yeterliliği ile özellikle kardiak ve yaşlı hastalarda yük-
lenmeye sebep olunmaması için santral venöz basınç-
ların takibi amaçlı uygulanmalıdır. Girişime bağlı %
10 gibi bir pnömotoraks riski mevcuttur. Ayrıca kate-
tere bağlı komplikasyonlar olarak, hemotoraks, şiloto-
raks, hidrotoraks, hava embolisi, arteriyel yaralanma,
sinir yaralanması, aritmi, hematom oluşumu, trombof-
lebit, AV fistül, kalpte perforasyon ve tamponad gibi
komplikasyonlar görülebilir.
(1,2,3)
4. İNTRAOSSEÖZ YOL
İntraosseöz yol ise spinal ponksiyon iğnesi gibi ge-
niş çaplı bir iğnenin 45o bir açı ile tuberositas tibia
veya iç malleol hizasından girilmesi ile sağlanır ve
ponksiyonla kemik iliğinin gelmesi doğru yerde olun-
duğunu gösterir. Yaralanma açısından, epifizden uzak
girişte yarar vardır. Özellikle enfeksiyöz komplikas-
yonları zengin bir yöntem olduğundan ve uygulaması
da çok pratik olmadığından, ülkemizde rutin kullanıma
girmemiştir. Osteomyelit, lokal apse, sellülit, kemiğin
tam kat penetrasyonu, hematom, sepsis, epifiz hattı
hasarı ve geçici kemik iliği hipoaktivitesi rastlanılan
komplikasyonlarıdır. Ancak, son zamanlarda bu girişim
için intraosseöz tabanca (IO-Gun) denilen ve iğneyi
sabit bir basınçla tek defada kemiğe yerleştiren aletler
geliştirilmiş ve bu girişim daha pratik bir hale gelmiştir.
(1,2,3)
Damar yolu sağlandıktan sonra kan örneği alınarak,
kan grubu tayini cross match ve hemotokrit başta ol-
mak üzere gerekli görülen laboratuvar tetkikleri yapı-
lır.
Hipovolemi tedavisinde kullanılacak sıvıların se-
çimi konusunda tartışmalar vardır. Kristalloid, kolloid
ya da hipertonik tuzlu solüsyonların (%7,5) tek tek ya
da kombine kullanılmasını savunan sayısız çalışmalar
olmasına rağmen en çok kabul gören rüsüssitasyonda
kristalloidlerin kullanılmasıdır.
(1-3,10,11,13,27,30)
Kristal-
loidlerden ideal olanı ise laktatlı ringerdir. Travmalı
hastalarda hipergilisemiye eğilim olması nedeni ile
dekstroz içeren sıvılar kullanılmamalıdır. Sadece şuuru
kapalı olan ve beyin ödemi düşünülen hastalarda kris-
talloidlerin beyin ödemini arttırdığı aksine hipertenik
tuzlu solüsyonların kullanılmasının ise beyin ödemini
azalttığı gösterilmiş ve bu tür hastaların resüssitasyonda
hipertonik tuzlu solüsyonların kullanılması önerilmiş-
tir.
Onbeş dakika içinde 2 litre (çocuklarda 20 ml/kg)
laktatlı ringer verilmesine rağmen hemodinamik sta-
bilizasyon sağlanamamış ise kan transfüzyonuna baş-
lanmalıdır. Kristalloidlerin yaklaşık 1/3’ü bir süre geç-
tikten sonra intravasküler alanda kalır. Bu nedenle
kristalloid infüzyon miktarı tahmini kanama miktarı-
nın 3 katı kadar olmalıdır. Resüssitasyon sırasında hi-
potermi gelişmemesine özen gösterilmelidir. Bu amaçla
masif sıvı ve kan transfüzyonları gereken hastalarda
verilecek sıvı ve kann, ısıtıcılar yardımı ile 38 dereceye
kadar ısıtılarak verilmelidir
(1,2,31)
. Hipoterminin has-
tada bir çok patolojiye yol açacağı ve tabloyu dahada
karmaşık hale getirebileceği bilinmelidir.
Bilhassa III° ve IV° derece kan kaybı olan hastalarda
sıvı tedavisinin etkinliğini izlemek için santral venöz
basınç kateteri ve kalıcı idrar sondası takılmalı gerekli
ölçümler yapılmalıdır. İdrar sondası uygulanmadan
önce üretra yaralanması olasılığı araştırılmalıdır. Bu
amaçla üretra meatusunda kan, skrotum ve perine böl-
gelerinde ekimoz ve ödem, veya rektal muayenede pro-
statın yukarı doğru yer değiştirdiğinin saptanması du-
rumunda sonda yerleştirilmeden önce retrograd
üretrografi elde edilmelidir. Şuuru kapalı hastalarda
aspirasyonun önlemesi için nazogastrik sonda takılmalı
ve mide boşaltılmalıdır. Ön kaide ve kribriform plak
kırığı olan hastalarda nazogastrik tüp yanlışlıkla beyin
içine sokulabileceğinden sonda burun yerine ağızdan
takılmalıdır.
(1-3)
Resüssitasyonun hızla tamamlanmasını takiben ilk
radyolojik değerlendirmeler gerçekleştirilir. Künt
travma geçiren ve şuuru kapalı olan hastalar başta ol-
mak üzere AP/LAT kraniografi, AP akciğer, pelvis ve
lateral servikal vertebra grafileri rutin olarak çekilir.
Hemodinamisi stabil olmayan hastalarda bu ilk filmler
acil müdahale odasında ve resüssitasyon esnasında çe-
kilmelidir.
(2,7,9,10,13)
Dostları ilə paylaş: