130
Gerdân:
Vücȗdun omuzlarla baş arasında kalan ön bölümü.
Kara çarşaf:
Kadınların kullandığı ve
baştan örtülen, pelerinli, eteklikli sokak giysisi.
Ben:
Çoğu doğuştan, tende bulunan ufak, koyu renkli leke veya kabartı.
Örnek: Marilyn Monroe’nin ağzının kenarındaki ben ona çok yakışıyordu.
Tuhaf:
Acayip, garip.
Entâri:
Tek parçalı kadın giyeceği.
Perçem:
Başlarını tıraş edenlerin tepede bıraktıkları saç tutamı.
Takke:
Başlık, İnce kumaştan dikilmiş veya ipten örülmüş, çoğunlukla yarım küre
biçiminde başlık.
El ayası:
Elin, bilekle parmaklar arasındaki iç bölümü.
Yayvan:
Düz, eni boyundan ve derinliğinden çok olan, basık ve geniş.
Avlu:
Bir yapının veya yapı grubunun ortasında kalan üstü açık, duvarla çevrili yer.
Çuval:
Pamuk, kenevir veya sentetik iplikten dokunmuş büyük torba.
Mukavva:
Kalın karton (Kâğıt).
Tomar:
Dürülerek boru biçimi verilmiş deriler veya kâğıtlar.
Örnek: Genç adam cebinden bir tomar para çıkarıp fakir kadına verdi.
Dostları ilə paylaş: