Bu proje Avrupa Birliği tarafından finanse edilmiştir


Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR



Yüklə 304,24 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə2/5
tarix22.04.2017
ölçüsü304,24 Kb.
#15588
1   2   3   4   5

13

Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

2.1 Nitel Araştırma Yöntemi

Araştırmanın  ilk  aşamasında,  nitel  araştırma  tekniklerinden  odak  grup  çalışması 

yöntemi kullanılmıştır. Farklı bölgelerde yaşayan çocuk ve yetişkin hedef gruplarının 

deneyimleri/algıları arasındaki farklılıkların belirlenebilmesi amacıyla niteliksel aşa-

ma Türkiye’de 6 ilde yürütülmüştür. Bu iller, SHÇEK ve TNS Piar tarafından, müm-

kün olan en farklı algı ve deneyimlere ulaşılabilmesi için, sosyo-ekonomik ve kültü-

rel olarak heterojen grupları içinde barındıran farklı coğrafi bölgelerden seçilmiştir. 

Niteliksel araştırma, bulunduğu bölgenin sosyo-kültürel örgülerini en iyi yansıttığı 

varsayılan  İstanbul,  Samsun,  Konya,  Şanlıurfa, Adana  ve  Erzurum’da  gerçekleşti-

rilmiştir. Bu illerde toplam 235 katılımcı ile 30 grup çalışması gerçekleştirilmiştir. 

Katılımcıların dağılımı Tablo 1’de görülmektedir. 

Araştırmanın nitel bölümünün saha çalışması 24 Ocak 2008 tarihinde başlamış, 23 

Mart 2008 tarihinde sona ermiştir.

Tablo 1

 

-

 Gerçekleştirilen 

Grup Çalışmaları / Grup 

Çalışmalarındaki 

Katılımcı Sayısı

Gruplar

Toplam Gerçekleştirilen Grup 



Çalışmaları Sayısı

Toplam 


Katılımcı Sayısı

7-10 yaş kız

2

14

11-14 yaş kız



3

25

15-18 yaş kız



3

25

7-10 yaş erkek



3

22

11-14 yaş erkek



3

23

15-18 yaş erkek



2

17

Anne



5

38

Baba



4

31

Büyükanne



2

15

Büyükbaba



1

8

Öğretmen



2

17

TOPLAM



30

235


2.2 Nicel Araştırma Yöntemi

Araştırmanın ikinci aşaması olan nicel aşamada, Türkiye’deki 7-18 yaş arası çocuk 

nüfusunu temsil eden (evde ikamet eden) çocuklardan bilgi toplamak için “yüz yüze 

görüşme”  yöntemi kullanılmış, anket ve soru formlarından da yararlanılmıştır.



Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

14

Örneklem tasarımı

Niceliksel araştırmanın örneklem büyüklüğü ve araştırma kapsamındaki örnek ha-

neler TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) tarafından “İki Aşamalı Küme Örneklemesi” 

kullanılarak belirlenmiştir. Nicel araştırma NUTS 2

1

  bölge tasnifinde, TÜİK tarafın-



dan belirlenen 61 ilde 01.05.2008-18.08.2008 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. 

Buna göre, her hanede ikamet eden 7-18 yaş arasındaki çocukların tümü ile görü-

şülmesi planlanmıştır. Araştırma kapsamında, toplam 1328 hanede 1886 çocukla 

görüşme gerçekleştirilmiştir. Görüşülen çocukların yüzde 54’ü erkek, yüzde 46’sı 

kızdır.

TÜİK tarafından saha çalışmalarında kullanılmak üzere 3030 asıl, 6060 yedek, top-



lam 9090 blok hane; 32 köy adresi verilmiştir. 9090 blok hanenin bulunduğu alan-

ların 7200’ü TÜİK tarafından kentsel, 1890’ı kırsal alan olarak tanımlanmaktadır. Bu 

hane ve köylerin taranması sonucunda, kentsel ve kırsal kırılımda Tablo 2’deki figür-

ler elde edilmiştir:



Tablo 2 -

 Verilen 

bloklarda yapılan 

özet tarama 

sonuçları

9090 + 32 Köydeki Hanelerin Özet Tarama Sonuçları

Anket gerçekleştirilen hane sayısı

1328

Seçilen örneklemde 7-18 yaş grubunda çocuk bulunmayan hane sayısı



1781

Kentsel alanda 15 asıl + 2 yedek 45’lik blokta 15 hanenin başarılı hane kabul edilmesi 

sonrasında gidilmeyen hane sayısı

1652


Kırsal alanda blok /adresi verilen ancak blokta gereken hedef  anket sayısının 

tamamlanması sonrasında gidilmeyen hane sayısı

1122

Çeşitli sebeplerle görüşme gerçekleştirilemeyen hane sayısı*



3207

TOPLAM HANE SAYISI

9090

* Bu sebepler ayrıntılı olarak genel raporda görülebilir.



Nicel araştırmada kullanılan araştırma araçları

Nicel Araştırmada aşağıda belirtilen araştırma araçları kullanılmıştır:

-  Soru Formu

-  Hane Halkı Bilgi Formu

-  Temas Formu

Hane halkı Bilgi Formu’nda hane halkı ile ilgili bilgiler toplanmış ve görüşme yapıl-

ması  amaçlanan  çocuklar  tespit  edilmiştir.  Her  başarısız  hane  için Temas  Formu 

1  NUTS 2: Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne uyum süreci doğrultusunda belirlenen istatistiki bölge sınıflamasıdır. Üç ayrı düzeyde NUTS (The 

Nomenclature of Territorial Units of Statistics) bölgeleri oluşturulmuştur. NUTS 2, 26 bölgeyi temsil etmektedir.


15

Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

doldurulmuş, o hanede görüşme gerçekleştirememe sebepleri bu forma işaretlen-

miştir.

Araştırmanın  nicel  aşamasında  hanenin  diğer  üyelerinin  çocuk  üzerinde  yarattığı 



baskı hissini olabildiğince azaltmak amacıyla, mümkün olan koşullarda, çocuklarla 

ev dışında görüşme yapılmıştır. Bunun mümkün olmadığı durumlarda görüşmenin, 

görüşmecinin ve çocuğun yalnız kalabileceği başka bir odada yapılmasına çalışılmış; 

bunun da sağlanamadığı durumlar için bir ebeveyn soru formu yaratılmış; çocuklarla 

yapılan görüşmeler sırasında ebeveynler de bu soru formunu doldurmuşlardır.

2.3 Veri Analizi ve Raporlama

Araştırmanın nitel verilerinin analizi, yorumlanması ve raporlandırılması Ulusal Da-

nışman tarafından yapılmıştır.

Nicel verilerin girişi, özellikle TNS Piar için tasarlanmış Qxgir programı kullanılarak 

yapılmıştır. Nicel aşamada toplanan verilerin saklanması için SQL veritabanı kullanıl-

mış ve tablo oluşturma analizi Quantum Programı ile yapılmıştır.

Nicel  araştırmaya  ait  veriler,  yaş  ve  cinsiyet  değişkenleri  bazında  çapraz  tablolar 

alınarak analiz edilmiştir.



2.4 Araştırmada Dikkat Edilen Başlıca Hususlar

•  Araştırmanın  hem  nitel,  hem  nicel  uygulama  akışında,  katılımcıları  koruyucu-

iyileştirici  etki  bırakacak  sıralamaya  dikkat  edilmiştir.  Nitel  aşamanın  titizlikle 

seçilen  etkinliklerinde,  istismar  olgularının  tanı  ve  psikoterapisinde  kullanılan 

hikâye, mektup yazma, sanatla dışa vurum ve EMDR (Göz Hareketleriyle Du-

yarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) tekniklerinden yararlanılmıştır. Uygulama akı-

şında, katılımcıların özdeşleşmelerini, paylaşımlarını kolaylaştıracak ve iyileştirici 

etki bırakacak yaklaşıma  özen gösterilmiştir.

•  Araştırmanın konusunun zor ve nazik olduğu bilinciyle, grup çalışmasının akışı 

olumsuzdan olumluya doğru planlanmıştır. Bu akış ile, araştırma amacı doğrultu-

sunda elde edilmek istenen bilgilere ulaşmak, aynı zamanda katılımcıların kendi 

becerileri ve güçleri ile ilgili farkındalık yaratmak hususları göz önünde bulundu-

rulmuştur. 

•  Katılımcıların herhangi bir zarar görmemeleri için, araştırmanın amacı katılımcıya 

açık bir şekilde anlatılmış, uygulamalar sırasında “istismar” ve “şiddet” yerine 

“istenmeyen/olumsuz davranışlar” sözü kullanılmıştır.



Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

16

•  Grup  tartışmalarında,  araştırma  kapsamında  sağlıklı  ve  doğru  bilgi  toplanması 

açısından, katılımcıların rızasına bağlı olarak ses kaydı yapılmıştır. Ses kaydı yapı-

labilmesinin katılımcının rızasına bağlı olduğu katılımcılara hatırlatılmış; rızalarının 

olup olmadığı yazılı olarak belgelendirilmiş ve ses kayıtları, kesinlikle üçüncü ta-

raflarla paylaşılmamak üzere TNS Piar’ın güvencesi altına alınmıştır. Katılımcının 

rıza göstermediği durumlarda, görüşmeciler not almıştır. 

•  Katılımcıların kimlik bilgileri gizli tutulacaktır. Katılımcılara, söyleyecekleri her şe-

yin gizli kalacağı ve adlarının başka hiç kimseyle paylaşılmayacağı bildirilmiştir.

•  Araştırma yönteminin sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için, nitel ve nicel görüş-

melere katılanlardan herhangi bir yardım talebi geldiğinde, ayrıca grup çalışmala-

rından sonra yardıma gereksinimi olduğu gözlenenlere, Türkiye’nin her yerinden 

ulaşabilecekleri “Alo 183 Aile, Kadın, Çocuk ve Özürlü Sosyal Hizmet Danışma 

Hattı”nın ve bulundukları yerlere yakın başvurabilecekleri merkezlerin adres ve 

telefon numaraları verilmiştir. 

•  Araştırmanın  konusunun  zor  olması  nedeniyle  uygulayıcıları  travmatik  etkiden 

korumak amacıyla en az iki kişilik ekipler olmasına ve gün bitiminde yaşananları 

ulusal danışman ile paylaşmalarına özen gösterilmiştir.



17

Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

3.1 Nitel Araştırma Bulguları

Araştırmanın nitel verileri, çocuklar ve yetişkinler için hazırlanan grup çalışma reh-

berleri kullanılarak “odak grup çalışmaları” yöntemi ile toplanmıştır. Grup çalışma 

rehberleri, çocukların maruz kaldığı istismar ve aile içi şiddet konusunda, katılımcı-

ların kendi deneyimleri ve tanık oldukları olaylarla ilgili algılarını ortaya çıkaracak et-

kinliklerden oluşturulmuştur. Titizlikle seçilen etkinliklerde, istismar olgularının tanı 

ve psikoterapisinde kullanılan hikâye, mektup yazma, sanatla dışa vurum ve EMDR 

tekniklerinden yararlanılmıştır. Uygulama akışında, katılımcıların özdeşleşmelerini, 

paylaşımlarını kolaylaştıracak ve koruyucu- iyileştirici etki bırakacak sıralamaya dik-

kat edilmiştir. 

Araştırma Bulgu ve Sonuçları

3


Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

18

3.1.1 İstismar ile İlgili Bulgular

3.1.1.1 Çocuklardan Elde Edilen Bulgular

Bütün çocuk katılımcılar, yaş, cinsiyet ve bölge farkı olmaksızın istismarın sırasıyla 

ev, okul ve sokakta gerçekleştiğini; istismar eden kişilerin de sırasıyla baba, öğret-

men, anne, arkadaş ve komşu olduğunu anlatmışlardır. Ayrıca her yaştan çok sayıda 

çocuk, okul ortamında öğretmenlerinin fiziksel ve duygusal istismarına uğradıklarını 

bildirmişlerdir. Yaş büyüdükçe okul ya da mahalle arkadaşlarının olumsuz davranışla-

rını içeren olaylar ön plana çıkmaktadır.

