Bu üniteyi çalıştıktan sonra;
■
Hormonların nasıl yapıldığını ve hangi yollarla etkili olduklarını bilecek,
■
Hipotalamusun hormon salınımlarını kontrol edici faktörleri öğrenecek,
■
Hipofiz ve troid bezi tarafından salınan hormonları ve etkilerini açıklayabilecek,
■
İnsülin ve glukagonun vücuttaki fonksiyonlarını ve glukoz üzerine etkilerini bilecek,
■
Adrenal korteks hormonları ile seks hormonlarının etkilerini açıklayabileceksiniz.
■
Giriş
■
Hormonların Yapılması, Kana Salınımı ve Etki Şekli
■
Hipofiz Hormonları
■
Tiroid Hormonları
■
Para tiroid Hormonu
■
Pankreas Hormonları
■
Steroid Hormonlar
■
Adrenal Korteks Hormonları
■
Seks Hormonları
■
Bazı Doku Hormonları
■
Özet
■
Değerlendirme Soruları
■
Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar
■
Konuyu daha iyi anlayabilmeniz için enzimler konusu ile karşılaştırın. Düşüncelerinizi
analiz ediniz.
ÜNİTE
10
Hormonlar
İçindekiler
Amaçlar
Öneriler
1. GİRİŞ
Özel bezler tarafından kana salgılanan ve kan yolu ile ulaştıkları organ ve dokuları fonksiyon
düzenleyici bir etki meydana getiren ve çok düşük miktarları ile görev yapan organik bileşikler
"hormon" olarak tanımlanır. Hormon kelime olarak "uyarma" anlamına gelmektedir.
Hormonları konu edinen tıp dalına "endokrinoloji" denilir. Endokrinoloji hormonlarla ilgili olarak
hormonları yapan endokrtin bezlerinin yapılarını, hormonların niteliklerini, dokulardaki etkileri-
ni, normal azalma ve artma hallerini, bunun sonucu olarak da dokularda ve bütün vücutta mey-
dana gelen değişiklikleri ve normal gelişmelerin düzeltilmesi için gerekli çareleri inceleyen bilim
dalıdır.
Hormonlar; aminoasid, polipeptit, protein yapısında veya steroid yapıda olabilirler.
2. HORMONLARIN YAPILMASI, KANA SALINIMI VE ETKİ ŞEKLİ
Hormonların yapım ve kana salınımı bir sıra dahilinde kontrol mekanizmasına bağımlı olarak
meydana gelir. Hormonlar özel bir bezden kana salınır ve bu yolla etki edeceği hedef dokuya
taşınırlar. Hormon sentezi kontrol sisteminin en üst basamağında beyin tabanını teşkil eden
"Hipotalamus" yer alır. Hipotalamusa varan herhangi bir sinirsel uyarım, buradan mekanizma-
yı işleten çok az miktarlardaki özel hormonların salınımına yol açar. bunlara "Releasing Factor"
denir. Salınan bu hormonlar sinir lifleri aracılığı ile beynin orta yerinde bulunan kemik boşluğu
içine yerleşmiş bulunan hipofiz bezinin ön lobuna ulaşırlar. Hipotalamustan salınan her salgıla-
ma faktörü, hipofiz bezinin ön lobundan özel bir hormonun salınımına yol açar. Sonra bu özel
hormonlar hedef dokulara giderek, hedef dokunun kendine özgü hormonların salınımını uya-
rırlar. Hipotalamus uyarıcı faktörlerin yanı sıra inhibe edici faktörleri de salgılar.
Hipotalamus'un kontrolü altında bulunan hiyerarşik hormonal etki mekanizmasını gösteren şe-
ma aşağıya çıkarılmıştır.
- 106 -
Açıklama
ACTH : Adrenokortikotropik hormon
TSH
: Tirotropik hormon
LH
: Luteinize eden hormon
FSH
: Folikülü stimüle eden hormon
MSH : Melanositleri stimüle eden hormon
GH
: Growth hormon
Hormonların Etki Şekli: Araştırmalar hormonların iki değişik yoldan etkili olduğunu göster-
mektedir. Bunlardan birincisini "hormon reseptör sistemi", ikincisini ise "hücre içi protein sentez
sistemi" oluşturmaktadır.
Özellikle hipofiz ön lob hormonları olan, adrenokortikotropik hormon (ACTH), triodi stimüle
eden hormon (TSH), luteinleştiren hormon (LH), folikülü stimüle eden hormon (FSH), arka lob
hormonlarından vazopressin, paratiroid hormonu, glukogan, epinefrin, sekretin, hipotalamus-
tan salınan faktörler hormon reseptör sistemi yoluyla etki yapan hormonlardır.
Hücre içi protein sentez yoluyla etki yapan hormonlar, steroid yapıda olan hormonlardır.
Hormonların oluşumu ve kana salınımı nasıl olmaktadır?
- 107 -
Sinirsel Uyarım Hipotalamus Sinirsel Uyarım
Hipofiz Orta lobu
Hipofiz ön lobu
MSH
Hipofiz arka lobu
FSH LH
TSH
PROLAKT N (PRL)
ACTH
Tiroid bezi
Testisler
Överler
Seksle ilgili dokular
Adrenal
korteks
Kaslar - Karaciğer
ve diğer dokular
Oksitosin Vazopressin
Growth Hormon (GH)
Kemikler
Pankreas Hücreleri
Glukagon
Karaciğer
?
3. HİPOFİZ HORMONLARI
Hipofiz bezi ön, orta ve arka lob olmak üzere üç kısma ayrılır. Her lob etkisi bakımından birbirin-
den farklı hormonlar salgılar. Hipofiz hormonları polipeptid veya protein yapısındadırlar.
Hipofiz ön lob hormonları yavaş fakat devamlı etki gösteren hormonlar oldukları halde, arka lob
hormonları çabuk ve kısa süreli etkiler gösterirler.
3.1. Hipofiz Ön Lob Hormonları
Tirotropik hormon (TSH): Tiroid bezini uyararak tiroid hormonlarının biosentezini ve kana
geçmesini hızlandırır.
Tiroidi stimüle eden hormon da denilmektedir. Hipotalamusun kontrolü altındadır.
Adrenokortikotropik hormon (ACTH): Hipotalamustan salınan kortikotropin releasing fak-
tör'ün kontrolü altındadır. Böbrek üstü bezlerinin korteks kısmının hormonlarının salgılanması-
nı uyarır. Bu hormonlar kortizol, kortikosteron ve daha az olmak üzere kortizon ve deoksikorti-
kosterondur. 39 amino asitten oluşan polipeptid yapısındadır.
Folikülü Stimüle Eden Hormon (FSH): Glikoprotein yapısındadır. Kadınlarda foliküllerin ol-
gunlaşmasını sağlar ve bunu ovulasyona hazırlar. eksikliğinde menstruasyon bozukluğu ve kı-
sırlık görülür. Hipotalamusun kontrolü altındadır.
Luteinize Eden Hormon (LH): Bu hormon kadınlarda FSH ile birlikte olgunlaşan foliküllerin
östrojen hormonlar salgılamasını, ovulasyonu ve korpus luteum teşekkülünü sağlar. Progeste-
ron salınımını uyarır.
Prolaktin (PRL): Protein yapısındadır. Kadında meme bezlerinin gelişmesini ve süt salgılan-
masını sağlar. Ayrıca LH ile birlikte gebeliğin devamı için gerekli bir hormon olan progestero-
nun salgılanmasını hızlandırır.
Growth Hormon (GH): Büyüme hormonu da denir. protein yapısındadır. Gelişmeyi sağlayan
büyüme hormonu bir çok doku üzerine ve özellikle kas, yağ dokusu, kıkırdak ve bağ dokusu
üzerine etki eder. Büyüme hormonu bu etkisini
■
Vücutta mevcut tüm hücrelerin protein sentezini arttırarak.
■
Yağların mobilizasyonunu arttırarak, ki böylece yağların kullanımına olanak sağlar.
■
Vücutta karbonhidrat kullanımını azaltarak gösterir.
- 108 -
Çocukluk çağında büyüme hormonu yetersiz olursa "Dwarfism" denilen cücelik oluşur. Hipofiz
bezinin normalden çok miktarda büyüme hormonu sentez etmesi halinde gelişme çağındaki-
lerde gigantism (devlik) görülür. Yetişkinlerde ise el, kol, bacak ve yüz gövdeye oranla çok uzar.
Bu hale "akromegali" denir.
3.2. Hipofiz Orta Lob Hormonları (MSH)
α ve β şekilleri bilinmektedir. Bir çok canlıda cilt renginin çevrenin rengine uymasını sağla-
yan "melanosit" pigmentleri vardır. Bu hormon melanositler aracılığı ile "melanin" denilen pig-
mentin depo edilmelerini arttırır. İnsandaki etkisi bilinmemektedir.
3.3. Hipofiz Arka Lob Hormonları
Hipotalamusta sentez edildikten sonra hipofiz arka lobunda sentez edilen ve peptit yapısında
olan hormonlar iki tanedir: 1. Vazopressin, 2. Oksitosin.
Vazopressin: Kan basıncını yükseltir ve suyun böbrek tübüllerinde geri emilmesini arttırdı-
ğı için idrar miktarını azaltır. Bu nedenle "antidiüretik hormon" da denilir. Bu hormon eksikliğin-
de (diapedes insipidus'ta) günlük idrar miktarı çok artar.
Oksitosin: Uterusun kasılmasını sağlar. Bu sebeple hekimlikte doğumu kolaylaştırmada kul-
lanılır. Bundan başka laktasyon esnasında meme bezlerinin süt salgılamasını da arttırır.
Aşağıda sağ sütunda gösterilen hormonlar, sol sütundaki hangi vücut
fonksiyonlarında etkili olmaktadır?
■
■
■
■
Dokuların büyüme ve gelişmesi
■
■
■
■
FSH
■
■
■
■
Folikülün olgunlaşması
■
■
■
■
Prolaktin
■
■
■
■
Doğum sonrasında süt bezlerinde
■
■
■
■
Growth hormon
süt oluşumu
- 109 -
?
4. TİROİD HORMONLARI
Tiroid bezi boğazın ön tarafında larinksin hemen altında, trakeanın iki yanında ufak bir ara kı-
sımla birbirine bağlanmış iki lobdan ibaret bir bezdir. Ağırlığı 25-30 gr kadardır. Tiroid bezi, tiro-
id hormonları denilen, "triiyodotironin" ve "tiroksin" yapımını ve kana salınımını sağlar. Tiroid
hormonlarının başlıca etkisi vücut dokularının metabolik çalışmalarını arttırma şeklindedir. Ya-
ni bazal metabolizmayı arttırırlar (Bazal metabolizma, vücudun m
2
'si başına sarfedilen oksi-
jen hacmi veya meydana gelen ısı enerjisinin kilokalori cinsinden ifadesi demektir).
Tiroid hormonları "triglobulin" şeklinde depo edilir. Hidroliz edildiğinde hormon etkisi gösteren
triiyodotironin (T
3
) ve tetra iyodotironin'e (T
4
) parçalanır. Kanda α-globulin fraksiyonlarına
bağlı olarak taşınır.
Tiroid hormonları, genel olarak protein sentezini arttırırlar. Bu nedenle dokuların büyümesini
sağlarlar. Karbonhidrat metabolizmasının birçok kademesini hızlandırarak kan glukozunu
yükseltir, yağ metabolizması da hızlanır. Tiroid hormonları sistolik tansiyonu arttırır, diastolik
kan basıncını düşürürler, kalp atışı hızlanır.
Tiroid bezinin normalden fazla çalışmasına "hipertiroidi" denir. Bazal metabolizma artar. Kan
glukoz düzeyi normale göre biraz daha yüksektir. Tipik belirtilerden birisi gözlerin dışa fırlama-
sıdır. Bu hale "exophtalmos" denilir.
"Hipotiroidizm"de bazal metabolizma düşer. Gelişme çağındaki organizmada metabolizma
yavaşlar, gelişmede boçukluklar, zekâda gerileme görülür. Buna "kretenizm" denilir. Yetişkin-
lerde ise bu belirtilerin görülmesine "miksödem" denir.
Tiroid hormonları karaciğerde transaminasyon ve deaminasyon yoluyla pirüvik asit ve analog-
larına dönüşürler.
Tiroid hormonlarının etkilerini ve eksiklik ile fazlalık
durumlarını açıklayınız.
Kalsitonin: Tiroid bezinden ve daha az olmak üzere paratiroid bezinden salgılanan ve tirokal-
sitonin veya kalsitonin adı verilen bir hormonda, kalsiyumun kemik depolarından mobilizasyo-
nunu inhibe etmek suretiyle kanın kalsiyum düzeyini azaltır. Bunun yanı sıra kan fosfatlarının
da düşmesine neden olur. Polipeptit yapısındadır.
- 110 -
?
5. PARATİROİD HORMONU (PARATHORMON)
Birtek polipeptid zincirinden ibaret paratiroid bezinden salgılanan bir hormondur. Parathormon
kan plazmasının kalsiyum ve fosfat düzeylerinin normal sınırlar içinde kalmasında etkilidir.
Başlıca kemiklere ve böbrek tubulilerine etki eder. Ca
+2
iyonlarının kemikler tarafından alın-
masını, bağırsaklardan emilmesini ve böbreklerden geri emilmesini arttırır, fosfat iyonlarının
böbreklerden geri emilimini azaltır, yani fosfat atılımına yol açar.
6. PANKREAS HORMONLARI
6.1 İnsülin
Pankreasın langerhans adacıklarının β-hücreleri tarafından salgılanır. A ve B zincirleri de-
nen birbirine iki adet disulfit bağı ile bağlanmış peptid zincirlerinden meydana gelmiştir. insüli-
nin karbonhidrat, lipit, protein ve nükleik asit metabolizmaları üzerine etkisi vardır.
İnsülin karbonhidrat metabolizması üzerine hem glukozun hücrelere, özellikle kas, karaciğer
ve yağ dokusu hücrelerine girişini kolaylaştırmak, hem korbonhidrat metabolizmasında rolü
olan bazı enzimleri aktive etmek suretiyle etki eder. İnsülin kan glukoz düzeyini azaltır. Bu etki
dokularda glikojenez enzimlerini aktive etmesinden, glikojenoliz enzimlerini ise inhibe etme-
sinden ileri gelir. Glikoneogenezi baskılar.
İnsülinin protein ve lipit metabolizmaları üzerine de önemli etkileri vardır. İnsülin glukozdan
başka amino asitlerin de hücre içine girişini kolaylaştırır ve ribozomlarda polipeptit sentezini
arttırır.
İnsülin yetmezliğinde kan şekeri yükselerek "Diabetes Mellitus" denen şeker hastalığı tablosu
ortaya çıkar. Bu durumda şekerin yeteri kadar kullanılmaması sonucunda, beyin dışında kalan
organlar daha çok lipit ve proteinlerden enerji elde etmeye yönelirler. Protein sentezi yavaşlar.
Dokular glukozu yeterince kullanamadığı için glukoz idrarla dışarı atılır. Yağ asitleri oksidasyo-
nunun artmasına bağlı olarak "ketozis" meydana gelir. Hastalarda glukozun idrarla atılmasın-
dan dolayı daha fazla suya, şekerin yeteri kadar kullanılmaması sonucu daha fazla yemeğe ve
glukozun atılabilmesi için daha fazla idrar çıkarmaya gerek duyulur. Bu üç belirtiye polidipsi,
polifaji ve poliüri denilir.
- 111 -
6.2. Glukagon
Pankreasın Langerhans adacıklarının α-hücrelerinde meydana gelir. Yapısı 29 amino asit-
ten ibaret tek bir polipeptit zincirinden oluşur.
Glukagon, insülinin aksine, kan şekeri düzeyini yükseltir. Bu etkisini glikojenolizi uyararak ve
glikoneogenezisi hızlandırarak gerçekleştirir.
Glukagonun kalp gücünü arttırıcı, safra akımını çoğaltıcı, mide salınımını inhibe edici bir rolü
de vardır.
İnsülin ve glukogan arasındaki farkı biyokimyasal olarak açıklayınız.
7. STEROİD HORMONLAR
Genel özellik olarak yapılarında siklopentanoperhidrofenantren halkası bulunduran hormon-
lardır.
8. ADRENAL HORMONLAR
8.1. Adrenal Korteks Hormonları
Böbrek üstü kabuğu hormonları denilen bu hormonlardan iki grup önemlidir. Glukokortikoidler
ve mineral kortikoidler.
Glukokortikoidler: Bu grup hormonların en önemlisi "kortizol" veya "hidrokortizon"dur.
"Kortizon" da diğer bir glukokortikoiddir.
Glukokortikoidler karaciğerde karbonhidrat olmayan maddelerden ve özellikle proteinlerden
glikojen teşekkülünü (glikoneogenez) arttırırlar. Protein biosentezini ve yağların yanmasını
hızlandırırlar.
Ekstrahepatik dokudaki proteinlerin parçalanması sonucu serbest hale geçen amino asitlerin
karaciğer tarafından alındığı, glukoneogenez için kullanılmayanların yeni protein sentezi için
kullanıldıkları görülür. Lenfatik dokularda antikor yapımında azalma olur. Kortikosteroidlerin
bu etkisine "immünosupressif" etki denilir.
Glukokortikoidlerin salınımı ACTH (Adrenokortikotropik hormon) kontrolü altındadır.
- 112 -
?
Glukokortikoidler kemiklerden kalsiyum mobilizasyonuna neden olurlar.
Mineral kortikoidler: Mineral kortikoidler Na
+
, K
+
ve Cl
-
iyonlarının hücre içi ve hücre dışı
sıvılarındaki dağılışını ve böbreklerden idrarla atılmalarını düzenlerler.
En önemlisi "aldosteron" olan mineral kortikoidler sodyumun retansiyonunu, potasyumun
sekresyonunu sağlar. Ekstrasellüler sıvıdaki potasyum miktarı düşer. Az aldosteron salınımı
halinde bunun tersi olur ve potasyum artar.
Aldosteron'un yanısıra çok az olarak Mineral kortikoid etkisi gösteren kortikosteron ve deoksi-
kortikosteron gibi maddeler vardır. Mineral kortikoidler de ACTH'nın kontrolü altındadır.
Adrenal korteksten salınan hormonların görevleri nelerdir?
8.2. Adrenal Medulla Hormonları
Böbrek üstü bezinin medulla kısmının hormonları sekonder bir amin olan epinefrin (adrenalin)
ve primer bir amin olan neropinefrin (noadrenalin)'dir. Norepinefrine metil (-CH
3
) eklenme-
siyle epinefrin teşekkül eder.
Epinefrin ve neopinefrin organizmaya şırınga edildiği zaman karaciğerde glikojenoliz ve kas-
larda glikoliz hızlanır, dolayısıyla kandaki glukoz ve laktik asit miktarları artar. Kan glukozunun
artması sonucunda glukozüri görülür. Norepinefrinin glikojenik etkisi epinefrininkinden 20 defa
daha azdır. Neopinefrinin kan basıncını artırma etkisi vardır.
E pinefrin ve neopinefrin hormonlarının benzerlik ve farklarını
söyleyiniz.
9. SEKS HORMONLARI
Seks hormonları kadın ve erkekte, sekonder seks karakterlerinin oluşumuna yol açan, üreme
siklusunu, bununla ilgili üretim organlarının büyüme ve gelişimini sağlayan steroid yapıda hor-
monlardır. Erkek seks hormonları (androjenler) ve dişi seks hormonları (estrojenler) olarak iki-
ye ayrılır.
- 113 -
?
?
9.1. Androjenler
Erkek cinsiyet hormonları olan androjenler 19 C. atomu içerirler ve en önemlileri "testosteron"
dur. Androjen hormonlar hem asetil Co-A'dan hem kolesterolden teşekkül edebilirler. Androjen
hormonlar erkek cinsiyet organlarının ve sekonder erkeklik cinsiyet karakterlerinin gelişimini
sağlarlar.
Normal idrarda testosteron bulunmaz, fakat testosteron'un metabolizma ürünleri olan ve and-
rojenik aktivite gösteren bazı diğer bileşikler bulunur. Bu bileşiklerin en önemlisi androsteron-
dur. Bunlar daha sonra sulfatlarla veya glukoronidlerle konjugasyona uğrayarak idrarla dışarı
atılır.
9.2. Estrojenler
18 karbon atomu içeren dişi cinsiyet hormonlarıdır. Bu hormonlar özellikle overlerde sentezle-
nir.
Başlıca estrojenler; estron, β-Estradiol ve Estriol'dur.
Hipofizin gonadotrapik hormonlarının etkisiyle salgılanan estrojen hormonlar, dişi cinsiyet or-
ganlarını ve sekonder cinsiyet kararkterlerini geliştirir, menstruasyonu sağlarlar.
Estrojenlerin sentezinde asetil-Co-A ön maddedir. Bu sentez kolesterol ve androjenler üzerin-
den geçerek yürür. Estrojenler karaciğerde glukoronatla glukoronozid ve sulfatla birleşerek su-
da çözünün bileşikler halinde idrarla dışarı atılırlar.
Estrojenlerden başka dişi seks hormonları olarak "korpus luteum hormonu, relaksin ve plesen-
ta laktojen" gibi hormonlar da bulunmaktadır.
Progesteron: Pregnan türevi olan progesteron 21 karbon atomu içerir. Korpus Luteum adı ve-
rilen menstrual siklusun ikinci devresi sırasında meydana gelen hücreler topluluğu geniş ölçü-
de "progesteron" ve "estrojen" salınımına yol açar. Salınan progesteron daha önce estrojen ta-
rafından hazırlanmış bulunan "endometrium" da yumurtanın yerleşmesi için gerekli mukus sa-
lınımını sağlar.
Progesteron gebeliği sağladığı gibi ovariumda yeni bir folikülün olgunlaşmasına engel olur ve
süt bezlerini geliştirir.
Androjen ve östrojenleri sıralayıp, Testosteron ve estrojeninlerin
etkilerini anlatınız.
- 114 -
?
10. BAZI DOKU HORMONLARI
Bazı maddeler etki yönünden hormon gibi hareket ettikleri halde tam anlamı ile hormonlar sını-
fına girmezler. Bazıları şunlardır:
■
Gastrin: Mide pilor mukozası tarafından salgılanan polipeptit yapısında bir hor-
mondur. HCl salgılanmasını uyarır.
■
Sekretin: Duedonum mukozasında teşekkül eden 27 amino asitten oluşur. Pank-
reas salınımını uyarır.
■
Kolesistokinin-pankreozimin: Kolesistokinin safra kesesinin salgılanarak boşal-
masını sağlayan ve duedonumda sentez edilen bir hormondur. Pankreozimin ise
pankreasın sindirim enzimlerinin balgılanmasını arttırır.
■
Angiotensin I (Hipertensin): Böbrekten kana salgılanan "renin" adlı enzimin etki-
siyle α2-globulin'den teşekkül eder. Angiotensin I'den lösin ve histidin amino asit-
lerinin ayrılmasıyla angiotensin II meydana gelir. Bu madde kan basıncını yükseltir,
aldosteron salgısının düzenlenmesinde önemli rolü vardır.
■
Bradikinin: Damar genişletici etkisi dolayısıyla kan basıncını düşürür. Düz kasla-
rın kasılmalarını da etkiler.
Bunlardan başka amin yapısında olan doku hormonları da vardır.
Bunlar: Histamin, seretonin, tiramin, asetil kolin, 4 amino bütirik asittir.
Özel bezler tarafından kana salgılanan ve kan yolu ile ulaştıkları organ ve dokularda fonksiyon
düzenleyici olarak çok düşük miktarları ile görev yapan organik bileşiklere "uyarma" anlamına
gelen "hormon" denilir. Hormonlar, çok az miktarları ile etki etmeleri ve biyolojik katalizör gibi
davranmaları nedeniyle enzimlere çok benzemekle beraber bazı yönlerden farklıdırlar. Bunları
kısaca şöyle özetleyebiliriz: 1. Hormonlar etki gösterdikleri organdan başka bir organda sen-
tezlenirler. 12. Hormonlar kullanılmadan önce dolaşıma salgılanırlar. 3. Yapısal olarak hormo-
nun mutlaka protein olması gerekmez. Küçük popipeptit, tek aminoasit veya steroid yapıda bir
kimyasal madde olabilir.
- 115 -
Özet
Hormonlar protein yapıda ve steroid yapıda olmak üzere iki büyük sınıfa ayrılırlar. Hormonların
etkisini gösterdikleri hedef dokudaki aktivitesi başlıca dört faktör tarafından düzenlenir. 1. Sen-
tezlendiği bezdeki sentez oranı veya ondan salgılanış oranı, 2. Bazı hallerde gerekli olan plaz-
ma içindeki özel transport sistemleri, 3. Hücre zarındaki reseptör sayısı, 4. Karaciğer ve böb-
rekler tarafından parçalanma hızı.
vücutta bulunan bezler arasında da bir denge sözkonusudur. Örneğin ön hipofizin tiropik hor-
monlarının hedef bezlerle olan ilişkisi gibi. Hormonlar etkileşimi genellikle iki şekilde gösterir-
ler: Hormon-reseptör sistemi ve hücre içi protein sentez sistemi.
1.
Aşağıdaki hormonlardan hangisi hipofiz bezinin arka lobundan salınır?
A) FSH
B) LH
C) Vazopressin
D) ACTH
E) TSH
2.
Süt salgılanmasını sağlayan hormon hangisidir?
A) FSH
B) LH
C) Büyüme hormonu
D) Prolaktin
E) Progesteron
3.
Bazal metabolizmayı hızlandıran hormonlar hangileridir?
A) Tiroid hormonları
B) Hipofiz hormonları
C) Adrenal korteks hormonları
D) Adrenal medulla hormonları
E) Seks hormonları
- 116 -
Değerlendirme Soruları
4.
Böbreklerde Na
+
'un retansiyonunu ve K
+
'un sekresyonunu sağlayan hormon hangisidir?
A) Epinefrin
B) Aldosteron
C) Kortikosteron
D) Norepinefrin
E) Kortizol
5.
Kan şekeri düzeyini düşüren hormon hangisidir?
A) Kalsitonin
B) Parathormon
C) Aldosteron
D) Glukagon
E) İnsülin
6.
Karaciğer dokusunda glukoneogenezisi arttırarak kan şekerini arttıran hormonlar aşa-
ğıdakilerden hangisidir?
A) Epinefrin
B) Norepinefrin
C) İnsülin
D) Glukokortikoidler
E) Mineral kortikoidler
7.
Plazma kalsiyum ve fosfat düzeylerinin normal sınırlar içinde kalmasını sağlayan hor-
mon hangisidir?
A) TSH
B) Parathormon
C) ACTH
D) Oksitosin
E) MSH
- 117 -
8.
Dwarfizm denilen cücelik hali aşağıda sayılan hormonlardan hangisinin eksikliğinde
görülür?
A) Tiroid hormonu
B) Prolaktin
C) Growth hormon
D) Parathormon
E) Kalsitonin
BİNGÖL, Gazanfer. Biyokimya, Ankara: Mis Matbaası, 1981.
YENSON, Mutahhar. İnsan Biyokimyası, İstanbul: İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Yayın-
ları No.128, 1989.
TEKMAN, Ş. Öner N. Genel Biokimya, Fatih Yayınevi, İstanbul, 1981.
- 118 -
Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar
Dostları ilə paylaş: |