Kuvvetli bir doku harabiyetine bağlı olan yada olmayan, insanın geçmişte edindiği, subjektif, primitif protektif deneyimleri ile ilgili sensoryal ve emosyonel bir duygudur
Ağrı ve ağrılı olaylar, hekime başvuru nedenleri arasında hemen ilk sırayı alan yakınmalardır
Analjezik ve steroid olmayan antiinflamatuvar ilaçlar ( NSAİİ ) antibiyotiklerden sonra en sık reçete edilen ilaçlardandır
Ağrının algılanmasını gerçekleştiren özel oluşumlar olan NOSİSEPTÖR’ lerin, hasara uğramış inflamasyonlu bölgede lokal olarak salınan mediyatörler (ALGESİKLER ) tarafından uyarılması ile AĞRI DUYUSU algılanır
Dokudan salınanlar
Dokudan salınanlar
Serotonin, Histamin, Lökotrienler
Prostaglandinler
Plazmadan salınanlar
Kininler
Sinir uçlarından salınanlar
Substans P
Daima nosiseptif nitelikte, neden olan lezyon ile ağrı arasında zaman, yer ve şiddet bakımından yakın ilişkili olup, başlangıcı genellikle 6 aydan kısa süreli olma özelliklerini taşır
Daima nosiseptif nitelikte, neden olan lezyon ile ağrı arasında zaman, yer ve şiddet bakımından yakın ilişkili olup, başlangıcı genellikle 6 aydan kısa süreli olma özelliklerini taşır
Doku hasarından sonra oluşan, ayları aşan
Doku hasarından sonra oluşan, ayları aşan
süreleri ile devamlılık gösteren (genellikle > 6 ay), hasta tarafından ağrının yeri karakteri ve zamanı ile ilgili yeterli bilgi verilemeyen ağrıdır
İlaçların oral formları seçilmelidir
İlaçların oral formları seçilmelidir
Analjezik ilaç dozu hastaya göre düzenlenmelidir
Uykusuzluk etkin bir şekilde tedavi edilmelidir
Tedavinin neden olduğu yan etkiler tedavi edilmelidir
Gerektiğinde hastalara adjuvant (yardımcı) ilaç verilmelidir
Gerektiğinde hastalara adjuvant (yardımcı) ilaç verilmelidir
Hastanın takibi dikkatle ve sürekli olarak yapılmalı hastanın doktoru ile diyaloğu sürdürmesine olanak tanınmalıdır
1860’ da salisilik asit tanımlanmış, ilk Aspirin tableti 1898’ de sentezlenmiştir
1971’ de Dr John Wyane ilk siklooksijenaz enzimini tanımlamıştır
1976’ da prostoglandin endoperoksit sentetaz (siklooksijenaz = COX) enzimi elde edilmiş, böylece NSAİİ’ ın etki mekanizmaları, yan etkileri ve güvenlik profili üzerine olan çalışmalar hızlanmıştır
Bu konuda son gelişme 1990’ ların başında COX’ un tek bir molekül olmadığı ve birden fazla izomerinin farklı işlevlerinin olduğunun gösterilmesi olmuştur
Bu konuda son gelişme 1990’ ların başında COX’ un tek bir molekül olmadığı ve birden fazla izomerinin farklı işlevlerinin olduğunun gösterilmesi olmuştur
Bununla birlikte son zamanlarda NSAİİ’ ların santral nosiseptif etkilerinin olduğu gösterilmiştir
İnsan dokusu DNA’sında COX-1 1991’de, COX-2 1992’de tanımlanmıştır
Sıçan dokusundaki bir çalışmada, değişik organlarda COX-1 ve COX-2 mRNA’nın değişik seviyelerde etkili olduğu gösterilmiştir
(Funk ve ark. 1991, Hla ve Neilson 1992)
Bu grup ilaçlara kısaca antiinflamatuar analjezikler de denir
Bu grup ilaçlara kısaca antiinflamatuar analjezikler de denir
Klasik NSAİİ’ lar genel anlamda analjezik, antipiretik, antiinflamatuar etkileri nedeniyle kullanılmaktadırlar
Bu gruptaki ilaçların antiinflamatuar etkinliği steroid yapılı glukokortikoid ilaçlara göre zayıftır
Ancak ilaç bağımlılığı yapmadıklarından ve uyuşukluk, bilinç bulanıklığı oluşturmadıklarından ağrılı hastalarda tercihen kullanılırlar
Ancak ilaç bağımlılığı yapmadıklarından ve uyuşukluk, bilinç bulanıklığı oluşturmadıklarından ağrılı hastalarda tercihen kullanılırlar
Analjezik etkileri de güçlü analjezikler olan ancak antiinflamatuar etkisi olmayan narkotik analjeziklere göre genellikle zayıftır
Özellikle artrit, osteoartrit ve benzeri romatizmal hastalıklar gibi genellikle inflamasyona bağlı ve uzun süre analjezik ilaç verilmesi gereken ağrılı hastalıklarda yararlıdırlar
Özellikle artrit, osteoartrit ve benzeri romatizmal hastalıklar gibi genellikle inflamasyona bağlı ve uzun süre analjezik ilaç verilmesi gereken ağrılı hastalıklarda yararlıdırlar
Bağımlılık yapmamaları, antiinflamatuar etkilerinin bulunması ve etkilerine karşı tolerans oluşmaması bu gruptaki ilaçların terapötik değerini artırır
Bu ilaçların antiinflamatuar, analjezik ve antipiretik etkilerinin organizmada siklooksijenaz enziminin (COX) inhibisyonu sonucu prostaglandin sentezinin azalmasından kaynaklandığı kabul edilmektedir
COX enziminin 3 şekli bulunmaktadır
COX enziminin 3 şekli bulunmaktadır
COX-1, COX-2 ve COX-3
COX-1 enzimi trombositler de dahil olmak üzere
organizmadaki birçok dokuda sentezlenmektedir
COX-2 enzimi doku hasarının olduğu alanda aktive olmaları sonucu inflamasyon yapan hücreler (PMNL, monositler, makrofajlar, fibroblast) tarafından sentezlenmektedir
COX-3 enzimi ise sadece SSS de bulunmaktadır
Çoğu NSAİİ’ lar zayıf asidiktirler ve pKa’ ları 3-5 aralığındadır
Çoğu NSAİİ’ lar zayıf asidiktirler ve pKa’ ları 3-5 aralığındadır
Mide ve bağırsak mukozasından iyi emilirler
Plazma proteinlerine çok yüksek oranda bağlanırlar (tipik olarak > % 95)
Genellikle albümine bağlanarak taşınırlar böylece dağılım hacimleri yaklaşık olarak plazma hacmine çok yakın değerdedir
Çoğu NSAİİ’ lar karaciğerde oksidasyon ve konjugasyon ile inaktif metabolitlerine metabolize olurlar
Çoğu NSAİİ’ lar karaciğerde oksidasyon ve konjugasyon ile inaktif metabolitlerine metabolize olurlar
İdrarla atılırlar
Bazı hastalıklarda terapötik dozda dahi vücutta birikim oluşabilir
NSAİİ’ lar analjezik olarak opioidlerden daha zayıf etkilidirler
NSAİİ’ lar analjezik olarak opioidlerden daha zayıf etkilidirler
SSS de solunum depresyonu, bağımlılık gibi etkileri daha azdır
Ağrıda sensoriyal duyuyu inhibe etmezler
Kronik ve somatik ağrılar NSAİİ’ lar tarafından daha iyi kontrol edilirler
Baş ağrısı, sırt ağrısı, diş ağrısı, dismenore, yumuşak doku zedelenmesi ve postoperatif ağrılar, kemik metastazına bağlı kemik ve eklem ağrısında kullanılabilirler
Baş ağrısı, sırt ağrısı, diş ağrısı, dismenore, yumuşak doku zedelenmesi ve postoperatif ağrılar, kemik metastazına bağlı kemik ve eklem ağrısında kullanılabilirler
Kısa süreli analjezik etki için: Aspirin, parasetamol, ibuprofen
Uzun etki süreli ve daha güçlü analjezik etki için: naproksen, piroksikam, diflunisal
NSAİİ’ lar ateşi düşürürler fakat sirkadiyen ritmi ve egzersize bağlı vücut ısısındaki artışı engellemezler
NSAİİ’ lar ateşi düşürürler fakat sirkadiyen ritmi ve egzersize bağlı vücut ısısındaki artışı engellemezler
12 yaşından küçüklerde viral enfeksiyonlarda aspirin veya diğer salisiliklerin kullanılması Reye’s Sendromu’na neden olabilir
Osteoartrit, RA ve diğer kas iskelet sistemi hastalıklarında kullanılabilirler
Osteoartrit, RA ve diğer kas iskelet sistemi hastalıklarında kullanılabilirler
Sadece semptomatik tedavi sağlarlar, prognozu etkilemezler ve doku patolojisinde değişiklik yapmazlar
NSAİİ’ ların en sık yan etkileri GİS üzerinedir
NSAİİ’ ların en sık yan etkileri GİS üzerinedir
Anoreksiya, bulantı-kusma, diyare, dispepsi, karın ağrısı en sık görülen semptomlardır
Bu semptomlar gastrit veya ülseri olan hastalarda %15-30 daha sık görülmektedir
H. pylori, alkol kullanımı, steroid kullanımı riski arttırmaktadır
COX-1 selektif ilaçlar prostoglandinleri inhibe ederek (öz. PGI2 ve PGE2) GİS mukozasının korunma mekanizmasını bozarlar ayrıca lokal irritasyona bağlı ülser oluşumuna neden olurlar
COX-2 selektif ilaçlarda bu yan etkiler daha az görülmektedir
Hipertansiyon
Hipertansiyon
MI
Yapılan bir çalışmada TXA2’ nin KVS üzerine yaptığı olumsuz etkileri PGI2’ nin azaltarak tromboz riskini düşürdüğü görülmüştür
Selektif COX-2 inhibitörleri PGI2 yi inhibe ederken Tromboksan inhibisyonu yapmazlar
Bu nedenle Selektif COX-2 inhibisyonu yapan NSAİİ kullanan hastalarda MI ve SVO riskinde rölatif bir artış olur
Su ve tuz tutulumuna bağlı doku ödemi
Su ve tuz tutulumuna bağlı doku ödemi
Akut tübüler nekroz
İnterstisyel nefrit
ABY
Nefrotik sendrom
Hipertansiyon
Hiperkalemi
Renal fonksiyonu ve kan basıncı normal olan hastalarda NSAİİ’ lar minimal yan etkiye sahipken KKY, Siroz, KBY li hastalarda bu yan etkilerin insidansı artmaktadır
Renal fonksiyonu ve kan basıncı normal olan hastalarda NSAİİ’ lar minimal yan etkiye sahipken KKY, Siroz, KBY li hastalarda bu yan etkilerin insidansı artmaktadır
Analjezik nefropati; yavaş seyir gösteren, renal tüplerde konsantrasyon yeteneğinin azaldığı, steril piyürinin görüldüğü bir hastalıktır
Yüksek dozda ve kombine NSAİİ kullanımında risk artmaktadır
Baş ağrısı
Baş ağrısı
Baş dönmesi
Konfüzyon
Depresyon
Hiperventilasyon ( salisilatlar )
Agranülositoz
Agranülositoz
Hemolitik anemi
Trombositopeni
Pansitopeni
Trombosit fonksiyon bozukluğu
Astım
Vazomotor rinit
Anjiyoödem
Ürtiker
Sağlıklı bir erişkinde aspirine bağlı gelişebilecek anaflaktik reaksiyon oranı % 1 iken, nazal polip, astım, kronik ürtikeri olanlarda bu oran % 10-25 tir
Aspirin duyarlılığı olanlarda çapraz duyarlılıktan dolayı diğer NSAİİ’ lar da kontrendikedir
Gastrointestinal yan etkilerinin insidansı ve kanama riski, beraber kullanılan diğer NSAİİ, antikoagülan, heparin kullanımı ve alkol alınmasıyla artar
Gastrointestinal yan etkilerinin insidansı ve kanama riski, beraber kullanılan diğer NSAİİ, antikoagülan, heparin kullanımı ve alkol alınmasıyla artar
NSAİİ kullanımıyla; lityum, metotreksat, valproik asit ve siklosporinin serum düzeyleri ve toksisiteleri artar
Beta-adrenerjik blokerlerin antihipertansif etkileri azalır
Beta-adrenerjik blokerlerin antihipertansif etkileri azalır
Loop-diüretiklerinin prostoglandinler aracılığıyla gerçekleşen natriüretik etkileri azalır
Periferik nosiseptörlerin aktivasyonunu ve sensitizasyonunu azaltırlar
Periferik nosiseptörlerin aktivasyonunu ve sensitizasyonunu azaltırlar
İnflamatuar yanıtı azaltırlar
Bağımlılık yapmazlar
Opiyoidlerle sinerjizm gösterirler
Multimodal analjezinin bir parçası olabilirler
Preempitif analjezide kullanılabilirler
Respiratuvar depresyona yol açmazlar
Bulantı ve kusmaya az neden olurlar
Bulantı ve kusmaya az neden olurlar
Uzun etkilidirler
Bazı ağrılarda opiyoidlere üstündürler
Pupiller değişikliğe neden olmazlar
Kognitif fonksiyonlarda bozulma ve sedasyona neden olmazlar
Suistimal oranları düşüktür
Barsak ve mesane fonksiyonlarını etkilemezler
Bu grubun tüm üyeleri salisilik asid türevleridir
Bu grubun tüm üyeleri salisilik asid türevleridir
1. Asetil salisilik asit
2. Sodyum salisilat: Salisilik asidin Na tuzudur
3. Metilsalisilat: Sadece topikal uygulamalarda antiseptik, fungustatik olarak kullanılmaktadır
4. Salsalat
5. Diflunisal: Bu grubun en yeni üyesidir. Analjezik ve antiinflamatuvar etkisi aspirine göre 10 kat daha fazladır.
İnce barsaklardan hızlı ve tam olarak absorbe olur
İnce barsaklardan hızlı ve tam olarak absorbe olur
Yarılanma süresi (15-20 dak) kısadır
Hızla aktif metaboliti salisilik aside dönüşür
Albumin’e yüksek oranda bağlanır (%80-90)
Bütün vücut dokularına ve sıvılarına dağılır (anne sütü, fetal dokular ve SSS dahil).
Aspirin ve metabolitleri böbrekler ile atılır. Salisilik asidin böbreklerden atılımı büyük oranda idrar pH’ sına bağlıdır
Toksik dozlarından (150-160 mg/kg-gün) sonra bulantı ve kusma görülür
Toksik dozlarından (150-160 mg/kg-gün) sonra bulantı ve kusma görülür
Hepatotoksik etkisi N-asetil-p-benzokinonimin’den kaynaklanmaktadır
Erken dönemde glutatyon düzeyini artırmak için N-asetilsistein (oral yada i.v.) yada konjügasyon reaksiyonunu arttırmak için metiyonin verilmesi karaciğer hasarını önleyebilir
Günlük dozu
Günlük dozu
yetişkinlerde maksimum 4gr PO,İV
çocuklarda 125-250 mg PO (6 yaş altı)
250-500 mg PO (6-12 yaş)
15 mg/kg İV (33-50 kg )
20-40 mg/kg Rektal
Aminopirin
Propifenazon
Metamizol sodyum
Fenilbutazon
Oksifenbutazon
COX 3 inhibisyonu yaparak etki gösterir
İrreversibl agranülositoza ve anaflaktik şoka neden olabildiği için birçok ülkede kullanımı yasaklanmıştır
Hızlı enjeksiyonlarda şiddetli hipotansiyona neden olabilir
Günlük dozu;
Günlük dozu;
yetişkinlerde 3 x 0.5-1 gr PO
çocuklarda 25-150 mg PO
İbuprofen
İbuprofen
Naproksen
Fenbufen
Tiaprofenik asit
Ketoprofen
Fenoprofen kalsiyum
% 99 oranında plazma proteinlerine bağlanır
Plazma yarılanma ömrü 2 saattir
Ductus arteriosus’ un kapanması için kullanılabilir
MI riskini attırır
Günlük dozu;
yetişkinlerde 1200 mg PO
çocuklarda 40 mg/kg PO
%99 oranında proteinlere bağlanır
%99 oranında proteinlere bağlanır
Plazma yarılanma ömrü 14 saattir
Plasentadan geçer
Yan etkilerinin görülme sıklığı indometazine benzer
Günlük dozu yetişkinlerde 1500 mg PO
çocuklarda 15mg/kg PO
Diklofenak sodyum
Nabumeton
Fenklofenak
Analjezik, antiinflamatuar ve antipiretiktir
Analjezik, antiinflamatuar ve antipiretiktir
Etki gücü diğer birçok NSAİİ’tan daha fazladır
Oftalmik solusyonları katarakt ameliyatı sonrası postoperatif inflamasyonun tedavisinde kullanılır
Biyoyararlanımı %30-70’ dir
CYP3A4 ve CYP2C9 ile metobolizma olur
Günlük dozu
Günlük dozu
Yetişkinlerde 75-150 mg
Çocuklarda 1-3 mg/kg (7 yaş üstü )
İndometazin
İndometazin
Asemetazin
Tolmetin
Ketorolak
Trometamol
Sulindak
Analjezik, antiinflamatuar ve antipiretiktir
Analjezik, antiinflamatuar ve antipiretiktir
Relatif selektif COX 1 inhibitörüdür
PMNL’ lerin motilitesini ve mukopolisakkaritlerin sentezini inhibe eder
GİS den absorbe olur
Antihipertansif ilaçların etkisini antagonize eder
AS, OA, Akut gut, Bartters sendromu ve Hodgkin hastalıgının tedavisinde
AS, OA, Akut gut, Bartters sendromu ve Hodgkin hastalıgının tedavisinde
Preterm doğumda gebelik kontraksiyonunu baskılamak için tokolitik ajan olarak
Antienflamatuar, analjezik, antipiretik ve antiromatizmal etkilidir
Antienflamatuar, analjezik, antipiretik ve antiromatizmal etkilidir
Oral uygulamadan sonra sindirim kanalından değişmeden emilir
Gastrotoksik etkisi çok düşüktür
Tok karnına ya da antasitlerle birlikte alınınınca absorpsiyon oranı değişmez
Parenteral ve oral uygulamalardan sonraki farmakokinetiği benzerdir
% 100 biyoyararlığı, yaklaşık % 99 luk kan proteinlerine bağlanma oranı vardır
% 100 biyoyararlığı, yaklaşık % 99 luk kan proteinlerine bağlanma oranı vardır
Düşük sistemik klirens ve eliminasyon yarılanma süresine ( 70 saat ) sahiptir
Uzun süreli kullanımlarda vücutta birikim yapmaz
İlaç etkileşimi çok düşük
Günlük 20-40mg PO, İV
Günde tek doz kullanılabilir
Günde tek doz kullanılabilir
Yarılanma ömrü 50 saattir
% 99 oranında plazma proteinlerine bağlanır
Günlük 20-40 mg PO
Rölatif COX 2 selektiftir
Rölatif COX 2 selektiftir
COX2 selektif ürünler içinde en uzun yarılanma ömrüne sahip olanıdır
GİS yan etki insidansı diğer oksikamlara oranla daha düşüktür
Günlük dozu 15mg aşmamalıdır
Koksibler ( selektif )
Koksibler ( selektif )
-Selekoksib -Rofekoksib -Valdekoksib
Nimesulid
Meloksikam ( rölatif selektif )
Etodolak
Selektif COX2 inhibitörleridir
Selektif COX2 inhibitörleridir
GİS’de belirgin yan etki oluşturmazlar
Trombosit agregasyonunu etkilemezler
Kardiyovasküler trombotik etkilidirler
MI ve inme riskinde artışa neden olurlar
Ciddi KVS hastalıklarında kontrendikedirler
Absorbsiyonu yiyeceklerle azalır
Yarılanma ömrü 11 saattir
Plazma proteinlerine kuvvetli bağlanır
CYP2C9 tarafından metabolize edilir
12.5- 50 mg dozunda iyi absorbe olur, doz artışı absorbsiyonunu azaltır
Yarılanma ömrü 17 saattir
Sitozolik KC enzimleri CYP3A4 tarafından barsak duvarında metabolize olur
CYP3A4- CYP2C9 tarafından metabolize edilir
Yarılanma ömrü 7-8 saattir
Zayıf bir PG sentez inhibitörüdür
Zayıf bir PG sentez inhibitörüdür
Rölatif selektif COX-2 inhibitörüdür
Lökosit fonksiyonunu inhibe eder
Aspirin ve diğer NSAİİ’ lara hipersensivitesi olanlarda tercih edilirler
PO 2 X 100 mg tb
Farklı NSAİİ’ lara bireysel cevaplarda büyük farklılıklar olabilir
Farklı NSAİİ’ lara bireysel cevaplarda büyük farklılıklar olabilir
Bireysel yanıtı değerlendirmek için tedaviye düşük dozlarda başlanmalıdır
İlacın etkisini görmek için genellikle bir hafta yeterlidir
Eğer hasta kullanılan NSAİİ’ tan yarar görmezse başka bir gruba geçilmelidir
Sürekli birden fazla NSAİİ kombinasyonundan kaçınılmalıdır
Sürekli birden fazla NSAİİ kombinasyonundan kaçınılmalıdır
Hamilelerde NSAİİ lardan kaçınılmalıdır, zorunlu kalınırsa parasetamol tercih edilmelidir
Çocuklarda aspirin kullanımında Reye sendromu açısından dikkatli olunmalıdır
Düşük dozlarda aspirin kullanımıyla bile santral ve periferik bloklarda hematom artabilmektedir
Düşük dozlarda aspirin kullanımıyla bile santral ve periferik bloklarda hematom artabilmektedir
77 yaşında bayan hastada 50 mg aspirin kullanımı sonrası spontan epidural spinal hematom oluştuğu bildirilmiştir
Kanama diatez testlerinin normal olması aspirin kullanan hastalarda kanamanın olmayacağını göstermez, mutlaka rejyonal anestezi yapılması gereken hastalarda kanama zamanına bakılmalıdır
Singapore Med J. 2008 Dec;49(12):e353-5
PG'ler palatin bölgenin normal gelişiminde önemli rol oynadıklarından bazı NSAİİ lar bu bölgede teratojenik etki gösterirler. Bu grubun içerisinde sulindak sıklıkla yarık damağa yol açarken, indometazin grubunun etkisiz olduğu gösterilmiştir
PG'ler palatin bölgenin normal gelişiminde önemli rol oynadıklarından bazı NSAİİ lar bu bölgede teratojenik etki gösterirler. Bu grubun içerisinde sulindak sıklıkla yarık damağa yol açarken, indometazin grubunun etkisiz olduğu gösterilmiştir
Anesthesiology Clinics 25 (2007) 761–774
Anesthesiology Clinics 25 (2007) 761–774
Klinik anesteziyoloji G.Edward Morgan, Maged S.Mikhail, Michael J.Murray 2008
FitzGerald GA. Coxibs and cardiovascular disease. N Engl J Med 2004;351:1709–11
GATA Anesteziyoloji ve Reaminasyon ders notları 2008
Çukurova Anesteziyoloji ve Reaminasyon ders notları 2009
DEÜTF Farmakoloji ders notları 2008
N. Süleyman Özyalçın İstanbul Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji AD, Algoloji Bilim Dalı 2006
Rostom A, Dube C, Wells G, et al. Prevention of NSAID-induced gastroduodenal ulcers. Cochrane Database Syst Rev 2002;4:CD002296.