7-14  yaş  dilimindeki  kız  çocuklar,  duygusal  istismara  en  çok  arkadaş,  öğretmen, 

baba ve anneleri tarafından maruz kaldıklarını belirtmişlerdir. Bu yaştaki erkek ço-

cuklar ise duygusal istismarı en çok uygulayanların öğretmenleri, arkadaşları ve ba-

baları  olduğunu  bildirmişlerdir.  15-18  yaş  dilimindeki  erkeklere  bakıldığında  daha 

çok arkadaşlarının ve babalarının; aynı yaş dilimindeki kızlara ise öğretmenlerinin 

ve annelerinin duygusal istismar uyguladıkları görülmektedir. Hakaret etmek, alay 

etmek,  lakap  takmak,  tehdit  etmek,  bağırmak,  fikrini  sormamak,  baskı  yapmak, 

küçük düşürmek, suçlamak, başkalarıyla kıyaslamak en sık söz edilen duygusal is-

tismar yöntemleridir.

“Bizim  İngilizce öğretmenimiz var soruyu bilmediğimiz zaman bize bağırıyor hakaret ediyor.” (kız, 11-14 yaş, yoksul 

olmayan, kent, Adana) 

Müzik öğretmeni tek ayak üstünde dizdi bizi bahçede, sınıfta gürültü yapıldı diye” (erkek, 11-14 yaş, yoksul olma-

yan, kent, Samsun)

“Ben sınıfta oturuyordum dört göz dedi bana, dört göz değilim dedim. Ben gözlük kullanıyorum ama bunu ben 

istemedim.” (kız, 7-10 yaş, yoksul olmayan, kent, İstanbul)

Fiziksel istismar söz konusu olduğunda; 7-14 yaş dilimindeki kız çocukları en çok 

anne, baba, öğretmen, arkadaş ve büyük kardeşler tarafından bu davranışlara maruz 

kalmaktadır. Erkek çocuklar ise sırasıyla, arkadaş, öğretmen, baba, büyük kardeş ve 

tanımadıkları birinin fiziksel istismarına uğramışlardır. 15-18 yaş diliminde kızlar, az 

sayıda fiziksel istismar bildirmişler, uygulayanların daha çok baba ve öğretmen oldu-

ğunu söylemişlerdir. 15-18 yaş dilimindeki erkekler bu yaş dilimindeki kızlardan çok 

daha fazla fiziksel istismar olayından söz etmişler, daha çok uygulayanların baba, 

arkadaş ve tanımadıkları kişiler olduğunu belirtmişlerdir. Bütün yaş gruplarında an-

nelerin kullandığı fiziksel istismar yöntemi olarak “terlik atma” ön plandadır. Kırsal-

kentsel ya da farklı sosyo-ekonomik gruplar arasında bir fark gözlemlenmemiştir.

Çocuklarla yapılan grup çalışmalarında cinsel istismar öyküsü anlatan olmamıştır. 

Cinsel istismar gibi çok hassas bir konu, grup çalışmalarının doğası gereği paylaşı-

mın en zor olduğu sorundur. Çocuk dostu ortamda terapi planlandığı taktirde sor-

gulanması doğru olacağından bu araştırma kapsamında doğrudan irdelenmemiştir. 



19

Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

Cinsel istismara yönelik ayrıntılı bilgi edinmeyi amaçlayan bir araştırmada  uygun 

tekniklerin kullanımı önerilmektedir.

“Bir gün okuldaydım bir büyük ağabey vardı. Biz top oynuyorduk, büyük ağabeyin  ayağına top değdi ben özür 

diledim ama o  bana vurdu, ağladım” (erkek, 11-14 yaş, yoksul olmayan, kent, Şanlıurfa). 

“Öğretmen  bize bağırdı çağırdı, hepimizi birden dövdü.. Demir cetveli var, elimize vuruyor, rasgele vuruyor.” (erkek, 

7-10 yaş, yoksul, kır, İstanbul)

 “Annem bazen beni dövüyor sürekli kötü şeyler söylüyor, baban hep rahat bıraktı seni diyor. Hep sınav sınav.

Tuvalette bile soru çözüyorum.” (kız, 15-18 yaş, yoksul olmayan, kent, İstanbul)

“Bazen ablam beni evde dövüyor, ben ona beni dövme diyorum ama o hala beni dövüyor.” (erkek, 7-10 yaş, yoksul, 

kent, Konya)

İhmal davranışlarından söz eden çocukların sayısı oldukça azdır. Çocukların ihtiyaç-

larını ihmal eden yetişkinlerin baba, anne ve öğretmen olduğu belirtilmiştir. En çok 

söz edilen ihmal davranışı sevgi göstermemektir. İlgi göstermemek, anlatmak için 

çaba harcamamak, ihtiyaçlarını almamak (kırtasiye, okul forması vb.), okula yolla-

mamak deneyimlenen diğer ihmal çeşitleridir.



3.1.1.2 Yetişkinlerden Elde Edilen Bulgular

Anneler, çocuklara istenmeyen davranışları en sık uygulayanların sırasıyla, anneler, 

babalar,  üvey  anneler,  büyük  kardeşler,  öğretmenler  ve  arkadaşlar  olduğunu  bil-

dirmişlerdir. Çocukların annelerinden ve babalarından daha çok duygusal istismar, 

sonra fiziksel istismar ve ihmal davranışlarına maruz kaldıklarını belirtmişlerdir. An-

nelerin paylaştıkları hikayelerde, duygusal ve fiziksel istismarı, babalardan daha çok 

annelerin  uyguladıkları  görülmektedir. Ayrıca,  yoksul  kesimden  olan  annelerin  bir 

kısmı, üvey annelerin çocukları ihmal ederek kötü davrandığını belirtmiştir.

“Kızım küçükken ona çok kızdım dövdüm, burnundan kan geldi o derece yani.” (Anne, yoksul, kır, Şanlıurfa).

“Alışverişe götürmüştüm oğlumu, benden bir şey istedi o an için alacak durumum yoktu eşim yeni iflas etmişti, 

çocuk sürekli istiyor, en son ağlamaya başladığımda gözüm hiçbir şey görmüyordu tokat attım.” (Anne, yoksul, 

kent, Adana).

Odak grup çalışmalarına katılan babalar, çocuklara yönelik istismarın kaynağının ço-

ğunlukla babalar olduğunu belirtmişlerdir. Bunun yanı sıra, babalar çocuklara kötü 

davrananların  sırasıyla,  anneler,  üvey  anneler,  arkadaşlar,  büyük  kardeşler,  öğret-

menler olduğunu bildirmektedirler. Katılımcı babalar, genel olarak babaların çocuk-

larına  daha  çok  duygusal  istismar,  sonra  ihmal  ve  fiziksel  istismar;  annelerin  ise 

daha çok duygusal istismar ve ihmal uyguladıklarından söz etmişlerdir. Yoksul ke-

simdeki babalar arasında üvey annelerin çocukları ihmal ederek kötü davrandıklarını 

anlatanlar bulunmaktadır (üvey ve öz çocuklar arasında ayrımcılık yapmak, temel 

ihtiyaçlarını karşılamamak, yemek vermemek, giysi almamak vb.).


Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

20

“Kızımın geçiş dönemiydi kişiliği kanıtlama dönemiydi. Başka bir şeye kızıp dövmüştüm sonradan pişman oldum 

ama büyütülmemesi gerektiğini anladım.” (Baba, yoksul olmayan, kent, İstanbul)

“Çocuğumun isteğini yerine getiremeyişim onun da ille de olacak diye ağlaması benim de imkanım olmadığından 

cinlerim tepeme çıkıp tokat atmam.” (Baba, yoksul, kent, Erzurum)

“Beni çocukken babam çok döverdi, o kadar dayak atardı ki, bu böyle büyüyene kadar devam etti, babamla aramda 

bir mesafe oldu, hala da var, beni hiç kucağına aldığını bilmem, benim çocuklarım kucağımdan inmiyorlar.” (Baba, 

yoksul olmayan, kent, Samsun)

Büyük ebeveynler odak grup çalışmaları boyunca diğer yetişkinlerin tersine genellik-

le torunlarıyla ilgili olumlu ilişkilerden söz etmişlerdir. Büyük ebeveynlerin akıllarına 

gelen istismar deneyimleri, çoğunlukla kendi çocukluklarında karşılaştıkları olaylar 

ya da kendi çocuklarıyla aralarında geçen olumsuz olaylardır. Büyükanne ve babalar, 

çocukları istismar  edenlerin genellikle babalar olduğunu belirmişlerdir.

“Çocukluk yıllarımda çok kötü dayak yedim babamdan, şiddetli sopayla ayaklarımın atlına vururdu hala korku 

içersindeyim  panik  içerisinde  uyanırım  rüyalarıma  girer  hala,  sanki  onları  şu  an  yaşadım”  (Büyükanne,  yoksul 

olmayan, kent, İstanbul).

“Kendi  yaptığım  geçmiş  hatalarım  aklıma  geldi,  kızımı  biraz  dövdüm,  keşke  dövmeseydim  kayınvalideme  kızıp 

hırsımı ondan alıyordum” (Büyükanne, yoksul olmayan, kent, İstanbul). 

“Karyola altına girmeyi ben de yaşadığım için.. Babam elimi ayağımı bağlardı, can havliyle divanın altına kaçardım. 

Büyük sopa keserdi, sağıma soluma vururdu. Sağ gözüm görmüyor mesela şimdi.” (Büyükanne, yoksul olmayan, 

kent, Konya)

Öğretmenler, çocuklara yönelik istismardan en çok öğretmenlerin sorumlu olduğu 

olayları anlatmışlardır. Öğretmenler en çok kulak-saç çekme, sıra dayağı, tokatla-

mak, sınıftan atmak, tek ayak üstünde durdurmak şeklinde aşağılayıcı disiplin/ceza 

yöntemlerini uyguladıklarını bildirmişlerdir.

”Çok haylaz bir öğrencim vardı, yapamazdı. Bir gün sinir harbime geldi birkaç tane vurdum, git alacak bir şeyin yok 

senin dedim. Kapıdan gitti ben de gidişini seyrediyorum. Ben düşündüm bu çocuk nasıl kazandırılır diye. O öğrenci 

kapıdan çıkarsa bu biter dedim, tam çıkmak  üzereydi çağırdım, özür diledim içeri aldım. Öğrenci ne yaparsa yapsın 

kaybedilmeyeceği kadar değerli. O öğrenci beni olgunlaştırdı.” (Öğretmen, Adana).

 “19 Mayıs için prova yapacağız, daha acemi öğretmenim, öğrencileri uyardığım halde o anda bir öğrenci en uysal 

öğrenci bir yaramazlık yaptı ben ona bir tokat vurdum, o an kendimden geçtiğimi insanlıktan çıktığımı düşünüyo-

rum” (Öğretmen, Adana)

Ailede şiddet söz konusu olduğunda çocuklardan sonra en çok anneler istismar ve 

şiddete maruz kalmaktadırlar. Babalar, annelere kötü muamele yapan kişiler olarak 

çocuklara uygulanan yöntemlere benzer olarak dayak, vurmak, hırpalamak, evden 

atmak şeklinde fiziksel istismar; bağırmak, alay etmek, küfür etmek, baskı yapmak, 



21

Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

tehdit etmek şeklinde duygusal istismar yöntemleri kullanmaktadırlar. Şiddet uy-

gulayan babaların alkollü, cahil ve sinirli olmaları aile içi şiddetin başlıca nedenleri 

olarak görülmektedir. Kötü muamele gören annelerin ekonomik gücünün olmama-

sı, çocukları için bu duruma katlanmak zorunda olduklarını düşünmeleri nedeniyle, 

çocuklar büyüyene kadar şiddetin devam ettiği belirtilmektedir.

“Annemle babam devamlı huzursuzdu ben ilkokul bire gidiyordum, babam annemi döverdi. Biz büyüyünce annem 

babama dava açtı, boşandılar, biz elimiz ekmek tutmadan ayrılamadılar” (Baba, yoksul, kent, Erzurum)

 “Evlilik içinde olan eziyetler. Dayak, kadınlar, içki her şeyi yaşadım. Bunları bana eşim yapıyordu. Büyük zevk 

alıyordu dayak atarken, içki içerken hizmet edilmesini istiyordu.” (Büyükanne, yoksul olmayan, kent, Konya). 



3.1.2 İstismarın Nedenleri ile İlgili  Bulgular

3.1.2.1 Çocuklardan Elde Edilen Bulgular

Çocuk istismarının nedenleri ile ilgili bölümde, şiddet gören çocuklarda rastlanan 

“benim suçum, benim hatam” düşüncesi bu araştırmanın çocuk katılımcılarında da 

gözlenmiştir. Bu istenmeyen davranışların sorumlusunun çocuğun kendisi olduğu-

nu düşünen çocuklar vardır. Grup çalışmalarında bütün çocuk katılımcılar, kendile-

rine okunan aile içi şiddet ve çocuklara yönelik istismar temalı hikâye ile özdeşim 

kurmuşlar, şiddet konusundaki algılarını, düşünce, duygu ve bedensel tepkiler ba-

zında ifade etmişlerdir. Yaş, cinsiyet ve bölge farkı olmaksızın istismar ile ilgili ortak 

algıları, hikayedeki babanın çocuklarına şiddet uygulamasının yanlış, hatalı bir davra-

nış olduğudur. Babanın kötü bir kişiliğinin olması, sinirli, şiddet yanlısı, sorumsuz ve 

cahil birisi olması istismar davranışlarının nedenleri olarak algılanmıştır. Hikâyedeki 

anne, çocuklarını koruyamadığı ve babayla yaşadığı kötü olayları çocuklarına yansıt-

tığı için eleştirilmiştir. Öğretmenin de hatalı davrandığı düşünülmüştür. Öğretmenin 

haksız yere çocuğu azarlaması ve arkadaşlarının yanında küçük düşürmesi eleştiril-

miştir. Bununla beraber bazı çocuklar anne-babaların  çocukların iyiliği için istismar 

davranışı gerçekleştirdiğini de düşünmektedirler. Farklı sosyo-ekonomik düzeyden 

ve farklı bölgelerden gelen çocukların istismarın nedenleri konusunda benzer bir 

algıya sahip olduğu gözlenmiştir.

“Beni dövmesini haklı buluyorum. mesela bunu elleme diyor, ama ben ona inat diye elliyorum  o da beni dövüyor” 

(erkek, 7-11 yaş, Konya).

“Annenin çocuklarına kızması çok kötü, hata  babada” (kız, 11-14 yaş, Adana).


Türkiye’de Çocuk İstismarı ve Aile İçi Şiddet Araştırması / ÖZET RAPOR                                   

22

3.1.2.2 Yetişkinlerden Elde Edilen Bulgular

Yetişkinlere  göre  ise,  yetişkinin  ekonomik  sıkıntısı  çocuk  istismarında  önemli  bir 

rol oynamaktadır. Yetişkinler sinirli ve saldırgan davranışlarının, istismara yol açtığı 

konusunda çocuklarla hem fikirlerdir. Çocuklarla karşılaştırıldığında, yetişkinlerin is-

tismardan çocukları daha az sorumlu tuttukları görülmektedir. Çocuğun yaramazlık 

yapması, yaramazlık yapmaya devam etmesi, hatalı davranması, söz dinlememesi, 

yetişkinin istediği gibi davranmaması, ısrar etmesi, bir şey saklaması, ders çalışma-

ması, izin almadan bir davranışta bulunması, istismarın nedenleri olarak tanımlan-

maktadır.

“Çocuklarım çok küçüktüler çeşmeye giriyorlardı, çok dövüyordum onları. Bunalımım çok yansıdı,  evim tek odaydı 

eşim çalışmıyordu ben çalışıyordum bir bidon sütle evimi geçindirmeye çalışıyordum.”  (Anne, yoksul, kır, Sam-

sun).


 “İstemeyen davranışların nedeni babadan babaya geçen kurallar.. eski dönem insanı bu zinciri kıramadı” (Baba, 

yoksul olmayan, kent, Samsun).

“4 aydan beri sürekli evdeyim, sıkıntı içerisindeyiz, bunalımdayım yani. Şimdi borcumuz var, eve yansıtıyoruz” 

(Baba, yoksul, kır, Konya).

 “Bilgisizlikten…,Cahillik vardı, çok gençtik, tecrübesizlikten” (Büyükanne, yoksul olmayan, kent, Konya).

 “Ders olsun, bir daha öyle bir şey yapmasınlar diye”  (Büyükbaba, yoksul, kır, Adana).



Yüklə 304,24 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin