaguabl durumlar olarak özetlenebilir (18,20,21).
Anaflaksi: Nadiren görülmektedir. Bu hastalarda IgA eksik-
liği olup IgE altsınıfı anti-IgA antikorları serumlarında sap-
tanmıştır. 1/400- 1/3000 oranında görülmektedir. Bazı İVİG
ürünlerinin içinde diğerlerine göre daha az IgA olsa da çok
az miktarla bile anaflaksi gelişebilir (19).
Aseptik menenjit: Yüksek doz alan hastalarda başağrısı, bu-
lantı, kusma, fotofobi, ağrılı göz hareketleri ile ortaya çıkar.
Genellikle dozun uygulanmasından 24 saat sonra gelişir.
Menenjit semptomları kendi içinde sınırlanma eğiliminde-
dir. Bulguların başlangıcından sonra 5 gün içinde düzelir.
Steroid verilebilirse de özgün bir tedavisi yoktur. Sıkı takip
önerilmektedir (18,19).
Özet olarak İVİG yan etkilerinden kaçınmak için şu önlem-
ler alınmalıdır. Karar aşamasında İVİG tedavisinin riskleri
ve hastanın mevcut risk faktörleri iyi değerlendirilmeli,
uygun ürün seçilmeli, uygun dozda ve hızda verilmelidir.
Enfüzyon sırasında ve sonrasında sıkı takip edilmeli, ge-
rekli ise enfüzyon öncesi uygun öncül tedaviler yapılma-
lıdır (22).
Sonuç
İVİG tedavisi uygun gerekçelerle uygulandığında etkin bir
tedavi yaklaşımıdır. Son zamanlarda onay dışı kullanım
gerekçeleri uzun listeler oluşturmaktadır. İVİG çok pahalı
bir tedavi yaklaşımıdır.Bu nedenle her olgu kendi özelinde
değerlendirilmeli tedavi başlama gereksiniminin dayanağı,
tedavinin riskleri, hastanın altta yatan risk faktörleri ve eşlik
eden hastalıkları göz önünde bulundurularak karar verilme-
lidir (23).
Kaynaklar
1. Negi VS, Elluru S, Siberil S, Graff-Dubois S, Mouthon L, Kazat-
chkine MD,Lacroix-Desmazes S, Bayry J, Kaveri SV. Intravenous
immunoglobulin: an update on the clinical use and mecha-
nisms of action. J Clin Immunol. 2007 May;27(3):233-45.
2. Shoenfeld Y, Katz U. IVIg therapy in autoimmunity and related
disorders: our experience with a large cohort of patients.Auto-
immunity. 2005 Mar;38(2):123-37.
3. Imbach P, Barandun S, d’Apuzzo V, Baumgartner C, Hirt A, Mo-
rell A, Rossi E,Schoni M, Vest M, Wagner HP. High-dose intrave-
nous gammaglobulin for idiopathic thrombocytopenic purpu-
ra in childhood. Lancet. 1981 Jun 6;1(8232):1228-31.
4. Simon HU, Spath PJ. IVIG--mechanisms of action. Allergy. 2003
Jul;58(7):543-52.
5. Sewell WA, Jolles S. Immunomodulatory action of intravenous
immunoglobulin. Immunology. 2002 Dec;107(4):387-93.
6. Kazatchkine MD, Kaveri SV.Immunomodulation of autoimmu-
ne and inflammatory diseases with intravenous immune glo-
bulin. N Engl J Med. 2001 Sep 6;345(10):747-55.
7. Yu Z, Lennon VA. Mechanism of intravenous immune globulin
therapy in antibody-mediated autoimmune diseases. N Engl J
Med. 1999 Jan 21;340(3):227-8.
8. Knezevic-Maramica I, Kruskall MS. Intravenous immune globulins:
an update for clinicians. Transfusion. 2003 Oct;43(10):1460-80.
9. Ephrem A, Misra N, Hassan G, Dasgupta S, Delignat S, Van
Huyen JP, Chamat S, Prost F, Lacroix-Desmazes S, Kavery SV,
Kazatchkine MD Immunomodulation of autoimmune and inf-
lammatory diseases with intravenous immunoglobulin. Clin
Exp Med. 2005 Dec;5(4):135-40
10. Lemieux R, Bazin R, Neron S. Therapeutic intravenous immu-
noglobulins. Mol Immunol. 2005 May;42(7):839-48
11. Jolles S, Sewell WA, Misbah SA. Clinical uses of intravenous im-
munoglobulin. Clin Exp Immunol. 2005 Oct;142(1):1-11.
12. Robinson P, Anderson D, Brouwers M, Feasby TE, Hume H; IVIG He-
matology and Neurology Expert Panels. Evidence-based guidelines
on the use of intravenous immune globulin for hematologic and
neurologic conditions. Transfus Med Rev. 2007 Apr;21(2 Suppl 1).
13. Anderson D, Ali K, Blanchette V, Brouwers M, Couban S, Rad-
moor P, Huebsch L, Hume H, McLeod A, Meyer R, Moltzan C,
Nahirniak S, Nantel S, Pineo G, Rock G. Guidelines on the use
of intravenous immune globulin for hematologic conditions
Transfus Med Rev. 2007 Apr;21(2 Suppl 1):S9-56
14. Bromberg ME.Immune thrombocytopenic purpura--the changing
therapeutic landscape. N Engl J Med. 2006 Oct 19;355(16):1643-5.
15. Feasby T, Banwell B, Benstead T, Bril V, Brouwers M, Freedman
M, Hahn A, Hume H, Freedman J, Pi D, Wadsworth L. Guideli-
nes on the use of intravenous immune globulin for neurologic
conditions. Transfus Med Rev. 2007 Apr;21(2 Suppl 1):S57-107
16. Wallington T. New uses for IVIgG immunoglobulin therapies.
Vox Sang. 2004 Jul;87 Suppl 2:155-7.
17. Katz U, Achiron A, Sherer Y, Shoenfeld Y. Safety of intrave-
nous immunoglobulin (IVIG) therapy. Autoimmun Rev. 2007
Mar;6(4):257-9. Epub 2006 Aug 28.
18. Ross Pierce L, Jain N. Risks associated with the use of intravenous
immunoglobulin. Transfus Med Rev. 2003 Oct;1784)241-251.
19. Hamrock DJ. Adverse events associated with intravenous
immunoglobulin therapy. Int Immunopharmacol. 2006
Apr;6(4):535-42. Epub 2005 Dec 13.
20. Marie I, Maurey G, Herve F, Hellot MF, Levesque H.Intravenous
immunoglobulin-associated arterial and venous thrombosis;
report of a series and review of the literature. Br J Dermatol.
2006 Oct;155(4):714-21.
21. Katz U, Shoenfeld Y. Review: intravenous immunoglobulin therapy
and thromboembolic complications. Lupus. 2005;14(10):802-8.
22. Gelfand EW.Differences between IGIV products: impact on
clinical outcome. Int Immunopharmacol. 2006 Apr;6(4):592-9.
Epub 2005 Dec.
23. Sorensen R. Expert opinion regarding clinical and other outco-
me considerations in the formulary review of immune globu-
lin.J Manag Care Pharm. 2007 Apr;13(3):278-83
Dostları ilə paylaş: |