Hedefler • Bu üniteyi çalıştıktan sonra; • Etik ve ahlak kavramlarını ve bunlar arasındaki temel farkı genel hatlarıyla kavrayacak • Etik davranışa etki eden

İnançlar 

İnanç,  bir  düşünceyi,  öneriyi  ya  da  varsayımı  doğru  kabul  edip  ona 

bağlanmadır.

 Toplumun üyeleri tarafından benimsendiğinde, yayılmakta ve töresel 

değer  hâlini  almaktadır  (Başaran,  2000:122). 

Daha  çok  doğru  ve  yanlış  ayrımına 

ilişkin kıstaslar olup

 (Doğan, 2007:52), 

isteneni değil, kesinliğe dönük bilgilerle ilgili 

oldukları  için  görece  kesin  hedefleri  işaret  etmektedirler

  (Doğan,  2007:52). 

Bireylerin doğrularıdırlar ve tartışılmazlar. Konuşma konusu yapılması, kişinin aklını 

karıştırmaktadır (Uzunçarşılı  ve diğ.,  2000:6). 

İnançları  üç türe ayırarak  incelemek 

mümkündür.

 Bunlar (Başaran, 2000:122): 

1. Ussal inanç:

 Bir konu hakkında bilimsel 

bilgilere  dayalı  olarak  geliştirilen  birden  çok  görüş  olduğunda,  insanın,  bunların 

içerisinden mantığına uygun olanı seçmesi ve buna inanmasıdır. 

2. Duygusal inanç: 

Bir  konu  hakkında  birden  çok  görüş  olması  durumunda,  bunların  kökeninde 

bilimsel  bilgiden  ziyade  söylenti,  bilinti  bulunduğunda,  kişinin  doğruluğuna 

bakmaksızın,  beğendiği  birini  tercih  edip  buna  inanmasıdır. 

3.  Sezgisel  inanç:

 

İnsanın  kimi  zaman  karşısında  tercih  edeceği  görüşler  olmadan,  sezgisiyle 

oluşturduğu bir görüşe ya da uğur getireceğini düşündüğü bir nesneye inanması ve 

bağlanmasıdır. Etik değerlerin toplumda yerleşebilmesi için hangi tür inanç olursa 

olsun, mutlaka bir inançsal temele sahip olması ve birbirleriyle tutarlılık arz etmesi 

gerekmektedir.