1.9. Gız aym on dördü gibi güzel, kölgesi suya vurdu (102,
' 25).
1.10. İçeri giriyor bakıyor ki, aym on dördü gibi güzel. Hiç
bir tarafdan noksanlık olmaksızın oluşuyor (81, 91).
1.11. Şimdi aym on dördü kadar göz kamaşdmcı güzellikte
bir kız oturüyormuş (98, 100).
1.12. Bir de görür ki, ne görsün, bu turunç, turunç deyil, sa
na bir aym on dördü, acep insan bakmayla doyarmı ki... (83, 14),
1.13. Tulum üzerindeki torbayı atarak ayin on beşi gibi gü
zel, yakışıklı bir delikanlı olunca, kiz sevincden adeta uçacak gi
bi olmuş, kocasınm boynuna sanlmış... (98, 68).
(.14. Gız çok güzelmiş. O gadar güzel ki, gülünce güller,
günasırlar açarmış. Ağlayınca gözlerinden inciler mercanlar dö-
külürmüş. Yürüyünce ardında otlar çimenner bitermiş (102, 16).
1.15. Padişahın oğluna dedilər ki, gülüncə güllər açan, yürü
yünce arkasmda otlar biter. Ağlayınca da gözlerinden inciler dö-
külür. Ellerini ikaymca da ellerinden gümüşler dökülür (102, 86).
1.16. Su sunası melek huri dediginde, güldüyü zaman güller
açar, ağladığı zaman inci mercan dökülür, yıkanınca suyu altm
kesilir (96,183).
1.17. Bir gün haber almışlar ki, falan memlekette ağladıkca
gözlerinden inciler dökülen, güldükce yanaklarmda güller açan
güzel bir kız var... (98, 136).
1.18. Gözü kor dediysem harama bakmıyor. Ayağı topal de-
diysem haram yollara gitmiyor. Kulağı ağır dediysem kötü laflar
işitmek istemiyor (81,103).
1.19. Bir gün dedesi bunu gördü. Uçarak keklik dutar, koşa-
raktavşan (102, 91).
Dostları ilə paylaş: