1.1.1.Şirketlerin Yönetiminde Karşılaşılan Riskler Ekonomik faaliyetler vergilendirmenin özünü teşkil eder. Ekonomik
faaliyetlerin tehlike altında olduğu risk faktörlerinin olumsuz etkilerinin giderilmesi
hem ekonomik faaliyetlerin sürdürülmesi hem de devlet açısından vergi gelirlerinin
sürekliliğinin sağlanması için önem taşır.
Günümüz ekonomisindeki gelişmelere bağlı olarak tüm sektörlerde risk
çeşitli alanlara yayılmış durumdadır. Sigortacılık sektörünün gelişmesi, sunulan
sigorta hizmetlerinin artması ulus ekonomisine katkıda bulunarak hem ekonomiye
fon akışını çeşitli kaynaklardan sağlanacak ve olası risklerin meydana getirebileceği
kayıpları büyük ölçüde telafi edilebilecektir. Sektörlerin öncelikle hangi konularda
ne gibi risklere sahip olduklarının belirlenmesi, vergi politikalarının oluşturulması
esnasında faydalı olacaktır. Genel olarak şirketlerin yönetiminde karşılaşılan risk
alanları
5
:
1.1.2.Finansal Riskler Kur riski, faiz riski, likitide riski, zarar riski, fiyat riski, kredi riski
şeklindedir.
1.1.3.Pazar Riski Yatırımların başarısız olması, pazarın yeterince tanınmaması, yatırımın
yapıldığı andaki ani siyasal, ekonomik, toplumsal değişikliklerin olması gibidir.
5
Ferhat SAYIM, Bankalarda Kredi Karşılıkları Sistemi ve Vergisel İncelemesi, Türkiye Bankalar
Birliği, Yayın No: 244, Şubat 2006 ss. 10–12.
4
1.1.4. Teknoloji Riski Gelişen ve değişen teknolojinin süregelen talepleri değiştirmesi ya da
beklenen talebin önünü kesmesini mal ve hizmet üreten kurumlar için teknolojik risk
olarak tanımlanabilir.
1.1.5. İnsan Faktörüne Bağlı Risk İnsan faktörünün, mal ve hizmet üreten kurumlarda beklenen sonucu olumsuz
yönde etkileme tehlikesi olarak tanımlanabilir.
Risk faktörlerinin hayatımızdaki çeşitliliği gün geçtikçe artmakta ve birtakım
riskler daha kolay başa çıkılabilir hale gelmekte, bazıları ise yeni kaynaklardan
türemektedirler. Sigorta sektörünün sunmuş olduğu hizmetler dolayısıyla risklerin
etkilerini bertaraf etmeye yönelik eylemlerde bulunabilmek mümkündür. Sigorta
sektörünün temel işleyişi risk yönetimi süreci olarak nitelendirilebilir. Sigorta
sektörünün gelişimine etkisi düşünülen vergi politikalarının daha iyi belirlenebilmesi
için hizmetlerin ardında yatan sistem işleyişini bilmek gereklidir. Bu sayede koyulan
bir verginin şirkete veya topluma olan faydası net bir şekilde görülebilir.
Devlet yönetiminde de risk söz konusudur. Örneğin vergilendirme
politikalarının seçimi, geçmiş dönemlerde elde edilen istatistikî verilerin
değerlendirilmesi sonucunda ulaşılan rakamlara göre belirlenmektedir. Ancak bu
değerlendirme tek başına bir anlam taşımamaktadır. Tamamlayıcı unsur ise vergi
ödemekle yükümlü olan mükelleflerin psikolojisidir. İstatistikî bilgiler doğrultusunda
belirlenen vergi politikaları mükelleflerin psikolojik tepkilerinin hesaba katılması
oranında başarılı olabilecektir. Mükelleflerin vergilendirme karşısında tepkileri
ülkeden ülkeye değişebilmekte ve hatta ülke içerisinde bölgeler ve sektörler arasında
farklılık gösterebilmektedir. Bu gibi nedenlerden ötürü risk vergilendirme için de çok
büyük önem taşımaktadır. Her bir vergi uygulaması farklı seviyelerde risk unsuruna
sahiptir.