Barnabas İncili
25
17. Bu bölümde müminin gerçek inancı açıkça algılanıyor.
İsa bunu deyince, Filipus cevap verdi.
-
Allah'a hizmet etmeye razıyız, ama Allah'ı bilmek de istiyoruz.
Çünkü İşaya peygamber “Cidden sen gizli bir Allah'sın” demiş
ve Allah kulu Musa'ya “Ben neysem oyum” demişti.
-
Filipus; Allah kendisi olmadan hiçbir Hakk’ın olmadığı bir
Hak'tır; Allah Kendisi olmadan hiçbir şeyin olmadığı varlık'tır;
Allah Kendisi olmadan yaşayan hiçbir şeyin olmadığı bir
Hayat'tır. Öylesine büyüktür ki, her şeyi doldurur ve her
yerdedir. Tektir, O'nun hiç bir dengi yoktur. Ne başlangıcı
vardır, ne de sonu olacaktır. Fakat her şeye bir başlangıç vermiş
ve her şeye bir de son verecektir. Ne babası vardır, ne de annesi;
ne oğlu vardır, ne kardeşi; ne de yoldaşı. Ve Allah'ın hiç bir
bedeni yoktur. Bu bakımdan yemez, uyumaz, ölmez, yürümez,
kımıldamaz, fakat insandaki gibi olmayan sonsuz bir hayatı
vardır. Çünkü cismanî değildir, bileşik değildir, maddî değildir,
en sade özdendir. O kadar iyidir ki, iyiliği sever yalnızca;
öylesine âdildir ki, cezalandırdığı ve bağışladığı zaman, “Bu
neden böyle?” denemez. Kısaca, sana diyorum ki Filipus, burada
yeryüzünde O'nu göremez ve tam olarak bilemezsin de; fakat
melekûtunda O'nu ebedî göreceksin, orada tüm mutluluğumuz
ve ihtişamımız bulunur.
-
Üstat, siz ne söylüyorsunuz? İyi biliyorum ki, İşaya'da Allah'ın
babamız olduğu yazılıdır; bu durumda, nasıl olur da, O'nun hiç
bir oğlu bulunmaz?
-
Peygamberler için yazılmış pek çok kıssalar vardır, bu nedenle,
harflere değil, manaya bakmalısın. Allah'ın dünyaya gönderdiği
yüz yirmi dört bine varan tüm peygamberler kapalı
konuşmuşlardır. Fakat benden sonra bütün peygamberlerin ve
kutsal kişilerin ulusu gelecek ve peygamberlerin söyledikleri
tüm şeylerin karanlığı üstüne ışık dökecektir, çünkü O, Allah'ın
Elçisi'dir. Ey Rabbim Allah, İsrail kavmine merhamet et ve sana
gerçek bir kalple hizmet edebilmeleri için İbrahim'e ve
zürriyetine acıyarak bak.
|