KORKUNUN EFENDİSİ O L M A K
Korkunun düşmana güç verdiğini öğrendik. Korktuğu
muz şeyi kendimize çekeriz. Birçok örnekte düşmanı kendi
miz yaratırız. Korkuyu yenmekte ilk adım, korkulan şeyin
daha iyi anlaşılmasıdır. Bir insandan korkuyorsanız, onunla
konuşun ve onu motive eden şeyin ne olduğunu anlamaya ça
lışın. Belki de sizin ona yapabileceklerinizden korktuğu için
öyle davranıyordur. Korkularımız çoğu zaman önyargıdan
kaynaklanır.
Korkularınızı açık fikirlilikle gözden geçirin -kılık değiş
tirmiş eski önyargılara mı dayanıyorlar acaba? Birinden sırf
eski bir düşmanımıza benzediği için korktuğumuz olur sık
sık! Geçmişte acı çektiğimiz bir yere gitmekten korktuğumuz
durumlar az değildir!
Tanrı bize korkunun değil G ü ç , Sevgi ve sağlam bir
aklın ruhunu verdi. Korktuğunuz biri mi var? Tanrı bizim-
leyse kim bize karşı olabilir. (Romans 8:31). Tekrar d ü ş ü n ü n ;
o kişiden neden korkuyorsunuz? Korumanız içinizde yatıyor.
Korku yerine bir sevgi hissi yaratın kalbinizde. Tanrı'nın
Ruhıı'nun olduğu yerde özgürlük vardır. Sevgi'nin olduğu
yerde özgürlük vardır. Kusursuz Sevgi korkuyu defeder, insa
nın korkusu, içindeki T a n n ' n ı n varlığına duyduğu güven ek
sikliğinden kaynaklanır. Sonsuz Zekâ yaşanan değişik du
rumların nasıl karşılanacağını bilir. Kişilikte güç yoktur.
Kusursuz Güç'e güvenin, her zaman eşit muamele görürsü
nüz. Sevgi her yerde mevcutsa kimden korkabiliriz?
KENDİNİ-YÖNETME
Korkacak hiçbir şey yok. Bana hakimiyet verilen zihinsel
bir dünyada yaşıyorum. Karşılaşacağım her durumun üste
sinden gelebilecek Güç içimde, ihtiyacım olan her şey içimde.
180
181
17
EVET, SİGARAYI B I R A K A B İ L İ R S İ N İ Z !
Düşüncenin ortaya koyulması
insanı kölelikten kurtarıp özgürlüğe ulaştırır.
EMERSON
Bahar, doğanın yeni bir giysiye büründüğü, her şeyi
taze, temiz ve güzel gördüğümüz zamandır. Bahar, yeni baş
langıçlar için harika bir zamandır. Kış elbiselerinden ve dü
şüncelerinden yorgun düşmeye başlamışızdır. Toprağa yeni
tohumlar, akıllarımıza veni düşünceler ekeriz. Envanter çı
karıp, taze başlangıçla: yapmak istediğimiz alanların olup
olmadığıni görmek için bahari beklememiz gerekmiyor.
Hepimiz alışkanlıklarla donanmış yaratıklarız. Sahip
olduğumuz alışkanlıkları gerçekten istiyor muyuz, yoksa di
renç gösteremediğimiz için mi onlara bağlanıyoruz?
ALIŞKANLIKLARIMIZI BİZ SEÇERİZ
Çok sık tekrarladığımız için sabit bir özellik ya da eği
lim haline gelen hareketlere alışkanlık diyoruz. Kişiyi yara
tıcı bir şekilde hareket etme özgürlüğünden yoksun kılma
yan alışkanlık kötü alışkanlık değildir. Öznel mentalitenin
bir parçası haline gelen herhangi bir davranışa alışkanlık di-
yebiliriz. Alışkanlıklar önce bilinçli düşünceyle, sonra bilinç
siz davranışla oluşturulur. Kişinin bugün için bilinçli düşün
ce olarak kabul ettiği şey, yarın aklın derinliklerine yerleş
miş, ama aktif bir düşünce alışkanlığı haline gelebilir.
Bilinçaltının çalışma sistemi hakkında bildiklerimizden
hareketle, bilinçaltı alışkanlıkları sever diyebiliriz. Belleğin
oturduğu yer olan bu güvenilir hizmetçi, ne kadar çok tek
rarlanırsa tekrarlansın verilen emirleri yerine getirmeye ha
zırdır. Vazgeçilmez hale gelmiş bir alışkanlık, bilinçaltı için
gerçek bir zevktir diyebiliriz. "Çok iyi" der bilinçaltı, "İşte iyi
düzenlenmiş bir alışkanlık. Benim anladığım bu. Otomatik
bir hareket haline gelinceye kadar tekrar tekrar çalışırım
bunun için." Bu yörüngeye bir uydu yerleştirmek gibi bir
şeydir. Bilinçaltı bir alışkanlığı kazandı mı, bilinçli olarak
duruma müdahale etmedikçe ve bir şeyler yapmadıkça alış
kanlık devam eder. Çok şükür, son sözü yine bilinç söylüyor,
yoksa iyi ya da kötü hiçbir alışkanlığımızdan vazgeçemezdik.
Bir düşünce eken bir eylem biçer
Bir eylem eken bir alışkanlık biçer
Bir alışkanlık eken bir karakter biçer
Bir karakter eken kaderini biçer
Yapıcı ve yıkıcı alışkanlıklar vardır. Bilinçaltı ince ele
yip sık dokumaz. Asla yargıda bulunmaz. Çıkarıma mantık
yürütme yoluyla çalıştığı için verilen emri mutlulukla yerine
getirir. Verdiğimiz emirleri harfi harfine yerine getirir. Biz
emirleri veririz, bilinçaltı yerine getirmek için çalışır.
Geçenlerde bir adam bana telefon etti ve konuşmala
rımdan birinde sigarayı bırakabilmesine neden olan bir şey
söylemekle suçladı beni. Sigarayı bıraktığına doğrusu pek de
memnun görünmüyordu.
182
183
|