2. basamak tedavi: Fenitoin; uzun etkili olduğundan nöbet
rekürrensini önlemektedir. İntravenöz yolla 0.9 NaCl solus-
yonu içinde verilmesi fenitoinin presipite olma riskinden
dolayı daha güvenlidir. En az 18 mg/kg dozunda IV olarak 50
mg/dk hızında verilmelidir. Nöbetin kontrol altına alınama-
dığı durumlarda 10 dakika sonra ek IV 5-10 mg/kg daha ve-
rilebilir. İkinci derecede kalp bloğu veya ciddi hipotansiyon
durumunda kontrendikedir. Fosfofenitoin; IV veya IM şeklin-
de uygulanabilir ve plazmada yaklaşık 10 dakikada fenitoi-
ne dönüşür. Fenitoinde görülen flebitis, hipotansiyon daha
az görülür. 20 mg/kg IV bolus verilebilir. Valproik asit (VPA);
absans ve miyoklonik SE’de de etkilidir. 20-40 mg/kg dozun-
da IV bolus şeklinde 10-15 dakika içinde verilip, 10 dakika
sonra 20 mg/kg ek doz verilebilir.
[60]
Olgu çalışmaları VPA’nın
SE’nin tüm tiplerinde etkili olduğunu göstermiştir.
[61,62]
Le-
vetirasetam (LEV) IV 1000-3000 mg dozunda 2-5 mg/kg/
dk hızında verilmelidir.
[60]
Son yıllarda yapılan çalışmalarda
VPA’nın fenitoin kadar hatta fenitoinden daha etkili olduğu
Epilepsi 2014;20(1):1-10
4
Status Epileptikus’un Güncel Tanı, Tedavi ve Etiyolojisi
5
mektedir. Dirençli SE’de birinci ve ikinci basamak tedavisin-
den sonra nazogastrik yolla uygulanabilecek levetirasetam,
topiramat gibi antiepileptikler nöbet kontrolü sağlayarak
anestezik ajan kullanılmasını önleyebilir.
[74,75]
Güvenli veri-
ler olmamasına rağmen birinci ve ikinci basamak tedaviye
yanıt vermeyen olgularda, ek ilaç dozu uygulamaktansa,
başka bir antiepileptik eklenmesi daha uygun olacağı sa-
vunulmaktadır.
[7]
DSE hastalarında 400-800 mg topiramat
uygulanması ile %71 oranında nöbet kontrolü sağlandığı
bildirilmiştir.
[76]
Yeni bir antiepileptik olan lacosamidin IV 200-400 mg do-
zunda 15-30 dakikada DSE tedavisinde kullanılabileceği
bildirilmiştir.
[77]
DSE tedavisinde barbitürat (tiopental veya
pentobarbital) ve nonbarbitürat (propofol veya midazolam)
anestezik ajanlar kullanılmaktadır.
Bir derlemede dirençli status epileptikus tedavisinde kul-
lanılan propofol, midazolam ve pentobarbital tedavilerinin
birbirleri arasında prognoz açısından bir fark olmadığı gös-
terilmiştir.
[78]
Anestezik ajanının devamlı infüzyon şekilde
kullanılması gerektiğinden genellikle solunum desteklen-
meli ve kardiyovasküler moniterizasyon yapılmaldır. Çoğu
yazar tarafından kullanılan anestezik ajanın EEG’de burst
supresyon ya da izoelektrik çizgi elde edilecek dozda uy-
gulanmasını önermiştir.
[79,80]
Bazı yazarlarda EEG’deki zemin
aktivitesinin nöbet kontrolünün bir göstergesi olamayaca-
ğını savunmuşlardır.
[81]
Barbitürat, propofol ve midazolam
dirençli SE tedavisinde kullanılır ama midazolam ile EEG’de
burst supresyon paterni elde etmek zordur.
[79]
Tiyopen-
tal EEG’de burst supresyon paterni elde edilinceye kadar
üç-beş dakika aralıklarla 5-7 mg/kg dozunda IV olarak 20
saniyede uygulanmalıdır. 12-48 saat süreyle EEG’deki pa-
tern korunarak 3-5 mg/kg/h hızında ilaç verilmeye devam
edilmelidir.
[60]
Fenobarbital; etki başlangıcı hızlı ve diğer
barbitüratlara göre daha uzun etkilidir. İntrakraniyal ba-
sıncı ve serebral kan akımını azaltıcı etkisiyle serebral me-
tabolizmayı koruyucu etkisi vardır. Başlangıç IV 20 mg/kg
bolus ve infüzyon oranı 50 mg/dk dozundadır. Midazolam
ve propofole göre daha etkiliyken, yan etki daha sıktır.
[60]
Midazolam: diğer benzodiazepinlere üstünlüğü, pH uygun
olduğunda suda çözünebilmesidir. Fizyolojik pH da, yüksek
lipofilik özelliktedir. İntranazal (0.2 mg/kg), bukkal (0.5 mg/
kg) veya IM (0, 2 mg/kg) yoldan uygulanabilir. Etkisi kısa sü-
reli olduğundan nöbet tekrarı olabilir. 0.2 mk/kg IV olarak
maksimum 10 mg dozunda bolus şekilde verilip, 0.05-1 mg/
kg/saat dozunda infüzyona devam edilir. Propofol ve feno-
barbitale göre daha az hipotansiyon etkisi vardır.
[60]
Propo-
fol antioksidan etkili, GABA reseptörlerini direk etkileyen ve
NMDA reseptörlerini inhibe ederek kalsiyum akışını düzen-
leyen anestezi indüksiyonu ve yoğun bakımlarda sedasyon
amaçlı kullanılan bir ilaçtır. Lipofilik özelliği sayesinde DSE
tedavisinde etkili bir ajandır. 2-3 mg/kg IV olarak bolus şekil-
vurgulanmıştır. Fenitoin ve VPA arasında tolerabilite açısın-
dan bir fark olmadığı bildirilmiştir.
[63,64]
Son yıllarda yapılan
diğer bir randomize çalışmada fenitoin ve VPA’nın nöbetin
başlamasından sonraki 20 dk içinde EEG ve motor aktivite-
de iki ilaçta da düzelme vardı ama istatistiksel farklılık yoktu.
Nöbet sonrasındaki ilk 12 saatte tekrar bir nöbet aktivitesi
gözlenmedi. İlk iki saatteki SE da sonuçlar istatistiksel olarak
daha iyiydi. Fenitoin tedavisinin yetersizliğinde VPA başla-
nan olgularda ve VPA tedavisinin yetersizliğinde fenitoin
başlanan olgularda sırasıyla %57 ve %40 oranlarında nöbet
önlebilmiş ama aralarında istatistiksel farklılık yoktu. VPA ile
tedavi edilen %8 olguda, fenitoinle tedavi edilen %4 olguda
hipoventilasyon ve %12 hipotansiyon yan etki olarak görül-
dü.
[65]
Diğer bir çalışmada da SE tedavisine yanıt açısından
VPA ve fenitoin arasında bir fark olmadığı gösterilmiştir.
[66]
İkinci basamak tedavide fenitoin, VPA ve LEV’nin karşılaştı-
rıldığı bir çalışmada, VPA ve fenitoin arasında istatistiksel bir
fark yok iken levetirasetam grubu daha başarısızdı.
[67]
İkinci
basamak tedavide ilk seçenek VPA veya fenitoin, daha sonra
LEV veya lacosamid olmalıdır.
Levetirasetam ve lorazepamın karşılaştırıldığı bir çalışma-
da ise LEV, lorazepam kadar nöbeti sonlandırmada etkili
bulunmuştur.
[68]
LEV’nin, SE ikinci basamak tedavisindeki
yerini değerlendiren, 334 olguyu içeren çalışmalar incelen-
diğinde (biri randomize ileriye yönelik, ikisi ileriye yönelik
ve yedisi geriye dönük) nöbeti sonladırma etkisi %44-94
arasında bulunmuştur. Bu oran geriye dönük çalışmalarda
daha yüksekti. İleriye yönelik çalışmada levetirasetam dozu
IV beş dakika içinde uygulanan 2500 mg dı. Knake ve ark.nın
geriye dönük çalışmasında levetirasetam dozu 250 ile 1500
mg arasındaydı.
[7,69-71]
Yapılan çalışmalar SE tedavisinde i.v
levetirasetam 3000 mg dozunda, 10 dakika içinde hızlı ve
güvenli bir şekilde uygulanabilecek bir tedavidir. Olgularda
ciddi yan etki gözlenmediği bildirilmiştir.
[71-73]
Lacosamid ve
levetirasetam’ın SE tedavisinde etkili olduğu gösterilmiştir.
Epilepsi hastalığı olduğu bilinen SE olgusunda önceki ilaca
ek bir antiepileptik ajan eklemektense kullanmış olduğu
ilacın IV formu varsa vermek daha uygundur. Birinci basa-
mak tedaviden sonra uygulanan aralıklı bolus antiepileptik
(fenitoin, VPA, LEV) tedavisinin başarısız olması durumunda
devamlı infüzyon (midazolam, propofol, fenobarbital) teda-
visine geçilir. Eğer nöbet devam ederse başka bir antiepilep-
tik infüzyonu uygulanır.
[7]
Son yayınlarda SE tedavisi; Birinci basamak tedaviye (diya-
zepam, lorazepam veya midazolam gibi benzodiyazepinler)
yanıt alınsın veya alınmasın, ikinci basamak tedavinin (fe-
nitoin, VPA, LEV) yükleme dozunda verilmesi olarak öneril-
mektedir.
3. basamak tedavi: İlk iki adım tedaviye ya da ilk uygulanan
iki antiepileptik ilaca yanıt vermeyen olgular DSE kabul edil-
de verilip, 3-7 mg/kg/saat dozunda infüzyona devam edilir.
Nöbet kontrol altına alınana kadar iki-üç dakikalık sürelerle
1-2 mg/kg dozunda bolus şeklinde uygulanabilir.
[60,82,83]
28
çalışmanın değerlendirildiği bir derlemede fenobarbital,
midazolam ve propofole göre daha etkili bulunmuştur. Ar-
teriyel hipotansiyon gibi yan etkiler midazolam (%77) ve
propofol (%34) de daha sık gözlenmiştir. Mortaliteyi seçilen
anetezik ajanının etkilemediği bildirilmiştir.
[78]
Son çalışma-
larda IV klonazepam ve propofol kombinasyonu SE nöbet-
lerini %67 oranında durdumuş ve mortalite oranının %22
olduğu saptanmıştır. Propofol infüzyonu ortalama 4.8 mg/
kg/h dozunda ve ortalama üç gün süreyle uygulanmıştır.
Böylece diazepam kombinasyon tedavisi propofolün erken
sonlandırılmasını sağlamıştır.
[84]
Devamlı infüzyon nöbet
sonlanmasından sonra 12-24 veya 24-48 saat daha devam
edilmeli ve kademeli bir şekilde azaltılarak kesilmelidir. Eğer
nöbet tekrarlarsa nöbet kontrolünden sonra tedavi dozu
bir önceki veya daah yüksek bir doza çıkılıp, nöbet kontrolü
sağlandıktan sonra nöbet sonlandırma süresi daha yavaş bir
şekilde yapılmalıdır.
[7,47,85]
Ketamin nonkompetatif NMDA re-
septör antagonistidir. Hayvan deneylerinde ilk 15 dakikada
değil, bir saat sonra yani reseptör değişikliğinin olduğu geç
dönemde etkili olduğu bildirilmiştir.
[86,87]
Olgu sunumlarında
dirençli SE’de faydalı olduğu hem yetişkin hem de çocuklar-
da gösterilmiştir.
[88-91]
İntrakraniyal basıncı artırmayarak di-
rençli SE’de kullanılabilecek faydalı bir ilaçtır.
[92]
Steroidlerin
nöbeti önleme mekanizması tam olarak bilinmesede voltaj
bağımlı kalsiyum kanallarını etkilediği düşünülmektedir.
[93]
DSE’de beyin ödemi gelişmekte ve nöbet kontrolü zorlaş-
maktadır. Olgu sunumları şeklinde steroidlerin nöbeti sıklı-
ğını azalttığı gösterilmiştir.
[94,95]
Diğer tedavilerden farmako-
lojik olanlar; inhale anestezikler, immunmodulatörler (IVIG
veya plazmaferez), nonfarmakolojik olanlar ketojenik diyet,
hipotermi, elektrokonvulziv tedavi ve trankraniyal manyetik
stimulasyondur.
[7]
4. basamak tedavi: İki haftalık sürede medikal tedaviye
yanıt vermeyen olgularda cerrahi tedavi düşünülmektedir.
Altta yatan patoloji fokal kortikal displazi gibi epileptojenik
odağın tek olduğu olgular ise fokal rezeksiyon cerrahisi te-
davisinden fayda görmektedir.
[96]
Vagal sinir stimülasyonu-
nun faydalı olduğu gösteren olgu sunumları şeklinde bildi-
riler vardır.
[97,98]
Diğer cerrahi tedavi yaklaşımları; lobar veya
multilobar rezeksiyon, hemisferektomi, korpus kallozotomi,
multipl subpial rezeksiyon ve tekrarlayan düşük frekanslı
kortikal elektriksel stimulasyondur.
[96]
Literatürdeki olgular
incelendiğinde en sık nöbet tipi fokal motor nöbetlerdi ve
bu nöbetlerin tedavisinde fokal rezeksiyon uygulanmıştır.
[96]
Prognoz
Status epileptikus ciddi morbidite ve mortalite riski oluş-
turması nedeniyle hızla tanınıp tedavi edilmesi gereken bir
tablodur. Eğer tanı ve tedavide gecikme olursa, tedaviye
yanıt azalmakta nöronal hasar gelişme riski artmaktadır.
[13]
Deneysel hayvan modellerinde, uzamış elektrografik nö-
bet aktivitesinin beyin hasarı yaptığı gösterilmiştir.
[99]
SE’nin
prognozu altta yatan nedene, hastanın yaşına (>50 yaş), sta-
tusun tipi ve süresine bağlıdır. En yüksek mortalite semp-
tomatik nedene bağlı status olgularında görülmektedir. KSE
mortalitesi farklı serilerde %9-21 arasında değişmektedir.
Çocuklarda bu oran daha düşük iken, yaşlılarda daha yük-
sektir.
[100-103]
NKSE, mortalitesi değişik çalışmalarda %18-52
arasında değişmektedir. Ek hastalığı olanlarda, yoğun ba-
kımda izlenenlerde ve tanısı gecikenlerde bu oran artmak-
tadır.
[104-106]
DSE’de mortalite oranı ise %23-61 arasındadır.
[81,84,107,108]
NKSE’de nöronal hasar riski olmakla birlikte agresif
tedavinin de kötü sonuçlarla ilişkili olduğu vurgulanmakta-
dır.
[109]
SE kadın cinsiyet ve ilerleyici semptomatik etiyolojiye
sahip olanlarda tekrarlama eğilimindeyken, parsiyel SE ve
başlangıç tedavisine iyi yanıt veren olgularda SE tekrarla-
ması azdı.
[47]
Prognozu özellikle altta yatan neden ve bilinç
seviyesi etkilemekle birlikte en önemli prognostik faktör eti-
yolojidir.
[105,110]
Hipoksi, iskemik veya hemorajik inme, santral
sinir sistemi enfeksiyonları ve metabolik bozukluklar daha
kötü prognoz ile ilişkiliyken epilepsi hastalarındaki düşük
antiepileptik ilaç kan düzeyi, alkol ve travmatik beyin hasarı
ile ilişkili statuslar iyi prognozla ilişkilidir.
[111]
Sonuç
Hastane dışı uygulamada etkin dozun yarısının yapılması-
na rağmen, başarı oranı hastanedeki uygulanan etkin doz
tedavisinin başarı oranına yakındır. Hastane dışı hastalarda
bukkal veya nasal midazolam uygulaması ve erken tedavi,
dirençli SE gelişimini önlemek için çok önemlidir. Jeneralize
konvulziv SE de IV 10 mg diazepam (hastane dışı hastalar-
da ise 5 mg) verilmelidir. Eğer nöbet 10 dakikadan fazladır
devam ediyorsa tekrar 10 mg IV diazepamı takiben 18 mg/
kg fenitoin başlanmalıdır. Dirençli SE da midazolam ve pro-
pofol gibi anestezikler EEG’de en az 24 saat burst supresyon
paterni veya en az 24 saat nöbet kontrolü sağlanana kadar
dozu artırılarak takip edilmelidir. Non-konvulziv SE başlan-
gıç tedavisi nedene ve status tipine bağlıdır. Çoğu absans SE
olgusunda IV küçük doz diazepam yeterli olurken, kompleks
parsiyel SE’de başlangıç tedavisi jeneralize konvulziv SE gibi
olmalıdır. İlk basamak tedavilere yanıt vermeyen olgularda
anestezik ajanlar uygulanmalıdır.
Kaynaklar
1. Kaplan HI, Sadock BJ, Grebb JA. Kaplan and Sadock’s synopsis
of psychiatry: Behavioral sciences, clinical psychiatry. 7th ed.,
Baltimore: Williams and Wilkins; 1997. p. 351-8.
2. Bilir E. Epilepsi cerrahi tedavisinde gelişmeler. Türk Nöroloji
Dergisi 1998;4(1):33-6.
3. Nair PP, Kalita J, Misra UK. Status epilepticus: why, what, and
how. J Postgrad Med 2011;57(3):242-52.
Epilepsi 2014;20(1):1-10
6
Status Epileptikus’un Güncel Tanı, Tedavi ve Etiyolojisi
7
Epileptogenicity correlated with increased N-methyl-D-aspar-
tate receptor subunit NR2A/B in human focal cortical dysplasia.
Epilepsia 2000;41(8):971-6.
23. Lothman EW, Bertram EH 3rd, Stringer JL. Functional anatomy
of hippocampal seizures. Prog Neurobiol 1991;37(1):1-82.
24. Simon FJ, Hirsch PN. Status epilepticus. Current Anaesthesia &
Critical Care 2005;16(3):123-31.
25. Jones-Davis DM, Macdonald RL. GABA(A) receptor function
and pharmacology in epilepsy and status epilepticus. Curr
Opin Pharmacol 2003;3(1):12-8.
26. Wasterlain C, Liu H, Mazarati A, Baldwin R. NMDA receptor traf-
ficking during the transition from single seizures to status epi-
lepticus. Ann Neurol 2002;52(Suppl. 1):16.
27. Snead OC 3rd. Basic mechanisms of generalized absence sei-
zures. Ann Neurol 1995;37(2):146-57.
28. Fabene PF, Marzola P, Sbarbati A, Bentivoglio M. Magnetic reso-
nance imaging of changes elicited by status epilepticus in the
rat brain: diffusion-weighted and T2-weighted images, region-
al blood volume maps, and direct correlation with tissue and
cell damage. Neuroimage 2003;18(2):375-89.
29. Walker MC. Status epilepticus on the intensive care unit. J Neu-
rol 2003;250(4):401-6.
30. Treiman MD. Status epilepticus. In: Wyllie E, editors. The treat-
ment of epilepsy principles and practice. 3rd. ed. Philadelphia:
Lippincott Williams &Wilkins; 2001. p. 681-97.
31. Hauser WA. Status epilepticus: frequency, etiology and neuro-
logic sequelae. In: Delgado-Escuato AV, Wasterlain C, Treiman
DM, Porter RJ, editors. Status epilepticus: Mechanisms of brain
damage and treatment. Advances in Neurology vol. 34. New
York: Raven Press; 1983. p. 3-13.
32. Lowenstein DH, Bleck T, Macdonald RL. It’s time to revise the
definition of status epilepticus. Epilepsia 1999;40(1):120-2.
33. Chen JW, Wasterlain CG. Status epilepticus: pathophysiology
and management in adults. Lancet Neurol 2006;5(3):246-56.
34. Sagduyu A, Tarlaci S, Sirin H. Generalized tonic-clonic status
epilepticus: causes, treatment, complications and predictors of
case fatality. J Neurol 1998;245(10):640-6.
35. DeLorenzo RJ, Hauser WA, Towne AR, Boggs JG, Pellock JM,
Penberthy L, et al. A prospective, population-based epidemio-
logic study of status epilepticus in Richmond, Virginia. Neurol-
ogy 1996;46(4):1029-35.
36. Erkol G, Karaağaç N, Yeni N. Clinical features of patients with sta-
tus epilepticus: a retrospective analysis. Epilepsi 1998;4(2):82-5.
37. Sung CY, Chu NS. Status epilepticus in the elderly: etiology, sei-
zure type and outcome. Acta Neurol Scand 1989;80(1):51-6.
38. Bora İH. Treatment of newly diagnosed epilepsy. Turkiye
Klinikleri J Neurol-Special Topics 2008;1(2):65-80.
39. Towne AR, Waterhouse EJ, Boggs JG, Garnett LK, Brown AJ,
Smith JR Jr, et al. Prevalence of nonconvulsive status epilepti-
cus in comatose patients. Neurology 2000;54(2):340-5.
40. DeGiorgio CM, Heck CN, Rabinowicz AL, Gott PS, Smith T, Cor-
reale J. Serum neuron-specific enolase in the major subtypes of
status epilepticus. Neurology 1999;52(4):746-9.
4. Proposal for revised clinical and electroencephalographic clas-
sification of epileptic seizures. From the Commission on Clas-
sification and Terminology of the International League Against
Epilepsy. Epilepsia 1981;22(4):489-501.
5. Hopkins A, Shorvon S, Cascino G. Epilepsy. London: Chapman
and Hall; 1995. p. 331-50.
6. Marik PE, Varon J. The management of status epilepticus. Chest
2004;126(2):582-91.
7. Brophy GM, Bell R, Claassen J, Alldredge B, Bleck TP, Glauser T,
et al. Guidelines for the evaluation and management of status
epilepticus. Neurocrit Care 2012;17(1):3-23.
8. Kaplan PW. Prognosis in nonconvulsive status epilepticus. Epi-
leptic Disord 2000;2(4):185-93.
9. Jagoda A, Riggio S. Refractory status epilepticus in adults. Ann
Emerg Med 1993 Aug;22(8):1337-48.
10. Mayer SA, Claassen J, Lokin J, Mendelsohn F, Dennis LJ, Fitzsim-
mons BF. Refractory status epilepticus: frequency, risk factors,
and impact on outcome. Arch Neurol 2002;59(2):205-10.
11. Gökyiğit A, Calişkan A. Diffuse spike-wave status of 9-year dura-
tion without behavioral change or intellectual decline. Epilep-
sia 1995;36(2):210-3.
12. Chin RF, Neville BG, Scott RC. A systematic review of the epide-
miology of status epilepticus. Eur J Neurol 2004;11(12):800-10.
13. Pellock MJ. Status epilepticus. In: Swaiman KF, Ashwal S, edi-
tors. Pediatric neurology principles and practice. 3rd ed., St
Louis: Mosby; 1999. p. 683-91.
14. Tomson T, Lindbom U, Nilsson BY. Nonconvulsive status epilep-
ticus in adults: thirty-two consecutive patients from a general
hospital population. Epilepsia 1992;33(5):829-35.
15. Coeytaux A, Jallon P, Galobardes B, Morabia A. Incidence of
status epilepticus in French-speaking Switzerland: (EPISTAR).
Neurology 2000;55(5):693-7.
16. Knake S, Rosenow F, Vescovi M, Oertel WH, Mueller HH, Wirbatz
A, et al. Incidence of status epilepticus in adults in Germany: a
prospective, population-based study. Epilepsia 2001;42(6):714-
8.
17. Vignatelli L, Tonon C, D’Alessandro R; Bologna Group for the
Study of Status Epilepticus. Incidence and short-term prog-
nosis of status epilepticus in adults in Bologna, Italy. Epilepsia
2003;44(7):964-8.
18. Krumholz A. Epidemiology and evidence for morbid-
ity of nonconvulsive status epilepticus. J Clin Neurophysiol
1999;16(4):314-22; discussion 353.
19. Labar D, Barrera J, Solomon G, Harden C. Nonconvulsive status
epilepticus in the elderly: a case series and a review of the lit-
erature. J Epilepsy 1998;11(2):74-8.
20. Treiman DM, Meyers PD, Walton NY, Collins JF, Colling C, Rowan
AJ, et al. A comparison of four treatments for generalized con-
vulsive status epilepticus. Veterans Affairs Status Epilepticus
Cooperative Study Group. N Engl J Med 1998;339(12):792-8.
21. Bleck TP. Refractory status epilepticus in 2001. Arch Neurol
2002;59(2):188-9.
22. Najm IM, Ying Z, Babb T, Mohamed A, Hadam J, LaPresto E, et al.
41. Drislane FW. Presentation, evaluation, and treatment of non-
convulsive status epilepticus. Epilepsy Behav 2000;1(5):301-14.
42. Kaya D, Yalınay P, Arman F. Nonkonvulsif Status Epilepti-
kusta tanı, klinik özellikler ve tedaviye direnç sıklığı. Epilepsi
2010;16(3):153-60.
43. Jordan KG. Continuous EEG monitoring in the neuroscience
intensive care unit and emergency department. J Clin Neuro-
physiol 1999;16(1):14-39.
44. Claassen J, Jetté N, Chum F, Green R, Schmidt M, Choi H, et al.
Electrographic seizures and periodic discharges after intracere-
bral hemorrhage. Neurology 2007;69(13):1356-65.
45. Vespa PM, O’Phelan K, Shah M, Mirabelli J, Starkman S, Kidwell
C, et al. Acute seizures after intracerebral hemorrhage: a fac-
tor in progressive midline shift and outcome. Neurology
2003;60(9):1441-6.
46. DeLorenzo RJ, Waterhouse EJ, Towne AR, Boggs JG, Ko D, De-
Lorenzo GA, et al. Persistent nonconvulsive status epilepticus
after the control of convulsive status epilepticus. Epilepsia
1998;39(8):833-40.
47. Arif H, Hirsch LJ. Treatment of status epilepticus. Semin Neurol
2008;28(3):342-54.
48. Harden CL, Hopp J, Ting TY, Pennell PB, French JA, Hauser
WA, et al. Practice parameter update: management issues
for women with epilepsy--focus on pregnancy (an evidence-
based review): obstetrical complications and change in seizure
frequency: report of the Quality Standards Subcommittee and
Therapeutics and Technology Assessment Subcommittee of
the American Academy of Neurology and American Epilepsy
Society. Neurology 2009;73(2):126-32.
49. Jagoda A, Riggio S. Emergency department approach to man-
aging seizures in pregnancy. Ann Emerg Med 1991;20(1):80-5.
50. Karnad DR, Guntupalli KK. Neurologic disorders in pregnancy.
Crit Care Med 2005;33(10 Suppl):S362-71.
51. Mølgaard-Nielsen D, Hviid A. Newer-generation anti-
epileptic drugs and the risk of major birth defects. JAMA
2011;305(19):1996-2002.
52. Duley L, Henderson-Smart DJ, Chou D. Magnesium sulphate
versus phenytoin for eclampsia. Cochrane Database of System-
atic Reviews 2010, Issue 10. Art. No.: CD000128.
53. Claassen J, Hirsch LJ, Mayer SA. Treatment of status epilepticus:
a survey of neurologists. J Neurol Sci 2003;211(1-2):37-41.
54. Alldredge BK, Gelb AM, Isaacs SM, Corry MD, Allen F, Ulrich S, et
al. A comparison of lorazepam, diazepam, and placebo for the
treatment of out-of-hospital status epilepticus. N Engl J Med
2001;345(9):631-7.
55. Silbergleit R, Lowenstein D, Durkalski V, Conwit R; Neurologi-
cal Emergency Treatment Trials (NETT) Investigators. RAMPART
(Rapid Anticonvulsant Medication Prior to Arrival Trial): a dou-
ble-blind randomized clinical trial of the efficacy of intramus-
cular midazolam versus intravenous lorazepam in the prehos-
pital treatment of status epilepticus by paramedics. Epilepsia
2011;52 Suppl 8:45-7.
56. Lahat E, Goldman M, Barr J, Bistritzer T, Berkovitch M. Compari-
son of intranasal midazolam with intravenous diazepam for
treating febrile seizures in children: prospective randomised
study. BMJ 2000;321(7253):83-6.
57. Scott RC, Besag FM, Neville BG. Buccal midazolam and rectal di-
azepam for treatment of prolonged seizures in childhood and
adolescence: a randomised trial. Lancet 1999;353(9153):623-6.
58. McIntyre J, Robertson S, Norris E, Appleton R, Whitehouse WP,
Phillips B, et al. Safety and efficacy of buccal midazolam versus
rectal diazepam for emergency treatment of seizures in chil-
dren: a randomised controlled trial. Lancet 2005;366(9481):205-
10.
59. Lowenstein DH, Alldredge BK. Status epilepticus at an urban
public hospital in the 1980s. Neurology 1993;43(3 Pt 1):483-8.
60. Meierkord H, Boon P, Engelsen B, Göcke K, Shorvon S, Tinuper P,
et al. EFNS guideline on the management of status epilepticus
in adults. Eur J Neurol 2010;17(3):348-55.
61. Limdi NA, Shimpi AV, Faught E, Gomez CR, Burneo JG. Efficacy
of rapid IV administration of valproic acid for status epilepticus.
Neurology 2005;64(2):353-5.
62. Peters CN, Pohlmann-Eden B. Intravenous valproate as an in-
novative therapy in seizure emergency situations including
status epilepticus--experience in 102 adult patients. Seizure
2005;14(3):164-9.
63. Misra UK, Kalita J, Patel R. Sodium valproate vs phenytoin in sta-
tus epilepticus: a pilot study. Neurology 2006;67(2):340-2.
64. Sinha S, Naritoku DK. Intravenous valproate is well toler-
ated in unstable patients with status epilepticus. Neurology
2000;55(5):722-4.
65. Agarwal P, Kumar N, Chandra R, Gupta G, Antony AR, Garg N.
Randomized study of intravenous valproate and phenytoin in
status epilepticus. Seizure 2007;16(6):527-32.
66. Tiamkao S, Sawanyawisuth K, Chancharoen A. The efficacy of
intravenous sodium valproate and phenytoin as the first-line
treatment in status epilepticus: a comparison study. BMC Neu-
rol 2013;13:98.
67. Alvarez V, Januel JM, Burnand B, Rossetti AO. Second-line sta-
tus epilepticus treatment: comparison of phenytoin, valproate,
and levetiracetam. Epilepsia 2011;52(7):1292-6.
68. Misra UK, Kalita J, Maurya PK. Levetiracetam versus lorazepam
in status epilepticus: a randomized, open labeled pilot study. J
Neurol 2012;259(4):645-8.
69. Zelano J, Kumlien E. Levetiracetam as alternative stage two
antiepileptic drug in status epilepticus: a systematic review.
Seizure 2012;21(4):233-6.
70. Uges JW, van Huizen MD, Engelsman J, Wilms EB, Touw DJ,
Peeters E, et al. Safety and pharmacokinetics of intravenous le-
vetiracetam infusion as add-on in status epilepticus. Epilepsia
2009;50(3):415-21.
71. Knake S, Gruener J, Hattemer K, Klein KM, Bauer S, Oertel WH,
et al. Intravenous levetiracetam in the treatment of benzodiaz-
epine refractory status epilepticus. J Neurol Neurosurg Psychia-
try 2008;79(5):588-9.
72. Ramael S, Daoust A, Otoul C, Toublanc N, Troenaru M, Lu ZS,
Epilepsi 2014;20(1):1-10
Dostları ilə paylaş: |