Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Yıl: 4/ Cilt: 4/ Sayı:8/ Güz 2014
…………………………………...……………………………………………………………………
197
Şu’be’den (işitmiş gibi) rivâyet etti.” demiştir. Zehebî de “Tayâlisî, bu iki
hadîsi Şu’be’den tedlîs yapmıştır, onun ne (müdellis) olduğu bilinen bir şeydir.”
demiştir. Bana göre onun bu iki hadîsi sonradan hatırlamış olması da
muhtemeldir. Ancak tedlîs yapmışsa araştırılır; (hadisi) muhtemel bir sîga (نع)
ile rivâyet etmişse bu isnâd tedlîsi, sarîh (انربخأ ، انثدح gibi) bir sîga ile rivâyet
etmişse bu icâzet(le almış olduğu hadîsi beyân etmeden rivâyet etmek anlamına
gelen siyağ) tedlîsidir.
54. Süleyman b. Tarhân et-Teymî, KS (ö. 143)
Küçük tâbi’îlerin meşhûrlarından ve Basra ehlinin fazîletlilerindendir.
Nesâî ve başkaları, onu tedlîs yapmakla vasıflandırmıştır.
55. Süleyman b. Mihrân el-A’meş, KS (ö. 147, 148)
Kûfe’nin muhaddisi ve kıraat âlimidir. Tedlîs yapardı. el-Kerâbîsî, Nesâî,
Dârekutnî ve başkaları onu tedlîs yapmakla vasıflandırmıştır.
56. Şerîk b. Abdillah en-Nehaî el-Kâdî, Bt – M – SE (ö. 177, 178)
Meşhûr ve sebt (güvenilir) râvîlerdendir. Kâdı olarak tayin edildikten
sonra hıfzı bozulmuştur. Tedlîsten kaçınırdı. Ancak Abdulhak el-İşbîlî (ö. 582)
el-Ahkâm’ında; Dârekutnî’nin onu tedlîsle vasıflandırdığına atıf yapmıştır.
57. Şu’ayb b. Muhammed b. Abdillah b. Amr b. el-Âs, Bk – SE (ö. 81-90)
Dedesinden (Abdullah b. Amr) rivâyet etmiş, kendisinden de iki oğlu
Amr (babasının dedesi Abdullah b. Amr’dan aldığı meşhûr sahîfenin râvîsi) ve
Ömer ile Sâbit el-Bünânî, Atâ el-Horasânî ve başkaları rivâyette bulunmuştur.
Ondan gelen rivâyetlerin büyük çoğunluğu oğlu Amr’dandır. İleride Amr’ın
tercümesinden bahsedilecektir.
Şu’ayb’ın dedesinden semâ’ının olup olmadığı hakkında ihtilâf edilmiştir.
İbnu’l-Medînî, Buhârî, Dârekutnî, Ahmed b. Sa’îd ed-Dârimî ve Ebû Bekir b.
Ziyâd
en-Neysâbûrî onun
dedesinden
semâ’ının
kesin olduğunu
belirtmektedirler. Ahmed b. Hanbel ise “Ondan semâ’ı olduğu kanaatindeyim”
demiştir. İbn Ma’în ve İbn Hibbân ise onun dedesinden kesinlikle semâ’ı
olmadığını söylemişlerdir. Nitekim İbn Ma’în “Şu’ayb, dedesi Abdullah b.
Amr’ın kitabını vicâde ile elde etmiş ve ondan rivâyette bulunmuştur.” demiş,
İbn Hibban da “Her kim onun dedesinden semâ’ı vardır derse, bu söz benim
nazarımda ğayr-ı sahîhtir.” demiştir
28
.
Bana göre Şu’ayb’ın dedesinden yapmış olduğu rivâyetlerde semâ’ını
tasrîh ettikleri – ki bunları bizzat semâ etmiştir – azdır. Diğerleri ise
sahîfedendir. Bu da bir çeşit tedlîstir.
28
İbn Hibbân, Sikât, VI, 437.
İbn Hacer el-ASKALÂNÎ, (Çeviren: Veysel ÖZDEMİR), Ta’rîfu Ehli’t-Takdîs bi
Merâtibi’l-Mevsûfîne bi’t-Tedlîs (Tabakâtu’l-Müdellisîn)
……………………………………………………………………………………………..……….
198
58. Abdurrezzâk b. Hemmâm es-San’ânî, KS (ö. 211)
Meşhûr hadîs hâfızıdır. Hadîslerinin tahrîc edilmesinde ittifâk edilmiştir.
Her ne kadar bazı hadîs âlimleri onu tedlîsle vasıflandırmışsa da tedlîsten uzak
durduğuna dair kendisinden şu sözler nakledilmiştir: “Hac yaptıktan sonra
Mekke’de üç gün kaldım. O günlerde ehli hadîsten hiç kimse yanıma gelmedi.
Kâbe’nin örtüsüne sarılarak ‘Ey Rabbim! Ben yalancı mıyım? Ben müdellis
miyim? Ben Bakiyye b. el-Velîd miyim?’ dedim. Eve döndükten sonra ehli hadîs
yanıma gelmeye başladı.” Bu ifadelerinde Bakiyye’yi zikretmiş olması, çok
tedlîs yapmadığına delil olabilir.
59. İkrime b. Hâlid b. Sa’îd b. el-Âs b. Hişâm el-Mahzûmî, B – M – D – T
– N (ö. 111-120)
Meşhûr bir tabi’îdir. Zehebî, Urcûze’sinde (Esmâu’l-Müdellisîn adlı
manzum eserinde), el-Alâî de Merâsil’inde onu müdellis olarak zikretmiştir.
60. Amr b. Şu’ayb b. Muhammed b. Abdillah b. Amr b. el-Âs es-Sehmî, Bk
– SE (ö. 118)
Tâbi’ûnun küçüklerindendir. Meşhûr olmakla birlikte mutelefûn fîh bir
râvîdir. Hadîs âlimlerinin çoğuna göre sadûktur. Babası, onun da dedesi yoluyla
rivâyet ettiklerinin dışındaki hadîsleri kavîdir. İbn Ma’în “Eğer ‘هدج نع هيبأ نع’
şeklinde rivâyette bulunuyorsa bu kitaptandır. Ancak Sa’îd b. el-Müseyyib,
Süleymân b. Yesâr ve Urve’den rivâyet ettiklerinde ise sikadır.” demiştir. Ebû
Zur’a “Sikalar ondan rivâyette bulunmuşlardır. ‘Babası → dedesi ( نع هيبأ نع
هدج) tarikiyle’ çokça rivâyet etmesinden dolayı tenkît edilmiştir. Onu tenkît
edenler şunları söylemişlerdir: Babasından semâ’ı çok azdır; ancak yanında
bulunan bir sahifeyi alıp ondan rivâyet etmiştir. Rivâyetlerdeki münkerlerinin
geneli zayıf râvîlerin ondan yaptığı rivâyetlerdir. Yanındaki kitaptan ötürü
tenkît edilmiştir. Kendisi hadd-i zâtında sika bir râvîdir.” demiştir.
İbn Ebî Hayseme, Hârûn b. Ma’rûf’un şunları söylediğini nakletmektedir:
“Amr babasından hiçbir şey semâ etmemiştir. Ondan rivâyet ettikleri ise vicâde
yoluyla elde ettiği kitaptandır.” İbn Adiy de “İmâmlar, sikalar ve bir gurup
zayıf râvî ondan rivâyet etmiştir. Ancak sahîh müellifleri, onun babası → dedesi
tariki ile rivâyet ettikleri hadîslerini ‘Bunlar sahîfedendir’ diyerek kitaplarına
tahrîc etmemişlerdir. ”
Yukarıdakilerin beyânlarına göre Amr tedlîs yapmıştır. Zira onun
babasından semâ’ı sabittir. Ancak semâ’ etmeyip te sahîfeden almış olduğu
birçok hadîsi “نع” sîgası ile rivâyet etmesi, Allah en iyisini bilir, tedlîsin bir
çeşididir.
61. Muhammed b. Hâzım el-Kûfî Ebû Mu’âviye ed-Darîr, KS (ö. 195)
Künyesi ile meşhûrdur. Hıfzı derindir. el-A’meş’den rivâyet edenlerin
Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Yıl: 4/ Cilt: 4/ Sayı:8/ Güz 2014
…………………………………...……………………………………………………………………
199
içerisinde en sağlamıdır. Dârekutnî, onu tedlîsle vasıflandırmıştır.
62. Muhammed b. Hammâd et-Tihrânî, İM (ö. 271)
Abdurrezzâk’dan rivâyet etmiştir. Ebû Muhammed b. Hazm, onun bir
hadîste tedlîs yaptığına işâret etmiştir.
63. Yahyâ b. Ebî Kesîr el-Yemânî, KS (ö. 132)
Tâbi’ûnun küçüklerindendir. Meşhûr hadîs hâfızıdır. Çokça irsâl
yapmıştır. Sahâbeden semâ’ının olmadığı söylenmektedir. Nesâî, onu tedlîs
yapmakla vasıflandırmıştır.
64. Yûnus b. Ubeyd el-Basrî, KS (ö. 139)
Basra’nın hadîs hâfızlarındandır. Meşhûr sikalardandır. Nesâî, onu
tedlîsle vasıflandırmış; Sülemî, Dârekutnî’nin de bu görüşte olduğunu
belirtmiştir.
65. Yûnus b. Abdila’la es-Sadefî el-Mısrî, M – N – İM (ö. 264)
Zehebî, İbn Mâce’nin de tahrîc ettiği
29
, Şâfiî’den, onun da Muhammed b.
Hâlid el-Cenedî’den rivâyet etmiş olduğu Enes’den gelen hadîste tesviye
30
(tedlîsi) yaptığını belirtmiştir.
66. Yûnus b. Ebî İshâk Amr b. Abdillah es-Sabî’î, Bk – M – SE (ö. 152)
Meşhûr hâfızlardandır. Kûfelidir. Şa’bî
el-Hâris (b. Abdillah ö. 65)
Ali yoluyla rivâyet ettiği “Ebû Bekir ve Ömer Cennet ehlinin orta yaşlılarının
efendileridirler.” hadîsinin isnâdındaki el-Hâris’i düşürmüştür.
Dostları ilə paylaş: |