Hatasız Düşünme Sanatı


TEMEL İLİŞKİLENDİRME HATASI



Yüklə 1,04 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə38/79
tarix26.01.2022
ölçüsü1,04 Mb.
#51631
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   ...   79
Hatasız Düşünme Sanatı - Rolf Dobelli????

TEMEL İLİŞKİLENDİRME HATASI
Bir yazara romanı otobiyografik mi diye asla sormayın...
Gazeteyi  açıyorsunuz  ve  herhangi  bir  CEO’nun  işlerin  kötü
gitmesi  sebebiyle  şapkasını  alıp  çıkmak  zorunda  kaldığını
okuyorsunuz. Spor sayfasında tuttuğunuz takımın A oyuncusu
ya  da  B  antrenörü  sayesinde  şampiyon  olduğunu
öğreniyorsunuz.  “Yüzü  olmayan  bir  hikâye  olmaz”  diye  bir
kural  vardır  gazete  redaksiyonunda.  Gazeteciler  (ve  onların
okurları)  temel  ilişkilendirme  hatasını  işler.  Bu,  bir  şey
açıklamak  söz  konusu  olduğunda  insanların  etkisine
sistematik  olarak  dış  ve  durumsal  unsurları  hafife  alma  ile
abartma eğilimidir.
Duke Üniversitesi’nin araştırmacıları 1967 yılında şöyle bir
deney  gerçekleştirdi:  Bir  konuşmacı  Fidel  Castro  hakkında
ateşli  bir  konuşma  yaptı.  Katılımcılara,  konuşmacıya  bu
konuşmanın  kendi  siyasi  görüşünden  bağımsız  olarak
verildiği,  onun  sadece  önüne  konulan  metni  okuduğu
söylenmişti.  Fakat  yine  de  dinleyicilerin  çoğunluğu
konuşmanın 
konuşmacının 
düşüncelerini 
yansıttığı
fikrindeydi. Konuşmanın içeriğinden konuşmayı ona yaptıran
profesörler  gibi  dış  etkenleri  değil,  onun  kişiliğini  sorumlu
tuttular.
Temel ilişkilendirme hatası özellikle olumsuz olaylarda etkili
olur.  Savaşların  “suçunu”  insanların  üzerine  atarız  –İkinci
Dünya  Savaşı’nın  vebali  Hitler’in  boynuna,  Birinci  Dünya
Savaşı’nınki  de  Saraybosna’daki  suikastçının.  Savaşların
önceden  tahmin  edilemez  olaylar  olmasına,  bunların
dinamiklerini  bugüne  dek  anlayamamamıza  –savaşların


finans  piyasalarıyla  ve  iklim  konularıyla  ne  tür  bağlantısı
olduğunu bilmemize– rağmen.
İşlerin  iyi  ya  da  kötü  gitmesinin  nedenini  önce  şirketin
patronunda  ararız.  Oysa  ekonomik  başarının  yönetim
mükemmelliğindense  genel  ekonomik  duruma  ve  o  sektörün
çekiciliğine  çok  daha  fazla  bağımlı  olduğunu  bilmemiz
gerekirdi.  CEO’ların  kriz  yaşayan  sektörlerde  ne  kadar  sık
değiştirildiği  –ve  bunun  canlı  bir  sektörde  ne  kadar  ender
yaşandığı  –ilginçtir.  O  kararlar  futbol  antrenörlerinin  ve
onların  kulüplerinin  kararlarından  zerre  kadar  daha  akılcı
değildir.
Sık  konsere  giderim.  Luzernli  olarak  bu  şehrin  olağanüstü
klasik  müzik  imkânlarından  şımarmış  durumdayım.  Aradaki
sohbetler neredeyse hep orkestra şefi ve/veya solist etrafında
döner.  İstisna  olan  galalar  dışında  beste  hakkında  neredeyse
hiç  konuşulmaz.  Niye  ki?  Müziğin  asıl  mucizesi  beste,  yani
bomboş  bir  kâğıdın  üzerinde  ezgiler  yaratmaktır.  Bir
Yüklə 1,04 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   ...   79




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin