KeçİÖren caferilerinde öLÜM ADETleri ve uygulamalari


F.Ü. İlahiyat Fakültesi Dergisi 18:1 (2013)



Yüklə 410,6 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə5/25
tarix07.08.2022
ölçüsü410,6 Kb.
#63040
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   25
7 39

F.Ü. İlahiyat Fakültesi Dergisi 18:1 (2013) 
161 
____________________________________________________________________________ 
Çünkü bütün sûfîler tarafından yapılan sıralamada ikinci mertebe olan nefs-i 
levvâme, Tirmizî’de mülheme ile yer değiştirmiştir. Örneğin, sonraki dönem 
mutasavvıflarından olan ve yine dörtlü bir sınıflandırma yapan Eşrefoğlu 
Rûmî’deki (ö.874/1470) sıralama, klasik usûl olan emmâre, levvâme, mülheme ve 
mutmainne şeklindedir.
18
Gazâlî (ö.505/1111), nefis mertebelerini üçlü bir 
tasnifle ele almıştır. Onun nefs mertebeleri ile yaptığı sıralama ise; nefs-i 
emmâre, nefs-i levvâme ve nefs-i mutmainne’dir.
19
İbnü’l-Arabî, ise emmâre, 
levvâme, mülheme, râdıye, mardıyye ve hakîkiye olmak üzere nefis mertebelerini 
yedi sınıfta incelemiştir. Yedincisi “nebevî nefis”tir ve en yüce makamdır. Ona 
yükselmek mümkün değildir.
20
Yukarıdaki satırlardan anlaşıldığı üzere 
mutasavvıflar, aslında bir tane olan nefsi almış olduğu sıfatlardan dolayı farklı 
isimlerle ifade etme yoluna gitmişlerdir. 
Trabzonî de aynı şekilde diğer mutasavvıflar gibi nefsi vasıflandığı 
niteliklerle özdeşleştirmiş ve nefsi özelliklerine göre tasnif etmiştir. O, kendinden 
önceki mutasavvıflarda olduğu gibi özellikle İbnü’l-Arabî (ö.638/1240)’de 
sistemleşen yedili tasnifi benimsemiştir. Trabzonî, nefislerin isimlendirilmesi ile 
ilgili şu açıklamaları yapar: 
Trabzonî, nefsin tabiata yönelip şehvete meyletmesi durumunda 
emmâre diye isimlendirileceğini ifade eder. Emmâre olarak isimlendirilen bu 
nefsin; kibir, hırs, haset, şehvet, cimrilik, kin ve gazap gibi kötü sıfatları vardır. 
Nefs, şehvete yönelmekle birlikte, kendisinden yerine getirmesi istenilen 
emirlere itiraz etmeyip Hakk’a boyun eğerse “levvâme” olarak isimlendirilir. 
Levvâme nefiste kendini beğenme, hevâ, temenni, aldatma ve kahır gibi kötü 
sıfatlar bulunmaktadır. Şehvete meyletme özelliği kaybolan nefs, kudsi isteklere 
yönelip ilham almaya başlarsa, o zaman da “mülheme” ismini alır. İlim, tevâzu, 
tahammül, cömertlik, istikamet, kanaat ve sabır gibi güzel sıfatlar bu nefsin 
sıfatlarıdır. Nefsin kötü sıfatları kaybolur ve onda şehvetten herhangi bir eser 
kalmazsa, bu durumda o, “mutmainne” olarak adlandırılır.
21
Îsâr, vera, zühd, 
şükür, tevekkül, ibadet ve tezellül gibi güzel sıfatlar bu nefsin özelliğidir. Nefis 
makam elde etme isteğinden uzaklaşıp bütün makamlar onun gözünden düşer 
ve bütün isteklerinden fânî olursa o nefse “râdıye” denir. Bu mertebede nefsin 
18
İzâfî ruhun mertebeleri hakkında bakınız: Eşrefoğlu Rûmî, Müzekki’n-Nufûs, İstanbul, 1971, s. 7; 
Mustafa Kara, Eşrefoğlu Rûmî, Ankara, 1995, s. 57;
Salih Çift, Hakim Tirmizî ve Tasavvuf Anlayışı
İnsan Yay., İstanbul, 2008, ss. 217-9. 
19
Gazâlî, İhyâ III, s. 8. 
20
İbn Arabî, Fusûsu’l-Hikem, tahk. Abdürrezzak Kaşânî, ss. 144-158. 
21
Trabzonî, Âdâbu’l-Ubûdiyye, vr. 209a. 



Yüklə 410,6 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   25




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin